Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
TARTIŞMAEDİTÖRE MEKTUP Ülkemizde çalışan Dr. Oberndorfer’a dünyadan övgü Bu yılın Şubat ayında dünyanın saygın cerrahi dergilerinden biri olan Archives of Surgery'de “Siegfried Oberndorfer and the Evolution of Carcinoid Disease” (Karsinoid Hastalığın Evrimi) isimli bir makale yayımlandı (1). Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Departmanından Doktor Irvin M. Moblin ve arkadaşları tarafından yayınlanan bu makalenin bizler için ilginç olan yanı; 19331944 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Kürsüsü'nde görev yapan Prof. Dr. Siegfried Oberndorfer'in hayatının anlatılmasıydı. Prof. Dr. Semih Baskan, Ankara Üniv. Tıp Fak.G. Cerrahi Anabilim Dalı Öğr. Üyesi, msbaskan@yahoo.com CBT1078/20 16 Kasım 2007 876 yılında doğan Dr. Oberndorfer tıp eğitimini Münih Üniversitesinde tamamladı ve 1907 yılında fakültesinde en genç Yahudi kökenli klinisyen olma ünvanını kazandı. Muhtelif ince bağırsak tümörleri hakkındaki gözlemlerini, ilk kez, 1907 yılının Eylül ayında Dresten'de gerçekleştirilen Alman Patoloji Derneği Toplantısı'nda takdim etti. Daha sonra aynı yılın Aralık ayında bu tümörleri karsinoid olarak tanımladı ve bunları yayımladı. Aradan 22 yıl geçtikten sonra bu kez Karsinoid tümörlerin malignite Oberndorfer İstanbul'da kaleğiliminin bulundığı 10 yıl içerisinde İstanduklarını ve metastaz yapabilecekleribul Tıp Fakültesinde Patoloji ni bildirdi. 1933 yıEnstitüsü'nü yeniden kurdu lında Nazizm'in ve genişletti, 1936 yılında yükselişi bir çok Atina'da düzenlenen 2. İnterYahudi kökenli Alman bilim adamı nasyonal Kanser Kongregibi çalışmalarını si'nde Kral George II tarafınbu alanda sürdüren dan Kraliyet Madalyası'yla Oberndorfer'i rahatsız etti. 1933 yıonurlandırıldı, 1937'de Türk lında göçmen staKanser Araştırma Enstitütüsüyle İstanbul sü'nü kurdu, Rudolf Virchow Üniversitesi Tıp Madalyası'nı aldı ve TürkçeFakültesi Patoloji Anatomi KürsüAlmanca ilk Genel Patoloji sü'nde çalışmak kitabını yazdı.. üzere İstanbul'aTürkiye'ye geldi. Öldüğü 1944 yılına kadar 11 yıl İstanbul'da yaşadı. Dr. Irvin M. Moblin'in makalesinin birinci bölümünde karsinoid tümörlerin tarihsel gelişimi anlatılmıştır. İkinci bölümde ise Prof. Dr Siegfried Oberndorfer'in doğumundan itibaren yaşamı kaleme alınmıştır. Bizleri ilgilendiren bölümü ise 194. sayfada başlamaktadır. Makaleden aktarıldığı üzere 21 Mart 1933 tarihinde Nasyonal Sosyalist Alman Çalışanları Partisi 200 klinisyeni Münih'te Üniversiteden kovdular. O tarihte Almanya'nın nüfusunun % 0,8'i Yahudi kökenli olup, Alman klinisyenlerin ise %18'i aynı kökenden gelmekteydiler. Klinisyenlerin Nazi rejiminden sonra derece olumsuz bir şekilde etkilendikleri ve yaklaşık 3000 Yahudi kökenli bilim adamının 1933 ile 1934 yılları arasında intihar veya ölüm ile sonuçlanan eziyetlerle karşı karşıya kaldıkları belirtilmektedir. 1 Türk Hükümeti'ne (daha sonra Türklerin babası olarak anılan Atatürk) İsviçreli eski Eğitim Bakanı Prof. Dr. Albert Malche tarafından Almanya'daki bu gelişmelerin anlatıldığı ifade edilmektedir. Daha sonrada Prof. Dr. Malche tarafından Yahudi kökenli Alman bilim adamlarının Türkiye'de çalışmalarının önerildiği belirtilmektedir. Bu öneri üzerine Türk Hükümeti'nin bu girişimin kendileri için bir onur olduğunu belirttikleri yazılmaktadır. Sonuçta Prof. Dr. Oberndorfer 2 Ekim 1933 tarihinde Prof Dr. Malche 'den şahsi bir davet aldığı belirtilmektedir. 1934 yılında kaleme aldığı anılarında “1 Nisan 1933, Enstitüde geçen zamanlarım sonlandı…Bugün doğuda yeni bir başlangıç zamandır” diye yazıyordu. (Oberndorfer'in yayınlanmamış otobiyografisi, 19421943) Kısa bir süre sonra Oberndorfer ve eşi mülteci olarak Türkiye'ye geleceklerdi. Daha sonraları burayı ikinci vatanı olarak benimseyecek ve İstanbul'da boğaz manzaralı Maçka'da yaşamlarını sürdüreceklerdir. Kendileri bir oranda rahatlamalarına karşın geniş ailesi Nazi zulmü altında ezilemeye devam ediyordu. Büyük kız kardeşi Anna 1942 yılında Gestapo tarafından tutuklandı. Terezin Toplama Kampına yollandı ve burada pnömoniden öldü. 9 Kasım 1938 tarihinde bütün Yahudi kökenli erkekler toplanarak kamplara yollandı. Oberndorfer 'in büyük kardeşi Adolf Dachau Toplama Kampı'na yollandı ve burada 1944 yılında komplike bir ameliyatın sonunda öldü. Makalede Oberndorfer'in İstanbul'da kaldığı 10 yıl içerisinde İstanbul Tıp Fakültesinde Patoloji Enstitüsü'nü yeniden kurmak ve genişletmekle ilgilendiği, bunu yanı sıra bir dizi etkinliklerde bulunduğu an Resim 2: Prof. Dr. Oberndorfer 1944 yılında 67 yaşında öldü (Sağda üstte) . İstanbul'da Şişli mezarlığında gömüldü (Solda altta). Orijinal otopsi raporunda (geri planda arkada) ölüm nedeninin bir mediastinal kitle olabileceğini yazıyordu. 2004 yılında orijinal tümör örneklerinin yeniden değerlendirilmesinde Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tümörün bir thymoma olabileceği gösterildi (ortada). latılmaktadır. 1936 yılında Atina'da düzenlenen 2. İnternasyonal Kanser Kongresi'nde Kral George II tarafından Kraliyet Madalyası'yla onurlandırıldığı, 1937 yılında Türk Kanser Araştırma Enstitüsü'nü kurduğunu, Rudolf Virchow Madalyası'nı aldığını ve TürkçeAlmanca ilk Genel Patoloji kitabını yazdığı ifade edilmektedir. (Genel Patoloji, Cumhuriyet Matbaası İstanbul, 1937)(1). TÜRK PATOLOJİSİNDE DEVRİM Yaptıklarına 80 makale ve kitapları da ekleyerek Türk Patolojisine 20. yüzyılda önemli kademeler atlattığı ifade edilmektedir. Otobiyografisini ölümünden kısa bir süre önce 1943 yılında tamamladı, fakat hiçbir zaman yayınlamak istemedi. Bütün bu anılar ailesine hatıra olarak kaldı. Prof. Dr. Oberndorfer 1 Mart 1944 tarihinde 67 yaşında torasik bir tümör nedeniyle vefat etti. İstanbul'da Şişli'deki mezarlığa gömüldü. O tarihte, Cumhuriyet, Vatan ve diğer yerel Türk ve Fransız gazetelerinde kendisini katkılarından dolayı öven yazılar yayınlandı. Irvin M. Modlin, makalede 2004 yılında İstanbul Üniversitesi Patoloji Anabilim Dalı'ndan Dr. Yersu Kapran'dan Dr. Oberndorfer'in otopsi raporunu ve orijinal patolojik doku bloklarını aldıklarını ve yeniden incelediklerini belirtiyorlar ve teşekkürlerini ifade ediyorlardı. Prof. Dr. Oberndorfer mediastinal bir kitle nedeniyle ölmüştü. Histolojik incelemeler bu tümörün thymoma olabileceğini gösteriyordu. İronik olarak hayatı boyunca ekzotik endokrin tümörlerle uğraşan Prof. Dr Oberndorfer'inde ömrü bu tür bir tümörle sonlanıyordu (1). 1) “Siegfried Oberndorfer and the Evolution of Carcinoid Disease”, Irvin M. Modlin, MD, phD; Micheal D. Shapiro, MD;Mark Kidd, phD:Geeta Eick,phD, Archives of Surgery/Vol.142,Şubat 2007, sayfa 187197. ATATÜRK VE MALCHE Yazıda Kemal Paşa (18811938) önderliğindeki 2 Resim1: 1933 yılında Siegfried Oberndorfer'in kariyeri Nazilerin iş başına gelmesiyle sonlandı. Ortada resmi görülen Kemal Paşa'ya (Atatürk) Türk üniversite sisteminde reform çalışmalarında İsviçreli eski Eğitim Bakanı Prof. Dr. Malche yardımcı oldu. Sonuçta 1933 yılında İstanbul Üniversitesi dünyada en iyi Alman Üniversitesi oldu. Prof. Dr. Malche, Oberndorfer'e bir davet mektubu yollayarak (solda üstte) kendisine İstanbul Üniversitesi Patoloji Kürsü'sünde bir görev almasını önerdi. Oberndorfer'in Almanca ders verdiği anfide yanında tercümanıyla birlikte görülmektedir (Sağda altta).