02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Cezmi Ersöz, "Son Yüzler"de düşlerimizin insanlannı anlatıyor... Silinmiş yiizler içinde son yüzler mayı başarabilıniş birer RobinsonCruze'dirler. Son Yüzler, biÎA, meslek kavramı ve olgusu üzerınde düşünmeye ve sorgulamaya itiyor. "Insan ile mesleği arasındaki ilişkinın ırası nedir?", "Iş ne içindir?", "Bizi hangi varoluş düzlemine götürür 5 ", "Ruhumuza ne yapar?", "Meslek ile bütün insani değerleri kirleten kötülük makinesi arasında nasıl bir ilişki vardır?" gibi sorularla baş başabırakıyorbizi. Son Yüzler'i olusturan kişiler için, meslek bir varoluş alanıdır. Kişinin tutku ve yeteneklerini tükettiği, erittiği biralan değil, tam tersine, tutkularıYUCEL KAYIRAN nı gerçekleştirebildiği, yeteneklerini m ezmi Ersöz'ün röportajların geliştirebildiği bir alandır. Örneğin, | | da, yapmak isteyip de yapama memur değildirler. Emirkomuta iliş. clığımız eylemleri yapan, koru kisini içeren bir işi, hiç düşünmemiş' mak isteyip de koruyamadığı lerdir bile. Dolayısıyla, buradaki ayırımız değerleri koruyan, gerçek cı özellik, bireysel yeteneklerin bir iş leştnmek tutkusuyla yaşayıp da ger ortaya koymak için harcanmasını içerçekleştiremediğimiz düşleri gerçeldeş mesinde değil, karşıda bırakmasında, tiren insanlarla ve bu insanların hayat tercih edilen meslek koşullannın bitarzlarıyla karşı karşıya geliriz. Yalnız reysel yeteneklerin cisimleştirilmesilık, meslek, tutku ve değerlere dayalı ne, bir var oluş olanağı sağlamasında hayat tarzı gibi dilekleri derinlemesine açığa çıkmaktadır. Çünkü, onların mesleği, kâra ve kazanç temeline eniçselleştiren hayat tarzlarıdırbunlar. tşte, Cezmi Ersöz'ün, röportajları dekslibirişdeğildir. nın ayırıcı özelliği, söz konusu izlekleSon Yüzler'i olusturan kişilerin terrin anlamsal niteliğinden kaynaklan Cih ettikleri meslek, onlardan ruhlarını maktadır. istememekte, tam tersine ruhlarını O halde, nedir bu izleklerin anlamsal zenginleştirebilecek olanaklar sağlamaktadır. Bundan dolayı, Son Yüznitelikleri? Son Yüzler'i olusturan kişiler mut ler'i olusturan kişiler, tercih ettikleri lak bir yalnızlıkla ıralanan bir toplum mesleğin dışında, bir başka iş alanında sal yaşantı içindedirler. Buradaki yal varolamazlar. Bu nedenle, mesleklerinızlık nitelemesi, bu kişilerin tercihli ni icra edecek koşulları yitirdiklerinbir yalnızlığa mahkum olmalanndan de, geçimlerini, rızıklarını bir başka iş bir düzen oluşturamamalarına kadar alanında arama girişiminde bulungeniş bir anlam alanını içermektedir. mazlar. Çünkü, meslekte varoluş, dünOrtega Y Gasset'in "Hayat tümden yada varoluş ile aynı düzlemdedir. yalnızlıktır" sözünün somutlaştığı bir Mesleğini icra edecek koşullarını yitiriçeriğe denk düşmektedir bu durum. mek, varoluş olanağını yitirmekle doğYani, kişinin belli bir durum ve zaman ruorantılıdır. larda yaşadığı yalnızlıktan çok, bütün Son Yüzler için meslek, bireyi ötekibirhayatın yalnızlığıdır, burada söz ko ne yabancılaştıran ilişkiler ortamından nusu olan. çok, öteki ile insani iletişimin kurulduSon Yüzler'in yalnızhğı, bu kişilerin, ğu bir ilişkiler alanını içermelidir. Bu toplumun ve hayatın kötülük makine alan, ötekinin zaaflannın kullanıldığı sinin dışında yer almalarından kaynak bir yer değil, ötekinin zaaflannın kolanan bir yalnızlıktır. O nedenle, psi runduğu.yüceltildiği bir alandır. Çünkolojik bir kaynağa değil, etik bir terci kü, onlara, böyle içeriklenen bir meslehe dayanmaktadır. Bu nedenle de, Son ği tercih ettiren neden, hayat tarzlarım Yüzler'in kişileri, gerek hayat tarzlarıy olusturan insani değerlerden kaynakla, gerek varoluşlarıyla toplumun için lanmaktadır. Cezmi Ersöz'ün, röportajlarının bir de, sanki karadan uzak bir ada oluştur vıezmi Ersöz'ün "Son Yüzler "de topladığı röportajlarında, yapmak isteyip de yapamadığımız eylemleri yapan, korumak isteyip de koruyamadığımız değerleri koruyan, gerçekleştirmek tutkusuyla yaşayıp da gerçekleştiremediğimiz düşîeri gerçekleştiren insanlarla ve bu insanların hayat tarzlarıyla karşı karşıya geliyoruz. C son yüzlerl olusturan klsllerden Iklsi. üstte Hırant Luslkyan, altta vaoluşcu boyacı Hayrl Tonozlu. başka özelliği de, insan hayatına ilişkin bir olayı, bir parçayı göstermekten çok, tümel olarak bir hayat: göstermesinde açığa çıkmaktadır. Gösterilen bu hayat, silinen etik değerlerin toplamından çok, değerli yaşantıların toplamından ibaret Dİr hayattır. Başka bir deyişle, bu, çamaşır makinesi, televizyon, buzdolabı, araba, toplumsal statü vb. için, öteki ile rekabeti, ötekine karşı beslcnen hırsı, kini.kıskançlığı, didişmeyi, ayak oyunlarını, sevgisizliği, zulmü içeren bir hayat tarzı değil, ama bu türden yaşantılardan oluşan bir toplumsal ortam içinde, her şeye rağmen, sevgiyi, hüznü, samimiyeti, tutkuyu, dürüstlüğü, düşü içeren bir varoluş için, buzdolabını, televizyonu, toplumsal statüyü reddeden bir hayattır.Bu nedenle, bireyin varoluşu açısından bakıldığında, Cezmi Ersöz'ün röportajları negatifi değil, pozitifi göstermekle ıralanırlar. Başka bir deyişle, pozitivist içerikli, sürekli gelişen, ilerleyen bir hayat yanılsamasına karşı, tutkunun içe gömülmediği, düş kurma yeteneğinin yitirilmediği ve etik değerlere dayalı bir hayat imkânının hâlâ mevcut olduğunu gösteriyor, Son Yüzler, bize. Dolayısıyla, Son Yüzler, "Hayat Nedir?", "Silinmiş bir bellek mi, unutamadığımız anılarmı?", "Düş ilegerçeğin kaynaştığı yer mi, güdülerimizle beslenen kaynak mı?", "Etik değerler ile tutkunun buluştuğu uğrak mı, güdülerimiz ile kötülük makinesinin tatmin olduğu çark mı?", "Hayat nedir?" gibi sorularla bir arada bırakıyor bizi. Son Yüzler'i olusturan metinler, bizi, meslek ve hayat tarzı kavramlarını sorgulamaya, bu olgular üzerinde yeniden düşünmeye çağırmakta, dolayısıyla, bize, kendi hayatımızı yeniden gözden geçirme imkânı vermektedir. Değerlere dayalı bir hayat imkânı açısından bakıldığında, Son Yüzler, Hayat Bir Emrin Var mı? ile Ancak Bir Benzerim Oldürebilir Beni adlı yapıtlarının varlıksal karşıtıdır. Başka birdeyişle, Son Yüzler, söz konusu kitapların sorunsalına seçenek oluşturacak bir sorunsal düzleminde durmaktadır. Bu ifadeden, geçmişin şimdiye seçenek olarak gösterildiği sonucu çıkanlmamalıdır. Seçenek olarak gösterilen, geçmişte yer alan toplumsal yaşantı imkânı değil, değerli yaşantı örnekleridir. Son Yüzler'in kişileri, yüzlerinde etik değerlerin izi bulunmayan insanları giderek çoğaldığı bu momentte, bütün olumsuzluklara rağmen, etik ve insani değerlere dayalı değerli bir hayat oluşturabilen insanların, gerçekten sonuncularını mı oluşturmakta? Bugün hepimizin düşünmesi gereken bir soru gibi geliyor bana bu. • Son Yüzler / Cezmi Ersöz / Ara Yaytnctlık/H7s. S A YFA 7 C U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 217
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle