28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Hazırlayan: Mavisel YENER Cumhuriyet Çocuklarından Mektuplar... Berk Arkan TED Eskişehir Koleji 7. Sınıf Kitabın adı: Kardelenler Yazarı: Ayşe Kulin. Bu kitap, okuma imkânları olmayan hatta okula gönderilmeyen fakir ailelerin kızlarının nasıl burs kazandıklarını ve okumaya karşı olan heyecanlarını anlatıyor. Ben bütün bu öğrencilerin velilerinin yerinde olsaydım, kızlarımı sonucu ne olursa olsun, maddi değeri ne kadar çok olursa olsun hiçbir ekonomik durumu düşünmeden okuturdum. Kardelenler’i beğendim, çünkü bu kitap bana ne kadar şanslı olduğumu hatırlattı. Benden şanssız kişilerin olması, bana hayata minnet duymayı ve yaşadıklarıma saygı duymayı öğretti. Kitabı ben tamamlasaydım, nerelere yardımda bulunabileceğini de eklerdim. Çünkü bu kitabı okuyanlar bu kız öğrencilerimize katkıda bulunmak isteyebilir diye düşünmüştüm, ama arka kapaktaki yazıyı görünce bu kitabın ne kadar yeterli yazıldığını anladım. Yazara çok teşekkür etmeliyiz, bu kadar güzel ifade ettiği için ve eksiksiz yazdığı için. Kitaptan çıkardığım sonuç: Bu yaşantımızdan memnun olmalıyız, çünkü bilmeliyiz ki dışarıda bizden daha zor durumda olan, çok zor geçinen ve okula gidemeyecek olan insanlar var. İleride, meslek sahibi olduğumda onlar için yapabileceklerimi düşüneceğim. Büşra Oğuzoğlu, TED Eskişehir Koleji, 7. sınıf Kitabın adı: Süper Gazeteciler: Parktaki Esrar. Yazarı: Aytül Akal. Kendi imkânlarıyla gazete çıkaran dört çocuğun bir röportaj sonrası başlarına gelenleri anlatıyor kitap. En çok sevdiğim bölüm: “Arif ne işler çeviriyor” adındaki bölüm çünkü çok eğlenceli ve komikti. Ben bu kitaptaki çocukların yerinde olsaydım, bu konuda bu kadar meraklı olmazdım; sonuçta başlarına bir şey de gelebilirdi. Yaptıkları bana pek doğru gelmedi. Kitabı beğendim çünkü eğlenceliydi, heyecanlıydı ve çok sürükleyiciydi. Kitabı ben tamamlasaydım... Sanırım pek farklı bir şeklide tamamlayamazdım sadece başkanın suçlu olduğu şeklinde bitirebilirdim. Bengisu Özer, TED Eskişehir Koleji, 7. Sınıf Kitabımın adı: Dolunay Dedektifleri İz Peşinde. Yazarı: Mavisel Yener. Kitabın Konusu: Ece, Birce, Bilgecan, Ada ve Oğuz’un dolunayda yaşadıkları gizemli olay. En çok sevdiğim bölüm: Birce, Oğuz ve Bilgecan’ın boduruma girdikleri ve gizemli bir şekilde kendilerini kaya mezarlarının içinde buldukları bölüm. Ben Tom’un yerinde olsaydım; Birce, Oğuz ve Bilgecan’a sivil polis olduğumu söylerdim ve böylece beni boş yere suçlamamış olurlardı. Kitabı beğendim, çünkü: Kitapta dolunayda yaşanan gizemli bir olay anlatıyor ve bunu anlatırken de kitaba merak uyandırmamızı sağlıyor. Kitabı ben tamamlasaydım; kitabın sonuna bir sonraki seri için okurları meraklandıracak bir yazı yazardım. Kitaptan çıkardığım sonuç: Her zaman korktuklarımızın üstüne gitmeli ve sonuç ne olursa olsun pes etmemeliyiz. Hasret Gündoğan 12 yaş – Sınav Dershanesi, Turhal Cumhuriyet Kitap merhaba, size okuduğum Keskin Naneli Öyküler adlı kitabı tanıtmak istedim. Yazarı: Tolga Gümüşay. Yayınevi: Günışığı Kitaplığı. Değişik ilginç öykülerden oluşan bu kitapta en beğendiğim öykü “Danimarkalı Ahmetsen”. Ahmet adlı bir öğrenci popüler ve ilgi çekmek için arkadaşlarını, internette Danimarkalı bir kızla yazıştığını söyleyerek kandırmasıyla başlayan bu öykü, bu yalanın gizli perdesi Ahmet’in sırdaşı ve Büşra arasında kalır. En beğendiğim bölüm, Büşra ve Ahmet’in sırdaşının sevgili olmasıydı. Kitapta en beğendiğim karakter Ahmet oldu. Yalan söyleyerek hiçbir yere varılamayacağı, yalancının mumunun yatsıya kadar yandığı anlatılmaya çalışılmış. Kitap, çok güzel, anlatımı sade ve sürükleyici. Değişik tatta öykü okumak isteyen tüm arkadaşlarıma bu kitabı öneriyorum. ? Çocuklar ve gençler, siz de bize yazar mısınız? · Okuduğunuz kitapta en çok hangi karakteri sevdiniz? Neden? · Öyküde sizi en çok düşündüren bölüm neresiydi? Neden? · Öyküde size alışılmadık gelen, aklınıza yatmayan yerler var mı? Neden? Mektup yazarak bize ulaşmak isteyenler için mektup adresimiz: Mavisel Yener Ata Cad. Defne Sok. No: 1 D:1 Balçova, İzmir Elektronik posta göndererek bize ulaşmak isteyenler için: [email protected] Anımsatma: * Mektubunuzda adresinizi, yaşınızı, okuduğunuz kitabın adını, yazarını ve yayınevini belirtmeyi unutmayın. Size bir sürprizimiz olacak! * Mektubunuzda kitabın özetini yazmayın, olur mu? Biz, anlatılanlar hakkında sizin ne düşündüğünüzü çok merak ediyoruz. KİTAPÇI El Bebek Gül Bebek Jeanne Willis/ Resimler: Tony Ross/ Türkçeleştiren: Aslı Motchane/ Kırçiçeği Yayınları/ 2008/ 24 s./ 47 yaş El Bebek Gül Bebek, tanınmış illüstratör Tony Ross’un çizimleriyle büyük boy bir resimli kitap olarak hazırlanmış olsa da, yetişkinler de bu kitabı okuduklarında, kendileri için yazılmış özel bir kitap olduğunu düşünebilirler. Hem çocuklara hem yetişkinlere seslendiğinde anlatacak farklı şeyleri olan öykü, mini mini fare yavrusu Metin’in hayatı tanımasını, daha doğrusu nasıl tanıyabileceğini anlatıyor. Kardeşlerine oranla daha küçük olan Metin, ailesi tarafından sürekli korunur. Hatta karlı bir günde ısrarla dışarıya çıkmak istediğinde, pamuklara sarılır da çıkmasına öyle izin verilir. Ama ailenin korumacılığı nereye kadar sürebilir? Yaşam, aileleri tarafından sürekli korunarak yetiştirilen çocuklara daha mı sempatiyle yaklaşıyor, daha mı merhametli oluyor ki? Willis’den eğlenceli anlatımı ve neşeli resimleriyle çocuk eğitiminde ailenin rolüne parmak basan ve bu konuda sorular sorup yanıtların aranmasına kapı aralayan harika bir öykü. Hem çocuklar, hep büyükler için... Cemile Arkadaşına Yardım Ediyor Aline de Pétingy/ Kaknüs Çocuk/ Resimleyen: Nancy Delvaux/ Türkçeleştiren: Seda Darcan Çiftçi/ 16 s./ 7+ yaş Cemile ve babası aile dostları Cemal Bey’in yeni aldığı evine “Güle güle oturun” ziyaretine gitmek üzere hazırlanmaktadır. Cemile pek de istekli değildir bu ziyarete. Çünkü yetişkinlerin ve tanımadığı insanların arasında oyun oynayamayacağını bildiğinden canı sıkılmaktadır. Cemal Bey’in evine gidince birkaç kişiye gönülsüzce “merhaba” dedikten sonra bir köşeye çekilip ayısı Tombiş ile oynamaya koyulur. Çok geçmeden, kibar bir ses selamlar onu; “Merhaba!” Cemile sesin geldiği yöne bakınca tekerlekli sandalyede oturan güleç bir oğlanla karşılaşır. Oğlan kendini tanıtır ve birlikte oynamayı önerir. Cemile bu öneriyi sevinçle kabul eder. Oturma odasında oyun oynarken Cemile Asım’a neden tekerlekli sandalyede oturduğunu sorar. “Bacaklarım felçli,” diye yanıtlar onu Asım. “Yürüyemiyorum anlayacağın.” Cemile şaşırır. Asım’ın canının acımadığını öğrenince şaşkınlığı artar. Ancak Cemile’nin şaşkınlığı bu kadarla kalmayacaktır. Asım bir süre sonra Cemile’ye bahçede oynamayı önerir. Merak ettiniz değil mi? Sizce bahçede ne oynamışlardır? Oyunu kim kazanmıştır? Merakınızı gidermenin yolunu biliyorsunuz. Engelliler konusunda yazılmış güzel bir kitap. Duygu sömürüsü yapmadan, sade ve çocuksu bir yaklaşımla yazılmış. Engelli olmanın hiçbir şeye engel olmadığını istenirse “engelsiz” insanlardan daha başarılı olunabileceğini anlatıyor. Kahramanların isimleri Türkçe olmasına karşın Cemile Arkadaşına Yardım Ediyor çeviri bir öykü. Bu yayımcıların zaman zaman kullandığı bir yöntem. Belki okuma kolaylığı getirmek, belki de daha kolay satış yapabilmek adına. Kimi kitapta bu yöntem uygun düşmüyor, ama zaman ve mekân betimlemeleri olmadığından bu öyküde yadırganmıyor. Cemile serisinin onyedinci öyküsü olan bu kitabın çizimleri de çocukların çok hoşuna gidecek. İyi okumalar... Yolculuk Seza Kutlar Aksoy/ Resimleyen: Serap Deliorman/ Tudem/ Basım yılı: 2009/ 25 s./ 47 yaş Küçük kızın babası uzak yol kaptanı. Ne zaman gitti uzaklara, kim bilir ne zaman döner şimdi? “Keşke ben de bir kuş olsam/Babamın gemisine pırr diye uçup konsam”... Annesi kırtasiyeciye götürür onu, renk A. Akal, M. Yener, Ç. Gündeş, N. Yılmaz renk kalemler alır. “Ben düşleyerek okuduğum kitaptaki yere, sen de resim yaparak git canının çektiği yere,” der... Resimler çizer küçük kız. Babasını, babasının gemisini... Uzak bir yolculuğa çıkarlar bu kez ailece... Okurlar da biner bu gemiye, uçururlar düşlerini canlarının çektiği yere... Usta bir kalemden, ustaca resimlenmiş bir kitap... Zevkli okumalar için. Çıkartmalı Resim Kitabım Sarah Courtauld ve Kate Davies/ Resimler: Holly Surplice/ İş Bankası Kültür Yayınları/ 2009/ 32 s./ 9+ yaş National Gallery Company Ltd. işbirliğiyle hazırlanan kitap, çocuklara sanat zevki aşılayacak bir proje. Çocuklarıyla birlikte annebabaların da yapıştırmaları seçip yerlerine koymaları ve aynı anda tablolarla ilgili bilgileri alması, sanat heyecanının kıvılcımını yakabilir. Kitapta yer alan tabloların tamamı Londra National Gallery koleksiyonundan seçilmiş. Hayvanlar, Moda, Doğa, Kentler, Renk, Işık vb. gibi farklı kategorilerde gruplanan resimlerin çıkartmaları, kitabın son 10 yaprağında yer alıyor. Çıkartmayı alıp, ön sayfalardaki belli belirsiz görünen tablonun yerine yapıştırmak gerek. Böylece resim, çerçevesi içinde gerçek hali ve renkleriyle görünecek. Üstelik yanındaki açıklamalarla, tabloyu hangi ustanın yaptığı ve tabloyla ilgili bazı ilginç gerçekler de öğrenilebilir. Örneğin açık hava manzaraları yapan Turner’in, okyanustaki fırtınanın resmini yapabilmek için kendini fırtınanın ortasındaki bir geminin direğine bağladığı söyleniyor. Seurat, 1884’te yaptığı tablosundaki çocuğun şapkası daha parlak görünsün diye, birbirine kontrast renkler olan mavi ve turuncu noktalar kullanmış. Yakından bakılınca fark edilen noktalar, uzaklaştıkça birbirine karışıp parlak görünüyormuş. Ya “Trouville Kumsalı”na ne demeli? Monet karısını ve onun arkadaşının resmini yapmış. Uzmanlar, tablonun gerçekten deniz kıyısında yapıldığını söylüyorlar, çünkü boyaya kum taneleri de karışmış. Galeride yer alan onlarca resim, öyküsüyle birlikte kitapta yer alıyor. Vermeer Canaletto, van Gogh, Goya, Brescia, Renoir ve nice değerli ustanın tablosu ve şaşırtıcı öyküsü... Hazine gibi bir kitap... Her evde bulunmalı. Kitap kapağında yaş grubu 1014 olarak belirtilmiş. Çıkartmaların küçük parçalı olması nedeniyle üç yaşındaki küçük çocuklar için uygun olmadığı da belirtilmiş. Mışıl Suyu Banu Bozdemir/ Resimler: Beyza Tükel/ Çizmeli Kedi/ 2009/ 88 s./ 9+ yaş Temiz ve pis... Temizler ve Kirliler... Temizler Ülkesi ve Kirliler Ülkesi... Temiz olmanın erdemine vurgu yapan kitap, anne Berrak’ın, Temizler Ülkesi’ni ziyaretiyle başlıyor. Bulaşık yıkayan anne, kendisini birden Temizler Ülkesi’nde buluyor. Orada gördüğü kendi çocukluğu Berrak’ın koruyucusu olmaya karar veriyor. Kirliler Ülkesi’nin halkı “Kirliler”, küçük Berrak’ın peşindedir. Anne Berrak, Temizler ve Kirliler Ülkesi’ne geliş gidişlerinden birinde, kendi kızı Ece’yi de yanında bulur. Annekız, annenin çocukluğu olan Berrak’ı Kirlilerin elinden kurtarmak zorundadır... “Çok uzun bir süre Kirliler, ülkelerinde mutlu mutlu yaşadılar. Kirli olmayı çok seviyorlardı. Bir gün kirli olmaktan bıktılar. Temiz olmaya karar verdiler. Ama bunu kimseye söyleyemediler.” Çocukların temiz olmasını isteyen her annenin cenneti bir kitap... Ya çocukların? ? Nilay Yılmaz İstanbul Bilgi Üniversitesi İnönü Cad. No: 28 Kuştepe/ İstanbul Tel: 0216 381 17 50 www.nilayyilmaz.com [email protected] CUMHURİYET KİTAP SAYI 1036 SAYFA 25
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle