Katalog

? kuşağın öyküsü, bir dönemin haritası olarak değer bulmalıdır. Gerek dünya gerekse ülkemiz ölçeğinde ünlü ünsüz birçok kişi nesnel ölçekler içinde sahneye çıkarılıyor. Kimi kez Atina’da kimi kez Kırgız topraklarında, Norveç’te yahut cezaevinde.. Genel bir değerlendirme öl çeğinde mutlu yaşadığı söylenebilecek olan Livaneli yine de “Bu kitabı okuyacak olan genç kuşakların, bizimkinden daha mutlu bir Türkiye’de yaşamalarını” diler…? Sevdalım Hayat/ Zülfü Livaneli/ Remzi Kitabevi/ 2007/ 430 s. Hekim Olmak ? Yasemin KESKİNER(*) H er kitabında doğallığının, alçakgönüllüğünün içinden adeta mis kokulu bir çiçek gibi açar bilge görüşleri Prof. Dr. Türkan Saylan’ın… Onları okuyanlar bu güzel çiçeğin kokusuyla sarmalanır ve kendilerini eskisinden farklı, artmış, zenginleşmiş hissederler… Ben de Türkan Hoca’nın kitaplarını her seferinde işte bu hislerle okur ve farklı hissederim kendimi… Son kitabı “Hekim Olmak”, adından mıdır, yoksa soruları soranın da bir doktor Prof. Dr. Şefik Görkeyolmasından mıdır bilmem, birçokları gibi bende de doktorlara yazıldığı düşüncesini uyandırdı. Ancak o mis kokuyu içime çekme arzusuna engel olamadım ve bir akşamüzeri alıverdim kitabı. Eve dönerken vapurda okumaya başladım, beni içine almıştı okuduklarım, az kalsın vapur iskeleye yanaştığında inmeyi unutacaktım... Eve geldiğimde beni bekleyen birçok işe “yarını bekleyin” diye şöyle bir bakış fırlatıp odama çekildim ve bitirene kadar da bırakmadım elimden. Kapadığım zaman gene o tanıdık his, o tanıdık artma duygusu... Evet bu kitabı bitirdiğimde hekimlik mesleğinin neden seçildiğini, zorluklarını, sorumluluklarını daha net anladım doğrusu; ama bunlardan başka hayata, çalışmaya, insanlığa dair koca bir felsefe, etik kavramının deneysel anlatımı çıktı önüme... Birçok hekimin hastayı veya hasta yakınını insan yerine koymayarak, bilgi bile vermekten kaçındığı, hastanın onu anlayabileceğini bile düşünemediği ülkemde sade bir anlatımla, “Öncelikle hastayla eşit olduğumuzu bizim de benzer şeylerle karşılaşabileceğimizi, korkulara kapılabileceğimizi hissettirmek gerekir. O da insan, sen de insansın…” diyor Türkan Hoca... Hekimliğin birçok tarifi var kitapta, içlerinden birinde, “Hekimlik gerçekten, mesleğinin bilincinde olan insanlar tarafından yapılması gereken bir meslek diye düşünüyorum” diyor Türkan SayCUMHURİYET KİTAP Türkan Saylan lan... Peki gelin “hekimlik” sözcüğünü kaldırın ve yerine isterseniz öğretmenlik, gazetecilik, avukatlık, mühendislik, eczacılık... mesleklerini yerleştirin, ne görüyorsunuz? İşte Türkan Saylan derinliği, evrenselliği... Bölüm aralarına serpiştirilmiş ve özenle seçilmiş şiirler, son bölümdeki resimler kitaba çok hoş bir renk katıyor, gökkuşağındakiler gibi adeta... Hele bir mektup var ki defalarca okuma arzusuna kapılırsınız. 1956 Eylülü’nde tıbbiye öğrencisi Türkan, çocukluk arkadaşı Gökşin’e yazıyor düşüncelerini, hislerini, seçtiği mesleğe olan hayranlığını: “Sönen bir bedeni yeniden hayata kavuşturmak, yaratıcılığın ta kendisi, daha da üstünü değil midir Gökşin, bence bu böyledir...” Bu derin kitabı okuyup bitirdikten sonraki his ve düşüncelerimi sizlere şöyle özetleyebilirim: Hekim olanlar ve olacaklar bu kitabı mutlaka okumalı sonra da başvuru kitabı yapmalı; Ekip çalışması yapanlar, yapacaklar mutlaka okumalı sonra da başucu kitabı yapmalı; Tüm eğitimciler mutlaka okumalı sonra da öğrencileri ile paylaşmalı; Hasta olanlar, iyi olanlar, gençler, yaşlılar...mutlaka okumalı ve sonra da kütüphanelerinde ellerini attıklarında ulaşabilecekleri en yakın yere koymalılar diye düşünüyorum. Sorularını titizlikle seçen Prof. Dr. Şefik Görkey’i kutlarken, Prof. Dr. Türkan Saylan’a da deneyimlerini, düşüncelerini derin bir sadelik ve içtenlikle okuyucu ile paylaştığı için çok teşekkür ederim. ? * Boğaziçi Üniversitesi Öğr. Gör. Hekim Olmak/ Prof. Dr. Türkan Saylan/ İskele Yay./ 150 s. 937 SAYFA 21 SAYI