24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Vitrindekiler Beşinci Enternasyonal/ Jack King/ Çeviren: Güneş Ayas/ Salyangoz Yayınları/ 476 s. Soğuk Savaş boyunca, kapitalizme karşı mücadele için Doğu Bloku’nun kullandığı on binlerce ajan ve 150 milyar dolarlık varlık, 1990’larda kapitalist oyunu kurallarına göre oynamak için sisteme sokulursa ne olur? Komünist enternasyonallerin sonuncusu Troçkistlerin kurduğu Dördüncü Enternasyonal’di. Amerikan yönetiminde, Bush kanadının dayandığı Neoconlar içinde eski Troçkistler de var. Öyleyse komünistlerin son enternasyonali, bu sefer bir kapitalist enternasyonal olmasın? İşte Jack King, ‘Beşinci Enternasyonal’ romanında bu soruya cevap arıyor. Firavunların Laneti/ Elizabeth Peters/ Çeviren: Nazan Tuncer/ Oğlak Yayınları/ 390 s. “Bu insanlar firavunun lanetiyle mi vahşice katledildiler? Eğer öyleyse...” Emerson cümlenin burasında ara verdi. İnsanlar gözlerini kırpmadan ona bakıyorlardı. “Eğer öyleyse ben laneti üzerime alıyorum! İşte beni yere yıkmaları ya da kutsamaları için Tanrılar’a meydan okuyorum. Ölülere, Öteki Dünya’nın yolunu gösteren çakal başlı varlık, soylu ve güçlü yüce Anubis, Osiris’ten olma ve İsis’ten doğma Yüce Horus...” Yüzü kor haline gelmiş sönmekte olan ateşe döndü... Aynı anda sönmekte olan ateş gökkuşağının renklerini saçarak gürler gibi bir ses çıkardı. Kalabalığın arasında bir uğultu koptu. Birkaç saniye kadar mezarın girişi halka halka yükselen sarı dumanın arkasında gizlendi. Duman dağılmaya başlayınca, sarı gözleri kor gibi parlayan dev bir siyah kedi ortaya çıktı. Boynunda mücevher işli bir tasma vardı. Yakut ve zümrüt taşlar ateşin solgun ışığında ışıl ışıl parlıyordu... Kırmızı Güller Açtı Demirde/ İbrahim Yıldız/ Karabük Kültür Sanat Derneği Tay Dergisi Yayınları/ 510 s. “şiiri gördüm/ sözcüklerin bayram yerinde/ alıp getireceğim/ insan kardeşlerime/ çılgınlığın imbiğinden süzülüp/ tırmandıracak beni/ borcumu ödemeye/ özgürlük merdiveninden/ çıkınca orda/ sevgi gökleri başlar/ kara denilen yer/ iki yıldız arasındadır/ bu uzun arada bulutlar/ bilinmedik yükler taşırlar sırtlarında/ ölüm acısına yaşama sevinci karışır/ onların dünyasında/ bu ustalar ne usta/ dokunurlar insanın en hassas yerine/ geleceğe uzanırlar/ ürünleriyle/ insanın gözlerinden girip/ yüreğini hoplatırlar/ baktırırlar bir yeninin tepelerine” 1994 yılında yaşamını yitiren şair İbrahim Yıldız’ın bütün şiirleri yer alıyor bu kitapta. SAYFA 26 Kula/ Menis Kumandareas/ Çeviren: Berin Myisli/ YKY/ 46 s. Bu kitapta orta yaşlı, evli bir kadınla 21 yaşında bir delikanlının tutku dolu aşkını anlatıyor Kumandareas. İşi ve evi arasında gidip gelen, kapalı denebilecek bir çevrede hayatını geçiren Kula, bir akşam trende tanıştığı Mimis’te, günlük hayatın rutinlerinden kaçıp sığınabileceği bir liman bulur. Ama bu limanın dışarıdan göründüğü kadar sakin olmadığını zamanla anlayacaktır. Kendisini büyük bir ikilemin ortasında bulan Kula, tutkuları ve bu yeni heyecanla ailesi, o güne kadar ona sıkıcı da olsa huzur vermiş olan hayatı arasında bir seçim yapmak zorunda kalacaktır. Nijinsky’nin Günlüğü/ Vaslav F. Nijinsky/ Çeviren: Orçun Türkay/ YKY/ 130 s. Vaslav Nijinsky, olağanüstü dans yeteneğiyle izleyicileri büyüler ve çok genç yaşında üne kavuşur. Ne var ki alışılmadık düşünce ve duygu evreniyle dış dünyanın uyuşmaması sonucu ömrünün yarısını akıl hastanelerinde geçirir. Bu zorlu yolculukları öncesinde kaleme aldığı ve çok sonraları kızının eşyaları arasında bulunan günlüğü, bir dâhinin dünyanın normal insanları ve çarkları arasında nasıl yitip gittiğini ortaya koyuyor. Satırlar Arasında Aylaklık/ Oğuz Demiralp/ YKY/ 268 s. ‘Satırlar Arasında Aylaklık’, Oğuz Demiralp’in 19792005 yılları arasında kaleme aldığı, uzun bir döneme yayılan yazılarını bir araya getiriyor. Yazar, ‘Satırlar Arasında Aylaklık’ta, Ahmet Hamdi Tanpınar’dan Samet Ağaoğlu’na, Yusuf Atılgan’dan Safiye Erol’a, Oğuz Atay’dan Enis Batur’a, Thomas Bernhard’dan Marx’a, Sartre’dan Mistral’e, Freud’dan Jacobsen’e uzanan bir okuma portresi sunuyor. Kitap, yazarların metinlerini ve düşüncelerini titiz ve çözümleyici bir tavırla ele alıyor. Alametler Saati/ Jamel Mahjoup/ Çeviren: İlknur Özdemir/ 272 s. Sudan asıllı İngiliz yazar Mahjoub, çalkantılı bir tarihsel döneme ve bu dönemin portrelerine alternatif bir bakışla yeniden hayat veriyor. ‘Alametler Saati’, bugünkü Sudan’la Etiyopya’nın bir bölümünü içine alan Osmanlı İmparatorluğu’nun en güneyindeki topraklarında, 1881’de başlayan Mehdi ayaklanmasının, Hidiv’in birliklerine danışmanlık yapan Gordon Paşa’nın ve bu acımasız coğrafyanın tarihine yazılanlardan oluşuyor. Mahjoup, bugün Afganistan’da, Dar ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 863 Ormana Doğru/ V. C. Andrews/ Çeviren: Ayşe Aslı Özer/ İnkılâp Kitabevi/ 472 s. Denizci bir babayla büyüleyici bir annenin tek çocuğu olan Grace, ailesinin onun için yarattığı evrenin merkezinde yaşamaktadır. Bu evren, aniden meydana gelen bir trajediyle yerle bir olunca Grace ve annesi Jackie Lee, Virginia’daki donanma üssünden Florida’daki gösterişli Palm Beach’e yeni bir başlangıç yapmak üzere taşınırlar. Annesi, ona yeni çevresi tarafından kabul görecek biçimde davranması için baskı yaparken Grace’in tek isteği gözlerini kapatarak yok olmaktır. Kısa bir süre sonra Jackie Lee, sosyeteye giriş bileti olan sofistike milyoner Winston ile evlense de yakalandığı zannedilen mutluluk bir kez daha gölgede kalır. Erişilen yeni servet ve Grace’in masum güzelliği işleri yoluna koymaya yetmez; karmaşa arttıkça genç kız içine kapanır ve bu iç dünyanın fırtınaları hayatı bir daha asla eskiye döndürülemez şekilde değiştirir... Gün Eksilmesin Penceremden/ Cahit Sıtkı Tarancı/ Can Yayınları/ 232 s. ‘Otuz Beş Yaş’ adlı şiiri ile tanınan Cahit Sıtkı Tarancı, genç yaşta yaşamını yitirmiştir. Bu yüzden sağlığında yayımladığı yapıt çok değildir. Ölümünden sonra bir araya getirilen düzyazıları ve konuşmalarının dışında, yirmi iki öyküsünü de kapsayan bir çalışma da 70’li yıllarda yayımlanmıştı. Tarancı bu öyküleri bir dönem Cumhuriyet gazetesinde düzenli olarak yayımlamıştı. Cahit Sıtkı’nın bir dizesinden adını alan bu kitap, şairin bütün öykülerini bir araya getiriyor. Kitapta ayrıca, M. Sadık Aslankara’nın bir incelemesi bulunuyor. Sahtekâr/ Jeffrey Archer/ Çeviren: Pınar Öcal/ Altın Kitaplar/ 414 s. 11 Eylül’den bir gece önce, yaşlı bir kadın hunharca öldürülür. Ertesi gün New York’lu bankere sabah postasıyla bir zarf gelir. İçinden öldürülen kadının sol kulağı çıkar. Ünlü ve iyi bir avukat yalnızca bir müvekkili adına çalışmakta ve asla ücret almamaktadır. Genç profesyonel bir kadın, bir Van Gogh tablosu çalar, ama aslında hırsız değildir. Bir jimnastikçiye bir milyon dolar ödenmiştir ama kadının banka hesabı yoktur. Üniversiteden birincilikle mezun olan birine büyük bir miras kalmıştır, ama bu kişi geçici olarak bir işte çalışmaktadır. Japon çelik kralı ilk kez karşılaştığı bir kadına elli milyon dolar vermiştir. Birbirleriyle hiçbir bağlantısı olmayan bu kişiler ve olaylar, ortaya koca bir düğüm yumağı olarak çıkar. Sonunda kıdemli bir FBI ajanı, görünürde her biri masum olan bu kişiler arasındaki bağlantıyı çözmeye çalışır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle