Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ekonomi@cumhuriyet.com.tr
10 EYLÜL 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 13
CMYB
C M Y B
PARA-META-PARA
MUSTAFA SÖNMEZ
‘Yetmez Ama Evet’çiler
Kimlerdir?
Kendilerine “Yetmez ama Evet”çi diyorlar.
Damardan ve baştan AKP’liler ile AKP destekçisi
liberal solcular yan yana. İsimlerden bir bukle
aktarayım da terkibe maşallah çekin. Alfabetik
sıralamada AKP ideoloğu Anayasa Mahkemesi
Raportörü Osman Can’ın bir yanında Oral Çalışlar,
diğer yanında Oya Baydar var… Listeden bir demet:
Adalet Ağaoğlu, Ahmet Kekeç, Alev Erkilet, Alper
Görmüş, Atilla Aytemur, Avi Haligua, Aydın Engin,
Ayhan Aktar, Ayşe Günaysu, Bahri Bayram Belen,
Baskın Oran, Bayram Bozyel, Bülent Somay,
Cafer Solgun, Celal Yıldırım, Cengiz Aktar,
Cengiz Algan, Çağatay Anadol, Demiray Oral,
Dilek Kurban, Emre Aköz, Erdağ Aksel, Ergin
Cinmen, Ergun Özbudun, Erol Katırcıoğlu,
Fadime Özkan, Ferhat Kentel, Garo Paylan,
Görkem Yeltan, Gülçin Avşar, Gülden Sönmez,
Gürbüz Özaltınlı, Halil Berktay, Hayko Bağdat,
Hilal Kaplan, Jale Mildanoğlu, Kerem Kabadayı,
Kezban Hatemi, Lale Mansur, Leman Yurtsever,
Leyla İpekçi, Markar Esayan, Mehmet Altan,
Mehmet Rasgelenler, Mehmet Uçum, Mithat
Sancar, Mustafa Paçal, Mustafa Şentop,
Necmiye Alpay, Oral Çalışlar, Osman Can, Oya
Baydar, Ömer Laçiner, Perihan Mağden, Roni
Margulies, Salih Tuna, Sami Evren, Seydi Fırat,
Sezai Temelli, Sinan Özbek, Şahin Alpay, Şenol
Karakaş, Taner Ziya Koçak, Tatyos Bebek,
Tuğbay Öz, Turgay Oğur, Ümit Kardaş, Ümit
Şahin, Yalçın Ergündoğan, Yasemin Çongar,
Yasemin Göksu, Yıldıray Oğur, Yıldız Önen, Yıldız
Ramazanoğlu, Yücel Sayman, Zaycan Akış,
Zeynep Tanbay…
“Liberal” ya da kendini “hâlâ” solcu, sosyalist
olarak tanımlayanlar, pazar günü oylanacak paket
için “Yetmez” diyorlar ama evet oyu kullanacaklarını
da ekliyor. Bu gruptaki küçük bir parti EDP’nin
afişine rastlamış olabilirsiniz: AKP Zihniyetine Hayır,
Referanduma Evet… Nedir bu lahana turşusu, perhiz
meselesi?.. “Yetmez” demekle, paketteki olumlu
şeylere oy verdiklerini, kalanına da güya şerh
koyduklarını ifade ediyorlar. İkiyüzlülük burada
başlıyor işte. Aslında “şerhsiz, koşulsuz evet”
diyorlar; ama mahcup ve utangaç bir şekilde...Bir
kere, “Yetmez” demek, “daha” demektir. Yani,
paketinizde olumlu şeyler var ama keşke daha çok
şey olsaydı deyip paketin içeriğine onay vermektir.
Peki, neye onay verdiklerinin farkındalar mı? Ya da
bu paketin neler götürdüğünün farkında değiller
mi? Pakette “yüksek yargı”yı tasfiye etmeye “evet”
derken, bu bir yargı demokratikleştirmesidir,
diyebiliyorlar mı? Demokratikleşme, yargının
bağımsızlığı ve tarafsızlığının güçlendirilmesiyle
sağlanır. Oysa pakette tam tersine , yürütmeye tabi
kılma var. Yargının, siyasi iktidar üzerinde kontrol ve
dengeleme görevini ifa etme yeteneğinin yok
edilmesi var. Bağımlı yargı ile demokrasi olur mu?
İktidarın daha da güçlendirilmesi anlamına gelen bir
düzenlemeye “yetmez, daha…” denir mi? Bu nasıl
solculuktur? Solcular, iktidarın merkezden yerele
dağıtılmasını, denetlenebilir olmasını savunur,
güçlenip merkezileşmesini değil.
“Yetmez ama evet”çiler, “boykotçular” gibi
yapsalardı, bu satırları yazmaya gerek kalmazdı. Ne
diyor boykotçular, BDP’liler? Yüzde 10 seçim
barajını indirmiyorsanız, Kürt meselesine bir reform
getiremiyorsanız, bana hitap etmiyorsunuz, Evet-
Hayır sorunuza da cevap vermiyorum, diyor.
Yetmeyeni olumlamıyor. Kendi içinde tutarlı bir tavır.
Yetmez ama Evet’çilerde böyle bir tutarlılık yok,
gerçekte ise bütün dertleri, “hayır” diyenlerle değil,
AKP’lilerle fotoğraf karesine girmek. Ama bu
fotoğrafa girerken de -şimdilik- utangaçlar,
mahcuplar, pek iyi de hissetmiyorlar. Ruhsal
durumlarını analiz etmeli. Bakın yukarıdaki listeye, ne
göreceksiniz: Bazısı, daha baştan AKP’li. Kader
ortağı olmuş AKP ile, Fethullahçılarla, dönüşü yok.
Bunlar, Yetmez ama Evet’çi listesine “namuslarıyla”
girmişler. Peki, diğerlerine ne demeli? Kimisi 12
Mart, 12 Eylül darbelerinin travmasını atamamış,
yılları bulan bir depresyonla yaşıyor, “sınıfsal” olanı
bırakmış, “sivil olsun da, çamurdan olsun”
saplantısıyla kendine bir vizyon örmüş. Bu sivil
toplumculuğu Özal ile başlatmış, RTE ile
sürdürüyor. Gözü ne sömürü görüyor, ne doludizgin
faşizme gidiş… Askeri vesayet kalksın ama yerine
gelen? Umurunda değil. Sivil dikta dediğinde dudak
büküyor. Seni Ergenekoncu, diyor. Kimisi de ahir
ömründe, solcu olarak başaramadığı “düzeni yıkma”,
askerlerden hesap sorma işini bugün İslamcılar
yapıyor yanılsaması, zavallılığı içinde. Geçmişle ilgili
takıntıları, yaşanmış ve yaşanmakta olan hayal
kırıklıkları, birçoğunun gözüne perde indirmiş. Çoğu
için sosyalizm, köklü bir düzen değişikliği değil artık,
bir “yönetişim” imkânı… SSCB sonrası ideolojik
bozgunu sömürmek için bunların birçoğuna paye
dağıtan Fethullah üniversiteleri, medyası, vakıfları,
AKP’nin elindeki devlet kurumları vb, bu şaşkınları
manipüle etmekte hiç zorlanmadı.
Ne denebilir ki? En azından önemli bir kısmına
“Yetmez ama Evet”teki ikiyüzlülük bir karakter
olarak yapışıp kalır, kolay kolay değişmez… Örtülü
AKP’lilik, mahcup bir destekten arsız bir savunmaya
dönüşebilir, saflarını sıklaştırıp iyice emeğin karşısına
geçerler. Ya da pişkince, liberalleşmiş bir CHP
bulurlarsa, oraya da tornistan yaparlar. Bu kez de
CHP’ye, “Yetmez ama Evet” derler… Hiç
şaşırmayın…
mustafasnmz@cumhuriyet.com.tr
http://mustafasnmz.blogspot.coms
HAKSEN: Memurun alõm gücü 50 yõl önce çok daha iyiydi
Putin’in ‘varõz’ açõklamasõna karşõn Samsun-Ceyhan’daki sõkõntõ, Akkuyu Nükleer Santralõ’na da yansõdõ
Ekonomi Servisi - Hak Sendikalarõ Konfede-
rasyonu (HAKSEN) tarafõndan yapõlan araştõrma so-
nucuna göre memurlarõn 50 yõl önceki alõm gücünün
gerisinde olduklarõ ortaya çõktõ.
Hak Sendikalarõ Konfederasyonu memurlarõn
alõm gücüyle ilgili yaptõğõ araştõrmada, memurlarõn
50 yõl önceki alõm gücünün gerisinde olduklarõ or-
taya çõktõğõnõ belirtti. Araştõrmada, 1960 yõlõndan iti-
baren 2010 yõlõna kadar geçen 50 yõlda 10’ar yõllõk
dönemlerdeki memur maaşlarõ ve et fiyatlarõ baz alõ-
narak yapõlan araştõrmaya göre memur maaşlarõndaki
artõş et fiyatlarõna oranla yüzde 21 geride kaldõ. Araş-
tõrmada, 1960’ta 303 TL maaşla 61 kilogram et ala-
bilen memurlarõn 2010’da 1350 TL maaşla 50 ki-
logram et alabildiğine dikkat çekildi. Araştõrmada,
10 yõllõk dönemler içerisinde memurlarõn alõm gü-
cünün en fazla 1980’de düştüğü belirtilerek “1970
yılındaki 368 TL memur maaşıyla 33 kilogram et
alınırken 1980 yılındaki 5 bin 400 TL maaşla an-
cak 18 kilogram et alınabiliyordu” denildi.
HAKSEN Genel Başkanõ Ayhan Çivi, araştõr-
manõn önemli bir gerçeği ortaya çõkardõğõnõ belirte-
rek “Memurları enflasyonun altında ezdirmeye-
ceklerini söyleyen hükümetler, büyümeden kay-
naklanan refah payını memurdan esirgemişler-
dir. Son yirmi yılda memurun alım gücündeki ar-
tış reel olarak yüzde 4 olmuştur. Biz hâlâ 50 yıl
önceki alım gücümüze ulaşmak için çalışıyoruz.
Bu durum iktidarların memura bakış açısının so-
mut bir göstergesidir” dedi.
Memurlarõn haklarõnõn
en çok 1980 darbesinin
ardõndan gerilediğine
dikkat çekilen
araştõrmada, 1960 yõlõnda
61 kilo et alabilen
memurun bugün ancak 43
kilo alabildiği belirtildi.
BAHADIR SELİM DİLEK
ANKARA - Rusya Başbakanõ Vla-
dimir Putin’in “Erdoğan’a bu projeye
katılacağımıza söz verdik, öyle de ya-
pacağız” açõklamasõna karşõn, Türki-
ye ile Rusya arasõnda “son dönemin en
büyük kazanımlarından biri” olarak
gösterilen Samsun-Ceyhan petrol bo-
ru hattõ konusunda ciddi sõkõntõnõn ya-
şanmakta olduğu ortaya çõktõ.
Sõkõntõlar nedeniyle, Akkuyu Nükleer
Santralõ’na ilişkin süreç de çõkmaza gi-
rince, Kremlin, Başbakan Yardõmcõsõ
İgor Seçin’i Türkiye’ye gönderme
kararõ aldõ. Seçin’in gelecek ay Anka-
ra’ya gelmesi bekleniyor.
Yabancõ diplomatik kaynaklarõn ver-
diği bilgiler, Samsun-Ceyhan ve Ak-
kuyu Nükleer Santralõ’na ilişkin olarak,
görünenin aksine işlerin çok da yolunda
gitmediğini gösterdi. Gerek Samsun-
Ceyhan’õn inşaasõndaki altyapõ sorun-
larõ, gerek hattõ dolduracak petrole
ilişkin sõkõntõlar ve bu bağlamda Kazak
petrolünün fiyatõ nedeniyle yaşanan pü-
rüzler, iki ülke arasõnda yapõlan teknik
görüşmelerin çõkmaza girmesine neden
oldu. Edinilen bilgilere göre görüş-
melerde Türk tarafõ, Samsun-Ceyhan’õ
yapacak olan konsorsiyumun önünün
daha da fazla açõlmasõ için çaba gös-
terdi. Bu da, Rus tarafõnõ rahatsõz etti.
Sõkõntõ son olarak kendisini İstan-
bul’da 1 Temmuz’da yapõlan ve yatõ-
rõmcõlarõn da katõldõğõ yuvarlak masa
toplantõsõnda ortaya çõkõnca, Rusya’nõn
devlet petrol boru hatlarõ şirketi Trans-
neft’in başkanõ Nikolay Tokarev,
Türk tarafõnõ görüşmelerde tek taraflõ
çõkarlarõnõ dayatmakla suçladõ ve “Bu-
na razı olamayız. Ya gerçeklerden
yola çıkıp sorunu halletmeliyiz ya da
lafları çarpıtmaya bir son vermeli-
yiz” diyerek sert bir açõklama yaptõ.
Sorunun krize dönüşmesi, Moskova
yönetiminin iki ülke ilişkilerinde kar-
şõlõklõlõk çerçevesinde ele aldõğõ Akkuyu
Nükleer Santralõ’nõn yapõmõ konusun-
daki süreci de olumsuz etkilemeye
başladõ. Samsun-Ceyhan’da ilerleme
sağlanamamasõ nedeniyle, Akkuyu’da
da süreç donduruldu.
Akkuyu sahasõnda bir nükleer güç
santralõnõn tesisine ve işletimine dair an-
laşmanõn geçen haziranda imzalan-
masõndan sonra, inşaatõn başlamasõ
bekleniyordu. Ancak, Samsun-Cey-
han’daki sõkõntõ nedeniyle, inşaatõn
başlamasõnda da gecikme yaşandõ.
Gerek Samsun-Ceyhan’õn inşaasõndaki altyapõ sorunlarõ, gerek
hattõ dolduracak petrole ilişkin sõkõntõlar ve bu bağlamda Kazak
petrolünün fiyatõ nedeniyle yaşanan pürüzler, iki ülke arasõnda
yapõlan teknik görüşmelerin çõkmaza girmesine neden oldu.
Rusya ile sessiz kriz
LÜKS OTOMOBİL PAZARI HIZ KESMİYOR
Bu yõlõ Ocak-Ağustos döneminde lüks oto-
mobil satõşlarõ, önceki yõlõn aynõ dönemi-
ne göre yüzde 55 oranõnda arttõ. Bu yõlõn
8 ayõnda lüks segment (E) ve üst lüks seg-
mentte (F) toplam satõşlar 11 bin 700
adet civarõnda olurken, geçen yõlõn aynõ dö-
neminde ve segmentte-
ki satõşlar 7 bin 524 ol-
muştu. Üst lüks olarak adlandõrõlan F sõ-
nõfõnda satõşlar geçen yõlõn aynõ dönemine
göre yüzde 21 artõşla 1761 adetten 2 bin
133 adete çõktõ. Burada ağõrlõğõ SUV mo-
deller oluşturdu. E (lüks) sõnõfta ise satõş-
lar ise geçen yõlõn aynõ dönemine göre yüz-
de 66 oranõnda arttõ. Yõlõn 8 aylõk döne-
minde Audi 5 bin 840 adet, BMW 4 bin 617
adet, Chrysler 126 adet, Jaguar 142 adet,
Mercedes-Benz 8 bin 913 adet, Porsche 219
adet, Saab 2 adet otomobil sattõ. 2009 yõ-
lõnda 17 adet Ferrari ile Masera-
ti ve 8 adet Bentley satõlõrken bu
yõlõn 8 ayõnda 14 Ferrari ve Ma-
serati ile 8 Bentley satõldõ.
Yapõ Kredi Kredi Kartlarõ Pazarlama Direktörü Serkan Ülgen, di-
ğer kitlelere kõyasla daha düşük gelir seviyesinde olan gençlerde
kredi kartõ borcunun geri ödenmesi konusunda daha yüksek batak
oranõ beklenmesine rağmen öyle bir görüntü olmadõğõnõ, gençlerin
hem ödeme performansõnda hem de ürün kullanõmõnda sa-
dakat oranlarõnõn oldukça yüksek, borcuna sadõk bir kit-
le olduğunu kaydetti. Türkiye’de genç kitleyi üniver-
site öğrencileri ve genç profesyoneller olmak üzere iki
gruba ayõrdõklarõnõ kaydeden Ülgen, genç profesyo-
nellerin zaten gelirini belgeleyebildiğini ve limitlerin bu-
na göre belirlendiğini, üniversite gençlerinde kefilli ve ke-
filsiz şeklinde iki uygulamalarõnõn söz konusu olduğunu ifade etti. Ül-
gen, kefillide kefil olan kişinin beyan ettiği gelire gö-
re limit belirlediklerini, kefilsizde ise 500 lira fiks
bir limitle gençlere kart verdiklerini belirtti.
GİB 2 BİN 60 GELİR UZMANI ALACAK
Gelir İdaresi Başkanlõğõ (GİB),
2 bin 60 gelir uzman yardõmcõ-
sõ alacak. GİB’nin duyurusuna
göre, başkanlõkta görevlendir-
mek üzere, birinci grupta İstan-
bul için 2000 hukuk, siyasal bil-
giler iktisat, işletme, iktisadi ve
idari bilimler bölümlerinden me-
zun, ikinci grupta Ankara için 35
bilgisayar mühendisliği, endüs-
tri mühendisliği, elektrik-elek-
tronik mühendisliği, elektronik
mühendisliği, elektronik ve ha-
berleşme mühendisliği, yazõlõm
mühendisliğinden mezun, üçün-
cü grupta Ankara için 25 de ista-
tistik bölümünden mezun olmak
üzere toplam 2 bin 60 gelir uz-
man yardõmcõsõ istihdam edile-
cek. Giriş sõnavõ, yazõlõ ve sözlü
olmak üzere iki aşamalõ olacak.
Başvurular, 13 Eylül’de başla-
yõp 24 Eylül’de sona erecek.
Başvurular, elektronik ortamda
http://esinav.gib.gov.tr/eSi-
nav/adayGiris.jsp adresinde yer
alan ‘Gelir Uzman Yardõmcõlõ-
ğõ Giriş Sõnavõ Başvuru For-
mu’nun doldurulmasõ suretiyle
yapõlacak.
Obama’dan
vergi indirme
önerisi
Aoki:Türkiye,ÇinveHindistanolmaküzereAsyaülkeleriyledahaçokortaklõkyapmalõ
Konum iyi işbirliği yokELÇİN POYRAZLAR
WASHİNTON - ABD Başkanõ
Barack Obama, küçük işletmeler ve
orta gelirli halk için vergi indirimi ön-
gördüklerini açõkladõ.
Ekonomik krizden fazlasõyla et-
kilenen Ohio Cleveland’da bir ko-
nuşma yapan Obama ABD içinde
araştõrma ve geliştirme yapan şir-
ketlere 2011 yõlõ sonuna kadar ver-
gi indirimi önerisi getirdiklerini söy-
ledi. Obama böylelikle küçük işlet-
melerin fabrika ve teçhizatlarõnõ ye-
nileme fõrsatõ bulacaklarõnõ ve büyük
şirketlerin kârlarõnõ ABD’ye yönel-
teceklerini ifade etti.
Varsõl kesim için vergi indirimine
karşõ çõkan Obama, “Orta sınıfın
vergi indirimini kalıcı yapmalıyız.
Onların temel ihtiyaçlar için har-
cama yapması daha olası ve bu tüm
ekonomiyi güçlendirir” dedi.
Ekonominin yeniden büyüdüğünü,
mali piyasalarõn istikrara kavuştuğunu
ve özel sektörün son sekiz ayda is-
tihdam yarattõğõnõ söyleyen Obama,
kendi ekonomik planlarõnõn 3 milyon
ABD’liye iş sağladõğõnõ belirtti.
Obama’nõn işletmeler için vergi in-
dirimi ve daha önce açõkladõğõ altyapõ
projelerinin maliyetinin 180 milyar
dolar civarõnda olmasõ bekleniyor.
Fed: Büyüme yavaşlıyor
ABD Merkez Bankasõ (Fed), bü-
yümenin yavaşladõğõnõ açõkladõ.
Fed’in çeşitli bölgelerden aldõğõ
ekonomik verilere dayanarak ha-
zõrladõğõ “Bej Kitap” adlõ raporda,
ağustosta biten altõ haftada ABD
ekonomisinin büyümesinin “yaygın
yavaşlama işaretleri” gösterdiği
belirtildi.
Söz konusu dönemde konut piya-
sasõnõn sert şekilde etkilendiğine işa-
ret edilen raporda, “Ev satın alanlar
için vergi indiriminin haziran so-
nunda sona ermesiyle konut satış-
larının yavaşladığı” dile getirildi.
Uluslararasõ Ekonomi
Kurumu başkanõ, Türkiye’nin
coğrafi olarak bulunduğu
pozisyonu iyi kullanmadõğõnõ
vurguladõ.
ANKARA (AA) - Uluslararasõ Eko-
nomi Kurumu Başkanõ Prof. Dr.
Masahiko Aoki, Türkiye’nin, coğ-
rafi olarak bulunduğu pozisyonu
iyi kullanamadõğõ görüşünde oldu-
ğunu belirterek, gerek ekonomik,
gerek stratejik, gerekse bir enerji
koridoru ve medeniyetler köprüsü
olarak Türkiye’nin eşsiz bir pozis-
yonda bulunduğunu söyledi.
Türkiye’nin, gittikçe güç kaybeden
Avrupa Birliği’ne (AB) girme ça-
basõ içinde olmamasõ gerektiğini
vurgulayan Aoki, AB sürecinde,
gerekli düzenlemeleri zaten ger-
çekleştirdiğini, bundan sonra, As-
ya ekonomileriyle daha sõkõ bir iş-
birliği içinde bulunmasõ gerektiği-
ni anlattõ.
Türkiye’nin, Brezilya, Rusya, Hin-
distan, Çin ve Endonezya gibi
güçlü bir ekonomik performansa
sahip olduğunu belirten Aoki, bu
nedenle, Türkiye’nin, 2020’ye ka-
dar dünya üretiminin yarõsõndan
fazlasõnõ gerçekleştirecek olan
başta Çin ve Hindistan olmak üze-
re Asya ülkeleriyle daha çok işbir-
liği yapmasõnda fayda olduğunu
ifade etti. Aoki, Türkiye’nin, As-
ya’nõn yükselen güçleriyle işbirliği
yapmasõ halinde, 2020’de önemli
bir küresel güç haline gelebilece-
ğini iddia etti.
Türkiye’nin, ucuz Çin mallarõ ile re-
kabet etme gayreti içinde olmama-
sõ gerektiğini belirten Aoki, bunun
yerine, Ar-Ge ve eğitime daha çok
kaynak ayõrarak, sadece Türkler
tarafõndan üretilebilen rekabet gü-
cü yüksek ürünlere yönelmesi ge-
rektiği tavsiyesinde bulundu.
Okul alõşverişi cep yakõyor
EZGİ ÖZDAMAR/
BAHADIR BİLGE
Okullarõn açõlõş tarihinin bayram
ile aynõ zamana denk gelmesi ile
okul ve bayram alõşverişleri yurt-
taşõn cebini yakõyor. Okula yeni
başlayacak bir ilköğretim okulu
öğrencisi için geçen yõl 60 lira olan
okul harcamasõ, bu yõl 90 - 410 li-
ra arasõnda değişiyor.
Anaokullarõ ile ilköğretim 1.
sõnõflar bayramdan sonraki ilk pa-
zartesi olan 13 Eylül’de eğitim öğ-
retime başlayacağõ için okul alõş-
verişlerinin de ya bayramda ya da
bayram öncesi yapõlmasõ gereki-
yor. Okul alõşverişinde özellikle
dar gelirli yurttaşlarõn uğrak yeri
olan Mahmutpaşa’da ve birçok
zincir markette bir öğrencinin tüm
okul gereçleri ortalama 90 TL’den
satõlõyor. Alõşveriş merkezleri ve
ulusal müzik-kitap marketlerinde
ise aynõ alõşveriş 410 TL’ye kadar
çõkõyor. Kõrtasiye ürünlerinde ka-
lem, defter, silgi, suluboya, kuru-
boya, cetvel, sayma çubuğu gibi
pek çok üründe geçen yõlõn eylül
ayõndakiyle şu anki fiyatlar ara-
sõnda yüzde 10-30 arasõnda deği-
şen oranlarda zam görünüyor. Ka-
dõköy Çarşõsõ’nda faaliyet göste-
ren Güven Kitap & Kõrtasiye’nin
sahibi Osman Abacıoğlu, kâğõt fi-
yatlarõnda selülöz yokluğundan
kaynaklanan genel bir artõş oldu-
ğunu dile getirdi. Esnaf özellikle
giyim sektöründe piyasanõn ol-
dukça canlõ olduğunu, bayram
alõşverişi için gelen ailelerin ço-
cuklarõnõn okul alõşverişlerini de
karşõladõklarõnõ, bunun da iyi hiz-
met verememelerine neden oldu-
ğunu ve bu durumdan sõkõntõ duy-
duklarõnõ dile getirdi.
GENÇLER KREDİ KARTI BORCUNA SADIK
Ürün Fiyat aralıkları (TL)
Kalem 1 - 5
Defter 2 - 6
Silgi 1 - 3 TL
Suluboya 4 - 10 TL
Kuruboya 4 - 12 TL
Cetvel takımı 3 - 15 TL
Kalem kutusu 4 - 20 TL
Sayma çubuğu 2 - 7 TL
Suluk 3 - 20 TL
Kalemtıraş 1 - 7 TL
Çanta 15 - 90 TL
Beslenme çantası 5 - 30 TL
Ceket 20 -70
Pantolon 10 - 60
Gömlek 10 - 40
Kravat 5 - 15
TOPLAM: 90 - 410 TL