Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
0 KURL A R A Turgut Uyar 1927 yılında Ankara'da dog'muştu. tstanbul'daki ilk öğreniminden sonra, Konya Askeri Okulu, Bursa Işıklar Askeri Lisesi ve Askeri Memurlar Okulu'nu bitirip Posof, Terme ve Ankara'da personel subayt olarak görev yaptı. I958yılında askerlikten ayrılarak Türkiye Selüloz ve KâVıt Sanayii'nin Ankara şubesinde çalışmaya basladı. Emeklılig'inaen sonra Istanbul'a yerlesti. îkinci Yeni'nin Edip Cansever ve Cemat Süreya ile birlikte öncü sainerinden olan Turgut Uyar, hece ölçüsüyle yazdığı ve toplumsal konulan işleyen ilk iki kitabı 'Arzı Hal'(1949) ve 'Türkiyemden (1952) sonra, 'Dünyanın En Güzel A rabistanı'yla (1959) bireyin iç dünyası, yalnızlıgı ve açmazını eksen alan bir yaklasımla, dilde ve duyarlıkta yeni imkânları zorlayan bir siirin pesinde oldu. 'Tütünlcr Islak' (1962)ve'Her Pazartesi'de(1968)koruduğu bu çizgiyi, 'Divan'la (1970) geleneksel siirin kalıplanna, 'Toplandılar (Î974)ve 'Kayayı Deletı lncir'le (1982) söz konusu döncmdc yaşanan sımfsal mücadelenin yansımalarına açtı. Şiir üzerine yazılannın toplandığı 'Bir Siirdcn' adlı bir kitabı da bulunan Uyar, Yeditepe Şiir Armağanı'm, Behçet NecatigilŞiir Ödülü'nü Ve Sedal Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü'nü de almıştı. Sevgiyle anıyoruz onu. Bolkitaplı günler... TURHAN GÜNAY Rumi'nin İzinde D unyanın cn önemli çağdaş sanat ko leksiyonuna sahip olan Londra'daki Tate Modern sanatlar Müzesi'ni ge zerken özellikle 1990'lardan sonra yapılan sanat cserlcrinin üzerinde dıırmaya çalış rım. Günümiizde sanatçıların nelerle uğraş tıgı, nelerden esin aldıj*ını merak ediyordıım. 1 ler sanat eseıi hakkında bilgi veren kulaklıkla ıızıın ıızun bu eserleri izlemc fır satım oldu. Çok fazla genellenıe yapmanıaya çalışsam da, bu escrler hemen iki türde gözünıe çarptılar. Birincisi cinsellik ve şjddeti kııllanan ya da anlatan yapıtlardı, diğerleri ise mistisizmden ctkilcnmi; eserleriirlerin ruhta bir uyanışa neden olacağını ve >u şiirlcri okııyan kişjnin dünyayı bundan sonra başka bir gözle göreceğini söylüyor. Sanatın, hayata bakışı derinleştirdi&ini çok sayıda insan kolaylıkJa kabul edebilir, falcat sanattan bir mucizc beklemek ne dcrccc doğru, tartısılır. Bir şiiri okumak ve anlamak insanın cJcbiyata vc sanata bakışını değiştirebilir ama tüm yaşamı değiştirmesini beklemek sanata da fazla bir yükümlülük vermiyor mu? "Rumi'nin îzinde" romanında çok sayıda mucize yer alıyor: aglayan Mcryem Ana ikonaları, yol gösteren yılanlar, dini anlam taşiyan rüyetler ve telcpati yoluyla birbirlerini anlayan tanıyan insanlar. Bunlar romanın dokusu içindc fazla rahatsız etmiyor ama romanın belli bir mantık izlememesi bu mucize lerden bile daha gerçek dışı. Omeg'in, roman kahramanı (ieorgio Türkiyc'ye ayak bastığı andan itibarcn sokakta karşılaştığı herkesle aynı dili konuşmaya başlıyor, ilerleyen sayfalarda, Edirne, tstanbtıl ve Konya'da kaldığı aylarda Tüıkçe öğrendiği söyleniyor, halbuki o ilk günden beri sokak dilencilerivlc bile hayatın anlamı üzerine konuşnıalar yapıyor, bunlann hangi dilde ve nasıl nldıığıı hiç söylenmiyor. Romanda özellikle beni rahatsız edcn bir başka şey dc, aklın yolunun yanlış yol olarak gösterilmesi oldu. Gerçek yol, kalbin yolu deniliyor hep ama roman kahrama nı bu kalbin yoluna, peşinden gittiği felseleye dair hiçbir bilgi araştırıp öğrenmcden sa nip oluyor. Her bilginin ona ıJvi yollarla geldiğini kabul ctmemiz bkleniyor. Bu da ta bii, ilahiyat ve felsefe konularını tamamen cs geçtiği için konunun çok yüzeyscl kalmasına neden oluyor. Halbuki ta Floransa'dan kalkıp Mevlana'nın birşiirinin pesinde bıınca yolu kat etmesinden sonra neden bu hayat görüşünden bu kadar etkilcndiğini bil mek istiyoruz. Bu tüı mucize kitaplarında hep olduğu gibi derinlik diişünce ile degil, bir tiir oldu bitti ile açıklanıyor. Tüm iyilikleri ve kötülükJeri içinde hissetti, ruhunun herköşesindekigizemleriöğrendidendiğinde bunu böylece kabul etmemiz bcklenıyor, bu gizcmlerin kapısı hiç aıalanııııyor. Ayıı ca neden Georgio'nun scçilmiş bir insan ol duğunu anlatmakta da roman yetersiz kalı yor. Mevlana etkisi "Rumi'nin îzinde" sert edebiyat kritcrleriyle clcştirilecek bir roman dcğil, zaten ya zarın da böyle bir iddiası yok takat Rumi'nin izinden gidiliyor isc, biraz daha Mevlana'nın felsefesi, "aşk " sözcüğünc yüklediği anlamlar gibi konulara girmesini bekliyor insan. Ayrıca romanın diııleı üstü bir anlam arayışı da var, örneğin Yıınan manastırındakı bu peder ile bir Mevlevi şeyhi aynı sözcükleıle yaşamın anlamını anlatıyorlar. Yine, bir nıanastırda yaşavan keşişleı, atalarının Konya'dan gelcn dcrvişlcrden etkilendiklcrinı ve yaşamlarını bunıın üzerine kurdukJarını söylüyorlar. Gerçekten de her dinin niıstik kol lannda benzerlikleı bulunduğu hep söylcnir ve bilinir fakat bunları daha ince benzetme lerle birbirleıine yaklaştınııak daha doğru olmaz mıyılı.' Ro ger Housdcn'in romanı bu beklentilere yanıt vermiyor. Bizc nc Rumi'nin lelsclcsi, ne Hı ristiyan mistısizmi ne de neden aralanııda bir bcnzerlik oldıığıı anlatılıyor, önceden yazarın karar verdiği bir bcnzcrliklcr biıtününiı kabul etmemi/ bek leniyor sadece. Mistisizmi de bazı yazarların hiç anlatmaya kalkmanıalan, sadece "o anfalılamaz bir duygııdur, ancak hisscdenler biliı ' gibi bir aksiyom (ya da önyargı) ile, anlamak istcycn hcrkcsc kapatmalan bana haksızlık gibi geliyor. Şinıdi yazının başında sözünii ettığim çağdaş sanata dö ncrsck, Roger Housdcn'in mistik yaklaşımını aynen onlarda da göıüvoruz. Ne olduğunu hiç anlama gercği duymaılan, ZcnSııfiMistisizm tam bir çorba olarak ele alınıyor. Biı birlcrinc lazla bcnzetildiklcrinde bu tamamen özgün diişiin celcrin özclliklcrini yitirdiğini bile söyleycbiliriz. Mistik aıa yışlar hep insanın ruhsal gclişimi ve bir iç yolculukla ilgilidiı, ama buradan çıkartılan sanat ve felsefe zorunlu olarak bir birlcrinin aynı dcğildir aksıne çok larklı "aşk, "inanç" vc "ruh" tanımlarıgörüriiz onlarda. Bu farklıhkları da onlaıın derinliğini ve gizemini verir. Bütün bunların sontıcunda, bir yandan Batılı zihnin dcrvıs fel sefesini ve Bektaşiligi bu denli ilginç bulmasına sevinirken ötc yandan da yaklaşımın bövlcsine yüzeyscl olmasına iizülüyor insan. • www.yazinsanati.com usdcıı / çev.: Nıırgül Dcrnirdöven / Ayna Yayınevı / / 50 r Rumi'nin izinde / Roger 11<>~ Imtlyaz sahibi: Çağ Pazarlama Cazete Dergi Kitap Basım ve Yayın AS'yi temsilen cumhuriyet Vakfı adına llhan selçuk Cenel Yayın Yönetmeni: Ibrahlm Yıldız Yayın Danışmani: Turhan Cunay Sorumlu Müdür Mehmet Sucu Cörsel Yönetmen: Dllek Akıskalı Baskc Basın Yatınm sanayii ve Ticaret A.Ş. Esenboğa YoluANKARA Idare Merkezi: Türkocağı cad. No: 3941 Cağaloğlu, 34 334 Istanbul. Tel:(212)512 05 05 Reklam: Medl Grup. Mistisizmden etkilenen eserleri yapan sa natçıların hemen hepsi Zcn Budizm, Sufizm, Mıristiyan ınistisizmi gibi fclscfclcrden esinlendiklcrini söylıiyorlardı. Aslına bakarsanız Bill Viola ve Mariko Mori'nin eserlerinde fazla derin bir felsefe göreme^ dim ama sanatçıların özellikle Mevlana etkisinden bahsetmeleri dikkatimi çekti. Ana dolu nıistisizmine ve dervişlere duyulan ilgi 6()'h yıllarda Batı ülkelerinde dogu dinlerine duygıılan ilgi gibi yüzeyscl mi diye sormama neden oldu. Mevlana Cclaleddin Rıı mi'ııin şiirlerinin Batı dillerine yeni ve güzel çevirile rinin vapıldığını vc bu kitapların çok ilgi gördüğü nü biliyoı dıım rakat ilginirı bu denli yaygın olduğunu görmek beni yine de şaşırttı. Bu konulan ve çağdaş sanatı düşünürken Roger Hoıısdın'in "Rumi'nin izinde: Kalbin Asıl Arzu sıınıı Bıılmaya Dair bir Masal" adlı romanı elime Kcçinco hemen okumaya başladım. Romanda, Floransa'da yaşayan genç bir ikona saııalçısınırı, birgün Mevlana'nın bir şiirinden etkilennıesiyle hayatının yön değişrirmesi aniatılıyoı. Aslen Yunanlı olan Cîeorgio adlı bu ikona sanatçısı, annesinin ölümünden sonra babasiyla birlik te f'loransaya yerleşiyor ve baba mesleğini orada siir dürüyor. Romanın yazarı Roger Housden için, bir ^iir okııyup tüm yaşamını değiştir mek likri yabancı degil, daha önce derlediği "Ten Po ems to Change Yoıır Life" ("Hayatınızı Değiştirecek On Şiir") içinde Mary Oliver, Pablo Neruda, Walt Whitman, Derek Walcotı, Mevlana gibi şairlerin şiiı lerine yer vermiş. Mııcize leri bu denli kt)lay sunan kitap başlıklanna h'cp kıı^ kulu bakmı^ınıdır. Kitabın internettcki tanıtım sayf;ı sında İngilizce "Wakc ııp and love!" yazıyor. Yazar, Mev Mevlana etkisi t a n a Celaleddln Ruminln şürlerinln Batı dillerinde yeni ve güzel cevlrllerl yapılıvorve bu kltaplar cok ilgi görüyor. C U M H U R İ Y E T K İ T A P S AYI 70 5 SAYFA 3