Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Prof. Dr. Bingür Sönmez ve Reyhan Yıldız’dan ‘Ateşe Dönen Dünya: Sarıkamış’ Ateşe Dönen Dünya: Sarıkamış kitabı, Osmanlı İmparatorluğu’nun 1. Dünya Savaşı öncesindeki mali ve idari yapısına, imparatorluğun savaş öncesi ittifak arayışlarına yer veriyor. Osmanlı ordusundaki ‘Alman nüfuzu, Teşkilatı Mahsusa’nın oluşumunu ve savaştaki konumu, savaşla birlikte âdeta bir yarışa dönüşen propaganda faaliyetleri, Azap ve Köprüköy Muharebeleri ve Sarıkamış Harekâtı dönemin konjonktürü ile birlikte inceleniyor. Kaybedilen asker sayısının yüz binle ifade edildiği dönemin fiziki koşullarıyla, savaş psikolojisi, savaşın askerler kadar siviller üzerindeki etkisi de belgesel kitapta yerini alıyor. ‘Savaşın ne olduğunu bilmeyen barışın değerini bilmez’ ? Rozerin BOLLUK S ayın Sönmez, bir kalp cerrahı olmanıza rağmen Sarıkamış çalışmasında bir tarihçi titizliği ile kitap hazırladınız. Sarıkamışlı olduğunuzu biliyoruz. Sizi bu kadar derin ve zorlu bir araştırmaya sevk eden ne oldu? Dediğiniz gibi Sarıkamışlıyım, orada doğdum büyüdüm. Çocukluğum Sarıkamış şehitlerinin anılarını, ağıtlarını dinleyerek geçti. Çocukluğumda her yıl anma törenleri yapılırdı onlar için. Ama hepsi yerel ölçekteydi. Yıllar sonra doktor oldum, uzun yıllar yurtdışında çalıştıktan sonra Türkiye’ye döndüm. Bu konuyu Türkiye’nin gündemine getirecek çalışmalar yapmak üzere bir sivil yapılanmanın mümkün olduğuna inanıyordum. Benim gibi düşünenlerle bir araya gelerek Sarıkamış Dayanışma Grubu’nu (SDG) kurduk. 2 yıl önce SDG CNN TÜRK işbirliği ile hazırlanan Ateşe Dönen Dünya: Sarıkamış belgeselinin gösteriminden sonra, yayıncı Murat Batmankaya bu konuda bir konsept kitap hazırlarsak yayımlayacağını iletmişti. Belgeselin senaryosunu yazan Reyhan Yıldız’la birlikte yaptığımız çalışmanın sonunda Ateşe Dönen Dünya: Sarıkamış kitabı çıktı ortaya. Bu çalışmanız ne zaman başladı. Kitabın hazırlanması ve belgeselin çekilmesinde nasıl bir yöntem izlediniz? Belgeseli hazırlarken profesyonel bir ekiple çalıştık. Yıllardır özel televizyonlarda çalışan, birçok belgesele ve programa imza atan Serdal Taşkın ve Reyhan Yıldız’la. Biz sadece onlara elimizdeki malzemeyi verdik, gerisine karışmadık. Kitabın hazırlanma süreci daha farklı. Başlangıçta bu kadar kapsamlı bir çalışma yapmayı düşünmemiştik. Konuya ilgi duyan gençlerin konu hakkında temel bilgileri edinebileceği konsept bir kitap olacaktı ve Reyhan Yıldız yazacaktı. Yazdı da ama o kitabı yazarken ben yeni yeni kaynaklara ulaştım, onlardan da yararlanmak istedik. Yaklaşık dört ay birlikte çalışarak o kitabı bugünkü haline getirdik. Sadece Sarıkamış harekâtını değil, öncesi ve sonrasıyla toplumsal bir travmayı mer cek altına yatıran, savaşın nasıl bir ‘şey’ olduğunu da anlatan bir kitap oldu. Zira savaşın ne olduğunu bilmeyen insanların barışın değerini de bilemeyeceğine inanıyoruz. Tarihsel dokümanın az olduğu bir alanda çalışma yürüttünüz. Çalışmanız sırasında Rus arşivlerinde de bir araştırma yaptırdığınızı belirtiyorsunuz kitabınızda. Onların arşivlerinde bu olayla doğrudan ilgili belge bulunmaması sizce bir tesadüf mü? Rus arşivlerinde konuyla ilgili döküman bulunmadığından doğrusu emin değilim. Belgeseli hazırlarken yayın tarihi konusunda bir hedef koymuştuk önümüze. Dolayısıyla zamanımız kısıtlıydı. Daha geniş bir araştırma yapmak her zaman mümkün. Bunlar hasır altı edilmiş olabilir mi? Kanaatime göre Rusların bunları gizlemesi ya da yok etmesi için bir neden yok. Yani bizim iki yıl önce bulamamış olmamız olmadığı anlamına gelmiyor. Alman arşivlerinde de belgefotoğrafgörüntü olabileceğine inanıyorum. Belgeselin oluşturulmasın ? Sarıkamış yakınlarında 1915 Nisan ayında şehitlerin, Müslüman halk tarafından toplanarak defnedilmesi üç. dört hafta sürmüştür (üstte). Altta ise, 1915 yılında Rusya’da Niva dergisi’nde (No. 10, s. 185) yayımlanan fotoğrafın alt yazısı: Kafkas Cephesinde Rus Dezenfeksiyon Birliği, savaş alanında kalan Türklerin cesetlerini topluyor. (Prof. Dr. Bingür Sönmez özel arşivi.) SAYFA 4 CUMHURİYET KİTAP SAYI 937