20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

§ 18831935 vıllan arasında yaşayan Celal Sahir Erozan, 'Kaaın Şairi', 'Şairi Nisa', 'Aşk Şairi', Teminist Şair' ibi sıfatlarla anıla gelen ginç bir isimdir. Servet'i Fünun, Fecri Ati, Milli Edebiyat ve Cumhuriyet döneminin ilk devresinde pek çok edebi, sosyal ve kültürel narekete katılan ve devamlı bir arayış içinde olan Celal Sahir'i, belli bir döneme oturtmak oldukça güçtür. Türk şiir tarihinin, sosyal ve siyasi nadiselere paralel olarak sürdürdüğü yenileşme ve arayış dönemini şahsında temsil etme özelliğini gösteren Celal Sanir Erozan, nep yeniliğe ve değişime koşan genç bir ruh taşır. Dr. NESRİN KARACA asnnıkincıvarısınagelindiğin..de,çoğu'edebiyatçı kimliğivc formasyonu taşıyan Türk aydınının temel uğraşı alanı gazetecilik ve mecmuacılıktır... Bırbirini takip eden toprak kayıplan, siyasi ve askeri buhranlar, Batı düşüncesi ile aydınlarımızın yoğunlaşan temasları, bir sosyal hareketliliği de beraberinde getirir. Değişik periyotlarda çeşitlilik ve yaygınlık gösteren gazetecilik faaüyetleri önce resmi daha sonra özel gayretlerle ortaya çıkmış ve o dönem için önemli bir varlık ortaya koymuştur. Nitekim, bu misyon sosyal değisimin ve arayışın bir tezahürü olduğu kadar o dönem Türk aydınedebiyatçısının yeni kimliğine ve ona bağlı niyetlerine de işaret etmektedir. Devletin içine sürüklendiği günü birlik politikaya doğrudan müdahale ya da katılma isteği, sosyal ve siyasi meselelere çözüm getirme arzusu ve kamuoyu yaratma zemini, gazeteciliğin cazibesini arttıran etkenler olarak ortaya çıkar. Bütün bu gelişmeler ve değişmelerin kaynağını oluşturan Batıhlasma anlayışı ve arayışı sürecinde, önce Sultan Abdülaziz ardından Sultan V. Murad indirilir ve Sultan II. Abdülhamit tahta geçer. Bu tarihten itibaren Türk tarihinde olduğu kadar Türkfikirhayatında da yeni bir dönem başlar. Sultan II. Abdülhamit'in, içten ve dıştan birçok siyasi entrikanın devfeti zorlaması sonucunda istibdat yönetimine geçtiği bu dönem; aynı zamanda, kültür, sanat ve edebiyat bakımından yoğun faaliyetlere sahne olan bir dönemdir. Edebiyatçılar politik fikirleri bir vana bırakarak üim, sanat ve felsefe konularıyla ilgilenmeye başlarlar. Öyle ki, birçok yayın organınm başlığı alunda "Siyasetten maâda her şeyden bahseder" şeklinde ibarelere rasdanır. 1896 tarihinde dönemin dergilerinden "Serveti Fünun" etrafında toplanarak önceden bilim ve fen muhtevalı olan bu dergiye edebi bir karakter kazandıran ve aynı ısimle birlikte "Edebiyatı Cedide" olarak da anılan bu edebiyat hareketi, Türk edebiyatında 1860'lardan sonra başlayan hatta Tanzimat öncesine dayanan gerck zihniyet ve gerek muhteva bakımından Batılılaşmanın yoğun olduğu bir dönemdir. Bu dönemi hazırlayan sosyokültürel sebepler de etkili olmuş, zihniyet değişiminin yanı sıra aynı zamanda edebiyat sahasında yeni duygu ve imajlann Baü tarzında gelişmesi ve yerleşmesinde başarılı bir devre olmuştur. Bu edebi topluluğun eserlerinde Batılı resim ve musücinin büyük tesiri vardır. 1880'lerden sonra dergi ve mecmualarda görülmeye başlayan resim ve fotoğraf sayesinde, sanata akseden gerçek hakkında canlı bir fikir edinen bu dönemin sanatçısı ve okuyucusu hayat karşısmda pasif ve seyirci konumundadır. Dönemin idari yapısı ge II. Meşrutiyet döneminin önemli kültür atılımlanndan "yenilisan" hareketine uzanan süreç ve... niş bir teşkilatlanma ile reği sosyal ve politik koyurt satnına yayılan nular ele aunamadığı Türk Ocaklan (1912) için 'sanat sanat içindir' ve Türk Bilgi Derneği ilkesi benimsenmis, po(1913) ile birlikte mifii zitivist ve realist aünya « • " • « hareketin ve edebiyatın geniş görüşünün tesiriyle dıni duybir aydın tabakası tarannda gıılannı da kaybedip bir boşluk kabul görmesini sağlamışlarduygusuna kapılan bu nesil sadır. nata adeta 'dın' gibi sanlmışlardır. 191 l'de Selanik'te yayımlanan Genç Kalemler dergisi Realist akımın hız kazanma'Yeni Lisan' hareketini başsı ve Tanzimat'tan önce ilmi salatmış ve bu şuurun büyümehada başlamış olan tercüme fasini hızlandırmıstır... aliyetinin bu dönemde daha çok şiir, roman, tiyatro ve felBütün bu faaliyeder içerisefe sahalarına da yayümış olsinde, mihversahsiyet olarak ması bir çeşit 'tercüme üslubeliren Ziya Gökalp'in etrabu'nun meydana gelmesine sefında toplanan birçok şair ve bep olmuştur. yazann yer aldığı faaliyet kadrosu içinde Celal Sahir de varBatılı duygu ve düşünceleri dır. Sultanahmet'teki evinde yeni terkipler ve söyleyislerle periyodik olarak gerçeklestiifade eden bir anlayış, Türk rüen toplantılara ev sahipliği edebiyatının temalannı da deyaptığı ve Ziya Gökalp'in ğiştirmiş, batılı eserleri taklit 'Türkçülüğün Esasları' adh eden Serveti Fünun nesli de, sistematik eserini bu toplanbu 'yeni bir üslup' yaratma çatılarda temellendirdiği bile basının en müfrıt takipçisi olsöylenmektedir. muşlardır... Ferdi planda kalan duygu, düşünce ve hisleri kenTarihi seyir içinde, edebidilerinden öncekilcre göre dayatın yanı sıra dönemin siyasi ha sanaücârane fakat daha külve sosyal hadiselerine paralel fetli bir üslupla terennüm etolarak siyasi hüviyet taşıyan mişlcrdir... Duyguların tasvir kültürel raaliyetler.de de buve tahlili, realiteden uzaklasma, lunan Celal Sahir'i, 1908'de hayal kırıklığı, hülyadan hoşılan edilen II. Meşrutiyet'ten lanma, karamsarlık, şiirde müsonra 'Türkçülük' hareketi, zikalite arayışı ve Fransız şiirinYeni Lisan' ve 'Milli Edebiden aktanlan nazım sekıllerı, >at' akımları içinde görüyonesirde ağır, süslü ifade ve terruz. Türkçenin sadelesme takipli cümlelcr bu devir edebi celal Sahir Erozan, 'Yeni Usarr ve Dllde Sadelesme hareketterl İçinde yer alrihinde önemli bir yer tutan yatının en önemli muhteva ve mı$ ve çesttll tartışmalara katalmıstır. Yeni Lisan Hareketi, Genç üslup özelliğini oluştururlar... Kalemler ile başlayıp gelişmiş, edebi olmaktan çok fikri ve sosyalbir faamüşterek haline gelen II. Abdülhamit Serveti Fünun neslini daha önceki nesilliyet olarak Meşrutiyet yıllanna yeni bir aleyntarlığı ve akabindeki II. Meşrutiyet 'le lerden ayıran en önemli hususlardan biri; perspektif kazandırmıştır. Başlangıçta ilmi beraber matbuatta bu sefer kababir mizah aşın Batı hayranlığı ve taklitçiliği ile dini ve bir karakter arzeden Türkçülük , Balkan furyası başlamış, sun'i hürriyetin sarhoşlumilli gelenekten de ayrılmış olmalandır. Harbi yenilgisi ve Imparatorluğun yok oluğu içinde meydanı sloganlar, içi boş nutııkKendflerini yaşadıklan can snucı hayata ve şa sürüiklenen çöküşü sürecinde, reçete olalar ve aşınlıklar doldurmuştur... eşya âlemine hapsedilmiş gibi hisseden Serrak bel bağlanan bir siyasi tez ve formül veti Fünuncuıarda, ne Namık Kemal'in Bütün bu siyasi hadiselerin ortasında gerolarak rağbet kazanarak yeni Türk Cumhukahramanlık duygusu ne de Abdülhak Haçek ömrünü tamamlayamadan sona erdiririyeti'ni temellendiren önemli unsurlardan mid'in varlığın sırlannı araştıran metafizik len Serveti Fünun hareketi değişik bir isimbiri olmuştur... endişeler vardır. le yeniden kendisini göstenr. Sahneye çıkan isim, bu sefer Fecri Ati'dir. Fecri Ati, SerBöylece, Serveti Fünun vc Fecri Ati döEn nnç tBmslcl veti Fünun'un devamı ve Milli Edebiyat'a neminde; ferdi duygular, ortak duyuş tarzı 1896 tarihinde Servetı Fünun Dergisi geçişte bir ara devre ve köprü olması bakıve temalara yönelen, Serveti Fünun'un en etrafında toplanarak, Recaizade Mahmut mmdan önemi haizdir. genç üyesi, Fecri Ati'nin ise kuruculan araEkrem'in himayesi alunda kurulan; şiir vaCelal Sahir Erozan'ın da aralannda busmda yer alan Celal Sahir Erozan, belirtildisinde Tevfik Fikret, Cenab Şehabeddin, lunduğu ve kurucularından olduğu Fecri diği gibi 'Yeni Lisan' ve 'Dilde Sadelesme' nesir sahasında Halit Ziya Uşakhgil, MehAticiler, başkalık ve yenilik iddiaları taşıyan harekederi içinde yer almış ve çeşkli tartışmet Rauf, Hüseyin Yalçm gibi zirve şahsibir beyanname ile ortaya çıkarlar. Edebiyamalara katılmıştır. Türk Ocağı nın kuruluyederin yer aldığı Serveti Fünun edebi toptın özü olan 'bayağı propaganda vasıtası naşundan sonra artık siyasi bir mahiyete büluluğunun en genç temsilcisi Celal Sanir line düşmemek' konusunda ortak bir görürünen Türkçülük akımırun en ateşli tarafErozan'dır. se sahiptirler. Topluluğun üyeleri 'güzellik' tarlanndan biri olmus, dernek ve yayıncı18831935 yülan arasında yaşayan Celal rikrinae ısrarlı ve kararlı bir tavır ortaya lık çalışmalannda faal olmuştur. Celal SaSahir Erozan, 'Kadın Şairi', '$airi Nisa', koymuş, zaman içinde aktif siyasi hayat ve hir Erozan, Milli Mücadele'yi ve Mustafa 'Aşk Şairi', 'Feminist Şair' gibi sıfadarla anıbaşka yönde harekeder içinde yer almış olKemal'i destekleyenler arasında oldukça la gelen ilginç bir isimdir. Servet'i Fünun, malanna rağmen II. Meşrutiyet'in getirdihararetli ve samimi bir portre çizmiş, AtaFecri Ati, Milli Edebiyat ve Cumhuriyet ği hürriyet sarhoşluğu içinde, politik bir hatürk'ün yalun çevresinde bulunmuştur. döneminin ilk devresinde pek cok edebi, vaya giren edebiyatı bir süre için bile olsa 'Harf Inkılabı Komisyonu' üyelerinden bisosyal ve kültürel harekete katılan ve deçirkin propagandaya düşmekten korumuşri olan Celal Sahir, Türk Dil Kurumu'nun vamlı bir arayış içinde olan Celal Sahir'i, lardır. kurucularından olup, birinci ve ikinci Türk belli bir döneme oturtmak oldukça güçtür. Dil Kurultaylarında önemli görevler üstTürk şiir tarihinin, sosyal ve siyasi haaiseII. Meşrutiyet dönemi, siyasi hayatımılenmiş, Terim ve Istılah Kolu Başkanhğı lere paralel olarak sürdürdüğü yenileşme ve zın olduğu kadar sosyal ve kültürel nayanyapmıştır. arayış dönemini şahsında temsil etme özelmızın da birçok değişikliklere ve yenihkleliğini gösteren Celal Sahir Erozan, hep yere sahne olduğu bir devredir. Basmyayın CatalSaMrErozan'mıHn nuiğe ve değişime koşan genç bir ruh taşır. hayatuun zenginlik ve çesidilik gösterdiği bu dönemde sayıları yüzleri bulan gazete, 1901'de Serveti Fünun Mecmuası'nın dergi, mecmua ve risale gibi neşriyat meySosyal, siyasi ve tarihi bir panorama eşlikapanması, aynı adla anılan bu edebi topdanı doldurmuştur. ğinde edebi ve fikri portresini sunmaya çaluluğun da dağümasına sebep olmuş, gelilıştığımız CelaLSahir Erozan'ın, 1911 yılınönce tamamen ilmi ve kültürel bir faalişen tarihi, siyasi ve sosyal hadiselere bağlı da Selanik'te Ziya Gökalp, ömer Seyfettin yet olarak başlayan 'Türkçülük' hareketi, olarak Istanbul dışında, edebi,fikrifaaliyeve Ali Canip Yöntem'in bir araya gelerek Balkan Harbi yenılgisinden sonra aynı zate taşra temsilciliği görevini Izmir ve Selamanda siyasi bir cereyan haline gelir. Türk cıkardıklan Genç Kalemler dergisinde başnik üsdenmistir... Bundan sonra Türk ayçülüğün teşkilatlanma devresi ise 1908 yılayan 'Yeni Lisan Hareketi'nden önceki südınını meşgui eden en önemli mesele 'Türk lında Türk Derneği'nin kurulmasıyla başreçte dil tartışmaları ortamında ele ahp, Dili'nin ıslahı ve istiklalidir. Esasmda, dil lamış, dile yönelik çalışmalar yapan bu derO'nun Serveti Fünun Dergisi, Türk Derkonusu ve meseleleri o dönemde bütün nek lcendi adına bir de dergi çıkarmış, neği'nin aynı adlı dergisi ve Hak Gazetesi Türklük âleminin ortak meselesi durumun1913'te ise dağdmıştır. dadn". Nitekim, konu ile ilgili tartışmalara Edebi ilavesinde yer alan yazılatından haDoğu Türklüğünden de katılanlar olmuş, rekede bu konudaki görüşleri üzerinde du1911 yıhnda Türk Yurdu kurulmuş ve dil ile ilgili meseleler çeşitli zeminlerde ele racağız. kendi adıyla, çeşidi fasılalarla günümüzde alınır, konuşulur ve tartışılır hale gelmiştir. de devam eden bir dergi çıkarmıştır. Hal'Dilde Türkçülük' temeline dayalı millikaDoğru (1913) ve Türk Sözü (1914),Türk leşme ve sadelesme harekederi daha önce XX. asrın başlannda Imparatorluk bünYurdu'nun diğer yayın organlan olup, geilmi çalışmalarda ön plana çıkan bir konu yesinde bütün unsurlar tarafından asgari CUMHURİYET KİTAP SAYI 526 Celal Sahir Erozan SAYFA 14
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle