22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Doç. Dr. HÜLYA NUTKU Cumhuriyet tarihimizin yakın tanığı bir yazar T ürk tiyatrosu usta bir kaletnini, bu sanatın efcndi insarıını, çalışkan yazannı yitirdi. Cumhuriyetin tanığı bir yazar olan Asena, hızla gelişen toplumsal ve siyasal değişimler karşısında, çok iyi bildiği tarihten, geçmiş olaylardan açtığı sayfalarda, hep bugünü görmeyi başarabilmiş bir yazarımızdı. O, seyircilerin tiyatroya, insanı ve onu var eden koşulları görmeye geldiğine inanır. Asena Cıımhuriyet Türluyesi'nin tanığı ve ülkemizin tarihsel süreçlerinin yansız ve saplantısız yansıtıcısı olmayı başarmış objektif bir yazarımızdır. "Bir meyvenin vitamini nasü onun dokusundaysa, toplıımsal söz, toplumsal öz de bir sanat eserinin öziinde, dokusunda olmalıdır. Insan nasıl vitamin aknak için meyye yemezse, tersine meyve yerken vitamin alırsa.. Sanatı da öyle algılamalıdır" diyen Asena, çatışma sanatı olan tiyatronun, insanı tanıma ve karakter yaratma ustası olarak dcrin hümaniznıası ile dikkatlerı daima çekecektir. Orhan Asena Orhan Asena, sanatçının bir şeyleri çözümlemek için yazmadığını, sanatçının sergileyen, düşündüren, tartışan, yorumlayan, sonucu seyirciye bırakan bir tavır içinde olması gerektiğine inanır ve şöyle der: "Doğru çözüm, sonradan doğru yorumlayanlardan gelir!" oyunlarıyla bilinmesi gereken bir nesnelliği ile sorgulamıştır. yazar... 1962 yılında, ilk kez Gecenin Sonu adb kısa oyunuyla îstan1978'den 1998'e değin onunASENA bul Şehir Tiyatroları sahnesinde la ilgili bir çalışma yapmak için yer alır. Bu oyunu için "Aslolan bana kapılarını açlığından ona Jlltt» A V insandır, değişmez gibi görünen teşekkür borçluyum. Ve yine her şey değişir zamanla, ne oluronun yarattıkları, eşsiz yardımla sa bu arada insana olur" der. rı ile Kültiir Bakanlığı'nın Cumtkinci kısa oyun Kapılar'dır. Arhuriyetin 75. yılında açtığı biyogKABZI dından ikinci tarih dersi diyebirafi dalmda Büyük Odülü alırleceğimiz Tohunı ve Toprak ken gözleri çok zayıflamış, sağ(Alemdar Mustafa Paşa) gelir. lığı bozulmuş olmasına karşın27 Mayıs'ın toplumsal yansımaorada oluşunu ve desteğini hiç ları oyunu ortaya çıkaran itici unutmayacağım. Onunla ilgili çagücü oluşturur. 1964'te Almanya yıllan gelışmamın bu denli uzaması, onun üretkenlir. Karagoz Üçlemesi'ni yazan Asena, Alliğineyetişememiş olmamdandır. Her zamanya'da bulunduğu 19641966 yıllan man "Şeytan dürterse yazarım" diyen Asearasuıda unutulmaz Fadik Kız'ı ve Torosna, 1998'de "Artık gözlerim iyice zayıflalardan Öteye'yi yazar. Yurda döner döndı, bu çalışmayı bitirebilirsin" dedikten nıez arka arkaya sekiz kısa oyun kaleme sonra da üretme aşkını hiç yitirmediğine alır. Bu sekiz oyundan iiçü birleşerek Sayürekten ınanıyorum. ğırlar Söğüşmesi ortaya çıkar. Gtigameş le baştayan yazartk Orhan Asena'nın önemli oyunlarından 1954'te, tiyatromuza ilk damgasını vurbiri de çağından 500 yıl öncc dünyaya gelduğu Gılgameş'le başlayan 54 oyun, 12 miş olan bir insanın çağıyla olan catışmasenaryo ve 2 müzikal, 2 ubrettonun yazasını işlediği Simavnalı Şeyh Bedreudin'dir. rı Asena, Gılgameş için, yazarlık yaşamı Tiyatromuzda devrim diyebileceğimiz bu boyunca kenaisine "bir deniz feneri gibi oyunun ardından bir koca eser daha çıkar ışık tuttuğunu" söyler. îkinci oyunu Korortaya; Atçalı Kel Mehmet... Bedreddın'in ku, Menderes iktidarının kendisiniyoğun kendisi hazır, çagı geride, Atçalı'da toplum biçimde hissettirdiği ve Atatürk ilkelerinin hazır, ama Kel Mehmet bunu omuzlayazedelendiğini hissettiği bir döneme denk cak durumda değil. Asena "bireysel trajegelir. Asena her oyununda olduğu gidilerin toplumu etkilediği sürece toplumbi bu oyununda da derin hümasal bir trajedi de olabileceğini" vurgular. nizması ile dikkat çeker. Ardın1971 yılı Kadın Üzerine Çeşitlemeler i yazdan Kocaoğlan gelir: Doğadığı yıldır. Kurtlar Ku^lar Uyanınca ve Balnın ezdiği, fiziksel gelişyoz uyarlaması da o tarihlere rasdar. mişliğinin yanında runîkinci kez Almanya'ya gidişi ülkeyi 12 sal geriliğinin getirdiği Mart koşullarına getiren sürecin sonunkarşıtlığın çatışmasıdaki seçimidir Asena'nın... Yaşananlar dır Kocaoğlan... Yeşil onu duyarlı bir kalem olarak etkiler, AlTürbe Sokağı'nın manya'da da durmaz kalemi; Şiü'de Av, (Garip Dede ÇıkmaÖlii Kentin Nabzı, Büyük Curcuna, Ali, zı) ardından Yalan, Küçük Adamın Düşleri, Ak Kartahn Üğailedeki sevgisizliğin lu, 16 Mart 1920 bu dönemin eserleridir. yol açtığı bir aile draSonradan yazdığı Bir Başkana Ağıt (Salvamıdır, aynı yıl iinüne dor Allende) ile Şili üçlemesi tamamlanaün katan Hürrem Sulcaktır. Bu üçleme tarihsel bilinç ve sorumtan gelir. luluğun bir aynasıdır. Aydın olmanın her. Hürrem Sultan bir koşulda yükumlülük getirdiğini vurgular. iktidar dörtlemesi olur, Aydın doğası gereği duyarlı insandır, hasonradan Roksalan (Dk yal kınklığına uğrayabiür ama bu olasılık Yıllar), Ya Kuzgun Leonun en acımasız öğretmenidir. şe Ya Devlet Basa (Şehzade Beyazıt Olayı) ve YMdenDevtotHyatrolan Sığıntı'nın yazılmasıyla, 1980'den sonra yurda dönen ya/ar, Dev I lürrem kişiliği iledişi bir let Tiyatrolan'ndan uzak kaldıöı yedi yıllago yaratmayı başarmışlık bir aradan sonra Orhan Kemal'den tır Asena. "Tarih şaşmaz uyarladığı Murtaza ile yeniden sahneleribir biçimde nesnel, oyun ise mizdeki yerini alır. Murtaza için "Modası şaşmaz biçimde özneldir" digeçmiş kurallarla yaşayan, başkalarını da yen Asena, oyunlannda bu dünya içinde yaşamaya zorlayan, bir kendiöznelliğini, yerde zorba bir yerde de buna gücü yetsürekli olamediği için gülünç bir karakterdir" der. rak tarihin 1980sonrası tarihe yeniden dönen Asena dörtlemeye konu olan oyunlannı tamamladıöı gibi geçen zamana karşı direnmeyi irdelediği Seyisbaşı Konağı, kan davasınm anlamsızlığını ele aldığı Olümü Yaşamak, Anadolu'ya atanan genç bir kadın Ortıan Asena öğretmenin çevresi ve olumsuz zihniyeder Cumhurlvet karşısındaki mücadelesini işleyen Ayla ÖğTürkiyesi'nin rctmen, üçüncü çocuk oyunu olan Dedetanığı ve ülkemlzln Torun bu oyunu torunıı Mert Ue birlikte tarlhsel oluşturmanm keyfini hep yaşamıştır şöysüreçlerinin le der; "Bazen oyunu ciudiye alıyorsunuz, yansız ve saplantısız bazen de en ciddi şeyi oyun sanıyorsıınuz". vansıtıcısı Candan (]an Koparmak ve Ana Baba olmayı başarmış (jünleri sonradan senaryolaştırdığı bu obiektlf bir • oyunda Kurtuluş Savaşı yıllannda yaşanan yazanmızdır. Kendisini tanımaktarı uııur duyduğum, insan olarak saygı duyduğum, sessiz, dürüst, çalışkan, saygırı ve eiendi kişiliğiyle tanıyanlarda derin izler bırakan, eyyamcı ve pazarlamacı tutunıdan ıızak yapısıyla saygın yerini hep korunıuştur. Çocuk doktonı olarak muayenehanesinde baktığı her çocuktan sonra arta kaJaıı sürelerdebirer replik, birer replik yazarak birçok esere iınza atabilmiş üretken insan, dostu Tahsin Saraç'ın dediği gibi, "peygamber soyundan" beyaz saçlı, mavi gözlü bu yazarımız yazdıklarıyla tiyatromuzdaki yerini ve önemini koruyacaktır. Edebi Heyet Başkanı olduğu yıîlarda olumsuz tepkıleri çekmemek için, oyunlarının oynanmaması için mücadele veren Asena artık aramızda dcğil, ama insan olarak tantmayanlara anlatılması ve oynanan ya da oynanmış "Peygamber soyundan" vatan aşkı ile bireysel ask arasındaki karşıdığı ele abr adlı oyunlannı yazar. Yazarın kendisinden ısmarlanmasına karşın hayata geçirilmemis olan Kanuni ile ilgili Taht ve Baht başlıklı 2 3 bölümlük dizi senaryosunun çekılmemiş olmasına neden, Asena'nın Aydınlar Dilekçesi'ne attığı imzanın oluşu ise üzücüdür. Tıpkı SODEP'in kuruluşunda veto edilmesi gibi... Aydın sorumluluğu onun temel davranı^ biçimidir ve hoşgörü yaşam ılkesidir. 1983 yılında Mithatpaşa'nın ölünıünün 100. yılı nedeniyle onun savunmasmın işlendiği Yıldız Yargılaması adlı oyunu gazeteci yazar Uğur Mumcu'nun oncrisi ve belge katkılanyla oluşturur. Uğur Mum cu'nun önerisini doğrularcasına tarihin en iyi yargıç olduğunu, Mithatpaşa karakterini işlemedeki ustalığı ve savunmasına kazandırdıöı boyutla başarılı kılmışrır. Yine o yıl çok ıigi duyduğu Ankara'nın 1920'ler^ deki ortamını ele alan Ankara 1920'yi yazar ve Çerkez Ethem olayını işler. 1991 yılı kısa oyunu Bir Kücük Gece Müziği'ni yazar. lki müzikal kaleme alır; Yunus Enıre ve Hünkâr Bektaij Veli... 1992 yılında sağlık problemi nedeniyle yattığı hastanede gördüğü bir tablonun verdiği ilhamla otobiyografik (.liyebileceğimiz Bir Ömrün Akşamında acllı oyunu yazar. 1992 yılının en güzel ürünü, Nâzım rlikmet Üçlemesi'dir. Uçlemeyi oluşturan oyunlar Arayan Adam (gençliği), îçerdeki Adam (hapishaneyıllan), Dünya Yurttaşı (Rusya yıllan). Asena bu üçleme ile bir aşk adamı olan Nâzım'ın yurt özlemiyle yanan yüreğine ışık tutarak, dünyanın tanıdığı bu insanla ügili yepyeni bir sayla açmıştır. Belki bir üçleme olarak tek tek oynanması değil, ama Nâzım'la ilgili bir belgesele uygun bir senaryo iormatına dönüşebileceğine de inanıyorum. Anlamlı olmaz mı acaba? Cehennemde Uç Ay, Yıldız Yargdaması'nın dfevamı sayılabilecek bu oyun V. Murat'ın tahta geçmesi ve delirme sürecinı ele alır. Son görüşmcmizde Izmir Karşıyaka semtinde Asena'nın akrabası olan Ziya Gökalp'in adının verildiği kültür merke zinin açılışında "Yeni ne var" diye sorduğum zaman Aziz Nesin'in Böyle Gelmiş, Boyle Gitmez'inden çok etkilendiğini bu radan yola çıkarak yeni bir eser yazmak istediğini söylemişti, daktilosunda her /a man takılı bir sayfası olan Asena'yı saygıyla aniyorıım, bu noktada yetkılilerden bir ricada bulunmayı, eğitinıci olarak görev sayıyorum. 1990 yılında, Diyarbakır Belediyesi'nin girişimi ile açılan Şehir Tiyatro su'na "Dr. Ornan Asena Şehir Tiyatrosu" adının iade edilmesi... 1990 yılında dönemin Belediye Başka nı Turgut Atalay'ın girişimiyle kurulan Şehir Tiyatrosu'nun başına Asena'nın yakın dostu ve arkadaşı Ziya Demirel getiriimisti. 300 kişilik salonda 1993'e değin birçok oyun oynanmış, gençlere tiyatro sevgisi aşılanmıştı. Örneğin, bunlardan biri de bugün çeşitli oyunlarıyla adını dııyuran Cııma Boynukara'dır. 1993'cgelindiğinde tiyatro kapanır. Kapatılmadan önce adı değiştirilir. "Mehmet Akil Tiyatrosu" olur. Bu konuyu kendisine sorduğumda "Herkes neden kapatıldığını sordu, ama ben sormadım" diyen yazarımızın adına bu soru sorulmalı, "Sağlam kafa sağlam vücııtta bulunur" diyen Atatürk'ün Türkiye'sine yakışır biçimde Diyarbakırspor'a dilediğimiz başarı kadar, o kentin yetiştirdiği 7 Ocak 1922'de Diyarbakır Melik Ahmet Mahallesi'nde doğan kentin büyük yazarına yakışır bir sanat ortamının yaratılmasını kentlilik bilincinin gereği ve yazara saygınm adına istememiz gerektiğini düşünüyorum. Orhan Asena, sanatçının bir şeyleri çözümlemek için yazmadığını, sa natçının sergileyen, düşündüren, tartışan, yorumlayan, sonucu seyirciye bırakan bir tavır içinde olması gerektiğine inanır ve şöyle der: "Doğru çözüm, sonradan doğru yorumlayanlardan gelir!" • Şili'de Av Bir Başkana Ağıt Ölii Kentin Nahzi/Orhan Asena/Mıtos Boyut/2 5 9s: CUMHURİYET KİTAP SAYI 592 ™0P. Orhan A t e n ŞeMp lyatrosu" SAYFA 12
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle