Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Utançtan ktzarmı\ gözlcr izliyor mağrur gölgemı; feziyorum kurşun delıklerinden bakıyorlar ürkek ve suçlayı Gunduz Dugleri BETUL TARIMAN "Hayalı scvışmelcrden yorgun koyu bir dulluk çökmüş omuzlarına... Dcrin akıntıların kara kırbaçlarıyla yontulmuş heykel kalçalarından bacaklarına akar, zamanm kirlerımiş kanı. ." (Deniz sevişmeleri, s. 11) cül bunu başarmış gözüküyor. Her şiirindc ayrı bir renk, özgün bir söyleyişe sahip "Aynalar" adlı şiiri buna bir örnek olsa gerek. "Menteşeleri gtcırdayan çenelerden stzar gevrek feahkahalar, yağlı, yaptıkan salyalar araunda aynalar kmkkanıyor sırlankapanmaz yaralar gibı..." (Aynalar, s. 72) Niyazi ve Panikos'a adanmış "Duvarımız" adlı şiirde ise adalı olmanın hüznü çölcmüş üzerine. Issızlığın ortasında kapanmaz bir yara, menteşesi kırık bir kapı gibi kalmantn şiirini yazmış. Okudukça kasları ürperten kanı kıllart diken gibı Pcisaportla gullenni sulamaya giden adamdan dınledimnikâyeni... Tam ortasmdayım ijte, çeliklejjmij Gündüz DüşlerT Tamer Öncül'ün beşlncl kitabı. G tatürk önderliöinde gerçekleştirilen Türk Aydınlanma devriminin temel amacı, saltanat ve hilafete dayalı devlet sistenıinden kurtulunarak, ulus bilincine ulaşdması ve halk egemenliğine dayalı Cumnuriyet yönetiminin kurulmasıdır. Son erimde demokratik sisteme ulaşmaktır. Bunun için şeriat teme"Bufculanmış balık tadındadır aksamla line dayalı hukuk sistemi değiştirilmiş, rı demz. ümmet temeline dayalı toplıım yapısı yeSolumaya kalkarım yakamozlu dumarüıe laik hukuk sistemi kabul edilmiştir. nını, Türbc, tekke ve zaviyelerin kaldırılmaköpük köpük rakı dolar camlanan göz sı, harf devriminin yapılması kültür yaşaleriıne mımızın çafidaşlaşmasını sağlıyordu. E^izorba Kuzey Rüzgârlannın sunduğu. . tinı Birliği Yasası'yla nıedreseler kaldırılArsızca sanlıp ycitarım, soluk solug\: mış eğitim çaödaşlaştırılnııştı.Türk Aydındoyumsuz tarı tenıne kızgın kumsalın. lanması, laikleşme ve çağdaşlaşma ekseni Tuzlu sıcak kollanna bıraktnm etrafında gerçekleşmiştir. Asıl amaç, yeni yangına düsmüs yalnız bedenimi, bir toplum, yeni bir ulus yaratmaktır. Ünve o kural bilmez serseri ruhumu.. " lü toplum bilimci Niyazi Berkes'in vurgu(Deniz sevişmeleri, s. 5) ladığı gibi, "bu devrimler yeni bir ulusu kendine kabul ettirme, tarihe ve dünyaya Dcniz, sevişmek sözcükleri iç içe geçmiş kabul ettirme" hareketidir. bu şürdc. Bazen sevgiliyi hatırlatan ılık, Bu mucizenin başarılması için doğrumavi bir soluk salınırkayalardan soyundan halka giden, hallci aydınlatan kunımmuş suretinde", "Utanç nıavisi giilüş", lar yaratılmıstır. Aydınlanma devriminin "defnelerle örtülii ayak izleri", "yos>un kohalk tarafından benimsenmesini, özümkıılıı hırçın okyanuslar", "okşanmamış senmesini sağlamak icin kunılan en önemmemelerinin vadisi', "hayali sevişmelerli kuruın kuşkusuz Halkevleridir. den yorgun", "yüreöin çıplak aşkıardan" Halkevleri, sosyal ve kültürel kurumlar gibi dimer kitabın Uk şiiri olan Deniz Seolarak ortaya çıktı. Vatandasların bir aravişmelerine ait, sekiz bölümden oluşan ya gelip, toplanıp sosyal ve kültürel etkiuzunca şiirin çarpıcı dizeleri de diyebilileşimlerinin sağlandığı kurumlar olarak riz bunlara. Bu çarpıcı dizelerle kendini belirdi. Halkevleri Kemalist kadronun anlatmış Öncül. Akdeniz'i, kıpırtısız gökhalkçı ve ulıısçu ideolojisinin Anadolu'da yüzünü, kalabahkları... yayıhııasını sağlayan kitle örgütüdür. Halkevlerinin hazırlayıcı ve kurucu Özdeıuir Ince; "Genellikle özgür kokadrosunun önde gelen ismi Milli Eğilim şukla şiir yazan çağdaş şairin işi gerçekten Bakanı Dr. Reşit Galip'tir. Re^it Galip, zor. Çünkü sözünü, sözcüğünü içine oturgerçek bir aydınlanma devrimcısivdi. tacağı hazır bir ölçü, hazır bir kalıp yok. I lalkevleri, 1932 yılında kurulau. HalHer şiirin özgün biçimini, özgün yapısını, kevlerinin açılışında Milli Eğitim Bakanı özgiin ses ve anlam katmanını tek tek ve Dr. Reşit Galip, "Ulusal davanın uygarlık önıeksiz (protetypesiz) yaratmak zorunyarışında yitirilen zamanı kazanmak için da; Her şiir için özgün bir dizem, her şiir Halkevlerinin kıırulduğunu belirtmiştir. için özgün bir biçim, her şiirsel dönenı (s. 97) Ankara'da Halkevleri Genel Mer(belki her şiir) için özgiin bir söz dizimi, kczi'nin açılışı nedeniyle Başbakan Ismet her döncın (belki de her şiir) için özgün Inönü Halkevleri için şunları söyledi, "Sibir söyleyiş, her şiir için özgün bir dıze lah giicünden, her türlü baskı kuvveünkurııluşu. Şiirsel söyem önceden çok deden daha etkili olan nokta, inancınıü göviııgeiı; lamana, nıekâna ve toplu durure Halkevleri gibi kurumlardır. Oüşünc ımu: koşullartna bağlı olarak uurmadan lerle bütün ulus içinde ulusal yaşanun k gelişivın, değişiyor. Bu değişim ve gelişim zanacağı beraberiik, yükseklik v sağlai özefliği omııı bir sürekli devinim ve devlıktır. Her silahtan üstün olan oudıır liın süreciiide yaşaıııuMiıa yol açiyor, süBöylece tnönü, Halkevleriniı. genet amıılekli deviııiın ve devrinı yaşadığı için es.kı cını belirtivorılıı çağlarda oldııgu pibi biçimsel devriınlerin yol ay.ığı kopuşmalar vaşamıyor.' diyor. Anıl Çeçen'in kitabt Tabuiii RAÎjA adlı kitabının "özgür kı> Her il ve ılçe Halkevlenn; Kcndi olaşuk (ölçüsüz dize) başlıklı yazisma. naklarıyla kıırup binalarını vapıvordu. BL özgün ve muhteşem öykü Sosyal Bilimci Her şiir için"özgür koşuk" yaratan ü n ünleri Kayıp Bir Çocuk Güncesi (îstanbul, 1987), Şiirdir Dünya (Lefkoşa, 1992), (I Hora Şcher (Lefkoşa, 1996), Yitik Aşklar Sokagı (Lefkoşa, 1996)'dan sonra Gündüz Düşleri (îstanbul, 1998), Tamer Öncül'ün beşinci kitabı. Öncül'ün şiırleri yaşamaklarla buluşmuş şiirlcr. Yagmurlar, düşler, kertenkcleler, scvişmekler yer almış kitabmda. Çünkü şiir nayattan çıkar. O da bunu fark etmiş. Yaşamın içindençıkan anları şiirleştirmiş. Rahat bir söyleyişe sahip, kendine güvenli bir şair o, özcnli. Ncdır ki Kıbrıslı bir şair olmanın ctkilcri şiirinde yok denecek kadar az. Tabii bıı reddetmek anlamında değil. (Duvarımız adlı şiir hariç.) Şiirin bir üst dil oluşturmak olduğu savından yola çıkarak denilebilir ki Öncül dilini olusturmuş rcnkli bir senfoni içinde yüzmektedir. Yapıtı bunu somutluyor: insanın içine acı kahkahalar işliyor. Evet tam derinine. "Tek başımaytm işte sırtında... Seni yaratan insanlar arkada kaldılar, ve önümde... Birbirlerıne çekttrdikleri actları scyrediyorlar birlikte... işte yalmzız..itirafet söyle, kim beslıyor seni? Söyle, kaç bayrağın kulusun kaç insanın vampiri?" (Duvartmız, s. 73) Öncül'ün kitabı raflarda okunmayı bekliyor. Okuyun seveceksiniz. • Gündüz Düşleri/ Tamer Öncül/ Şiir/ Hera Halkevleri üzerine iki kitap Dr. ALEV COŞKUN A Prof. Dr. Anıl Çcçcn tarafından bilinısel bir yaklaşımla ele alınıp, yazıldı. "Atatürk'ün Kültür Kurumu Halkevleri" adını taşıyan kitap Cumhuriyet Kitaplaıı tarafından yayımlandı.(*) Kitap 6 bölümden oluşuyor. Atatürk'ün Halkçüık anlayışı çerçevesinde Halkevlerinin doğuşu anlatılıyor. Halkevlerinin onar yıllık dönemlcr halinde çahşmaları veriliyor. Kitabın en hüzünlü bölümü kuşkusuz Halkevlerinin kapatılmasını işleyen bölümdür. Halkevlerinin yeniden açılışı da irdelenmiştir. Kitapta belirtildiği gibi 1950 dönemlerinden önce 1948 yılında Halkevlerinin gelecekteki yapısı ile ilgili arayışlar hızlanmıştı. "Bu konııda ülkemizin önde gelen hukukçularından ve Îstanbul Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu'nu o zamanki CHP üst düzey yöneticiierinden Sahir Kurutluoğlu, ziyaret eder, Halkevlerinin gelecekteki statüsünü saptama görcvinin kendilerine veıildiğinibildirir."(s. 198) CHP yöneticisi, Velidedeoğlu'ndan iki yil sonra 1950 yılında genel seçimler olacagtnı "DP iktidara gelirse Halkevlerini kapatabileceğini, ülke çapında örgütlenmiş 5000'i aşkın kültür yuvalarına ve kitaplara çok yazık olacağını, bunların nesnel bir statüye kavvışmasını ister." (s. 198) Velidedeoğlu, Halkevlerinin bağımsız bir statüye bağlanması için vakıf düzeni oluşmasını önerir. Ancak ne yazık ki bu vakıf gerçekleştirilemez. Halkevleri, DP'nin iktidara gelişinden hemen sonra (11 Agustos 1951'de) kapatılır. Atatürk tarafından kurulan ve 19yılyaşanıını sürdüren Halkevleri DP'nin çıkardığı bir yasa ilc kapatılır. I Ialkevlerinin kapatılması Türk Aydınlanma tarihinin en büyük dramıdır. DP iktidannın bir kültür katliamıdır. I lalkevleri hakkında geniş bilgi almak için Prof. Dr. Anıl Çeçen'in bu 418 sayfalık kitabı okunmalıdır. Bu kitap bir başvuru kitabıdır. Bu kitapta birçok belge vardır. 225 adet dipnot ve kaynakça verilmiştir. Halkevleri için yeni yayınılanan diğer öııemli bir yapıt da "CHPHalkevleriYavinİHrı Biblivografyası" adını taşıyor. Bu >)iliuıscl eserin yazarı hııkukçıı Orhan Özacun'dur.(**)' Uv.acıın, araştırmacı bir Ataturkçüdür; çok geniş özel bir arşiv ve çok nadide esericrden oluşan bir kütüphaneye sahiptir. \iıiluık yaşamını yitirinceye kadar Halkevicıinin Genel Başkanlığını yapmıştır. Br cserde Orhan Ozacun tek parti devuııdeCHP'ıııın.tkınliğindeçalışan 19yıl Özacım'un kltariN lık Halkevlerinin bibliyografyasını vermiş bulunuyor. Sayın özacun'a kitabına neden bu başlığı koyduğunu sorduğumuzda ccvap olarak şunları söyledi: "Bu kitap bir bibliyografyadır. Ve 1950öncesiCHP'nin kurduğu Halkevlerinin yayınladıgı kitapları kapsamaktadır. Bu nedenle ismi açıkça bu biçinıde vurgulanmıştır." Kitapta aynca Orhan Özacun'un 1 Iıılkevlerinin fonksiyonlannı ve aınaçlarını anlatan ve "Halkevlerinin Dramı" adını taşıyan geniş bir makalesi de yer almıştır. "Bu geniş makalede Halkevlerinin yasal kimliği, kuruluş amacı, Halkevlerinin yaptığı hizmetler, I Ialkevlerinin kapatılması incelenmiştir. Türkiye'de 478 Halkevi ve 4322 Halkodası vardı. Bu kuruluşlarda Atatürk ilkelerinin ışığı altında yeni gençler yetiştiriliyordu. Geniş bir toplumsal eğitim veriliyordu. Özacun'un bu kitabında bibliyografya çerçevesinde 930 eser ve aynca 20 adct özgün belge yer almıştır. Halkevleri ile ilgılenenler ve tüm kitaplıklar, Orhan Özacun'un bu orijinal eserini edinmek durumundadırlar. Düşününüz, eğer Halkevleri yaşasaydı, Türkiye'de her cün 5000 ayrı noktada kültürel, toplumsal faaliyet yaşanıyor olacaktı. Piyesler, halk türküleri, toplantılarhalkoyunları sergilenecekti. 5000 ayrı yerde kitaplıklar dolup taşacakü. Bu nedenle içim kararıyor. Bugünlerde Türkiye'deki kütüphane sayısı yayımlandı. Almanya'da 14.372, Ingiltcre'de 5.183, Bulgaristan'da 4237 kütüphane bulunmasına karşın, Türkiye'de sadece 1310 kütüphane olması acı acı yakınma konusu oluyordu. Ancak 1951 yılında DP uratından kapatılan Halkevlerinin 500 büyük kütüphanesi vc 4322 Halkodasında da küçiik kitaplığı ol masının önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Bu yazımıza hüzünle son vcrirkcn yukarıda belirttiğimiz bir yargıyı yineliyorıu. Halkevlerinin kapatılnnısı Tüık Aydınlanma tarihinin en büyuk draınıdiü DP iktidarının bir kültür katliaınıdı • • . (*) Anıl Çeçen, Atatürk'ün Kültüı Kurumu Halkevleri, tstaııbui, Cuınhmivc Kitapları, Kasım 2000, s. 41f. ( A 4 ) Orhan Özacıııı, CHP Halkev(er; Yayınları Bibliyografynsı, Îstanbul, VIar 2001, (kendı yayını) CUMHURİYET KİTAP SAY! 592 SAYFA 16