Katalog

CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Kurulu’na girmek isteyenlerle ilgili listelerin el- den ele dolaştığı haberleri yer aldı. Haber yalanlanmadı. Aksine Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı’nca doğrulandı. Ünlü avukat Turgut Kazan; iktidarın yüksek yargıyı ele geçirmeyi amaçladığını içeren söy- lemlerin artık gerçekleşmeye yüz tuttuğunu açıkladı. Kazan; Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı İbrahim Okur’un anayasadaki yeni düzenleme- yi anlatan açıklamasında; “15 yıldır kürsünün öbür tarafında olduğunu vurguladığını… ancak bakanlıkta çalışanların HSYK’ye aday olup seçil- mesini de gayet doğal” bulduğunu söylüyor. Haberlere göre aday listelerinin başında Müs- teşar Yardımcısı, bakanlık Personel Genel Mü- dürü bulunuyor. Kazan diyor ki; “Referandumda kabul edilen 159. maddenin 3 fıkrasına göre, müsteşar yar- dımcısı dahil hiçbir bakanlık bürokratının HSYK üyeliğine aday olabilmesi ve seçilebilmesi mümkün değildir… ancak kürsüde görev yapan hâkim ve savcılar seçilebilir.” Bu açıklama bir bakıma kamuoyunu uyarı ni- teliğinde ama bir başka olası gerçeğe de işaret ediyor. Hükümet hâkimlikten, savcılıktan yıllarca uzak kalmış olan ancak AKP’ye yandaş oldu- ğuna ve olacağına inandıklarını HSYK’ye üye yapacak veya bu yolu zorlayıcı önlemler alacak! Anayasa değişikliğindeki iki madde ile yargı bağımsızlığını güçlendireceğini sürekli savundu hükümet başkanı veya çevresi. -Şayet Turgut Kazan’ın işaret ettiği olası adaylık duyuruları gerçekleşirse- RTE’nin yargı bağımsızlığını değil… …yargı bağımlılığını murat ettiği somut biçim- de kanıtlanacak, demektir. HSYK’ye yandaşların üye olmasını sağlayabi- lirse hükümet; AKP dalkavukluğuna soyunan Avrupa Birliği yöneticileri, yargının iktidara ba- ğımlı duruma gelmesini mazur ve makul göste- recek gerekçeler bulmakta zorlanmayacaktır. Zira AB yöneticileri Avrupa halklarının Türki- ye’nin AB’ye üye olmasına karşı çıkmasına kar- şın: geleceğe dönük ulusal ve stratejik yararları gözeterek Türkiye’nin er veya geç birliğe tam üye olabileceğini savunuyorlar. Oysa, çeşitli dış kaynaklı anketler Avrupalının; “Türkiye’nin Batı’dan çok farklı değerleri” oldu- ğunda birleşiyor ve Türkiye’nin üyeliğine karşı. Gazetelerin açıkladığına göre; Avrupa’daki benzeri anketlere ABD’nin önde gelen düşünce kuruluşu German Marshall Fund da katıldı. Bu kurula göre; AB’ye üye ülke halklarının yüzde 58’i Türkiye’nin Batı ile ortak değerlere sahip olmadığına inanıyor. Bu oran Fransa’da yüzde 58’lerde iken milyonlarca insanımızın ya- şadığı Almanya’da yüzde 73! Dikkati çeken bir başka sonuç, Türkiye’nin hangi ülkelerle yakın işbirliği yapmasını araştı- ran soruya alınan yanıtta. Ortadoğu ülkeleri ile yakın işbirliği kurulması- nı isteyenler; 2009’da yüzde 10 iken, 2010’da yüzde 20. Bir misli artış! Bu sonuç Sakallı Celal’in ünlü şu benzetme- sini doğrulamıyor mu? “Batı’ya giden bir geminin güvertesinde Tür- kiye Doğu’ya koşuyor!” Türkiye, son yıllarda Batı’ya giderken birden neden Doğu’ya yöneldi? Soru, soruyla yanıtlanabilir: Türkiye’nin yüzünü Batı’dan Doğu’ya çeviren marifetin mimarı kim? Sekiz yıldan beri izlediği iç ve dış politikalar, uygulamalar ile ve… laikliği kâğıt üzerinde anı- lası bir öğeye dönüştüren RTE değil mi? Maskenin yüzü Batılı… kaldırdın mı… gözler Mekke’ye bakıyor! SAYFA 17 EYLÜL 2010 CUMACUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 17 Eylül Oslo Y 12 Helsinki Y 13 Stockholm Y 14 Londra PB 15 AmsterdamY 14 Brüksel Y 14 Paris PB 18 Bonn PB 18 Münih Y 18 Berlin Y 16 Budapeşte Y 17 Madrid Y 19 Viyana Y 17 Belgrad Y 27 Sofya B 23 Roma PB 25 Atina A 27 Zürih Y 16 Moskova Y 19 Aşkabat A 25 Taşkent A 19 Bakû A 26 Bişkek A 16 Tiflis A 26 Kahire A 31 Şam A 32 İstanbul Y 27 Edirne PB 31 Kocaeli Y 29 Çanakkale PB 28 İzmir PB 28 Manisa PB 32 Denizli Y 28 Zonguldak PB 24 Sinop PB 26 Samsun B 26 Trabzon B 27 Giresun B 26 Ankara Y 31 Eskişehir Y 25 Konya Y 29 Sıvas Y 31 Antalya B 31 Adana PB 33 Mersin PB 33 Diyarbakır A 36 Şanlıurfa A 35 Mardin A 32 Siirt A 35 Hakkâri PB 30 Van PB 24 Kars PB 25 Ülkemizin kuzey, iç ve batı kesimleri parçalı bulutlu, İç Ege, Göller Yöresi, Batı Karadeniz’in iç kesimleri, İç Ana- dolu’nun güney ve batısı, Sivas, Kay- seri çevreleri ile sa- bah saatlerinde Marmara’nın doğu- su ve gece saatle- rinde Doğu Kara- deniz ile Tokat sa- ğanak ve gökgü- rültülü sağanak di- ğer yerler az bulut- lu ve açık geçecek. CHP Genel Başkanı Kemal Kı- lıçdaroğlu’nun iki günlük Brüksel temaslarını analiz ederken, AB Ko- misyonu yetkilileri ve CHP’nin kar- deşi sayılan Avrupa sosyalistleri ile yaptığı görüşmeleri iki ayrı baş- lık altında incelemekte fayda var. AB’den söz aldı: AKP’yi gözleyeceğiz Kılıçdaroğlu’nun AB içinde Tür- kiye dosyasının başındaki en yük- sek yetkili olan AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Komiseri Stefan Füle ile dün yaptığı görüş- me, komisyon ile ana muhalefet par- tisinin bundan sonraki ilişkilerinin sağlıklı bir temele oturmasını sağ- layacak nitelikteydi. CHP’nin AB sü- recini koşulsuz destekleyeceğini net ifadelerle kayda geçiren CHP li- deri, AB Komisyonu’nun anayasa değişikliğine verdiği desteğe ilişkin rahatsızlıklarını masaya getirdi. Türkiye’de çoklarının kafasında yer eden ve CHP liderinin de yakın geçmişteki açıklamalarına yansı- yan “AKP icraatları konusunda AB objektif davranmıyor” önyargısını ortadan kaldırmak isteyen Füle, CHP liderine şu mesajları verdi: 1. Biz hiçbir zaman bu paket iyi ya da kötü demedik. Sadece bunun AB üyelik süreciniz açısından doğ- ru yönde bir adım demekle yetindik. Yaptığımız açıklama da tek kaynakla konuşarak değil, konunun tüm yön- lerini inceleyerek yapılan bir de- ğerlendirmedir. Objektif olduğundan şüpheniz olmasın. 2. Türk hükümetini mayıs ayından bu yana defalarca bu anayasa de- ğişikliği konusunda toplumun tüm kesimlerini kapsayıcı davranması ve uzlaşı araması için teşvik ettik. Bu- nun sağlanamamasından duydu- ğumuz kaygıyı da dile getirdik. 3. Hassasiyet yaratan yargı ala- nında yapılan anayasa değişiklik- leriyle ilgili çıkarılacak uyum yasa- larının AB standartları ile uyumlu ol- ması gerekir. O nedenle yakından gözleyeceğiz. AKP hükümeti, ko- misyonu bilgilendirme ve tavsiyemizi alma sözü verdi. 4. Hem Cumhurbaşkanı Abdulah Gül hem de Başbakan Tayyip Er- doğan bize uyum yasaları ile olası yeni anayasanın toplumun tüm ke- simlerinin uzlaşısıyla hazırlanacağı taahhüdünde bulundu. Bu sözleri de takip edeceğiz. 5. Sadece hükümeti değil CHP’yi de dinlemeyi çok önemsiyoruz. Beklentimiz, karşı olduğu konular- da kendi alternatif önerilerini de ma- saya koymasıdır. Sosyalistler en sıkı dost CHP’nin eski yönetimi sırasında Türkiye’deki kardeşlerini üyelikten atma fikrini bile tartışan Avrupalı sosyalistler, Kılıçdaroğlu’nu bağır- larına bastı. PES lideri Rasmussen, AP içindeki sosyalist grubun başı Schulz ve Türkiye’nin Brüksel Bü- yükelçisi Murat Ersavcı’nın evinde verilen yemeğe katılan Belçikalı sosyalistlerin, ilk kez karşılaştıkları CHP liderine gösterdikleri sıcak ve yakın ilgi, AKP dışındaki alternatif- lerin artık Avrupa’da nasıl özlemle aranır hale geldiğini gözler önüne serdi. Rasmussen ve Schulz’un basın önündeki güçlü ve cesur açıklamaları, Kılıçdaroğlu’nun AKP icraatlarına ilişkin toplumdaki kay- gıları oldukça iyi anlattığını ortaya koydu. CHP lideri insan hakları, öz- gürlükler, eşitlik ve emek yanlısı me- sajlarıyla da Avrupalı yoldaşlarının güvenini kazandı. Sonuçta, AB Komisyonu Anka- ra’da hükümet dışında konuşup tartışabileceği, toplumdaki kaygıları dinleyebileceği güçlü bir muhatap bulmaktan, Avrupalı sosyalistler de Türkiye’yi AB’ye sokma konusun- da samimi çaba harcayacağı yö- nünde tereddütsüz açık çek veren bir ortak bulmuş olmaktan çok memnun gözüküyordu. ANALİZ UTKU ÇAKIRÖZER AB ve Brüksel’deki yoldaşlar Kılıçdaroğlu’nu sevdi [email protected] İstanbul Haber Servisi - Ataşehir Belediye- si Basõn Danõşmanlõğõ’ndan yapõlan açõklama- da, 12 Eylül anayasa değişikliği oylamasõnda Ataşehir’de CHP’li belediye başkanõnõn kay- bettiği yönündeki haberlerin gerçeği yansõtma- dõğõ belirtildi. Halkoylamasõnda Ataşehir’de yüzde 49.9 oranõnda “hayır” oyunun çõkmasõnõn bazõ ga- zetelerde “CHP’li belediye başkanının bulun- duğu Ataşehir’de CHP kaybetti” şeklinde yer aldõğõ belirtilerek “2009 yerel seçimlerinde Ataşehir’de CHP’nin 82 bin 463 oy aldığı hatırlanır ve referandumda hayır oylarının 97 bin 821 bin olduğu dikkate alınırsa söz konusu olanın oy kaybı değil, oy arttırımı ol- duğu görülecektir. Halkoylaması sonuçları- na ilişkin yapılan tüm değerlendirmelerde, tabanında ‘evet’ oyuna kayma olduğu vur- gulanan MHP’nin yerel seçimlerde Ataşe- hir’de 13 bin 671 oy aldığı ve ilçe de 65 bin 163 seçmenin sandığa gitmediği de dikkate alınması gereken diğer bir husustur” denildi. Açõklamada, sağ görüşlü seçmenin topluca ‘evet’e yönelmesine karşõn, CHP’nin yerel se- çimlerdeki oylarõndan 15 bin oy fazla aldõğõ ve Ataşehir’de gücünü koruduğu kaydedildi. MAHMUT LICALI ANKARA - Ankara Cumhuriyet Başsavcõsõ Şa- dan Sakınan’õn KPSS’deki kopyaya ilişkin ÖSYM’de başlattõğõ incelemelerin ikinci gününde kurum içinde teknik düzeyde incelemelere devam edilirken soruşturmanõn sõnavõn basõm ve dağõtõm aşamasõ yönünden de genişletildiği belirtildi. Sav- cõlõk, basõm aşamasõndaki güvenlik eksikliklerini incelemeye başladõ. KPSS’deki kopya iddiasõ üze- rine Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn başlattõğõ soruşturma kapsamõnda 2 hafta içinde ikinci kez arama yapõlan ÖSYM’de test hazõrlama biriminde emniyet güçlerinin yaptõğõ çalõşmalar dün de sür- dü. Ankara Emniyet Müdürlüğü Kaçakçõlõk ve Or- ganize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görevli uzman ekipler ÖSYM’nin sunucularõndaki e-posta trafiğini incelemeye aldõ. Edinilen bilgiye göre, “osym.gov.tr” uzantõlõ mail adreslerinin geçmişe dönük son 4 aylõk yazõşmalarõ ve veri alõşverişini araştõrmaya başladõ. Test hazõrlama bi- riminin dõşõnda ÖSYM içinde internet bağlantõsõ olan bütün bilgisayarlarda inceleme yapõldõ. Basım ve dağıtım da incelenecek ÖSYM tarafõndan hazõrlanan bütün sõnavlara ilişkin kitapçõklar yõllardõr Meteksan tarafõndan ba- sõlõyor. 25 Şubat 2010 tarihinde hayatõnõ kaybeden Bilkent Üniversitesi ve YÖK’ün Kurucu Başkanõ Prof. Dr. İhsan Doğramacı’nõn şirketlerinden biri olan Meteksan, ÖSYM’nin sõnav kitapçõğõ ve ev- rakõnõ yõllardõr hazõrlõyor. Meteksan, sorularõn ba- sõmõnõn dõşõnda, sõnavõn gerçekleştirileceği sõnav merkezlerine sorularõn ulaştõrõlmasõ ve sõnavõn ar- dõndan kitapçõklarõn tekrar ÖSYM’ye geri getiril- mesi işlemlerini de yürütüyor. ‘Meteksan’da sızmış olabilir’ ÖSYM’den bir yetkili, Meteksan’da soru kitap- çõklarõnõn basõlmasõ, kitapçõklarõn sõnav merkezle- rine dağõtõlmasõ ve tekrar toplanmasõ işlemlerinin düzenlendiğini belirtti. Yetkili, ÖSYM’de hazõrla- nõp son haline gelen sorularõn Meteksan’a gönde- rildiğini belirterek “Teorik açıdan baktığınızda sorular yüzde 50 oranında ÖSYM’de, yüzde 50 Meteksan’da sızmış olabilir” görüşünü dile getir- di. ÖSYM yetkilisi, savcõlõğõn gerçekleştirdiği in- celeme kapsamõnda ÖSYM’nin tüm güvenlik ek- sikliklerinin ortaya çõkacağõnõ ifade etti. YÖK ve ÖSYM’de yoğun trafik Savcõlõğõn incelemeleri devam ederken ÖSYM ve YÖK’te yoğun bir trafik yaşandõ. İlk olarak Savcõ Sakõnan, YÖK Denetleme Kurulu Başkanõ Prof. Dr. Mustafa Solak ile yaklaşõk 1 saat süre YÖK’te görüştü. Görüşmenin ardõn- dan YÖK Başkanõ Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, ÖSYM Başkanõ Prof. Dr. Ünal Yarımağan’õ görüşmek üzere YÖK’e davet etti. YÖK’e gelişi sõrasõnda ÖSYM Başkanõ Prof. Yarõmağan, YÖK Başkanõ’nõn isteği üzerine geldiğini belir- terek “YÖK başkanı çağırdı, ben de geldim” dedi. Görüşmede ÖSYM’de yapõlan incelemeler ele alõnõrken KPSS’nin iptal edilip edilmeyeceği konusu da gündeme geldi. ÖSYM’de sõnavõn ta- mamõnõn değil, yalnõzca eğitim bilimleri testinin iptali görüşü öne çõkarken YÖK de sõnava giren tüm adaylarõn mağdur edilmemesi için eğitim bilimleri testinin iptalinden yana. Savcõlõk, ÖSYM’de sorularõ sõzdõran kaynağa ulaşmaya çalõşõyor Basõm aşamasõ araştõrõlõyor İstanbul Haber Servisi - 12 Eylül askeri darbe- sinin ardõndan bir süre cezaevinde yattõktan sonra Almanya’ya yerleşen ve 18 yõl sonra Türkiye’ye dönünce tutuklanan insan haklarõ savunucusu, ya- zar Doğan Akhanlı’nõn arkadaşlarõ Akhanlõ’nõn serbest bõrakõlmasõnõ istedi. Yazar Cezmi Ersöz, “Haksız, hukuksuz ve önyargılarla 37 gündür tutuklu bulunan Doğan Akhanlı’nın dosyası in- celendiğinde asıl yargılanması gerekenlerin dos- yadaki sorgucular olduğu görülecektir” dedi. Cağaloğlu’nda Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nde (TGC) düzenlenen basõn toplantõsõnda konuşan ya- zar Cezmi Ersöz, Akhanlõ’nõn halen hukuksuz yere Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bu- lunduğunu vurguladõ. Yazar Akhanlõ’nõn hiçbir su- çunun olmadõğõnõ savdu. Doğan Akhanlõ’nõn avukatõ Haydar Erol da, Akhanlõ’nõn öncelikle üzerine atõlõ suçtan aklan- mak istediğine dikkat çekerek “Dava kapsa- mında zamanaşımı ile ilgili de girişimlerde bulunabiliriz. Yargı görmezlikten gelse de Doğan Akhanlı haksız ve hukuksuz yere tu- tuklu bulunmaktadır” dedi. Hediye tartışması sona erdi AKP’den sosyalistlere baskı Kılıçdaroğlu’nun, AB yetkililerini Türk hükümetinden etik olma- yan hediyeler karşılığında anayasa paketi konusunda objektif ol- mamakla suçlayan açıklamaları da gündeme geldi. Bu iddiaları basından okumanın kendisi için sürpriz olduğunu belirten Füle, “Hiç ihtimal vermem ama personelimin herhangi bir yanlışı var- sa bu yöndeki şüphenizi doğrudan bana iletebilirsiniz” diyerek ki- şisel güvence verdi. CHP lideri ise bu kez siyasetçilerin klasik üs- lubunu kullanarak faturayı medyaya kesmekle yetindi. Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Başkanı Martin Schulz’un, Kılıçdaroğlu’yla görüşmesi sırasında “Erdoğan’a güvenmedikleri- ni” güçlü biçimde vurguladığının Cumhuriyet tarafından kamuoyuna duyurulması, AKP hükümeti üzerinde şok etkisi yarattı. Başmüza- kereci Egemen Bağış ile Erdoğan’ın kurmaylarının dün gün boyu Schulz üzerinde, bu sözleri yalanlaması için baskı kurduğu öğre- nildi. Erdoğan ve kurmaylarına, Avrupalı muhataplarına bu tür açık- lamaları yalanlatma çabası yerine Avrupalı muhataplarında yarat- tıkları güvensizliğin nedenlerini araştırmalarını tavsiye ederiz. Gerilim tırmanıyor Yunanistan’dan ayin için gelen grubun bugün 13.00’te Ayasofya’da olmasõ bekleniyor SPIROU: KİMSEDEN İZİN ALMAYIZ GÜNAY: AYİN OLMAZ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kültür ve Turizm Bakanõ Ertuğrul Günay Ayasofya’da ayin yapõlmasõ yönündeki girişimlere tepki gösterdi. Günay “Biz sembo- lik ayin imkânlarıyla kar- deşliğe, dostluğa katkı yap- maya çalıştık. İçeriden kay- naklanan bir zorlama yok. Dışarıdan kaynaklanan giri- şimle dinler arası diyalog gi- rişimini bozmaya yönelik gayret var. Ayasofya gibi özel bir yerde gösteri yapa- rak, sevimsizlik yaparak bu imajı bozmaya çalışıyorlar. Buna kimsenin imkân ver- meyeceğini umut ediyoruz. Biz Ayasofya’yı gözümüz gi- bi koruyoruz. 1500 yıllık bir mabet fanatik grupların özel gösteri yapması için uy- gun bir mekân değil. Bay- ram namazı talebi kitle gös- terisine dönüşmeden gün- demden düştü. Son girişim için Patrikhane gayret gös- teriyor, Dışişleri Bakanlığı gayret gösteriyor.” BBP ve Alperen Ocakları üyesi bir grup, Yunan kökenli Amerikalılar- dan oluşan yaklaşık 250 kişinin Ayasofya’da di- ni ayin yapılması talebi- ni protesto etti. Ayasofya Müzesi’nin önünde topla- nan grup adına açıklama yapan BBP İstanbul İl Başkanı Bayram Karacan, “Ayasofya 76 yıl ibadete kapatılmış olsa bi- le bizim nazarımızda bir cami- dir. Eğer illa ayin yapılacaksa Fener Rum Patrikhanesi’ne gi- debilirler” dedi. (Fotoğraf: AA) Ortodoks gruba protesto ‘İhale yasaya aykõrõ’ KÜLTÜR SANAT-SEN MÜZE GİŞELERİNİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ KARARINI YARGIYA TAŞIDI SELDA GÜNEYSU ANKARA - Kültür Sanat ve Turizm Emekçileri Sendikasõ (Kültür Sanat-Sen), aralarõnda “İstanbul Ayasofya Müzesi, Topkapı ve Harem Bölümü, Efes Örenyeri”nin de bulundu- ğu Türkiye’nin önde gelen ve en çok gelir getiren 48 müze ve örenyerinin gişe kontrol sistem- lerinin özelleştirilmesi ihalesi- nin “yasaya aykırı olduğu” ge- rekçesiyle “iptali” için Danõş- tay’a dava açtõ. Kültür Sanat-Sen avukatõ Tun- cay Akı tarafõndan kaleme alõnan dava dilekçesinde, “ihalenin yan- lış mevzuata göre yapıldığı, Devlet İhale Yasası kapsamın- da olmadığı, kamu yararıyla bağdaşmadığı ve ihalenin dev- leti zarara uğratacak nitelikte” olduğu vurgulandõ. ‘Yanlış mevzuat’ uyarısı İhale, Cumhuriyet’in daha ön- ce gündeme getirdiği gibi basõna kapalõ biçimde sürüyor. Kültür Sanat-Sen’in avukatõ Tuncay Akõ tarafõndan Danõştay İlgili Daire- si Başkanlõğõ’na gönderilen dava dilekçesinde, şu ifadelere yer ve- rildi: “Söz konusu ihalenin usul ve yasaya aykırılık arz ettiği ve telafisi imkânsız zararlar aça- cağından iptali ve yürütmesinin durdurulması gerekmektedir. Şöyle ki; öncelikle yapılmak istenen ihale, yanlış mevzuata göre yapılmaktadır. Davalı ida- rece yapılmak istenen ihale, 2886 sayılı Devlet İhale Kanu- nu’na (DİK) göre yapılmak is- tenmektedir; oysa ki söz konu- su ihale DİK kanunu kapsa- mında değil, Kamu İhale Ka- nunu kapsamında bulunmak- tadır. Çünkü söz konusu ihale sonunda idare gişelerin mo- dernizasyonu karşılığında iha- leyi alan firmaya gişe gelirinden pay vermek durumundadır. KİK’in 2. maddesinde belirtil- diği üzere, ‘belirtilen idarelerin kullanõmõnda bulunan her türlü kaynaktan karşõlanan mal veya hizmet alõmlarõ ile yapõm işlerinin ihaleleri bu kanun hükümlerine göre yürütülür’ denmektedir. Yani her türlü mal ve hizmet alımı Kamu İhale Kanunu’na tabidir. Kanunda da çok açık- ça belirtildiği üzere davalı ida- renin ilan ettiği ihalenin de ka- mu ihale mevzuatına göre ya- pılması gerekirdi.” ‘Kamudan para çıkıyor’ İhale ile idarenin özel sektöre iş yaptõrdõğõ ve bu işe istinaden müze ve örenyerlerinin gişe ge- lirinden belli bir süre ödeme yaptõğõ, yani “kamudan para çıkmasına” neden olduğu vur- gulanan dava dilekçesinde, iha- le kapsamõndaki 48 müze ve örenyerinin 2009 yõlõ itibarõyla 125 milyon 453 bin TL toplam geliri olduğu vurgulandõ. ANKARA / ATİNA (Cumhuriyet) - Amerikan Kül- tür Derneği üyesi 200 kişilik Ortodoks grubun izinsiz olarak Ayasofya’da bugün ayin yapma istemine Dõşişle- ri Bakanlõğõ izin vermedi. Grubun liderliğini yapan Yu- nan asõllõ Chris Siprou’ya “Türk halkını tahrik edici bir tutum içerisindesiniz. Ayasofya’da ayin yapa- mazsınız” mesajõ verildi. Eylemlerinden dolayõ Türki- ye’ye giriş yasağõ olduğu belirtilen Spirou, “Amacımız kimseden izin almak değil. Hedefimiz Ayasofya’yı Ortodoksluğun ana iskelesi yapmak” dedi. Türkiye’nin Sümela ve Akdamar Kilisesi’nde ayin düzenlenmesine izin vermesinin ardõndan harekete ge- çen grup, aralarõnda ABD Dõşişleri Bakanõ Hillary Cilnton’õn da bulunduğu çok sayõda kişiye mektup ya- zarak talebini iletti. Clinton mesajõn ardõndan devreye girerken Ankara da ABD aracõlõğõyla Siprou’ya “gel- me” mesajõ gönderdi. Bugün öğlen Ayasofya’da olmasõ beklenen grubun müzeye biletsiz girerek ayin düzenle- meye çalõşacağõ bu mümkün olmazsa müze dõşõnda ayin yapmaya çalõşacağõ öğrenildi. Diplomatik kaynaklar, “İzinsiz gösteri nedeniyle gerekli birimler müdahale eder” değerlendirmesinde bulundu. Atina Ajansõ’nõn sorularõnõ yanõtlayan Spirou ise “Biz savaşa gitmiyoruz. İbadet yapmaya gidiyoruz. Girişimize izin vermezlerse Ayasofya dışında ayin yapıp döneceğiz” dedi. Spirou, Yunanistan’da yayõn yapan özel Alter televizyonunda yaptõğõ açõklamada ise “İzin vermezlerse AİHM’ye gideceğiz” dedi. Spirou, “İçeriye alınmazsanız ne yapacaksınız” so- rusuna da “Ücret ödeyip gireceğiz” yanõtõnõ verdi.