Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Kapak konusunun devamı. palı Gençlik/ Toplu Şiirler 2) Çünkü Necati Cumalı, Viran Dağlar'da Uçanalı Züİfikâr Bey'in serüvenini anlatıyordu.BuserüvenMakedonya'nın da serüveniydi. Sonra, Viran Dağlar'ın altbaşlığma baktım: "Makedonya 1900/2. Kitap." O zaman, Makedonya 1900'üyeniden okumam gercktiğini anladım. Dila Hanım altbaşlığıyla yayımlanıp 1977 'Sait Faik Armağanı'nı alan öyküleri Bu öykülerde Makedonya'da yaşanan günlerin tanıklıkları vardı. Ittihat ve Terakki'nin ilk yeraltı çalışmaları. Bu çalışmalara katılanların içtenliği, ilk Türk komitacılar, insanın siyasaî kimliğinin değiştiremediği duygular, sevdalar tutkular. Dünyamızın eskimez dramı göçmenlik, göçmek eyleminin traji komik hazırlıkları, yan yana yaşamış halkların sarsılmaz dostlukları, bu dostluğun sarsılmasından çıkarları olanlar. Kırımlar, kıyımlar, misillemeler. Ama Viran Dağlar, bütiin bunları okumayanlar için de bütünlüğünü koruyan biryapıdaydı. Çünkü roman yalnızca Zülfikâr Bey ya da Osmanlı Makedonyası'nı değil, her sınıftan her halktan, her inançtan Makedonyalının yaşadığı Makedonya'yı anlatıyordu Toprakları hâlâ uluslararası çekişmelerin konusu, adı uluslararası toplantılarda değiştırilmek istenen geniş bir topraklar ve dağlar bölümü. Rumeli türkülerinin "viran dağları" Viran Dağlar'ın ana kahramanı Zülfikâr Bey'in öyküsü, Padişah II. Mıırat'ın, Kosova Meydan Savaşı'ndaki yararlıhkları, emeği karşılığında Seyıt Ali Bey'e Kastorya Gölü'yle Noylan Gölü arasındaki toprakları bağışlamasıyla başlar. Güney Makedonya'da Goriçka Beyleri diye anılır Seyit Ali Bey'in soyundan gelenler. Dört yüzyıl, "büyüklüküçüklüyarımdüzineköy"e egemen olan bir ailenin kızları oğulları zamanla konaktan ve yöresinden ayrılırlar. 1865 yılında da son Goriçka Beyi Rıza, uzak akrabası Uçana Çiftliği'nin sahibesi Saliha Hanım'la evlenip Uçana'ya yerleşir. Zülfikâr Bey, bu ailenin geç doğmuş tek oğludur. Necati Cumalı, Zülfikâr Bey'in kişiliğinde, Makedonya'daki Türk egemenliğinin kimliğini de çizer gibidir: Güzel, cömert, hovarda ve dünyadan habersiz. Zülfikâr Bey, tümolanaklarına karşın, gerektiği kadar okutulur, daha fazla okuyup da devlet kapısında çalışacak değildır ki. Ava, saza, söze, gelgeç sevdalara ayırdığı zaman ve parayı burnunun dibindeki Avrupa şeSAYFA 4 m Makedonya 1900 (Dila Hanım ve Viran Dağlar), bir destan... Necati Cumalı: Uslanmaz şair çocuk Son Osmanlı Beyi hirlerine harcamayı, oralarda olup biteni görüp öğrenmeyi aklına bile getirmez. Canından çok sevdiği topraklar üstünde olup bitenler üstüne sınıfsal ya da tarihsel yorumlar yapmayı da bilmez Oysa bu konuda bilgili kişiler vardır yanıbaşında, sosyalist düşünceler taşıyan Jauresci Terzi Halit örneğin. Makedonya'ya bağlılığı malmülk tutkusundan değil yurtseverliktendir. Ama yurt bilinen toprakları savunmak için, yiğitliğin ve dövüşmenin yetmeyeceğini devlet adına yönetenlerin aksaklıklarını eleştirmeyi, uyarmayı ya da yönetime katılmay ı bilmez. Viran Dağlar'ın başarısı, Cumah'nın eleştiriyi okura bırakmasından geliyor. Yazar, çelişkileri, olayların ge lişimini gösteriyor; tarihsel açıklamaları, yorumları okura bırakıyor. Makedonya'nın bir bölgesinden, Osmanlı împaratorluğu'nun son dönemini, askeri ve yönetimsel düzeni küçük ayrıntılarla veriyor. Uluslararası ilişkilerdeki aymazlık, zaman zaman Uçanalı Zülfikâr Bey'in yaşamındaki kimi ayrıntılarla birleşip birbirini tamamlıyor. Yaşanmışlık kazanarak inanırlık kazanıyor Balkan Savaşjarı'na hazırlanan Sırpların, Osmanlı topfaklarından geçirdikleri, Osmanlı işçilerine taşıtılan son model topları, böylece bir olay ayrıntiM kimliğinden çıkıp bir simge nitelıği ediniyor. Zülfikâr Bey'in, Makedonya'yı savunmak için dağa çıkı^ı, dağdakı ko mitacıların kimliğiyle karşılaştırıldığında başka bir çelişkiyi gösteriyor: Sınıfsal ve ulusal farkları. Çeteciliğin kurallarının, beylik kurallarıyla çatışması, Zülfikâr Bey'i Makedonya Dağlan'nın yalnız atlısı durumuna getirecektir. Necati Cumalı, Makedonya Destanı gibi düzenlediği Viran Dağlar'da yalnızca yurtscverleri, insanseverleri değil, çıkarcıları, işbirlikçileri de anlatıyor Bu anlatımda doğrudan suçlayan, karalayan bir tutum yok. Kişilikler, özlemler,koşullarçizilerekveriliyor"politik tercihler". Bu tutumu, pusu kurarak bir insanı öldürmekle, bir çatışmada karşısındaki adamı vurma arasındaki farkta da görüyoruz. Zülfikâr Bey'in C U M H U Rİ Y E T K İ T A P SAYI 2 S 1