Katalog

on altı on yedi yaşlarında bir delikanhyken dünyayı değiştirmek için yola çıkmıştık. Bu cüretimizi hâlâ, şaşkınlıkla, ama sempatiyle anıyorum. Konudan sapacak ohak da bır dıpnotu paylasmak tsterını Kıtap içindc Sü döneminde gözaltı süresınin 90 güne kadar çtk/ığına tanık oluyoruz. Uyum yasalarına göre bunun dönemimizde 24 saat oldug'unu bilmck oldukça şaşırtıcı duğrusu!.. Başka bir şey daha söyleyeyim; bu doksan güniin nercdeyse tamamını işkencedc geçiren onlarca insan tanıdım ben. Tabii bu siire sonunda mahkemeyc çıkma şansı bulamayanları ayrıca anmak gcrekir. Romanda yasak aşklara da rasllıyoruz. Evli bir çtft olan Kemal'le Scrap zaman ıçcrsınde bırbirlcrındcn habersiz başka asklara yelken açıyorlar.. Bu tür konular üzcrmdv ikı romamnız üzerindc durduğunuza göre söylemck istediklertniz olacakhr tnsanın doğası dışındaki her şey en uç yerinden patlak verir. Kemal'le Serap örgüt içi bir cvlilik yapmışlar, tıpkı akraba evliîiği gibi, zorla evlendirilmemişler ama böyle olması gerektiğine inanınışlar. Zaten onlar için cvlilik falatı devrime hizmct etmeli. Aşk gibi şeylcr de devrimden sonraya saklanmalı. Zaten parti aşkı bütün aşkların üstündc değil mü? I Iayatın kendisi ise başka bir şey söylüyor... Işin başka bir yanı var. Günümüzde aşk mutsuzluktan başka bir şey getirmiyor. Neden? Çünkü doğallığından koparıldı, "kiiltür", aşkı dönüştürerek kendi içine aldı. Şimdi aşktan değil "kültür" aşkından söz edebiliriz yalnızca, "kültür" mantan gibi. Bu durumdan kurtulmak zor, çünkü "kültür aşkı'nı biz de içselliştirdik. GÜZEL CÜNLER İÇİN... Kemal zorunlu olarak gözden kaybolduğu dönemdc NureltinEsra çiftinin evinde kalıyor Bır dönem yakınlaşıp uzaklaştığı Hsra 'yla dogal olarak yenıden bir yakınlaşma oluyor. Ama gelin görün ki, şartlar aşkt özgürce yaşamaya engel oluyor... Bir yanda kıstırılmış hayatlar, bastırılmış duygular, gençlik, aşk ve cinsellik isteği... ne derseniz deyin, diğer yanda uğruna ölümü göze aldığınız örgüt, idealler... Kemal ve Esra'nın yerinde olmak gerçekten zor. Bunun sonucu psikolojik bir bunalım geçiriyor Kemal kaçımlmaz olarak, Ama bunu sır/aşka baglamamak gerekiyor, değil mı? Bir birikimin olağan dışavurumu... Bunlar romanda var... Kemal çepeçevre kuşatılmış. Bir yanda devletin baskısı, diğer tarafta illegal yaşamın zorlııkları. Her yön den kıstırılmış; nefes alamı yor, konuşacak kimsesi yok, duygularını dışa vuramıyor; ideolojik manipülasyon altında, örgüt hiyerarşisini aşması mümkün değil; diğer yandan inançlı bir komünist o, dircktiflere uymalı, zorluklara "gelecek güzel günler" için katlanmalı. Aşk, o farkına varmasa da, bütün bu sorunların örselediği ruhsal yapısını kanatıyor. Esra'nın sonunu gtzlcyelim mi? Bence tahnıin etmek o kadar da zor değil. Terk Hasan öztoprak: "12 Eylül yalnızca devrlmcller İçin deflll, ediliş sonrası intihar girişimi bütün yurtta$lar lcln, dışarıda, görunmez duvarlarla çevrllmlş bir hapishane kurmuştu." ve amaca ula^un' Tam bu C U M H U R İ Y E T K İ T A P noktada aklınıa Türk filmi sahnelerı geliyor S090 yılları arası. Uyarlamalı rmyız? Esra ise Kemal'e göre daha az örselenmiş. Belki kadın olmak ki kadınsan örgütteki yerin de tıpkı gerçek ha yattaki gibidir onu kurtarmıştır. Bir başka yorumla, Kemal'den daha az inançlı oldıığıınu söyleyenler de olacaktır. Bana göre ise aşkını açıklayabilecek ve savunabilecek yüreklilikte bir kadın o. Âşık olduğu adamla yaşayamamaktansa ölmeyi tercih etnıesi de bence bunun kanıtı. Kemal daha sonralart itirafta bulunuyor geçmişine dair "Aldattılar bizi. Koca bır karanlığın içinde kücük bir aydtnlığa mahkum ettiler. (Jözlertmızı küçük, mınnaak bır aydınltkla boyadılar." Fanalık bır milıtan için cesur ttiraflar bunlar. Katılır mısınız benim ve Kemal'in düşiincelerine? Gözleriniz karanlığa alışırsa yönünüzü daha net görürsünüz. Ne yazık ki bir mum ışığı karanlığı aydınlatmaya yetmiyor. Ben, iyimserliğin yumuşak maskesini takıp dolaşmaktansa kötümserliğin sert ama gerçek yüzüyle dolaşmaktan yanayım. Gelecek için umut dolu konuşmaların boş olduğunu pratik kanıtladı bize. Yapılması gereken neysc hemen yapılmalı. Gözlerimizi mum ışığı ile boyamak yerine önce ellerimizdeki mıımları söndürmeli, gözlerimizi karanlığa alıştırmalıyız. Işte söylemek istediğim kısaca bu, sen buna itiraf mı diyorsun bilemem... Bır de Kemal'dekı şızo/renık belırtılerden sonra, ya da bilinçaltında yer edınen Gorbaçov bayranlığı söz konusu... Bunun için ne dersiniz? Bunıı romanın içinde değerlendirmek gerekir. Işte Kemal, amiyane deyimi ile kafayı yemiş ve Gorbaçov'a kafayı takmış. Bıınu hayranlıktan ziyade simgesel bir şey gibi okumak lazım. Son soru. "0nun (Kemal'in) hiçbir tarih kıtabı içinde yazılmayacak olan kişisel tarıhı, hakikı bir insanın şereflı mücadelesi" ni mi yazdınız siz? Bunu romanda söylüyorum. Burada ise ancak şunu söyleyebilirim: Edebiyat eserleri bazen her türlü resmi tarihin yazamadıklarına işaret eder... • Victor Malarek NATAŞALAR YENİ KÜRESEL SEKSTİCARETİNİN İÇYÜZÜ Kandırılan, kaçırılan ve köleleştirilen 'seks ticareti kurbanlarına' dair insanı dehşete düşüren olaylar... Pek çok ülkenin yönetimini ve polis güçlerini utanca sürükleyecek kadar kapsamlı ve bu alandaki tek uluslararası araştırma... SA Yl 769 SAYFA 13