Katalog

¥ nırken direksiyona bakarsınız, ayaklarınız pedalda karışır düşersiniz. Ya da pedale bakarsınız direksiyon hâkimiyeti gider yine düşersiniz. Ama öyle bir noktaya gelirsiniz ki zamanla bisikletle bir bütün olursunuz. Artık ne direksiyona ne pedala bakmazsınız yolculuğunuzu sağ salim sürdürürsünüz. Bütün bu öğrendiklerinizi yaşama düşünerek katmıyorsunuz tabi ki. Sonra giderek kendinizle yaşam arasında, yaşanmışlıklar arasında, görsellikler arasında müthiş bir bağ, ilişki, akrabalık, dostluk, flört başlıyor. Bu akışla birlikte birbirinize sarılıyorsunuz, nasıl yol alacağınızı sen de bilmiyorsun. ìONJHQºOLN(GHEL\DW?Q?Q 7ÌP5HQNOHUL suzluk mudur, yoğun bir yaşamın yüzdeki dışa vuran çizgileşmiş ifadesi midir? Çünkü benim desenlerimde yaratıcılar da vardır. Baktığında yüzünde bütün yaşanmışlığın, bütün etkileşmenin farklılığını görürsünüz. Mesela kitapta vardır, Ataol Behramoğlu’nun yüzündeki, yaratıcı büyük bir şairin yüzündeki çizgileri, benim kızımın bunalımlı bir halindeki yüzündeki karmaşayı.. Mesela son bir desen var orada “Fenerin Çizgileri” vardır, bir ay önceki işte o Deniz Feneri skandalının tüm yoğunluğuyla sürdüğü günlerde yapıldı. Demek ki çok az da olsa güncel etkiler de bilinçdışı yansıyor. CEMAL SÜREYA VE SALİ Karmaşanın içindeki sadelik… Sali’nin yoluna ışık tutan yetkin bir niteleme.. Yani arındırma.. Rahmetli Cemal Süreya ile çok sık görüşür, arkadaşlarla birlikte buluşurduk. Böyle buluşmalardan birinde ben çok fazla konuşunca etraftan bana “Ya Sali bir sus” filan dediklerinde Cemal Süreya “Sali güzel konuşuyor” derdi. Ama sonradan bir zaman geçti ki ölümüne yakın dedi ki “Sali sus ve yap”. Konsantre oldum mu iptal olurum, öyle dalarım. Bir gün “ha bu resme bir şey söyle” dedim anama. Anam okuma yazma bilmeyen ama sığırla konuşma dilini bulmuş bir kadın. Anam baktı baktı ve “Uşağım çok karışık” dedi. Benim aldığım en yol gösterici, en şiddetli, en yalın eleştiri budur. O benim hayatımın bütün alanlarında yer alan şeyi o tek cümlede söyledi. Zaten arındırmayı beceremediğiniz zaman kaybolur gidersiniz. Varolan ortadadır okuyabilenler için. Okumak, görmek hiç kolay bir şey değildir hele bizim toplumda bu hiç ama hiç kolay değildir. Bu desenler, bu kitap 10 bini aşkın desenden arındırılmış ve bunu yaparken tekrara düşmemek üzere farklı zamanlarda, farklı temalarda, farklı konularda, farklı duygularda, farklı tekniklerdeki çalışmalardan yan yana getirilmiştir. Aynı olmayanı, farklı seslerin bir orkestrasını oluşturmaya çalıştım. Bu farklılıklar kitabı sıkıcılıktan uzak tutan en önemli faktördü. ? [email protected] Yol Desenleri / Sali Turan / Kendi Yayını / 215 s. ’ GH SALİ ALGILAMASI… Yol Desenleri gelişim anlamında Sali’ye ne diyor? Çalışmalarda bulunduğum an, bulunduğum psikolojik durumum çok etkili oluyor. Örneğin bir masada oturuyorum, neyi çizeceğimi ben belirlemiyorum, karşımdaki belirliyor, karşımdakinin enerjisi benimle etkileşime geçiyor. Bu çok hızlı gelişebiliyor. Genellikle oradaki bulunan pozisyona etken olan duygusal davranışlar, psikolojik durum, vücut dili gibi faktörler, onların toplamı desenimin kompozisyonunu oluşturuyor. Ve oradaki akışkanlık oradaki hareketle oradaki enerjinin gücüyle ilişkili hale geliyor çok yoğun düşündüğümde. Veya her işin kendi biçimsel yapısını oluşturması. Örnek şimdi balıkçıyı çizerken balıkçının ritüeli ile rakı içen adamınki farklı şeyler. Veya araba kullanan birinin bana düşen görüntüsüyle tırmanmakta olan insanın enerjisi aynı olmuyor gibi. Yani benimle iletişime geçen enerjinin hallerinin toplamının Sali algılaması ile el ile yansıtılmasıdır. Bu el ile yansıtma yani çizim olayı da tabi ki süreklilik sonucunda belli bir pratik ve belli bir güç kazanıyor. Bu çok aşamalı bir şey elbette.. Desen tabi resmin dışında daha pratik bir şey. Yolculuğu da inanılmaz sever desen. Görsel olarak beslenmemişseniz hayal olarak da kuramazsınız. “Yol Desenleri” enerjimin doruk noktasında olduğum eserlerim anlamında da çok önemlidir. GÜNCEL ETKİLER… Hayatın canlı varlıklara yaptığı, ettiği, örselemesi, blöfü bunu nasıl yorumlarsınız? Zihin anlamında ülkesinin geleceğinden kaygı duyan birey de olabilir, karasevdalı da olabilir… Direkt bireye dokunan yönlerinde Sali’ye, yapıtlarına nasıl etkir? Tek kişide bir şeyleri somutlandırırken aslında sonsuz sayıda insan demektir o. Çoğul konuşur desenlerim. Çoğula denk düşer, geneli kavrar.. O insan belki sen, belki benimdir. Sahicidir.. Bir avcı gibi görebiliyorum kendimi, model de bir av gibi oluyor. Av bana kendini teslim ederken veya benim enerjim onu teslim alırken, ondaki değerleri ne ise onları görüyor. En yalın haliyle görüyor hem de. Sahici görüyor, sıkıntısıyla derdiyle, yapısıyla, enerjisinin saf, yalın haliyle görüyor. Oradaki bir acı mıdır, içe dalıp kaybolma mıdır, bir umutCUMHURİYET KİTAP SAYI 977 'DKDID]ODV?LºLQ .DV?PWDULKOHULDUDV?QGD 7³<$3ëVWDQEXO.LWDS)XDU? 6DORQQROXVWDQWWD\?] www.tudem.com SAYFA 15