05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ntştir. Hitler bu genişlik içinde boğujup dururken Anglosaksonlar havalaraa ustüttlüğü alırsa tşlerı büsbütün karanlığa düşmez mı?" (s. 324) Esendal Türkiye için iyimserdir: Hem yöneticilere hem "şansımtza" (s. 324) güvenmektedir. Esendal haklı çıkacak 't>aştmızdakiler" Türkiye'yi savaş felaketinin kiyisında, uçuruma yuvarlanmadan tutabilmeyi başaracaklardır. Biitün bu zor ydlar boyunca Esendal kızının meseleleriyle, onun iç dünyasıyla, geçirdiği değişimlerle yakından ilgilidir. Baba kimliğinde Esendal'ın kişilik yapisinın özünü buluruz. Bu öz, edebiyatçı, bürokrat, politikacı olarak Esendal'ın çizdiği duruşla bir ve aynıdır. Hayatın her alamnda akılcı, eşitlikçi, aydınlanmacı, ulusçu olabilen bir insan durmaktadır karşımızda. Bu insan asla buyurgan bir baba değildir. Şaşılası bir eşitlikçilikle yaklaşır kızına, sevecen bir dost gibi. Anababa yetkesini, erkekkadın hiyerarşisini bir kenara itebilmiştir! Kendi kuşağı için hayret verici, kendi kuşağının Cumnuriyet devrimlerinı kavrayarak desteklemış içtenlikli aydmları içinse tipik bir davranıştır bu. Sevgili kızıyla arasına giren mesafenin ve özlemin "baba"nın geleneksel yüzünü yumuşatıcı etkiler olabileceği düşünülse bile, Esendal'daki "yeni baba"nın tutarlılığı ve sahiciliği çofc açıkdır. Tutumu kızına özgüven kazandırmaya yöneliktir. Sevgisini cömertçe dile getiren seslenişlerin yanında kızına verdiği önemle de başarır bunu. Üna şiirler yazar. ü n a birlikte çalışmayı önerir. Ne büyiik bir onurdur bu bir evlat için! "Biz birlikte bir şey yazmayt deneyelim. Ben bir tem düşüneyım Sen de bir lem haztrla " (s. 201) Esendal gerçek özgüvenin ancak bilgiyle mümkün olduğunun elbette farkındadır. Kızını bügi, düşünce ve kültür birikimi güçlü bir insan olarak yetiştirmektir amacı. Ona bir tür hayat öğretmenliği yapar. Mektuplar hiç didaktik değildir. Hafif ve şakacıdır Esendal'ın ifadesi. Yalın bir dif kullanır, dilde yalınlaşjmadan yana olduğunun somut bir dışavurumudur mektuplar. (Ve elbette tüm yapıtları. Mcktupları yayıma hazırlayan Muzaffer Uyguner tek bir sözcüğe bile dokunmadığını belirtmiştir. Kimi yetmiş küsur sene önce kaleme alınmış bu mektuplar bugün yazümış gibidir.) Hep örneklerle anlatır. Örneklerini edebiyattan seçer. Çehov (s. 182), Flaııbert, Mauppasant (s. 193) sanki Esendal'ın yakın arkadaşlarıdır; öylesine özümsemiş, öylesine hayatına katmıştır onların edebiyatını. Emine Hanım bu açıdan çok ayrıcalıklı bir gençlik yaşamış olmalı. Hayatı edebiyat kanalıyla öğreten bir baba her evlada nasip olmaz. Mektuplar hiçbir zaman edebiyat üstüne bilgiçlik taslayan ya da düşünce yığıntılayan metinlere dönüşnıez. Esendal edebiyatla ilgilenirken bırden yaşanmış örneklere sıçrar, hayatın ve sanatın bütünselliğini, karşılıklı kan bağını vurgularcasına. Edebiyat yapıtlanna yaklaş.ımı kişiliğiyle uyumludur. O her şeyden önce bir akılcıdır. Duygusal aşırılıklar, duygusal tepkiler ona göre değildir. Madam Bovary çözümlemesi (s. 193, s. 253) ilginçtir. Akılcı biraz fazla akılcı bakar Emma Bovary'nin tutkulu çırpınışlarına. Aynı akılcı fazla akılcı yorum aşk bahsine değindiği mektuplarda da (s. 25356) geçerlidir. Esendal kızını çağdaş bir kadın olarak yetiştirmektedir. Onu eviçlerinde korumak gibi bir niyeti elbette yoktıır. Toplunıa açılmanın ise bedelleri vardır. Kızının bir hayırsıza âşık olabileceği endişesiyle onu baskıcı ve kısıtlayıcı olmadan uyarmaya mı çalışmaktaCUMHURİYET KİTAP SAYI 5 9 5 Büyiik bir onur çoğunluk onlardadır. Ve milli eğitim adına okutulan tarih kitaplarının bu insanlann özverilerinin üstünü örtmesi yanlıştırveyazıktır! Memduh Şevket Esendal savaş Ankarası'nda gene çoluğundan çocuğundan uzakır. Barınacak bir oda aramaktadır. Biroda! Otel kaldıram ay ac ağı denli pahalıdır! "Kızıma Mektuplar" derlemesinin 335 ile 336. sayfaları arasındaki mektuplar hep bu oda hikâyesi ü s t ü n e d i r. Milletvekillerine maaşlarının ödenip ödenemeyeceği bile belli değildir! (s. 355) Sevgili okur, duru1941de Esendal'ın elçlllk gunlerl bltml$. saylavlık (mllletvekllligi) döneml ba$lamıştır Kızıyla suren yazı$maları artık bir yurtlçl Iletlşlmidir Bu dönem de çok mu günüilglnçtlr ve mektuplar ortaokul tarlh kitaplarının es gectlğl bir şeyle, savaşın müzle, bueslğlnde direnen Turklye'nin gerçek hayatıyla doludur. günkü pek çok sayın paralamenterleri de '940'ların dır Esendal? Aşka değinirken takmdığı saylavlarıyla kıyaslar mısınız lütfen? Sobiraz kuru tavır, baba yüreğinin kaygınunda Esendal şimdiki Küçük Tiyatlarını mı dile getirmektedir? Belki. (Ote ro'nun bulunduğu Evkaf Apartmanı'nyandan, 1938'de bir babanın kızıyla aşk da bir odaya yerleşir. (s. 356) Milletvekonusunda yazışması bile ne kadar olakilliğinin yanı sıra, CHP genel sekreterğanüstüdür, ülkemiz kosullarında!) liğini de üstlenmiştir ve ülkeyi yöneten Esendal'ın yaşam karşısındaki tutumu tek partinin kilit mevmizah yanı eksik olmayan hoşgörülü bir kiindeki Esendal hersağduyudur. Kendi yapıtlanna yöneltihangi bir yurttaş gibi len eleştiriler karşısında bile elden bıharp yıllarında ekrakmaz bu çelebice ve bilgece tutumumek ve kömür karnenu (s. 352). Anlaşılan yaşamanın bir si peşinde koşmaktadenge sanatı olduğunun bilincine vardır! mıştır Esendal ve kızının da bu bilgiyi öğrenebilmesine yardımcı olmaya çalışBunca fedakâr inmaktadır. sanlann yanhşları yok Emine Hanım yetişkinlığe ıılaştığında besbelli fikirlerini tartışabıldiği bir zihin arkadaşı da olmuştur Esendal için. Sade edebiyatın değil artık pek çok konunun yer aldığı mektuplar, bize Esendal'ın zihinsel yapısı üstüne çok şey söylemektedir. Tarine bakışı ilginçtir. Kişiliğiyle tutarh biçimde, laik ve ulusçu bir ışık altında değerlendirir tarihi. Ömeiin Esendal'a göre lran Şiiliğinin ayrılışı dinsel bir olaydan çok Arap istilasını ve zorla Müslümanlaştırılmayı sindiremeyen lran halkının örtük ulusal tepkisidir. (s .23233) Kuşkusuz üstünde durulmaya değer bir görüştür bu. 1941 'de Esendal'ın elçilik günleri bit miş, saylavlık (milletvekilliği) dönemi başlamıştır. Kızıyla süren yazışmaları artık bir yurtıçi iletişimidir. Bu dönem de çok ilginçtir ve mektuplar ortaokul tarih kitaplarının es geçtiği bir şeyle, savasın eşiğinde direnen Türkiye'nin gerçek hayatıyla doludur. Bu ydlar, koşul ların yurttaştan ve yöneticilerden daha da fazla özveri beklediği yıllardır. Ve herkes üstüne diişeni yapmaktadır. Haksızhklar, adam kayırmalar yok mudur, elbette vardır. Karaborsacılar, savaş zenginleri yok mudur; olmaz olur mu! Ama Memduh Şevket gibi adamlar da vardır. Üstelik duklartm söyleyecek ve ispata kalkışacaktık." (s. 373) diye yazar kızına. Aynca kimi mektuplarda Yahudi yurttaşlanmızla ilgili güvensizlik belirten dokundurmalar göze çarpar. (s. 340) Her şey, Cumhuriyetin kuruluş felsefesinin ve Mustafa Kemal Atatürk'ün yurttaşlan daha geniş bir zeminde kucaklayan ulusçuluğundan daha dar ve baskıcı bir ulusçuluğa yönelindiğine işaret etmek tedir. Esendal 1945'te parti sekreterliğin den ayrılıp daha sakin bir hayata başlar. Emine Hanım'a son mektup Şııbat 1952 tarihlidir. Olümünden yalnızca üç ay önce... Son mektuplar çoluğuyla çocuğuyla barıs içinde yaşayan bir aile babasını sarmalayan sıcak aile havasıyla doludur. Ancak, bir başka savasın, Kore savaşının gölgesi düşmüştür bu sükunete. Hastadıramayakınmaz. Durumugülümseyerek karşılamaya, abartmamaya gayret eder. însan mektuplan okudukça, sonlara doğru, bütün bu çetin hayat boyunca Esendal'a devam etme gücünü veren en önemli kaynağın, onun için asıl anlamlı olanın; hep geri planda tuttuğu, neredeyse gözlerden sakladığı yazarlığı olduğunu yavaş yavaş anlıyor. Ve okurun yüreği burkuluyor. Malum, Esendal kalem adlan kullanırdı. Son mcktuplarından birinde sevgili kızına şöyle yazmış: "Bu arada biriçtkmış, Memduh Şevket adıyla htkâyeler yazıyor. Gu'zel mi? Hiç olmazsa yazdıklan bir şeye benzese! Soy adını çalarlar, ses çtkaramazsın Kanunda cezası yok. Hoşuma da gıtmiyor desem yalan olur Bu kadar yazıa var. Hiçbirimn adını çalıyorlar mı? Anlaşılan beğeniyorlar..." (s. 607) Sonuna kadar şakacı, övünmesinde bile çekingen ve çelebi... • Kızıma Mektuplar/ Memduh Şevket Esendal/ Yayıma Hazırlayan Muzaffer Uyguner/ Bilgt Yaytnevı/ Ocak 2001/ Fotoğraflar dışında 635 s. Sakfeı bir hayat Tarfhebakif mudur? Elbette vardır. Savaşın da baskısıyla ülke yönetiminin ulusçuluk anlayışı daralmaktadır. Esendal'ın 1942'de Emine 1 lanım'a Mardin'den gönderdiği mektup, sonradan ülkemizin başına çok işler açılmasına sebep olan tutumların tohumlarına işaret eder. Esendal partı adına yurdu dolaşmaktadır. Mardin'in Arap kökenli ahalisi devletle iyi geçinmenin yolunu aslen Artukoğlu Türklerinden geldiklerini ama Osmanlı dönemınde çeşitli nedenlerle Âraplaştıklannı ve bu yüzden Arapça konuştuklarını anlatmakta bulmuştur! Esendal bu hikâyeye inanmışa benzemez, ama galiba ferahlamıştır. " 'Biz Arabız deselerdi, biz Türk ol Esendaı 1945'te partl sekreterllglnden ayniıp daha sakln trtr hayata başlar. Emine Hanıma son mektup $ubati952 tarihlidir Olümünden yalnızca üç ay önce... SAYFA 7
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle