03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

T ÇAPAN I Iıçbir eksıklik duymuyoruz, diyorlar, unuttuk bu dünyayı, Ama bunlar kol değil, sadece manzara. Çerçevelerinde sararmış fotoğraflar, yüzleri hırpalanmış kafataslarıyla, /üzleri ka caranlık gözleriyle, Fırlatılmış bir ok, üstelik hedeline gülüvor Rutger Kopland, saygın bir sinir hastalıkları uzmanı olan Rutge Hendrik van den Hoofdakker'in yazarlık adıdır. 1934'te Goor'da doean Kopland 1983'ten beri Groningen Üniversitesi'nde biyolojik psikiyatri proresörü olarak çahşmaktadır. 1966'dan sonra yayımlamaya başladığı şiirleriyle Hollanda'nın en çok okunan şairlerinden biri olmuş ve 1989'da üîkesinin en önemli edebiyat ödülü olan P. C. Hooft ödülünü almıştır. Özgür koşuk tekniğiyle yazdığı şiirleri nesneler arasındaki boşluğu, doğa ve insan ilişkilerini, yalnızlık ve günümüzde birden karşımıza çıkan geçmişin hayaletlerini yalın bir anlatımla yansıtır. Nedir Mutluluk Mutluluk bir anı olduğu için vardır çünkü aynı zamanda bunun tersi de doğrudur; diyeceğim, mutluluk bize mutluluğu hatırlaitığı için bizi kovalar, Bu yüzden biz de kaçarız ondan tersi de doğrudur bunun, demem o ki, mutluluk belleklerimizde gizlendiği için onu ararız biz ve tersi de doğrudur bunun, yani biz onu hatırladığımız, o da bizi hatırladığı için bir ara, bir yerde mutlaka vardır mutluluK. Johnson Biraderler Ltd. O zamanlar, babam hâlâ iri bir adamken, ceketinin ceplerinden taşan tehlikeli aletler, giysilerinde kurşun ve tirtiklenmiş sicim kokusu, gözlerinin gerisinde bir erkeğin anlaşılmaz dünyası, anneme göre, birinci sınıf bir tesisatçı o zamanlar ne kadar başkaydı duygularım, kapıyı annemle benim üstümüze kapattığında. Artık yaşamıyor ve ben birden onun kadar yaşlıyım, bakıyorum da, onun da çürük yanları olduğunu görmek şaşırtıyor beni. Defterinde bilinmeyen kişilerle randevular, Duvar takviminde havagazı borularının dehlizleri, şöminenin rafında Parisli bir kadının, onun kadınının portresi, bir erkeğin anlaşılmaz dünyası. Otuzlardan kalma o uyduruk çift aslanlı Johnson Biraderler Ltd. markalı küçük porselen leğene bakınca, çıt çıkmayan evin üst katından annemin terüklerini sürümesinin hüzün veren sesi, ah baba, dökülüyor işte gözyaşlarım hem bugün, hem o günler içinkuöu boyunlu borunun kurşununa birlikte akıyorlar üstünde "soğuk" yazılı küçük bakır musluktan sızan damlalarla Ulumbo, Bir Kedi Onun da bizim gibi, birtakım garip huyları vardı, ama daha çok aldırışsızdı, Kışın sobaları severdi, yazın küçük kuşları. SAYFA 18 Rutger Kopland/ Şiirler/ Çeviren: Cevat Çapan ne BÖrüyorlar, ne görüyorlar? Onlara bakiyorum, ama nıçin? Yüzleri artık bu dünyanın bir parçası olmuş, sessizce duran bu dünyanın. tşte burası, kaçtıkları yer, buradan ayrılıp gıtmışler uzaklardaki dağlara. Kamp daha yenı elden geçmiş, savaşın o yumuşak gri yeşil rengine boyanmış, sanki hiçbir şey olmamış burada, o kadar yeni, sanki olacakları bekliyor, Eşyalar Sayesinde 1 Sabahları her şey yeniden yaşamaya başlayınca, hafif bir ışık parlayınca maun masadan, çatal bıçaklardan, porselen takımdan, ekmek yeniden ekmek gibi kokmaya başlayınca, çiçekli çaydanlık çay, yaşlı insanların kokusu havaya yayılınca, çıt çıkmayan odada bir mırıltı duyulunca, Tanrım, sen bugünü de kutsa, sonsuzluğa kadar, amin. Öğleden sonra, her şey yeniden öğleden sonraya dönüşünce, ışık benekleri kelebekler gibi beyaz, dalgalı perdelerde dans etmeye başlayınca, meyve kâsesi yeniden meyve, sandalyeler kamış, vazodaki buket leylak, saksı toprak kokmaya başlayınca, sessiz verandada örgü şisleri birbirine çarpar, gazete hışırtısı yeniden auyulur, bahçe Kapısı gıcırdar, çakıl taşlarında ayak sesi duyulursa. 3 Akşamları her şey yeniden gözden kaybolmayı, kırmızı hah, kahverengi kadife perdeler karanlığı özlerlerse, kül tablasındaki pipo yeniden tütün, muz dolgun ve lezzetli muz, süt yatmadan önceki dumanı tüten sıcak süt gibi kokarsa, çıt çıkmayan odada, Söz yeniden duyulur, Kitap kapanır, her yeri sessizlik kaplar, sarkaçlı saatin tiktakından başka ses kalmazsa, Gecede her sey yeniden yalnızca kendi gölgelerine dönüşünce, oda yeniden yıkanmış çarşaf, ahşap eşya ve lavanta kokmaya başlayınca, sessiz pencereler yeniden ağaçların rüzgârda uyuyan dallarıyla solumaya başlayınca. Ister sabah de, ister öğleden sonra, ister akşam, ister gece, işte o an, her şey yeniden başlarken, evin içindeki ışıklar, kokular, sesler gelip giderken, ölumdür o an sözcükleri arayan, ve o ne derse desin, ben neysem oyum. CUMHURİYET KİTAP SAYI 524 Hastalandı ve bizi umursamadığı gibi, ölümü de umursamadan kendi başına öldü. Breughel'in Kışı Breughel'in Kış tablosu, tepede avcılarla köpekleri, onlann ayaklarının dibinde vadi ve köy. Nerdeyse evlerine varmışlar, ama bitkin halleri, kara gömülmüş adımlarıyla bir dönüş, ama nerdevse duruyormuş kadar yavaş. Ayaklarının dibinde derinlikler büyüyor, büyüyor, orada olması gereken, orada olan, ama ancak bir özlemin olabildiği kadar orada olan bir manzaranın başka bir manzarada kayboluşuna kadar genişliyor ve uzaklaşıyor. Onlann ötesinde kapkara bir kus boşluğa dalıyor. Abartılı bir çabayla aşağılardaki hayata, donan gölette kayan çocukların, evlerinde bekleyen kadınların ve sığırlarının yanına dönmek isteyenlerle alay mı ediyor bu kuş? Fırlatılmış bir ok, üstelik hedefine gülüyor. Natzweiler 1 Işte orada, dikenli tellerin ötesinde, o manzaraçok hoş bir manzara, o zamankı kadar sessiz. Hiçbir şeyin eksikliğini duymazlardı, orada uzanırlardı o yeşil çayırlara, o telaşsız akan sulara götürülürlerdi, orada, uzakta. Evet götürülürlerdi. Barakaların pencerelerine bakiyorum şimdi, nöbetçi kulelerine, gaz odalarına. Yalnızca siyahyansıması uzaklığın ve dingin bir manzaranın camlarda, hiç kimse yok onun ötesinde. 3. Öyle yoğun ki ölülerin yokluğu, sankı yalnızca ben değil, onlar da ayakta duruyorıar burada ve görünmeyen kollarıyla omuzlarıma saruıyor manzara.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle