25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Yüksek Askerî Şû- ra’nın (YAŞ) terfi işlemleri ile kadro- suzluk nedeniyle emekliye ayırma ha- riç her türlü ilişik kesme kararlarına karşı yargı yolu açı- lıyor. Genelkurmay Başkanı, Kara, De- niz ve Hava Kuvvet- leri Komutanları ile Jandarma Genel Komutanı’nın da görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan’da yar- gılanmaları öngö- rülüyor. CEVAP: 1. İzin verirseniz bir benzetme yapayõm: Lezzetli görünümlü bir helva yaptõk. Aslõnda özenseydik, gerçekten lezzetli olabilirdi. Bütün malze- meler elimizin altõndaydõ, ama kullanmadõk. Neyse ki misafir- ler, “hiç yoktan iyidir” diyen, kanaatkâr insanlar. Zaten ilk helvayõ yediğimiz günden bu- güne tam 28 sene geçmiş; önemli bir yõldönümünü kutlu- yoruz! 2. Şimdi eksik malzemeli helvamõza birkaç damla zehir damlatalõm ve sõcak sõcak ser- vis yapalõm. 3. Helvayõ yiyip zehirlenen misafirler, sizce hâlâ “Yetmez ama evet, hiç yoktan iyidir” derler mi? 4. Lütfen bir daha düşünelim. Kendimiz için değilse bile, ço- cuklarõmõz için, torunlarõmõz için sağduyuyla düşünmeyi, duygularõmõza kapõlmadan de- ğerlendirme yapmayõ deneye- lim. Bir an için hangi siyasi partiye oy vermeye meyilli ol- duğumuzu unutalõm. 12 Eylül 2010’da bir dönemliğine kim iktidar olacak, ona karar vermi- yoruz. 12 Eylül’de; bu ülkenin insanlarõ, bizim çocuklarõmõz, iktidar karşõsõnda ezilsinler mi, yoksa bağõmsõz ve tarafsõz hâ- kimlerin sağladõğõ güvenceyle başlarõ dik, onurlu bir yaşam mõ sürsünler, buna karar veriyoruz. CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 10 EYLÜL 2010 CUMA 16 REFERANDUM CEVAP: Örneğin: 1. İktidar partisinin yönetimin- deki bir belediyeye karşõ taksici Ali Bey’in, taksi durağõnõ kaldõ- ran belediye işlemine karşõ açtõğõ davayõ kazanmasõ mümkün ola- mayabilecektir. 2. Haksõz bir özelleştirme uy- gulamasõ sonunda işsiz kalacak Neriman Hanõm’õn, özelleştirme işlemine karşõ açtõğõ davayõ ka- zanmasõ mümkün olamayabile- cektir. 3. Katõldõğõ bir televizyon programõnda iktidar partisi genel başkanõnõ eleştiren halkõn sevgi- lisi sanatçõ Özge Hanõm’õn, hak- kõnda neden ceza davasõ açõldõ- ğõnõ anlayabilmesi, üstelik bir daha kendini konuk olarak ağõr- layacak herhangi bir televizyon kanalõ bulabilmesi mümkün ola- mayabilecektir. 4. Köşe yazarõ Haluk Bey’in “bu kadar da olmaz” başlõklõ yazõsõ üzerine tutuklandõğõnda, dersini öğrenmeden kendini salõ- verecek bir mahkeme bulabilme- si mümkün olamayabilecektir. 5. Üniversite öğretim üyesi sosyolog Ayşe Hanõm’õn, “Hiç- bir faşist rejim kalıcı olamaz” konusunu işlediği ders nedeniyle üniversiteden atõldõğõnda, üni- versitesine ve öğrencilerine geri dönmek için açtõğõ davayõ ka- zanmasõ mümkün olamayabile- cektir. 6. Avukat Veli Bey’in, ikti- dar partisine muhalif müvekki- lini savunurken verdiği dilek- çesinde yazdõğõ “Bu iddialar uydurma, deliller düzmece- dir” cümlesi sebebiyle hakkõn- da açõlan ceza davasõnda, “Sa- vunma hakkı kutsaldır, ana- yasa ve kanunlarımız bana savunma dokunulmazlığı ta- nımıştır” savunmasõnõ dinle- yecek bir hâkim bulmasõ müm- kün olamayabilecektir. 7. Bakkal Hamdi Bey’in, ikti- dar partisi ilçe başkanõnõn karde- şine karşõ açtõğõ alacak davasõn- da, davayõ çekinmeden, tarafsõz bir şekilde karara bağlayacak bir hâkim bulabilmesi ve alacağõnõ tahsil etmesi mümkün olamaya- bilecektir. 8. İşadamõ Fethi Bey’in, ikti- dar partisine yakõn bir şirketin aldõğõ bir kamu ihalesinde usul- süzlük yapõldõğõ iddiasõyla açtõğõ ihalenin iptali davasõnõ kazanma- sõ mümkün olamayabilecektir. 9. Siyasi açõdan zararlõ görülen internet sitelerine erişimi engel- leyen idari mercilerin uygulama- larõna veya yargõ kararlarõna kar- şõ hangi yasal yola gidilirse gi- dilsin herhangi bir sonuç almak mümkün olamayabilecektir. Za- ten bu yollara başvurarak kendi- ni “deşifre” edecek cesur kişi bulmak da epey zor olacaktõr. 10. Memur emeklisi Suphi Bey’in, ev hanõmõ Fatma Ha- nõm’õn, iş kadõnõ Neriman Ha- nõm’õn, hâkim Hulki Bey’in, avukat Veli Bey’in, milletvekili Rõza Bey’in, sanatçõ Perran Ha- nõm’õn, üniversite öğrencisi Ce- vat Bey’in telefonunun dinlendi- ği, e-postasõnõn denetlendiği, belki de yatak odasõnõn gözetlen- diği, özel hayatõnõn her anõna müdahale edildiği korkusu bit- meyecek, toplum içine düşürül- düğü paranoyadan bir türlü kur- tulamayacaktõr. Daha binlerce örnek yazabili- rim. Ancak ne anlatmak istedi- ğim çok açõk. “Yetmez ama evet!” Gelin şunu bir defa daha düşünelim mi? SORU 7 CEVAP: 1. Özgürlüğün kay- bedildiği yerde onurlu bir yaşam sürülemez, kalõcõ bir istikrar sağlanamaz. 2. Özgürlük olmaz ise ülkenin kaderini etkileyen kararlar, top- lumun denetimi olmaksõzõn yö- neticilerin/iktidar partisinin keyfi takdirine bõrakõlõr. 3. Yargõ bağõmsõzlõğõnõ yok eden, savcõlarõ teminatsõz bõraka- rak iktidara bağlayan düzenleme- ler, bu ülkede yaşayan ve yaşa- yacak herkesin özgürlüğünü doğ- rudan tehdit etmektedir. 4. İktidarõn eleştirilemediği, yanlõşa yanlõş demeye insanlarõn korktuğu, barolarõn, avukatlarõn, üniversitelerin, öğretim üyeleri- nin, gazetecilerin, demokratik toplum örgütlerinin susturulduğu bir ülkede istikrar olmaz; olsa ol- sa “korkulu bir sükunet” olur: Yönetenlerin baskõsõ altõnda ezil- miş, uysallaştõrõlmõş, hakkõnõ ara- ma hakkõ elinden alõnmõş, birey olma özelliğini yitirmiş insanlar, haksõzlõğa ve zulme karşõ sesleri- ni çõkartamayacaklarõ için onur- suz bir sessizliğe bürünürler. Anayasa değişikliğine hayır demek istikrarsızlık getirmez mi? SORU 9 Hâkim ve savcıları iktidara karşı teminatsız hale getiril- miş bir ülkede neler olabilir? SORU 11 CEVAP: 1. Yargõ bağõmsõzlõğõ, savcõ teminatõ yok edilerek darbeler önlenemez. 2. Yargõ bağõmsõzlõğõnõ yok eden, hâkim ve savcõlarõ iktidara karşõ teminatsõz bõrakan yeni düzenlemede, 12 Eylül faşist anayasasõnõ yapan darbecilerin sorumsuzluğuna dair geçici 15. maddenin kaldõrõlmasõ etik açõdan olumludur. Demokratik bir hukuk devletinin anayasasõnda darbecileri koruyan, darbeleri hoş gösteren hü- kümler yer almamalõdõr. 3. Bu değişiklik sonucunda 12 Eylül darbesini yapanlarõn yargõlanmalarõnõn önünün açõlõp açõl- mayacağõ tartõşmalarõna burada girmeyi ve ko- nuyu karmaşõk hale getirmeyi faydalõ görmüyo- rum. 4. Sonuçta şunu söylemek isterim: Anayasa değişikliğine ilişkin maddelerin içinden bir kõs- mõna evet, bir kõsmõna hayõr oyu verme hakkõ, hiçbir meşru gerekçe olmadõğõ halde halka tanõn- mamõştõr. Eğer böyle bir hakkõmõz olsaydõ, ben, geçici 15. maddenin kaldõrõlmasõna kesinlikle evet oyu verirdim. Ancak bir bütün halinde yapõ- lan oylamada, 12 Eylülcülere sorumsuzluk geti- ren madde kaldõrõlsõn diye, yüksek yargõyõ dahi siyasi iktidara bağlayacak, böylece geleceğimizi elimizden alacak, devleti başa çõkõlmaz bir baskõ ve zulüm aracõna dönüştürecek maddelere evet demeyeceğim; dayatmayõ kabul etmeyeceğim. Halkoylamasında “hayır” oyu vermek, geçmiş darbelere, darbecilere ve geleceğin darbe heveslilerine prim vermek midir? SORU 8 CEVAP: 1. Kanunlarda ne yazarsa yazsõn, kişilere hangi haklar tanõnõrsa tanõnsõn, bunlarõ somutlaştõracak olan hâkimlerdir. 2. Hâkimler iktidara bağõmlõ kõlõndõğõ takdir- de, anayasada ve kanunlarda yazõlõ olan haklar bütün anlamõnõ yitirir, birer temenniye, hatta al- datmacaya dönüşür. 3. Dolayõsõyla yargõ bağõmsõzlõğõnõ yok eden, hâkim ve savcõlarõ siyasi iktidara karşõ teminat- sõz bõrakan anayasa değişikliği paketinde yer alan ve “hak” olarak takdim edilen düzenleme- ler anlamsõz kalmaktadõr. 4. Kaldõ ki anayasa değişikliği paketi, Anaya- sa Mahkemesi’nin yapõsõnõ da değiştirmekte ve siyasi iktidara, yüksek mahkemenin oluşumunu dilediği gibi şekillendirme yetkisi vermektedir. 5. Öte yandan, diğer pek çok değişiklik, za- ten var olan hükümlerin ya da uygulamalarõn tekrarõndan ibarettir. Örneğin: a. Çocuklar, yaşlõlar, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri, malul ve gaziler lehine alõnacak tedbirler zaten eşitlik ilkesine aykõrõ değildir. b. Kişisel veriler, zaten anayasanõn, Türk Ce- za Kanunu’nun ve Türk Medeni Kanunu’nun korumasõ altõndadõr. Kişilerin “fişlenme”si hali hazõrda zaten yasaktõr. Buna rağmen fişleme yapõlõyorsa bu, devlet gücünü kullananlarõn yaptõklarõ bir hukuk ihlalidir. c. Ayrõca memurlara getirilen toplusözleşme hakkõnõn, grev hakkõ olmadan hiçbir anlamõ yoktur. Uzlaşma sağlanamamasõ halinde uyuş- mazlõğõ çözmekle görevli olacak Kamu Görev- lileri Hakem Kurulu’nun kimlerden oluşacağõ anayasada yer almamaktadõr. İktidara bağlõ ça- lõşacak bir kurulun memurlara herhangi bir gü- vence teşkil etmeyeceği açõktõr. 6. Kadõnlarõn statülerini geliştirmek için alõn- masõ gereken ve “pozitif ayrımcılık” olarak nitelendirilen tedbirler bugün de anayasaya ay- kõrõ değildir. Ancak neyin pozitif ayrõmcõlõk, neyin kadõnlarõ ikinci sõnõf insan yapan bir uy- gulama olduğuna son tahlilde mahkeme karar verecektir. Hâkimleri iktidara bağlanmõş bir ülkede fiilen bu kararõ verecek olan iktidardaki siyasi partidir. Evrensel ölçülere göre çağdõşõ olan kadõnlara mahsus toplu taşõm araçlarõ, ka- dõnlara mahsus lokantalar, kadõnlara mahsus parklar ve bahçeler, yalnõzca belirli işlerde ça- lõşma hakkõ veya kocanõn izni olmadan çalõşma yasağõ gibi uygulamalar pozitif ayrõmcõlõk ted- birleri olarak sunulur ise siyasi iktidara bağlan- mõş bir yargõ, bu insan hakkõ ihlallerine karşõ sessiz kalacaktõr. Anayasa değişikliği paketinde yer alan diğer düzenlemeler, yargı bağımsızlığı yok edilmesine rağmen, demokrasi yönünde olumlu bir adım olarak kabul edilebilir mi? SORU 10 Anayasanõn 51. maddesinin 4. fõkra- sõndaki “Aynı zamanda ve aynı iş- kolunda birden fazla sendikaya üye olu- namaz” hükmü yürürlükten kaldõrõlõyor. İlk bakõşta bir işçinin birden fazla sendikaya üye olmasõ lehe görünse de özellikle toplu iş sözleşmesi yetkisinin belirlenmesinde ciddi sorunlara ve belirsizliklere, yetki iti- razlarõna neden olacağõ kaygõsõ öne çõkõyor. Ayrõca “sarı sendikacılığı” da teşvik ede- ceği eleştirilerine neden oluyor. Buna kar- şõn, sendika kurma hakkõnõn genişletilmesi- ne yönelik ve sendika tüzüklerinin özgür- leştirilmesi önündeki kõsõtlayõcõ hükümler ise aynen korunuyor. Sendikanın önü kesilecek: Anaya- sanõn 53. maddesinin “kamu görevlilerinin kanunla kendi aralarında kurmalarına cevaz verilecek olan sendikalar ve üst ku- ruluşları, üyeleri adına yargı mercilerine başvurabilir” hükmünü içeren 3. fõkrasõ kaldõrõlõyor. Böylece, memur sendikasõnõn üyesi adõna hak arama ve yargõya başvurma yetkisinin kaldõrõlmasõ memurun aleyhine bir durum yaratacak. Memur ise idare ile tek başõna karşõ karşõya bõrakõlacak. Grev kırıcısı devreye girecek: Anayasanõn 54. maddesinin 3. fõkrasõndaki “Grev esnasında greve katılan işçilerin ve sendikanın kasıtlı veya kusurlu hare- ketleri sonucu, grev uygulanan işyerinde sebep oldukları maddi zarardan sendika sorumludur” hükmü ile 7. fõkrasõndaki “Siyasi amaçlı grev ve lokavt, dayanışma grev ve lokavtı, genel grev ve lokavt, işye- ri işgali, işi yavaşlatma, verim düşürme ve diğer direnişler yapılamaz” hükümleri yürürlükten kaldõrõlõyor. Grevlerde tüm öze- ne karşõn işyerlerinde grev sõrasõnda az da olsa bazõ tahribatlar olabiliyordu. Bu zarar- dan sendikalar sorumlu tutulurken şimdi so- rumluluk işçilere yüklenebilecek. Adı var ama gören yok: Anayasa- nõn 166. maddesine “Ekonomik ve sosyal politikaların oluşturulmasında hükümete istişari nitelikte görüş bildirmek amacıy- la Ekonomik ve Sosyal Konsey kurulur. Ekonomik ve Sosyal Konsey’in kuruluş ve işleyişi kanunla düzenlenir” fõkrasõ ek- leniyor. Ancak yasaya göre, her yõl toplan- masõ gereken konsey 3 yõldõr toplantõya bile çağrõlmadõ. Referandumdan çõkacak bir evet sonucunda kuvvetler ayrõlõğõ ilkesi rafa kalkacak, sivil toplum güçsüzleşecek Tek kuvvet AKP olacakANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Örgütlenme özgürlüğünün sağlanmadõğõ, temel haklar konusunda kõsõtlama- lar getiren, fişlemelere anayasal dayanak oluşturan, yargõyõ ele geçirme hedefini taşõyan, kuvvetler ayrõlõğõnõ terk eden anlayõşõ da taşõyan anayasa değişiklik paketinin halkoyuna sunulmasõ için geri sayõm başladõ. Tartõşmalara ne- den olan ve toplumsal uzlaşma aranmadan çõkarõlmak istenen anayasa paketindeki düzenlemelerden bazõlarõ şöyle: Fişlemeye anayasal dayanak Anayasanõn 20. maddesine, “Herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir. Bu hak; kişinin kendisiyle ilgili kişisel veriler hakkında bilgi- lendirilme, bu verilere eriş- me, bunların düzeltilmesini veya silinmesini talep etme ve amaçları doğrultusunda kul- lanılıp kullanılmadığını öğ- renmeyi de kapsar. Kişisel ve- riler, ancak kanunda öngörü- len hallerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller kanunla dü- zenlenir” hükmü eklendi. Kõ- sõtlamalarõn kişinin rõzasõ ile yapõlabileceği yolundaki düzen- leme, insan haklarõnõn vazgeçil- mezliği ile çelişki yaratacak uy- gulamalarõ ortaya çõkaracağõ belirtiliyor. Düzenlemenin fiş- lemeler için de anayasal daya- nak yaratacağõ savunuluyor. Bu teze dayanak olarak da her du- rumda değil, talep edildiğinde kişisel veriler korunacak olmasõ gösteriliyor. Talep edilene ka- dar her türlü kişisel veriler yo- luyla, fişlemelerin yapõlabilece- ği belirtiliyor. Bürokrata AKP kalkanı Anayasanõn 125. maddesine eklenecek “Yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hu- kuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olup hiçbir surette yerindelik denetimi şeklinde kullanılamaz” hükmüyle yargõ, devlet gücünü hükümet lehine kullanarak usulsüz veya yolsuz uygulamalara yol açan büro- kratlar için devre dõşõ bõrakõla- cak. Böylece Tüpraş’taki 750 milyon dolarlõk yolsuzluktan BOTAŞ’taki rüşvete, DSİ yöne- ticileri hakkõndaki yolsuzluktan Sağlõk Bakanlõğõ’ndaki 8 mil- yon liralõk kamu kaybõna, ben- zer pek çok olay Erdoğan veya hükümet üyelerinin isteğiyle so- ruşturulmadan kapatõlabilecek. AKP, “İdari yargı kamu yara- rı denetimi yapıyor, bunu ya- pınca küresel sermaye Türki- ye’ye gelmiyor, artı özelleştir- me yapamıyoruz, yaptıkları- mız iptal ediliyor” tezini savu- nuyor. Bu düzenlemeyle, bu alanlarõn da yargõ denetiminin dõşõna çõkarõlmasõ hedefleniyor. Geçici 15. madde 12 Eylül darbecilerinin yargõ- lanma yolunu kapatan geçici 15. maddesi kaldõrõlõyor. An- cak Kenan Evren başta olmak üzere darbecilerin yargõlanma- sõnõ sağlayacağõ iddiasõ pek çok yönden gerçeği yansõtmõ- yor. Madde kapsamõnda ka- lanlarõn yargõlanmalarõ söz ko- nusu olamayacak. Adalet Ba- kanõ Sadullah Ergin, darbeci- lerin yargõlanõp yargõlanmaya- cağõnõ zamanõn göstereceğine ilişkin sözleriyle, aslõnda yar- gõlamanõn yapõlamayacağõnõ üstü örtülü itiraf etmişti. SENDİKALAR GÜÇ KAYBEDECEK Hükümetin komiserleri Kamu denetçiliğinin getirilmesi öngörü- lüyor. Denetçiler Meclis’te çoğunlu- ğu bulunan ve ik- tidar partisince seçilmesi, özerklikleri- nin de bu- lunmamasõ nedeniyle denetçilerin yapacaklarõ iş- lerde iktidarõn et- kisinde kalma risk- lerine işaret ediliyor. Hükümetten bağõm- sõz hareket etmeleri- ne zor gözüyle bakõ- lan denetçilik, De- mokrat Parti döne- mindeki Tahkikat Komisyonlarõ’nõn farklõ bir versiyonu olarak niteleniyor. Kişi- ler ile idare arasõndaki şikâyeti çözmesi nede- niyle alternatif yargõ olarak niteleniyor. Daha önce Anaya- sa Mahkemesi’nin iptal ettiği kamu baş denetçiliği, anayasaya taşõn- mak isteniyor. Toplusözleşme aldatmacası Anayasa paketinde toplu iş sözleşme hakkı getirili- yormuş görüntüsü ve propagandası yapılıyor. An- cak grev hakkı tanınmıyor. Dolayısıyla da yapıla- cak olan bir “toplusözleşme” değil, nasıl oluşacağı hükümetin çıkaracağı yasa ile belirlenecek bir ku- rulun dayatması olacak ve buna itiraz edilemeyecek. İyileştirme gibi gösterilip sen- dikaların üyeleri adına yargı mercilerine başvurma hakkı da kaldırıldığı için mevcut hakla- rı daha da geriye götürecek bir durum ortaya çıkacak. Askeriyeye yönelik düzenlemeler
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle