22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

0 KURL A R A Ahmet Önel 1952 yılında htanbul'da doğdu. 19/'5yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitirdi. Okulu bitirdiği yıl kurulan Ankara Çocuk Tiyatrosu'nda kurucu ve sanatçı olarak görev aldı. 1980 1987 ytllart arasında profesyonel metin yazarhğı yaptı. Halen Ankara da yaşıyor ve radyotelevizyon için program metinleri yazıyor. Ahmet önel ilk kitabı "Matinede Mükremin" ile dikkatleri çekmiş biryazar. Hemen ardından "Küçük Bir Cinayet Girişimi" ve "Ikinci Yaşamın Günlüğü" adlı kitaplannı yayımlayan Önel, edebiyat dünyasında sağlam bir yer edineceğini gösterdi. Sonra kitaplar ardı ardına gelmeye başladı: "Sürpriz Konuklar", "Kimse Kimseyi Kesmiyor", "Erteleme Oyunu", Baton ya da Baton", "Alabalık Üçlemesi". Bu yapıtlanndan "Matinede Mükremin" ile Sabahattin Ali Öykü Ödülü'nü, "Sürpriz Konuklar" ile Haldun Taner Öykü Ödülü'nde ikincilik ve Nasreddin Hoca Öykü Ödülü'nü aldı. "Hoşçakal îstanbul", "Çaylaklar", "Sevgili Tiyatro", "KâşifiEyvah", "Kırmızı Balkon" MUNEVVER SOYLU Jale Sancak yazarlara yaşadıkları kenti anlattırmış Î stanbul pek çok araştırma ve edebiyat yapıtına esin kaynağı olan bir kent. Geçmişte seyyahlann izlenimlerinden, yakın dönem tarin yazımına kadar geniş bir anlatı yelpazesi, bugün başlı başına bir kütüphane oluşturarak zenginleşmeye devam ediyor. Îstanbul bu kadar karmaşık ve şaşırtıcı olduğu sürece de onun hakkında yazılanlar olacak. Sürekli değişim gösteren, bir kimlik kaybı ile karşı karşıya kaldığı, şimdilerde biraz da hüzünle anılıyor. "Kentleri yaşanır kılan kimi özellikler korunmalı" sözlerini son yıllarda daha sık duyar olduk. Plansız kentleşme ve çarpık yapılaşma kuşatmış durumda çevremizi. Kalkınma ve günün koşullan adına tarihi mekanlar bir bir yok oluyor. Örneğin Meserret Oteli ve kıraathanesini arayanlar bir bankayla karşılaşıyorlar. Tan Matbaası'nı arayanlar bulamayacak. Orhan Kemal'in tkbal'i, Çınaraltı ve Küllük de anılarda kaldı. tste öykücü Jale Sancak kitabı Kenti Dinlemek'te on iki yazan kelimenin tam anlamıyla özgün keyifler sunan metinlerde buluşturdu. Edebiyat dünyamızın tanınmış isimleri ile yaptığı söyleşileri topladığı Kenti Dinlemek, Sel Yayıncılık'tan çıktı ve Büyülü Kent Istanbul'dan Oykülcr alt başlığını taşıyor. Sancak programından yola çıkarak seçtiği bu on iki ismi bir kitapta bir araya getirerek ilginç bir demet oluşturmuş. Anılarla birlikte zamana tanıklık, günlük yaşamın öyküsü, kültürün asıl o gizli sayfası ancak bu tür kitaplarla karşımıza çıkıyor. Jale Sancak'ın sunuşu 140 sayfalık kitaptaki söyleşilerin ruhunu ve çıkış öyküsünü şöyle dile getiriyor. "Bense tstanbul'u, üzerinde düşünmüş, yazmış, şarkılar bestelemiş sanatçı, yazar ve şairlerimizin kendi kişisel duygu ve düşünceleriyle, tanıklıklarıyla anlatmayı yeğledım. Her birinin ayrı bir lstanbul'u, yaşadıkları, sevdikleri semtlerin, sokaklann ayrı bir yeri vardı hayatlarında." Sunuşunda da açıkladığı gibi Kenti Dinlemek Jale Sancak'ın Açık Radyo'daki programının adı. Bu lezzetli söyleşileri kaybolup gitmesin diye kitaplaştırmaya karar vermiş. Trogram bittikten sonra bu anıların, tanıklıkların, duygu ve düşüncelerin, Îstanbul sevgisinin daha çok insana ulaşması, paylaşılması isteğiyle ve kentimize daha özenle, duyarlılıkla yaklaşılmasına küçük bir katkı olabilir düşüncesiyle bunları kitaplaştırmaya karar verdim." Kimler mi bu on iki sanatçı, hepimizin yakından tanıdığı isimler... Çocukluklannı veya uzun yıllarını geçirdikleri kendi semtlerini anlatmışlar; Uhan Şeşen'le Îstanbul üzerine konuşulmuş, Selim Ileri Kadıköy'ü, Uğur Yücel Kuzguncuk'u, Sunay Akın Üsküdar'ı, Atillâ Dorsay Beyoğlu'nu, Handan Öztürk Galata'yı, Metin Kaçan Dolapdere'yi, Mario Levi Şişli'yi, Vecdi Çıracıoğlu Rumelihisan'nı, aklin Çelik Kurnkapı'yı, llhan Eksen Yedikue'yj ve Hasan Öztoprak Haliç'i anlatmış. Oykülerle zenginleştirilerek hazırlanmış bu söyleşi, yaşadığımız mekânların ve semtlerin dünü ile bugünü arasında oluşan uçurumun ne denli hızla büyüdüğünün çapıcı bir göstereesi, anlatılan her semtten sonra o semtle ilgili bir öykü yer alıyor. Onların yazarları ve adları da yine sırasıyla şöylc; Îstanbul Agapi Mu Nedim Gürsel, Şahane Bir Tuvalet Selim Ileri, Kuzguni Uğur Yücel, Gümüş Rengi Şonbaharın Refik Durbaş, Beyoğlu'nda Bir Öğle Vakti Demir Özlü, Serdarı Ekrem Sokağı llhan Berk, Dolapdere Sait Faik, Bir Şehre Gidememek Mario Levi, Mayıs Hikâyeleri Vecdi Çıracıoğlu, Deniz Mıgırdiç'in Gökyüzü Sarkis'in Jaklin Çelik, Her Zaman Yedikule Selim Ileri, Köşe Bucak Haliç Jale Sancak. Kenti Dinlemek yazarın yedinci kitabı, Bahçedeki Tuhaf Adam, Bu Gece Pera'da, Aynadaki Yüzler, Ansızın Gelen, Hayatın Bu Yakası ve Aşka Dayanmak adlı öykü kitaplarıyla tanıdığımız Jale Sancak, bu kez de şiirsel, duygu yüklü, bol görüntülü metinlerle çıkıyor karşımıza. Öykü kitaplarındaki yarı aydınlık, loş, gri, siyah renklerin egemen olduğu anlatım zenginliği bu kitapta da var. Gerçi kendisi de kimi zaman yanıtlardan daha uzun sorularıyla on üçüncü yazar olarak kitaptaki yerini alıyor ama daha da önemlisi röportajcının 653 Onikiyazardan "Kenti dinlemek" On iki yazarın tstanbul üzerine söylediklerinde dilden mutfağa, şarkılardan giysiye yakın tarihimizin îstanbul'daki macerası... Anuarla birlikte zamana tanıklık, günlük yaşamın öyküsüy, kültürün asıl o gizli sayfası karşımızda... bir edebiyatçı olarak lstanbul'u irdelemeye girişmesi... "Kapı gıcırtısı belki... Belki birevden, bir pencereden sızan eski bir şarkıdır. Çünkü sesler deyince, bugün ses olarak orda çatal kaşık sesleri, yemek yiyen insanların konuşmaları, müzik auyuluyor daha çok. Ama daha içeride, gizlide kalmış sesler vardır; bir gülüştür, kısık bir gülüş, birkahkaha, ne bileyim bir ağlama sesidir..." Yazarlar ve sanatçılarla neden söyleşi yapılır? Zaten tanınan isimlerle söyleşi yapıp yayımlamanın anlamı nedir sorulannın en önemIi yanıtlan bence; bütün bu insanlarla konusulanları okuduktan sonra, entelektüelliğin büyük bir sorumluluk istediğini hissediyorsunuz. Çünkü sanatçıların politikacılardan fazla insanları yönlendirebildiği sonucuna varıyorsunuz. Yazarları daha iyi, daha derinlemesine tanımak ve tanttmak, özellikle tanımayanlann okumalarını sağlamak için de bu tür söyleşi derlemeleri yararb. Bu kitabı okuyanların da söyleşi yapılan on iki sanatçının tümünü olmasa bile, bazılannı merak edeceğini şimdiden kestirebiliriz. Tür olarak kolay okunan söyleşiler ayrıca, bu isimlerin kitaplannı okumuş olanlar için de yazarların değişik, özellikle yazarlık dışı yaşamları hakkında, sınırlı da olsa bilgiler veriyor. Geçmişe ilişkin takınaklı bir tutkusu olan, 'şimdiki zaman'dan aynı derecede rahatsız olan Selim lleri'nin eserlerinde kendi çocukluğuna doğru bir yolculuğa çıktığı, kendisine anımsanan ve/veya hayal edilen bir geçmiş oluşturmaya koyuluuğu düşünülebilir. Kitabı okurken mutlaka bir çocukluk anınıza gidiyorsunuz... Öykülerindeki samimi, şiirsel dili sorduklarına da yansıtan Sancak'ın söyleşilerinin sunum tarzı ilginç, soru yerine aralara bazı bilgi ya da yargılarla giriyor. Tarz itibarıyla bir bütünlük yaratıyor. kitabın altbaşlığındaki "Büyülü Kent Îstanbul" teması başta olmak üzere, "o semtlerin sesi", "aşkların, düşlerin, maceraların yaşandığı bir sokak", "unutulmayan ve iz bırakan insanlar" o semte bu günlerde gidip gitmedikleri, "oeski duygularta bugünküler arasındaki fark" on iki sanatçıya ortak yöneltilen sorular arasında. Kenti Dinlemek Istanbul'un unutulmaya yüz tutmuş renkli geçmişini gün ışığına çıkaran bir kitap. Çocukluğumuza ulaşan yolların önünü kesen engellerin kaldırılması için bir adım belki. Bu konuda llhan Şeşen bakın ne diyor... "Italya'da mı Eransa'da mı ne, insanlara tarihi binaları veriyor ve kira almıyorlar, burayı yaşatacaksın, bakacaksın diyormuş bclediyeler... Böyle uygulamalar yapılabilir Istanbul'da... Tabii ki bu sözünü ettiğim çok ütopik gibi görülebilir ama radikal çözümlerle, bayağı da becerilebilir. Yoksa lstanbul'u kurtaramayız." Kitapta anılan semtler Istanbul'un hemcn her semti gibi değişime uğramış, eski sakinlerinin yerini yenileri almış, dolayısıyla yaşam biçimi de deöişmiş. Anılar bu gelişime ve değişime de ışık tutuyor. Yine llhan Şeşen Kalamış'ı şöyle anıyor. "Gençliğim Kalamış'ta geçti, rakat su haliyle o marinayı, o rezalet haliyle görmek dahi istemiyorum. Çünkü biz, yine oturduğum bu evden, havlulanmızı omuzlanmıza atar, gözyaşı gibi bir sudan denize girerdik. Şimdi deniz, Kalamış'ta apartmanlann arasından zor görünen simsiyah bir su... Ben orada ne hissedebilirim? Binalar... doldurulmuş bir deniz... kıyıyavurmayan dalgalar... insan yapımı, doğaya uymayan bir şey, beni rahatsız ediyot " Geçmişin güzel ve acı günlerini dilden mutfağa, şarkılardan giysiye yakın tarihimizin Istanbul'daki macerasını tanıma firsatı buluyoruz. Gerçekten de bir belge niteliği taşıyor. Gündelik hayatın, tanıklıkların genel tarihe katkıda bulunacağına inanıyorum. Nitekim bu öykü gibi anılar yakın tarihimizin günlük yaşamımızdan canlı kesitler. Dil yoksunu, üslup düşkünü, enkaz kitaplardan geçilmeyen günümüz yayın deryasının ortasında, durup dinlemek kadar, dinlemenin kendisi kadar yalın, dingin bir kitap. Oyle ki, böylesi bir lezzeti anlatırken gereksiz abartılara düşmekten çekiniyor insan. Böyle bir yazar ve öykü bir araya gelince kendimi alamadım; "1 lanımeli, çocukluğumda I Kadıköyü'nün bütün bahçelerinde â çitlere .sanJır, uzar gider, hoş kokujr\ suyla rüzgâra kanşırdı. Selim Ileri." Salt bu alıntıyla yetineyim dedim ama yine de beni çok etkileyenlerden Uğur Yücel'in Kuzguni adlı öyküsünden bahsetmeden edemeyeceğim... Yazarlarla yapılan konuşmalar hem onlann dünyalanna ikinci elden giriş anlamını taşıyor hem de eserlerini anlamamıza yardımcı oluyor. Bir de yaşanmışlığın edebiyat için nasıl da önemli olduğunu kanıtlıyor. Kenti Dinlemek, lstanbul'da bir yolculuk. tstanbul âşıkları için kaçırılmayacak bir kitap.* tanbul'dan Oyküler/jale Sancak/ SelYayıncılık/ 140 s. Kenti Dinle,mek, Büyülü Kent Is Ortak sorubr Ratfyo söyletieri Günlük yaşantıdan canh kesitler f ibi oyunlan sahneye onan Önel, Salihli Belediyesi Oyun Yaztna Yarışması Ödülü'nü, Kültür Bakanlığı Oyun Yazma Yarışması l.lik Ödülü'nü, Kadıköy Belediyesi Oyun Yazma yarışması Ödülü'nü aldı. Okuyun Ahmet Önel'in yapıtlannı seveceksiniz... Bol kitaplı günler... TURHAN GÜNAY { Imtiyaz Sahibi: Çağ Pazarlama Cazete Dergi Kitap Basım ve Yayın AŞ yi temsilen Cumhuriyet Vakfı adına llhan Selçuk o Yayın Danısmani: Turhan Günay Sorumlu Müdür: MehmetSucu Cörsel Yönetmen: Dilek Akıskalı o Baski: Sabah Yayıncılık AŞ oldare Merkezi: Türkocağı Cad. NO: 3941 CağalOğlU, 34 334İStanbUlT6l:(212)512 05 05OReklam:PubliMedia L CUMHURİYET KİTAP KİTAP SAYI SAYFA 3
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle