26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Tl P ARAŞTIRMA "Zihinde yürüme" yöntemiyle yatalak hastalara yardımcı olunuyor. Çeviri: Selâmi Aksoy nce kırmızı parlak sandaletleri giyebilmem için ayakkabılarımı çıkarmam istendi. Daha sonra da bir yatağa uzanmam. Sandaletler paten ayakkabılarına benziyordu. İnce tellerle yatağın yanında duran bir alete bağlıydı, kendimi oldukça rahat hissediyordum. Tam bu sırada 'hazır, yürüyebilirsin' komutu geldi. önce ne istediklerini anlamamıştım, bu durumda nasıl yürüyebilirdim. Ardından hemen bir açıklama getirdiler: Zihninde yürümelisin. Dakikada otuz adım hızla yürüyormuşum gibi düşünmem ve bunu zihnlmde yaşatmaya çalışmam istendi. Çok ilginç, bir süre sonra yürüyebildiğimi hissetmeye başladım. Müthiş bir deneyimdi, çıplak ayakla döşeme üzerinde yürüdüğümü hissediyordum. Bu illüzyon, hafif titrer şekilde ayak tabanıma temas ettirilen iğnelerle sağlanıyordu. Bir süre sonra 'Koş!' komutu verildi. Bu sırada ayak tabanıma temas ettirilen iğnelerin titreşme frekansları arttırılmıştı. Dakikadaki solunum sayım giderek artıyordu, kalp atışlarım giderek hızlanıyor ve kuvvetleniyordu. Tüm bunlar bana çok hoş gelen duyumlardı. Ancak merak etmiştim, neden insan açık havada gezip yürüyebilecekken yatakta koşturulmaya çalışılıyordu?" Yatarken nasıl yürünür? MI Grönland'da bir zamanlar buz yok muydu? Ö G eleceğe ilişkin bir iklim modeli oluşturabılmek ve muhtemel sera etkisi konusunda değerlendirmeler yapabilmek için eski dönemlere ait iklimin gelişımini bilmek gerek. En önemli iklim verileri Grönland ve Antarktika'daki buz tabakasında yapılan sondajlardan elde ediliyor. Bu buz tabakasında ısı değişiklikleri, yağmurlar ve atmosfer parçacıkları konserve edilmiş durumda. Buzda, derırıliği bin metreyı aşan beş büyük sondaj gerçekleştirildi. Grönland'da iki sondaj daha yapılmak isteniyor. Bunların derinlikleri de 1990 ile 3200 metre civarında olacak. Gerek Amerika Birleşik Devletleri'ne ait "Glsp" sondajı, gerek yöneticiliğıni Bernli fizikçi B.Sauferin yaptığı Avrupa ülkelerıne ait bir grubun "Grıp" sondajı, coğrafi olarak adanın ortalarında gerçekleştirilecek. Bu sondajlardan mevcut teorileri sınayabilmek için dahaıyı iklim verileri elde edileceği umuluyor. Bugüne dek Grönland'daki buz tabakasının sıcak devirlerden daha uzun ömürlü olduğu, yani sıcak devirden önceki buz devrine ait kar kalıntıları içerdiği sanılıyordu. Ancak Kanadalı jeolog R.M.Koerner, bu konudaki kuşkularını dile getirdı. Koerner, diğer sondajların yanısıraGrönland'daki iki sondajı ayrıntılı bir şekilde incelemiş. Bunlardan biri "Cap Century" adını taşıyordu ve 1388 metre buz derinligine sahipti, ötekisi de 2037 metre buzderinliğme sahip "Dye 3" adlı sondaj. Her iki sondaj da yoğun taş enkazının kirlettiği buz yığınında son buluyor. Bilim adamları bugüne dek bu malzemenin bir önceki buz devrine ait olduğunu düşünüyorlardı. Çeşitli süreçler, Grönland buztabakasındaki buzun erimesine neden olup, geriye yalnızca birkaç metre kalınlığında bir tabaka bırakmıştı. Ancak son yapılan tahliller, Grönland'daki sondajların bir önceki buz devrine ait buz olmadığını gösteriyor. Elde edilen bulguların toplamı, Grönland'ın en azından güney ve kuzeybatısının buzlaşması sırasında buzullaşmadığını gösteriyor. Bu buz devrinde ortaya çıkan buzullar, bunu izleyen sıcak devirde erıdi ve hiçbir iz bırakmadı. Son buzlaşma döneminde ise yeniden içkarabuzu oluştu. Yatağa bağımlılık ve çaresi Bu sorunun yanıtını anlamak için uzun süre yatağa bağımlı kalan insanların rahatsızlıkları konusunda biraz bilgi sahibi olmak gerekir. Ya da ağır bir ameliyattan sonra iyileşme döneminde günlerce yatakta kalmak zorunda kalan hastanın durumunu anlamak gerekir. Bu insanlara nasıl yardımcı olunabilir? Yürümek insan organizmasının tüm sistemlerini sağlıkh çalışır bir durumda tutar. Buna karşın uzun süre yatakta hareketsiz kalmak organizmanın kan dolaşımını, metabolizmasını bozar, akciğerlerin solunum verimliliğini azaltır ve sinir sisteminin beslenmesini bozar. Tüm bu olumsuz etkiler, uzun süre yatakta kalan hastanın iyileşmesini de geciktirir. Organizma tüm bu uyarıcı değişikliklere özgün tepkiler gösterir. Sonuçta kişi ayağa kalkıp yürüyebilmek için dayanılmaz bir arzu duyar. Ancak kişi henüz hareket edebilecek halde değildir.Kısıtlı kalmak da kişiyi strese sokar, hareketsiz kalmanın fiziksel olumsuz etkilerinin yanı sıra, ruhsal olarak da olumsuz yönde etkilenmeye başlar. Böyle kişilere yapılacak en büyük yardım, O'nun yataktayken de yürüyebilmesini veya koşabilmesini sağlayabilmektir. Sonuç olarak da yatakta kaldığı süre içinde sağlıklı kalabilmesini stresten uzak yaşamasını sağlamaktır. Böyle bir yardımda bulunabilmek için her şeyden önce genelde insanların na Beyinle sürekli bağlantı sağlayan küçük reseptörter hastanın ayak tabanına bağlanıyor. Bu reseptörler bir elektrlk düğmesl gibi her adımda açılıp beyine yürüme işleviyle ılgili bilgi iletmekte ve hareketln yoğunluğunun düzenlenmeslne yardımcı olmaktadır. sıl yürüdüklerini anlamak gerekir. Varılan sonuç her insanın kendine özgü bir yürüyüşü olduğudur. Yüzlerce farklı insanın yürüme şekli ve ayak izleri incelenip karşılaştırıldığında, yürürken farklı ayak bölgelerinin yürüme işlevine katıldığı anlaşılmıştır. Araştırmacılar, ayak tabanında beyinle sürekli bağlantı sağlayan bazı küçük reseptörlerin (Alıcılar) olduğunu anlamışlardır. Bu reseptörter bir elektrik düğmesi gibi her adımda açılıp beyine yürüme işleviyle ilgili bilgi iletmekte ve sonuçta hareketin yoğunluğunun düzenlenmesine yardımcı olmaktadıriar. Oikkati ceken bir nokta da uzun süre işlev görmeyen alıcıların daha keskin duyarlılıkta oldukları ve uyaranlara normalden daha güçlü yanıtlar ve rebildikleriydi. Tıp bilim adamları bu bilgilerden hareketle istirahat halindeki bir insanın ayaklarına yapay uyarılar vererek beyine hızlı yürüme bilgisini iletmeye çalışmışlar. Yürüme hissini vibrasyontitreşim'le oluşturmuşlar, sonuç başarılı olmuş. Vibrosandaletler şeklinde oluşturulan aletler uzmanlar tarafından hastaların ayaklarına uygulanmış ve sonuçlar incelenmiştir. Elde edilen sonuçlar şimdilik çok şaşırtıcı olmaktan uzak olmakla beraber, beyin felci geçiren ve yatakta uzun süre hareketsiz kalan hastaların, vibrosandaletler'le normal yaşantılarına dönebildikleri görülmüştür. Ancak hâlâ nasıl olup da vibrostimülasyonların metabolizmayı, dolaşımı ve solunumu düzenleyip iyileşmeyi hızlandırdığı tam olarak anlaşılmamıştır. Sistemin diğer bir olumlu etkisi hastalar tarafından da onaylanan, uygulama sırasında kendini iyi hissetme durumudur. Hastaların hepsi bu yöntemin uygulanmasıyla kendilerini daha enerjik ve sağlıkh hissettiklerini söylemişlerdir. Bu yeni, klasik tedavi yöntemlerinden farklı yöntem, yeni ve çok ilgi çeken bir alan oluşturmuştur. Hatta şimdiden aletin patentine birçok ülke talip olmuştur. (Sputnlk 1889/2'den çeviri) Kanadalı jeologların çalışmaları, önceki buzlaşmadan bu yana yüksek coğrafi enlemlerdekı tüm iklim rıtminin bugüne dek tahmin edildiğinden farklı olduğuna işaret ediyor. Son sıcak devir boyunca deniz seviyesinindünyaçapındabugünküseviyedenaltı metre dahayüksekoluşunun, Grönland içkarabuzunun büyük bölümlerinin erimesinden kaynaklanmış olabileceği düşünülüyor. Bugüne dek Batı Antarktika'daki erime süreçleri buna neden olarak gösteriliyordu.BundanayrıcaAntarktikabu tabakasının dayanıklığınailişkinçeşitlisonuçlar çıkarıldı. Şimdi bu verilerin yeniden düzeltilmeleri gerek. (Sn)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle