15 Haziran 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

OOOF OFF LINE Tanol Türkoğlu (tanolTurkoğ[email protected]) lışma prensipleri aynı: Elde edilen ısı, soğutma işleminin bir sonucudur. Kondenser, genleşme valfı, buharlaştırıcı (kaynak), kompresör gibi dört ana elemandan oluşur. Heliotherm Isı Pompalarını seçerken binanın ısı kaybının hesaplanması, sıcak su ihtiyacı (Bazı durumlarda sıcak su ihtiyacının karşılanması için ek olarak boiler ya da sıcak su ısı pompası kullanılabilir), sıcak su boiler boyutunun belirlenmesi, tesisat seçimi (yerden/duvardan), uygulama amacının belirlenmesi, ısı kaynağının belirlenmesi ve gerekli hesapların yapılması gibi unsurlar göz önünde bulundurulur. Ayrıntılı bilgi için: www.thermotec.com.tr İnterneti bir fırsat olarak algılayan ülkeler bu konuda stratejik yatırımlar yapacak. Onu bir türlü bu düzeyde bir gündem maddesi olarak algılayamayanlar ise kendilerini nehrin akışına bırakacak. Türk Usulü İnternet Mustafa Akgül’ün 15.04.2008’de Cumhuriyet’te yayımlanan, İnternet Yaşamdır isimli makalesindeki, Türkiye’de internet kullanımı ile ilgili kimi istatistiki bilgileri okurken aklıma on yıl kadar önce bir ABD TV’sinde izlediğim şov geldi. Hani bizde de oluyor ya; elinde mikrofon sokağa çıkmış muhabir yoldan geçenlere öyle bir soru soruyor ki cevabı hem çok kolay hem de herkesin net bir şekilde söyleyemediği ve komik duruma düştüğü türden. ABD kanalında muhabir, o zamanlar internet için kullanılan “bilgi otobanı” (information superhighway) ifadesini kullanarak, o otobanın ne olduğunu soruyordu. Pek çok kişi de kastedilen şeyin bir otoban olduğu ve onun nerede olduğu soruluyormuşçasına, ya nerede olduklarını bilmedikleri cevabını veriyorlardı; ya da en yakın otobanı tarif ederek, oranın bilgi otobanı olduğunu belirtiyorlardı. Türkiye’de nüfusun %22’si interneti hiç duymamış; ne olduğu konusunda bir fikre sahip değil. Ulusal medyamız sağ olsun, bu tür istatistikler bizde öyle bir ruh hali yaratıyor ki sanki örneğin ABD’de bu rakam yüzde birmiş de geride kaldığımız için hayıflanıyoruz. Elbette ki bu figürden daha parlak durumda olan ülkeler var. Ancak bir o kadar da bizden daha kötü durumda olan ülkeler var. Dijital uçurum dünyanın her yerinde, her noktasında varlığını sürdürüyor. Dijital uçurum sadece İstanbul ile Adıyaman arasında yok; dijital uçurum İstanbul’da semtler arasında var. Aynı semtteki sokaklar, evler arasında da var. Zaten işte bu nedenle büyük bir şehrin göbeğinde bazen öyle ilginç olaylar oluyor ki dudağımız uçukluyor. Evlerin arasındaki bir atölyedeki yanıcı madde binayı havaya uçuruyor ve biz nasıl oluyor da böyle bir imalathanenin evlerin bu kadar dibinde faaliyet gösterebildiğini algılayamıyoruz. Tıpkı öteki olgularda olduğu gibi internet için de her ülke kendi sosyal ve kültürel birikimi çerçevesinde onu değerlendiriyor ya da ıskalıyor. Bunu yaparken pek çoğu öne geçmek için adil olmayan yollara başvuruyor; başvuracak. İnterneti bir fırsat olarak algılayan ülkeler bu konuda stratejik yatırımlar yapacak. Onu bir türlü bu düzeyde bir gündem maddesi olarak algılayamayanlar ise kendilerini nehrin akışına bırakacak. ABD’de internete bu kadar önem verilmesinin temelinde devrin başkan yardımcısı olan Al Gore’un kişisel çabaları yatmaktadır. Yoksa internet artık hepimizin ezberlediği gibi kökeni ta 60’lı yıllara kadar uzanan bir altyapı olduğu halde 90’lı yılllara dek keşfedilememiştir. Bu tür keşfedilmeyi bekleyen daha pek çok olgu var. İnternet son büyük durak değil. Yenilenebilir enerji, nanoteknoloji, karbon salınımı kriterleri, gelecek onyıllarda bu konular daha çok önplana çıkacak. Gördüğümüz kadarıyla biz de ülke olarak bu tür yeniliklere çok sıkı bir şekilde hazırlanıyoruz. Öncelikle kılık kıyafetimizden başladık işe. Onu halletikten sonrası çocuk oyuncağı. Seksen yıllık Cumhuriyet döneminde sanırım aşırı sol dışında iktidar olmamış; onun nimetlerinden istifade etmemiş hiçbir ideoloji, parti kalmadı. Sonuç? Görülen o ki herkes kendine yonttu ve bunun faturasını kendine yontamayanlara çıkardı. İşin ilginci bu faturayı gösterme ve tahsil etme konusunda global dünyada o kadar güzel çözümler üretilmiş durumda ki Türkiye’nin dört yüz milyar dolar borcu var dendiğinde, kimse bunu üstüne almıyor. Sanılıyor ki orada Ankara’da Türkiye isminde bir şahıs var; bu borçları o ödeyecek. İnternet kullanım istatistikleri iç karartıcı değil ancak o kullanımın sebepleri ve sonuçlarına baktığımızda internetin hızla bir tüketim malzemesi haline geldiğine şahit oluyoruz. Kahvede, meyhanede, hamamda, kadınlar gününde yapılan “geyik muhabbeti” sanal dünyaya taşınmış durumda. Her daim kaldırımları yıkıp yenisini yapma eğilimi internette. Bir felaket olduğunda olay yerine gidip en ciddi sözleri veren, sonra da sözlerinin ardında duramayan kamu yönetimi internette. Sonra? Sonra bütün suç internette! ELEKTRİK AKIMI VERİLİNCE ETKİNLEŞEN İLAÇLAR Elektrik akımına maruz kalınca eriyen kaplama malzemeleri, vücuda yerleştirilmiş ilaçların spesifik zamanlarda içerdikleri ilacı vücuda salmaları için kullanılabilecek. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden (MIT) bilim insanları dönüşümlü olarak camdan yapılmış bir substrat’ı (Bir enzimin etkisiyle reaksiyona giren madde) kanın pıhtılaşmasını önleyen, pozitif yüklü bir ilaca ve nano parçacıklardan oluşan negatif yüklü başka bir eriyiğe batırdılar. Bunun sonucunda birbiri ardına gelen bir dizi tabaka oluştu. Bu tabakalara elektrik akımı verildiği zaman nano parçacıkların oluşturduğu tabakalar eriyerek ilacı dışarı saldı. Elektrik akımı kesildiği zaman tabakaların erimesi durdu (Proceedings of the National Academy of Sciences, DOI: 10.1073/pnas.0706994105). Böyle bir cihaz bir pil ile birlikte hastanın vücuduna implant edilebilir. Uzaktan kontrol edilebildiği gibi vücudu kontrol edip otomatik olarak açılıp kapanma özelliğine sahip olabilir. SABİT HATLI CEP TELEFONU Cep telefonunuzun daha verimli çalışmasını istiyorsanız sabit hat alın. Halihazırda cep telefonu internet hızı, yerel baz istasyonunu kullanın kişilerin sayısına göre değişir. Şimdi Telefonica O2 Europe adındaki şebeke sunucusu İngiltere’de yeni bir uygulama başlattı. Bu uygulama çerçevesinde kullanıcılar evlerinde “femtocell” adını verdikleri minyatür bir baz istasyonu kurabilecekler. 3G özelliğine sahip bir cep telefonu kullanıcısı, bu istasyonun kapsama alanı içine girerse, sinyalleri alacak ve sabit geniş bant hatları üzerinden gönderebilecek. DENİZLER ARTIK ROBOT BALIKLARIN DENETİMİNDE Gerçek balık gibi hareket eden robotik balıklar, devlet adına casusluk yapacak. ABD, Virginia’da bulunan Alexandria kentindeki Amerikan Denizcilik Araştırma Ofisi (ONR) görünmezlik özelliğine ve manevra kabiliyetine sahip yapay balık projesi üzerinde çalışıyor. Balıkların üzerine monte edilecek olan kameralar düşman teknelerine ait veriler toplayacak, kumsalları tarayacak ve sonar kullanacak. Halihazırda denizleri gözlemekte robot denizaltılar kullanılmakla birlikte, robot balıklar daha küçük ve hareketli olduklarından daha ayrıntılı bilgilere erişimi sağlayacaklar..Yapay balıklar ayrıca, balıkçılıkta küçük balıkları tuzağa düşürmek veya yüzücülere eşlik etmek gibi sivil amaçlar için de kullanılabilecek. Derleyen: Reyhan Oksay CBT 1102/ 19 2 Mayıs 2008
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle