Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Ressam, grafiker Agop Arad'ı yitirdik Gazali ile Aristoteles Cumhuriyet Kitap'ın bu köşesinde bır özdeyişi yayımlanan İmam Gazali'ye usuldan dokundu diye, tanımadığım İ.Güner'e, dinci kesimden lanet yağıyor. İmam için öyle ağır söz de etmedi Bay Güner. Sadece "Canım şu çağda Gazali'den başka Doğulu düşünür mü bulamadınız, özdeyişini alacak" demeye getirdi. Vay, sen misin bunu diyen. Efendim, Gazali neymiş meğer! Onun yanında Konfiçyüs'ün, Sartre'ın vb. sözü mü edilirmiş! O İmam Gazali ki "Aristotelesçi gekneğe büyük bir darbe indiren ve felsefi eleştirileriyle tanınmış büyük bir düşünür..." imiş. Oysa, Gazali'nin "Aristotelesçi felsefeye darbe indirmesi"yle kıvanmak değil, yerinmek gerekir. Çünkü Gazali, önadi üstünde, düşünür değil, "imam"dır; yani "kelamcı"dır. Yani İslam yorumcusudur. Gazali, insana, insanın yaratıcı, gizli gücüne ve insan usuna inanmaz. Gazali'ye göre insan usu yanıltıcıdır; insanın yaptığı yanlışlıkların kaynağı usudur. İnsanı esenliğe çıkaracak olan, asıl yol gösterici imandır. İnsan, düsunerek, usunu kullanarak değil; inanarak, ıman ederek esenliğe çıkar. Oysa Aristoteles, bütün mantık ve felsefe üreklerini insan usuna, uslamlamaya ve sayılamaya dayandırır. Yaşamın deney, £Özlem ve şayılama birikimlerini mantık ve felsefesine temel alır. İnsan, usunu kullanarak, gözlem, deney ve şayılama algılarıni'değerlendirerek bıtkisellikten, hayvansallıktan ayrılır, inselleşir, toplumsallaşır, der. Yani, bugünkü çağdaş düşüncenin temellerini atar. Bay Dr. L. Güney'in, Bay G.Akbay, Bay A.Şahin ve Bay S.Doğan'ın iman ve inançlarına saygılıyız. Uslarını kullanıp kullanmamak kendi bilecekleri iş. Ancak, Bay İ.Güner'e saldırırken, bunu, hoşgörü ve demokrasi, bilimsel düşünce gibi, gerçekten (diniman dışı), ussal ve çağdaş değer verileri adına yaptıklarını »öylemelerini anlamıyorum. Size yapılmasını ıstemediğiniz şeyi, başkasına yapma hakkını nereden jlıyorsunuz, diye, sormazlar mı adama? Muhammed Dafl / Emekli vaız, ANKARA s I Agop Arad kapakları fayda verip, nefsini temizleyecek nitelikte" bulunan kitap onun için Tanrı'sının indirdiği Kuran'ıdır. Tek harfi bile değiştirilememesine rağmen her çağa uyarlanabilen Tanrı kelamı ile tüm evreni açıklama çabasına giren İmam Gazali'nin (Örneğin: İmamı Gazali. Varlıkların Ya.ratılış Hikmetleri, Ankara. 1986) sözlerinin iman çağından akıl çağına geçmeye çalışan bir toplum için yararlı olabileceğine inanmıyorum. Etat C.Başak / Kurtuluş İSTANBUL Sayın İbrahim Güner'e yanıt Cumhuriyet Kitap Dergisi'nın 31. sayısındaki Okur Köşesi'nde yer alan kısa eleştirinizde, yine bu derginin 29. sayısındaki tmam Gazali'nin bir özdeyişinin yayımlanması hâkkında yorumda bulunmuşsunuz. Yazınızın başında şöyle demişsiniz: "Cumhuriyet okurlarının, imam Gazali gibi bir şahsın sözlerine ihtiyacı olduğunu düşiınüp, ayrıca bunu eyleme dönüştürmek (yayımlamak) ne kadar demokratlıksa, ben demokrat değılım." Sayın Güner, İmam Gazali felsefe alanında özgün düşünceler üretmiş, özellikle İslam felsefesi alanında yeni bir çığır açmış çok önemli bir düşünürdür. "Makâsidu'l Felâsife" adlı yapıtının, 1145 yılında Latince'ye çevrildiği ve diğer düşün yapıtlarının da Batı'da geniş yankılar uyandırdığı imam Gazali'nin, dergide yer alan kitap okuma ile ilgili anlamlı özdeyişinden neden bu kadar alındığınızı anlayamadım. Ayrıca yazınızın bir yerinde,"demokrat olmaktan" bahsediyorsunuz, bununla birlıkte İmam Gazali gibi bir şahsın özdeyiş"îne dergide yer verilmesinin hiç de demokratça bir tutum olmadığını belirtiyorsunuz. "Demokrat olmanın" çağdaş kurallarından biri olan, "olaylara ve kişilere olabildiğince nesnel davranma"nın özünü algılayamadığınızdan olsa gerek, yazınızda çelişkiye düşmüşsünüz. Olaylara ve kişilere "önyargıstz" yaklaşmak, karşılaşılan nesnelere ve kişilere, "koyu bir taassubun emri altına girmeksizin" eleştirel gözle bakabilmek ve onları korkusuzca irdeleyebilmek, aydın bir insan olmanın temel öğesidir kanısındayım. Sarhan Ball Agop Arad'ın ressamlığı hepimizce bilinir. Ya onun bir dönem ünlü yazar ve şairlerimizin kitaplarının kapaklarını yaptığını kaçımız biliyor? "Sait Faik'in öyküde yaptığını, resimle yapmak" istediğini söyleyen Agop Arad Orhan Veli, Sait Faik, Melih Cevdet Anday, Oktay Rifat, Cahit Irgat, Orhan Kemal ve İlhan Tarus gibi yazınımızın scçkın isimlerinin kitaplarının kapaklarını yapmış. Agop Arad, Sait Faik'i çok seviyordu. Sait Faik'in birçok kitabını, dergilerde çıkan öykülerini resimledi. Ba İman çağından, akıl çağına Citap ekinin 29. sayısında yayımlamış olduğunuz mam Gazali'nin özdeyişi üzerine çıkan tartışmada «ayın İbrahim Güner'i protesto eden Sayın Dr. Lami 3üney'in, "tmam Gazali'den alınması gereken lemokrasi dersleri" konusunda Sayın İlhan Arsel'in ieriat ve Kadın'ını (İstanbul, 1990) gözden ;eçirmesinde yarar var. "Hüccetül Islam" Gazali'nin; Ladınların aklen ve dinen eksik yaratıklar olduğunu ve eytan ruhlu yaratıldıkları, en fa?iletli olanın 'siyah ;argalar içinde alaca kargaya' en yararlısının da koyuna' denk olduğu, 'yularlarını sıkı tutmak erektiği' gibi demokrasi incilerini Sayın Güney nasıl leğerlendirir bilemem. Kuşkusuz İmam Gazali nin izdeyişinde işaret ettiği kitaplar Descartes'ın, »pinoza'nın Galileo'nun kitapları değildir. "Kalbine ZenBudistler Gerçek sevgiyle sonsuz ozgürlüğü ve huzuru hedefleyen ıki ZenBudist,üniversiteli gencız. Ankara'daki kız arkadaşlarımızın bu konuda ne düşündüklerini öğrenmek bizi sevındırecektir. Lütfen yazar mısınız? Sevgıler. Bfilent Uluçer • Sallh Turanlar Atatürk Öğrenct Yurdu 2 Blok Cebeclk ANKARA 5 Ekim 1900 tarihli 3 İ sayımızdaki "Ne Çeviriyorlar?" bölümünde yer alan "Ruhbilim Işığında Adolf Hitler" adlı kitabın çevirmenlerinin isimleri yanlış yazılmıştır. Doğrusu, Zeki ÇakılalanKemal Bek olacaktır. Düzeltir özür dileriz. umhuriyet KİTAP, Sahibl Cumhuriyet Uatbaacılık ve Gazetecılık T A Ş adına' adlr Nadl l 1 Genel Yayın Müdüru Hatan Cmnal 1 1 Müessese Mudürü mlno Uşakhgll D Yazı işlerı Muduru Okay M M i n l n D Yayın Yönetmenı Calal ster D Yayın Sekreterı MflrşH BalaİMiriıUr I I Reklam Muduru A n * Tonın JGrafık Yönetmen NaıaR Tıctr D Dir şiirde mühim olan ne söylenendir ne söyleyiştir ne manadır ne de musiki. Başka birşeydir, tarifedilmez. Jean Cocteau sın yaşamına Vatan gazetesiyle giren Arad, Yeditepe, Varlık gibi dergiler; Remzi, Inkılap gibi yayınevleriyle yakın ilişkide oldu. Yaşar Nabi Nayır'ın sağlığında son kapak tasarımlarını Varlık yayınevi için çizen Agop Arad, o dönemden sonra kitap kapakları üstüne pek fazla çalışmadı. Ama sağlığında "öneri olursa geri çevirmem" derdi. Grafik sanatçıları arasında Mengü Ertel, Erkal Yavi, Yurder Altıntaş ve Ferit Erkman'ı beğenirdi. Varlık ve Yeditepe gibi sanat dergilerinin kapaklarını da çok başarılı bufurdu. Onu 4 ekim perşembe günü kaybettik. Resimdeki kitapları mı soruyorsunuz; Agop Arad kapakları! S A Y F A 3 CUMHURİYET KİTAP SAYI 35