26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Kiııı yazdı bu aııılan? Yaz Oyunu bulmacamız, bu sayıyla birlikte tamamlandı sevgili okurfar. Artık yanıtlartnızı bekliyoruz. Lütfen sayfamızda verdiğimiz "yanıt formu" üzerine 7 hafta sü'ren bulmaca yanıtlannı tek tek yazımz. Sonra da karşı sayfamızda bulunan 100 kitaplık listeden üç kitabı seçerek, adı ve yazanyla birlikte formun altına not ediniz. Çocukluk diyebileceğim kadar körpe gençliğim memlekette iç politikanın pek coşkr.n, epcyce kanlı, şiddetle acemi, tamamiyle geri zihniyetlı, karmakarışık bir devrine rastlamıjtı. Doğuştan yazı yazmağa istidatlı, aynca atılgan ve kuvvete karşt âsi olmaklığım gibi aksi tesadüflerin de rolünü hesaba katınca işi gücü bırakıp öyle bir devirde politikacılığa kalkışacağımı tabiî görmeniz icabeder. Evet, memurlukta kalsaydım, yatağın hayattaki bilmediğimizden başka bir rolü, bir ehemmiyeti olduğunu anlayamayacaktım. Bunu bana politika öğretti; hem de epeyce acıklı şekilde... Günün birinde beni yacağımdan kaldırdılar polis muhafazasında ver elini Beyazıt! Şimdiki üniversite kapısından girdik, o zaman meydasv çırçıplak, tek ağaç silueti ve gölgesi yok. Zira burada sabah ve akşam asker talim yapar, bir kısmı da boru çalar, borazancılık dersi alırdı. Beklrafta Böluğü Mahut Bekirağa bölüğü, askerî zindan sağ tarafta, * Müdürün odasına girdik; kasaba otelcisi gibi müşteri yani mevkuf bekliyormuş ki pek sevindi, nele kâğıtta ismimi okuyunca büsbütün neşe, iltifat kesildi; mübalâğa yahut şaka etmiyorum. Vay efendim, diyordu, sefa geldiniz, sefalar getirdiniz. Buyurun, buyunın! Gözümüz yollarda kaldı, geciktiniz, arkadaşlar bekliyordur. Sonra yüzüme hayretle baktı, sordu: Yatak! Yatağınız nerede? Yataksız mı geldiniz? Galiba ilk ziyaretiniz, tecrübesizlik! Evet telgraf çekiniz de hemen yatak göndersinler! Eşyanın da talihsizi vardır. Erenköy'ün havadar bir köşkünde rahat rahat duran, serin ve loş bir yük içinde misafir bekleyen tertemiz ufak bir şilte ile teferruatı ve bir yorgan bereket gece bastırmadan yetişti. Bunları hazırlayıp uşağa teslım eden annem muhakkak ki göz yaşları dökmüştür. Nasıl dökmesin? Çardaklar Beyazıt'ta kurulur, benim geceleyeceğim yerin burnu dibinde, yüz metre ötesinde! Uşağın haJini hiç unutamam; emektar adamcağız tevkifhanenin iğrenç manzarasına baktı, aşağı koğuşlardan gelen mevkufların uğultusu ile helâlardan fışkıran murdar kokulardan ve süngülü muhafızlardan urktü, b o ğuk bir sesle, gözleri dolu dolu: Aman Küçük Beyefendi, siz burada mı yatacaksınız, bu yerde? Diye söylendi; kederinden, heyecandan titriyordu. Hakkı da vardı; Köşkteki odam, pufla döjekli ceviz karyolam, süslü cibinliğım, nâzü naim gözünün önüne gelmiş olacaktı. O zamanlarda evin beylerini henüz hizmetçiler soyup giydirir, entarisini halkalayıp bajından geçirir, pantolonunun uçlarını tutar, terliklerini çevirir, yatağın yorganını açar, giderken de lâmbayı söndürürdü. Biz elimizi hemen hemen hiçbir jeye sürmezdik. Sürsek sürsek şayet, hizmetçi taze, sevimli ve razı ise ona sürerdik. 3 x 1000 kitap ödüllü Yaz Oyunu lamak bile nasip olmadan menhus çardaklara doğru, sırtımda beyaz gömlek, yürnyüp gidecek miydim? Damat Salih Paşa, Muhib Bey, vesair beyler öyle gitmediler mi? Allaha şükür böyle olmadı, yatak eve döndü... Döndü ama, beş yıl sonra Anadolu'yu yer yer dolaşarak meşum Birinci Dünya Harbi'nin son senesinde, ıcığı cıcığı çıkmış, yufkaya dönmüş halde, hoş, ben de daha iyi vaziyette değildim; sıtma belimi bükmüştü, kötü kötü öksüriiyordum; vitrinlerdeki parasızlıktan alamadiğım büklüm büklüm gördüğüm kaymak lülelerine de! İkinci saflıa "Bahricedid" vapuru. Yatağımı, tantuna yolcu götüren bu köhne teknenin güvertesine seriyorum. Yanımda aynı işi yapan bir beyzade, vali oğlu Mustafa Suphi de var. Gün gelip de onun gene bir vapurda ve hücum eden eşkıya elinde parça parça edileceğini hangimiz aklımıza getirebilirdik? Hatta hiç unutmam, biçare genç baklava yerken kutuyu elinden düşürmüş, yağlı tatlılar benim şiltemin üzerine dökülmüş, lekesi çarşaftan aylarca çıkmamıştı. Çıkamazdı; zira Sinop'da çamaşırlarımızı yıkayan kadınlar sabun ve sıcak su kullanmakta imsâkii davranıyorlardı. • • •' * Bugün, İ.Ü. Siyasal Bilimler Fakültesi binası. Üç ipucu 1. Mütareke dönemindc çıkardığı ünlü mizah dergisinde "Kirpi" imzasıyla yazdı. 2. Mütareke'den sonra Türkiye'den ayrıldı, 1938'e kadar Beyrut ve Halep'te yaşadı. "Yüzellilikler" dendi. 3. Anılarını derleyen ilk kitabı 1964'te çıkmıştı. Tefrika halinde kalmış bu ikinci anılar derlemesi geçenlerde yayımlandı. Yaz Oyunu Yanıt Fonmı'nu gönderece§lnlz adres: Cumhuriyet KtTAP, "Yaz Oyunu Bulmacası" Cumhuriyet Gazetesi, Türkocağı Caddesi 39/41, 34334 CagaloğluİST. Önemli not: Adınızı ve açık adresinizi yazmayı unutmayınız. Kaç Gece? Yatağımı kendi elimle ilk defa bu gece, Bekirağa'ya serdim. Daha kaç gece serecektim? Sermek müyesser olacak mıydı? Yoksa bir sabah, şafak sökmeden ve top u SO R U L A R 1. hafta ŞİİR 2. hafta ROMAN 3. hafta ÖYKÜ 4. hafta DENEME 5. hafta OTUN 6. hafta MAKALE 7. baftaANI tSTEDİÖM 1 u K İTAB1N A D I YAZARI TH D Krmpuuı ADRES: z. ı. . ,. . . CUMHURİYET KİTAP SAYI 21 S A Y FA 3 1
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle