Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Öğretmenle toplumu, eğitim odağında alan, yöneldiği çocuklar, gençler bağlamında buna bakan kimi yapıtlar üzerinde durayım istiyorum bu kez... M. Sadık Aslankara nın aijamalarını aktatıvoı bı/c II KYAR ODTU 1LGV Kitaplar Adası Kim bu eğitimciler? lann oğrenulcıı olmak u/ere ııç ku^ağı ızledım," derken, bu yondckı vurgusunu da apaçık koyuyor ortaya Sevda \ uksel ın yansıttığı ya ^amovkulcrı, eğıtım taııhımızde çok koklu bır gclcneğın hâlâ su regeldığını sonıut olaıak goste rıyor bence Ulkuleıını bayrak lasjtırmı^ bır eğıtmcn, Anadolu'nun ucrasında kolları sıvıyor, bır yaşaın bırlıktclığı ıçınde, çevresıne toplanan çocukların gozlerını açıp onlara buyulu bır evrenın gızlerını verıyor, sonra sında bu çocuklardan bırı, ılerı aşamalara varıp bu kez de o, ul kulerını bayrakla^tıran bır eğıt men olarak devreye gırıyor Yukarıda tek tek sıraladığım bır obek "sanatçı eğıtımcı"nın ya şamoykusundebunların ızını surebılmek olanaklı Yuksel, ça lışmasının "Ankara'yla sınırlı kaldı"ğını belırtse de olgu, yurt olçeğınde duşunulebılır bente Sozgelımı başoğretmenı Retık Bey, lsmaıl Altmok'u, "dersler den sonra okulda alıkoyar, bır lıktc levhalara susler yapar, sı nıfların adlarını yazarlar (Onun) resme yeteneğı olduğu nu ayrımsayan ılk kışıdır Refık Bey" (2) Altınok'un, 1927'de ıl kokula başladığı hesabından yola çıkarak başoğretmenın 1890'larda ya da 1900'un he men başlarında doğduğu kestı rılcbılır kolayca Kım olduğu nu bılmesek de yalnızca bu ad bıle bır "eğıtımcı" ımgesıne ulaşmamıza yetıyor bence Bu usta eğıtıcıler, o yıllarda cumhu rıyetın cğıtmen oğretmen ıdolu nu ulus.turuyoı bır bakıma Or neğın Bıırhan Alkar, " Iurgutlu Ortaokulundan rat/un olan 120 oğrencı arasından oğrct men olmak U7ere seçılen uç kı ijiden bırı" Yuksel'ın dılıyle "çalışkanlıklarıyla kı^ılıklerıyle yeteneklcrıyle en vetkın oğren uler ancak oğretmen olmak ıçın seçılebılırler 194O'lı yıllarda oğ rctmenlık, olağanustu bır mes lektır," (59) çunku Fıkrı Canturk, can alıtı bır yanına değınıyor eğıtmenlığın, bıınıın meslek olarak onemıne vurgu vapıyor "On sekı/ıneı sı radan bu mesleğe hıçbır hevesı olmayan gcncı alıp oğretmen yapamazsını/ ( ) 1950 lere ka dar cuınhurıyet, oğretmen yetıs, tırme konusunda çok tımdı Ivı programlar urettı Şımdı hep sınden va/geçıldı " (79) Yukarıdan bu yana sergılcdı ğını orneklet eğıtmenlıkte bır usta çırak ılıs.kısının suıcgcldı ğını gostermcve yetıvor C an tuık un ısvanına kaışın, soz ko nıısu geleneğın bugıın dc sur duğu dıle gctmlcbılır pckâlâ Nıtckım kendısı dc bıı oğret men olan Huscyın Bcşer ın Yenı Sınıf Oğretmeniyle Soyleşi (Mılh Eğıtım Bakanlığı, 2003) başlıklı yapıtı gostermekle kal mıyor bunu bır açıdan yontem olaıak saptavıp onerıyor da Huseyın Be^er Yenı Sınıf Oğrettnenıyle Soyleşi adlı vapı tını, Ya^amımı yonlenclıren de 1 950 de yuyıml ınan Mah mııt Makal ın Bızım Koy'unden sonra oğtet muıleıın yaıım yu/yıl ıçınde romanımızda scıgıledığı cvıılls, eğrılerı u/erındc daha once Adam Sanai ta durmus, tum ("Komanların Oğretmen lerı" ve "Nercye Oğretmenım Nereye^", Ekım Kasım 2001) Oğretmenlc toplumu, eğıtım odağında alan, yoncldığı çouık lar, gençler bağlamında buna bakan kımı vapıtlar uzerınde durayım istiyorum bu kez FarkJı farkJı alanlarda olsa da, temelde "eğıtım yazın sanat" odağında surdureceğım bu bır dızı yazı yukarıda andığım çalış maların yanına ılıştırılebılır mı bılmıyorum, ama ben yıne o doğrultuda almak eğılımınde yım bu yazıları üğrctmenler ya da "eğıtımcı" dedığımız ınsanlar kım, yapuk ları i!), bunu yapma bıçımı, eğıt tıklerı çocukla, gençle ılışkılenış tutumu ne? Sevda Yuksel'ın Ankara'da Sanata ve Eğitime Adanan Yaşamlar (Kultur Ba kanlığı, 2002) adlı yapıtından gıreyım istiyorum konuya •YENİ SINIF ÖÖRETMENİYLE SÖYLEŞİ •SANATA VE EĞİTİME ADANAN YASAMIAR" Sevda Yuksel, bır oykucu Ele aldığı kı^ılen de oykuleyerek sıınmaya çalışıyor bıze. "Sanata ve eğıtıme adanmış, ya şamlar "lyla kımler bunlarr1 Sıra layayım tek tek lsmaıl Altınok, Kayıhan Keskınok, Adnan Iuranı, Ncv/at Akoral IYıran Erol, Bıııhan Alkar Mıırçıde tç melı, Fıkıı Cantuık, Yıırdagul Dol îhsan Çakıcı, Hasan Pek mczcı, Sukran Pekmc/cı, Remzı Savaş, Seıap Etıke, Sobutay Ozer, Hasıp Pektas llkı 192()'de, sonuncusu 1953'te doğmus,, neresındcn bakarsak bakalım ıkı ayrı kuşaktan ama ydşamoykulerıyk cumhurıyetın butun /amanlanm yansıttıkları ongoıulebıleıek on altı sanatçı, eğıtımei Oylc va lsmaıl Altı nok u eğıtenlerle Hasıp l'tk tdij ın eğıttıklcrı goz onunc alın dığında cumhurıyct tanhımızın eğıtım cylemı de kabata çikatı labılır ortaya Kaldı kı Yuksel, "oğretmenler, oğrencılerı ve onSAYFA 20 ğerlı sınıf oğretmenım Sayın Huseyın Husnu Aslankara'ya," sunusuvla yayımlamış Kım mı bu Huseyın Hıısnu Aslankara^ Benım aıncam Perıdun An daç'ın hazırladığı Yazarın Kitabı'nda (Varlık, 2004) ondan soz etmı^tım Yalnız Beşcr'ın değıl, benım de yaşamımı vonlendı renlerden bırı o Huseyın Husnu Aslankara (1891 1971),KurtııluşSava^ın dan top(,u usteğmen olarak do nup cumhurıyetın ılk oğretmen lığıne sovunmuş Çal (Denızlı) almanaklarında sureklı anılan kendı ellcnvle vapıp cattığı, ta şımalı eğıtım nedenıyle ne yazık kı ^ımdıleıcle teık edılmı^ Uı, kuyu tlkokuluna (Bckıllı) adı verılmıs bırı 'Amcacığımbu kadar değıl elbette, bır erdem anıtı o butun vaşamını vuıdu na toplumuna o/gulemış, oyle ce geçıp gıtmısj bır guzeller gu /elı benım amcam " (Yazarın Kitabı, 160) lsmaıl Altınok'u yonlendıren Refık Bey kuşağından bın oldu ğu kesın H Husnu Aslanka ra'nın Onun el vermesı yon lendırışıyle oğretmen oldu bu yuk olasılıkJa Huseyın Beşer Kcndısını koy entıtusune gotu ıen yolun kapısını da bovle ara ladı herhalde Kıtap okundu gunda goruluyor kı, o da kendı sınden sonrakılere el verıyor, egıtmenlık, ustadan çırağa geçe geı,e sııruvor boylece Zaten kıtap, admdan cla anla^ılacağı u/ere olgunluk (,ağına ula^mış sınıf oğretmcnının, venı sııııl oğrctmenıvle vaptığı bır dızı soyleşıden olus^ıvor Denevımlı oğretmen ^oyle dl yor so/gclımı Alın terı goz nuru dokcrck bır vcrlcrc getır dıgım mcslck bırıkınıım var Ka/anmak vıllaıımı aldı \aıın cmcklı olunca btnımle gıdecek, kaybolacak dıye kaygılanıyor dum Yenılerden bırılerı ıstek gosterse de bunları aktarsam, onlara yararlı olurdu dıyc duşu nuyoruum hep Sız bana bu rır satı verdınız / Sı/dekı yenı bıl gıler bendekı olumlıı deneyım lerle butunles.ırse, nıtelığınız hızlıca gehijecek Kısa surede bızlerı geçerek, daha duzeylı oğrencıler yetıştıreceksınız " (13) Beşer'e gore bu çerçevede oğ retmenlık bır sanat zaten Onun, eğitmenlığı, usta çırak ıhşkısı ıçınde bır sanat olarak değerlendırdığı o kadaı fçık kı, yapıtın sonunda deneyımlı oğretmen, yenı sınıf oğretmenıne şunları soyluyor orneğın "Yıl fardır bırıken deneyımlerımın i)lumlu sonuçları, genç bır mes lektasımda, onun yenı duşunce ve bılgılerıyle butunleşıyor, va rarlı oİmayı guclenerek surdu ruyor ( ) Sız de, yenı meslektaşlara karşı aynı gorevlen ust lenmelısınız Kalıtsal bır geçış gıbı, bu sosyal ve meslekı zıncır kopmadan buyumeyı surdur melı l^te o zaman oğretmenlı ğın yuceleceğıne, nıtelıklı oğret menın (.oğalaeağına ınanıvo rum"(135) Be^er, konulannı sınıflandınp arabaşlıklarla ayrıntılandırır ken, canlı da bır soyleşım havası katmı^ anlatısına Dumdıi7, kupkuru, talur tukıır bır teknık metın değıl karşımızdakı Oyku havasında, gerçektenlık duygu su yayan ıçten bır anlatı "Kışlı gun" (39) dıyor sozgelımı yazar, ne gıi7el' Huseyın Be^er, "Donanımlı, donanımsız nıce okulumuz var ÇeifHİerı sayılaıı artıyor her yıl ' (29) dıve de vazıyor Lh, oyleyse sırası gelmış olmalı, ne dersını/ son yılların onemlı eğı tım kurıımlarından YlBO'lara da ıi7analım mı' Sevım Ak, Guneşin Çocukları nda (( an, ıkın cı basım, 2004) onları anlatıyor ışte a OD1LJ Kolejı dcsteklı (JCZICI Deneylcr pıo|csının otu/ uı, candan gonullusuvlc 9 I vlui 2000 sabahı Ankaıa da basja yan yolcıılukla Yatılı llkogrctım Bolge OkııUarı (YtBO) \e ora larda eğıtım ogıcnım gtirmeve çalı^an koy ^ocuklaıının dunva ları değdı ya^amıma ( ) Amaç koy ı ocuklarına sız de buyuk kentlerdekı coculdar gıbı başa rabılırMnız, demektı, yeter kı ıs teyın, calışın, bı/ tıkandığınız yerde arkanızda olacağı/, de mcktı, bılımsel merakı, yaratıcı duşunmeyı, hayal gucunu kam (,ılamaktı " " Yatakhanelerde çocuklar la bırlıkte kalıyor, sırlarını, oz lenılerını, yaşamoykulerını pay laşıvorduk / Yolculuğumun ılk gunlerınden ben benı derındcn etkıleyen koy çocuklarımn oy kusunun yazılması gereklılığıne ınanmıştım Buyukkentlerın tuketım çılgınlığına kapılmı^, el bebek gul bebek buyutulen, en ıyi eğıtımı alabılmesı ıçın buyuk paralar harcanan çocuklarıyla, çocukluğu, oyunu, oyuncağı bılmeden yoksulluğun ve ceha letın sorunlarıyla boğu^an bu çocuklar aynı ulkcde bırbırlerı nın varlığından habersız yaşı yorlardı " Sevım Ak, Guneşin Çocukları na Sıdıka Avar oğret menle gırıyor, dusjemsel bır an latımla "Sıdıka Avar, 1939'da Elazığ Koy Enstıtusu'nc mudıır olarak atanmış/ (16) bır eğıt men tlk ış, çocukları, hele de ki7İarı okullu, okuryazar yap mak 1 Sonrasında kanatlanmış bır hızla okuyorsunuz kitabı Yure ğınız burkulurken gulumscme nız eksık olmuyor yıne de Oy le ya, çocukJarın bulunduğu yerde bu ıkısı yan yana değıl mıdır hep, en sıkıntılı anlannda bıle bır çocukluk du^uyle sııslc mezler mı yaşamlarıni'* Sozu Sevım Ak'a bırakalıın istiyorum " 'Gozlerınızı kapayın şımdı Ve kendınıze bır yaşam dusje yın ' / Gozler kapandı Dıı^ler denızınde bır kayık her bırı Bı rının gozlerı yarı aralık bmnın bır gozu açık, bırı go/lerını açıp açıp kapıyor, bırı yakasının ke narını kemırıyor /Sıdıka Oğret men gıbı bır oğretmen çıkar mı aralarındanr* / /Gozler araJan maya başlamı^tı / Bır el kalktı, kararlı /'Ben oğretmen olmak ısteıdım,' dedı 'Bıldığınız oğ rctmenler gıbı değıl ÇocukJarın arkadaşı Onlara hıç gormedık lerı şeylerı getırır, gosterır dım '/'Buyuk bır kente mı, bır koyde mı, neredc'' / 'Okulu ol mayan koyumde Ormandan ağacları keser bıçerdım Okulu koylulerle beraber tahtadan ya pardım Sıraları, masaları, oku lun boyasını, karatahtayı yapardık Ben koyde okurken ders kıtaplarımız yoktu Bır tek oğ retmende vardı Ben hıç ders kıtaplarımı atmadım Buyuyun ce de atmayacağım Oğretmen olunca o kıtapları kullanacağım // Yıımdu gozlerını,bıraktı ken dını okuluna.oğrencilcrının ku cağına "(61) C0NE$İN ÇOCUKIART Sevım Ak, kıtabını 'Çeltıksu yu Yatılı Ukoğretım Bolge Okulu'nun dcpremde olen 86 oğ Sevım Ak'ın "Ilk So?"u $u sa tırlarla bıtıvordu "Bır gun kov çocuklarının ncşclı ovkulerının de ya/ılacağı umudııvla (11) Bu kıtapları valnı/ eğitimciler değıl yazarlaı da okumalı 1 le le oğretmenlerı kuçumsevıp kov cnstıtulu yazarlara burun kıvı ranlar ozelhkle • K İ T A P rencısı ve oğretmenı anısına," sunmuş "tlk Soz'cle Guneşin Çocuklan'nı kıtaplaştırmaya yonelışı C U M H U R İ Y E T S AYI 770