Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 8 AĞUSTOS 2010 PAZAR
6 HABERLER
Kahramanmaraş’tan tanõyoruzERDEM GÜL
ANKARA - Kürt sorununa ilişkin tartõş-
malarda, eşinin Türk kimliğine de vurgu ya-
parak “Biz ayrılamayız” sözleriyle dikkat-
leri çeken BDP Şõrnak Milletvekili Hasip
Kaplan, Dörtyol’daki olaylar başta olmak
üzere gündeme ilişkin çarpõcõ açõklamalar
yaptõ. Kaplan, Dörtyol olaylarõ için “Kah-
ramanmaraş katliamı” anõmsatmasõ yapar-
ken, “12 Eylül’ün hışmına en çok solcu-
lar, devrimciler ve Kürtlerin uğradığını”
belirtti. Kaplan, 12 Eylül’deki referandumda
boykot oranõnõn yüzde 40 olacağõnõ söyledi.
İnegöl ve Dörtyol olaylarõyla “Türk-Kürt
çatışması” tartõşmasõ bir kez daha gündeme
gelirken, ayrõlõk tartõşmalarõna kendi yaşamõn-
dan anlatõmlarla karşõ çõkan BDP’li Kaplan,
Cumhuriyet’in sorularõnõ yanõtladõ.
‘Eşim de ben de
12 Eylül’de işkence gördük’
- Kürt sorununda bir çatışmaya gidil-
diği, bu noktada ayrılığın da tartışıldığı
koşullarda, eşinizin Türk kimliğine de
vurgu yaptığınız “Biz ayrılamayız” açık-
lamanız ciddi yankı buldu. Eşinizle ha-
yatınızı birleştirmek anlamında bir ara-
ya geldiğiniz koşulları anlatır mısınız?
- Üniversitede okurken 78’li yõllarda eşimle
devrimci mücadelede tanõştõm, ben gençlik,
eşim kadõn alanõnda dernek başkanõ olarak ça-
lõşõyorduk. Eşimle tanõştõğõmda derneklerde
Kürtçe şarkõlar hep birlikte söylenirdi, hoşgö-
rü vardõ. Dünyayõ bakõş açõmõz gereği tüm
kültürleri, renkleri, kimlikleri ülkemizin zen-
ginliği sayar, farklõlõklarõ birlikte yaşamanõn
harcõ sayardõk... Derneklerde, sendikalarda
Kürt veya Ale-vi olan başka dinlerden, mez-
heplerden, etnisitelerden, devrimciler asla ay-
rõmcõlõk yapmazdõ, birlikte örgütlenme vardõ.
Bütün bu çalõşmalar barõşçõl, yasal, demokra-
tik çerçevede yürürdü. En politize günlerdi, 12
Eylül’ün hõşmõna da en fazla solcular, devrim-
ciler ve Kürtler uğradõ. Eşimle ben de 12 Ey-
lül’de gözaltõna alõnan, işkence gören, yargõ-
lanan 78’lileriz. Aradan geçen 32 yõla rağmen
düşüncemizde bir değişiklik yok, halklarõn öz-
gürlüğü, emekçilerin birliği, demokrasiyi çö-
zümün anahtarõ olarak gördük.
- “Etnik körlük”le, “etnik milliyetçilik”
arasındaki sınır nerede? TBMM’de etnik
nüfus sayımı istemeniz tartışma yarattı. Bu,
bir etnik milliyetçilik, ayrımcılık değil mi?
- Bir Kürt yurttaşõn anadilinde eğitim iste-
mesi neden õrkçõlõk olsun, kimliğini, kültürü-
nü yaşamak istemesi neden etnik milliyetçilik
olarak adlandõrõlõrsõn? Bir yurttaşõmõzõn aslõ,
kökeni inkâr edilerek, dini, mezhebi, kimliği
yok sayõlarak onun mutlu yurttaş olmasõ sağ-
lanamaz. Sol özgürlük anlayõşõ gereği ayrõm-
cõlõğa karşõdõr. Deniz Gezmiş idam sehpasõn-
da “Yaşasın Kürt ve Türk halklarının kar-
deşliği” demişti. Kürtlerin haklarõnõ savunan
sol, sosyalist, komünist çevreler baskõ gördü,
partileri kapatõldõ, cezaevlerinde yattõlar.
Atatürk döneminde de yapıldı
Cumhuriyet dönemi boyunca istatistikler
yapõlmõş, anadili, dini, mezhebi sorulmuş.
1927 yõlõnda, Atatürk zamanõnda ve son ola-
rak 1965 yõlõnda bunlarõn yapõlmasõ õrkçõlõk ve
ayrõmcõlõk mõydõ? Hayõr. Kamuoyunda, Kürt,
Çerkez, Ale-vi vb. sayõlarõ konusunda sağlõklõ
bir veri yok. Bugün çağdaş, gelişmiş ülkeler-
de toplumun farklõ kesimlerinin taleplerini be-
lirlemek için anketler, istatistikler yapõlõr. Sa-
yõlarõ yüz bini aşkõn Süryani varken bugün ne-
den on bin civarõnda, sormak lazõm. Milyon-
larca Alevi yurttaşõmõzõn inançlarõnõ özgürce
yaşamasõnõ istemesi neden yadõrganõyor? Mil-
yonlarca Kürt yurttaşõmõzõn kültürel haklarõnõ
nasõl yaşamak istedikleri, toplumsal barõş için
önemlidir. Bu nedenle bilimsel, sosyolojik
araştõrmalarõn yapõlmasõ faydalõdõr.
‘HALK TV CANLI YAYIMLADI’
Şahin’den
garip
savunma
SELDA GÜNEYSU
ANKARA - YSK’nin tarafsõz yayõn yap-
masõ yönünde uyardõğõ TRT Genel Müdürü
İbrahim Şahin, CHP Genel Başkanõ Kemal
Kılıçdaroğlu’nun açõklamalarõnõn TRT tara-
fõndan canlõ olarak yayõmlanmamasõna gerek-
çe olarak “Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları-
nın Halk TV’de canlı olarak verilmesi”ni
gösterdi. CHP’li Ali İhsan Köktürk, Şa-
hin’in açõklamasõnõ “ciddiyetten uzak ve ko-
mik” olarak nitelendirdi.
CHP Zonguldak Milletvekili Köktürk, ga-
zetemizde yayõmlanan, TRT’nin referandum-
da ‘evet’ kampanyasõ yürütmesiyle ilgili ha-
berler üzerine konuyu TBMM gündemine ta-
şõmõş, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn yanõtla-
masõ istemiyle soru önergesi vermişti. Kök-
türk, “Erdoğan ve Bülent Arõnç’ın konuş-
malarını canlı yayımlamak üzere sürekli
naklen yayın aracı ve ekibi görevlendirilir-
ken CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun
programlarının ajanslardan takip edilme-
sinin gerekçesi nedir” sorularõnõ yöneltmişti.
Soru önergesine yanõt veren TRT Genel
Müdürü Şahin, “Sayın Kemal Kılıçdaroğ-
lu’nun program ve açıklamalarına ilişkin
görüntüler Halk TV üzerinden basın kuru-
luşlarına dağıtılmaktadır. TRT de canlı
yayın ekibi görevlendirilmemektedir” dedi.
‘TRT inandırıcılığını yitirdi’
Köktürk, soru önergesine verilen yanõtõn
“kurumun inandırıcılığını yitirdiğinin açık
göstergesi” olduğunu vurguladõ.
‘MENDERES’İ İSTİSMAR ETTİ’
Cindoruk:
Erdoğansõkõntõda
ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) - DP Genel
Başkanõ Hüsamettin Cindoruk, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan’õn Aydõn mitinginde
27 Mayõs ihtilalinde idam edilen Başbakan
Adnan Menderes ve Maliye Bakanõ Hasan
Polatkan’a ilişkin anlattõklarõnõn yanlõş oldu-
ğunu belirterek “Ondan faydalanarak bir
‘Anayasaya evet’ kampanyası başlatması
sıkıntıda olduğunu gösteriyor” dedi.
Eskişehir DP İl Başkanlõğõ’nda basõn top-
lantõsõ düzenleyen Cindoruk, Erdoğan’õn Ay-
dõn mitinginde Menderes üzerinden oy topla-
maya çalõştõğõnõ söyledi. 27 Mayõs ihtilalinin
ardõndan idam edilen Polatkan’õn avukatõ ol-
duğunu anõmsatan Cindoruk, “Hasan Polat-
kan’ı burada istismar ederek, onun hak-
kında yanlış bilgiler ortaya koyarak oy al-
mak istemesini ayıplıyorum” dedi. AKP ik-
tidarõnda Türkiye’de yaşanmayan şeylerin ya-
şandõğõnõ ifade eden Cindoruk, şunlarõ söyle-
di: “Yaptıkları işler kimsenin aklına gel-
meyecek şeyler. Mahkemeleri siyasallaştır-
dığı zaman avukat tutacağınız zaman
AKP’li avukat arayacaksınız. Ya da AKP
il başkanından referans alacaksınız.”
CHP’NİN SORU ÖNERGESİ
AKP’nin Aydõn
mitingi TBMM’de
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP
İzmir Milletvekili Selçuk Ayhan, Milli Eği-
tim Bakanlõğõ bürokratlarõnõn görevli olarak
getirildiği Başbakan Tayyip Erdoğan’õn
Aydõn mitingini Meclis gündemine taşõdõ.
Ayhan, Erdoğan’a “Kurum müdürlerinin
birer AKP yöneticisi gibi çalışması, sizce
demokrasiye, hukuka, ahlaka ve etik de-
ğerlere uygun mudur” dedi.
Ayhan, Erdoğan’õn yanõtlamasõ istemiyle
verdiği soru önergesinde Söke İlçe Milli Eği-
tim Müdürü Mustafa Buğdayeken tarafõn-
dan gönderilen resmi yazõ ile temin edilecek
araçlarla tüm okul ve kurum müdürleri ve
müdür yardõmcõlarõnõn, Erdoğan’õn mitingine
katõlmalarõnõn istendiğini anõmsattõ. Ayhan,
“Partinizin mitingine kamu çalışanlarının
çağrılması kadrolaşmanın geldiği noktayı
mı göstermektedir” ifadelerini kullandõ.
‘Devletsilahbıraksındiyenolmadı’
Son günlerde İnegöl ve Dörtyol’da ya-
şanan saldõrõlar iyi tahlil edilmeli, kurt işa-
reti yapan, belli sloganlar atan “ülkücü” sal-
dõrgan bir grubun önceden organize oldu-
ğu saldõrõlarõ halkõn tepkisi olarak masum
görmek “alkol-kız-ticaret” gerekçesine
sõğdõrmak, korumak ve kollamak son derece
tehlikelidir. Asõl õrkçõ milliyetçilik budur. 12
Eylül öncesi aynõ kesim saldõrõlarda yer alõ-
yordu. Siyaset, yargõ güvenlik güçleri büyük
bir sõnavla karşõ karşõyadõr.“Doğulu” diye
Kürt yurttaşlarõmõzõn tümüne ayrõm yap-
madan, evlerine işyerlerine yönelik saldõ-
rõlar cana yönelmiştir. Ayrõm gözetmeden,
planlõ olarak saldõranlarõ Kahramanma-
raş’tan iyi tanõyoruz. Hukuk devletinde
kendini devletin güvenlik güçleri yerine ko-
yan, kendini ceza mercii olarak gören, geç-
mişte çetelerin benzeri õrkçõ faşist saldõr-
ganlõk, “etnik körlük” ve “etnik saldırgan
milliyetçiliğin” yegâne temsilcisidir.
- Devlet de silah bıraksın, PKK de, de-
niyor. Gerek iktidar, gerek ana muhale-
fet buna karşı çıkıyor. Devletin terör ör-
gütü karşısında silah bırakmasının söz ko-
nusu olamayacağı ifade ediliyor. O zaman
“barış”ı nasıl sağlayacağız?
- Devlet silah bõraksõn diye hiç kimsenin
açõklamasõ olmadõ, bizim de olmadõ. Do-
ğu ve Güneydoğu’dan 649 sivil toplum ör-
gütü “Eller tetikten çekilsin, operas-
yonlar dursun, PKK eylemsizlik kararı
alsın” diyor, benzeri açõklamalarõmõzõ çar-
põtanlarõ iyi niyetli görmüyoruz. Devletin
her zaman silahlõ gücü olacaktõr; iç ve dõş
güvenlik zorunludur. Ancak çatõşmasõzlõk
sürecini sağlamak, diyalog ve uzlaşõ ka-
nallarõnõ açmak barõşa giden tek yoldur. Si-
lahlarõn patladõğõ koşullarda aklõn, mantõ-
ğõn sesi duyulmuyor. Otuz yõldõr süren ça-
tõşma ortamõ toplumu germekte, son gün-
lerde yaşanan olaylarla “birlikte yaşamı”
sorgular bir sürece doğru evrilmektedir.
- Kürtlerin artık Türkiye’den ayrılmak
istememelerinde Batı’dan kopma fikrinin
soğukluğunun etkili olduğu görüşleri di-
le getiriliyor. Bu konuda neler söylersi-
niz?
- Bu ülkeyi beraber kurduk, ülkenin her
karõşõnda her vatandaşõn hakkõ var. Türki-
ye Cumhuriyeti’nin tapusu 73 milyon yurt-
taşõmõz adõna kayõtlõdõr. Birlikte yaşamayõ,
barõşõ ve demokrasiyi konuşmak yerine
ayrõlma fikrini ortaya atan “yöneten ırkçı
egemen elit” kesime karşõ halkõn birlikte ya-
şama arzusu güçlüdür.
“Halkların kendi kaderini tayin hak-
kının” birlikte yaşam içinde demokrasilerde
farklõ çözüm modelleri vardõr. Seçilmiş
travmalara yol verilmesi, linç kampanyalarõ,
õrkçõ saldõrõlar Yugoslavya’da olduğu gibi,
faşist milis rambolarõn saldõrõlarõ önlenme-
diği takdirde tehlikeli bir sürece girilmesi so-
nucunu doğurur, bunlarõ önlemek için yo-
ğun çaba sarf edilmeli, hukuk eşit ve adil iş-
lemelidir.
Referandumdaboykotoranıyüzde40’ıgeçer’
- Parti içerisinden kritik
konularda Öcalan’ın refe-
rans gösterilmesi yoğun eleş-
tiri konusu oluyor. Sizce
Öcalan’ın referans gösteril-
mesi doğru mu?
- BDP Meclis’te grubu olan
bir parti, çözümü demokratik
yollardan arõyor. Çatõşanlar ve
ellerinde silah tutan taraflar söz
konusu olunca, Öcalan’õn bu
süreçte önemli bir aktör oldu-
ğunu söylemek neden eleştiri
konusu olsun? IRA, ETA, Gü-
ney Afrika, Filistin gibi, bütün
örneklerde çatõşan taraflar di-
rekt veya dolaylõ görüşmenin
tarafõ oldular, aracõlar oldu.
1997 ve sonrasõ günümüze ka-
dar asker ve MİT kanalõndan
yapõlan görüşmeler olduğu bili-
niyor. Allah’õn bildiğini kuldan
saklamanõn ne gereği var?..
- Referandumda BDP taba-
nı sandığa gitmeyecek, dendi.
Son anda bir değişiklik olabi-
lir mi?
- Referandumun astarõ yü-
zünden pahalõ olmuş, amacõ dõ-
şõna çõkmõş, toplumu gerilime
sürüklemiştir. Bu durumda
“boykot” en doğru tavõr olarak
ortaya çõkyor. Boykotun yüzde
40’õn üzerinde olacağõnõ düşü-
nüyoruz, geri kalan yüzde 60
“evet” ve “hayır” olarak, bö-
lündüğünde yüzde 30’larda çõ-
kacak bir sonuç, bir iki puan ile
değişse bile milletin iradesini
temsil etmeyecek. Boykot so-
nucu sandõğa gitmeyenlerin
oranõ 12 Eylül referanduma
“evet” diyen ve 12 Eylül’e se-
rum verenleri, statükocu “ha-
yırcıları” da aşacak ve yeni bir
anayasanõn yolunu açacaktõr.
Hasip Kaplan’ın eşi Seba-
hat (Engin) Kaplan’ın değer-
lendirmeleri de şöyle:
30 yõlõ aşkõn süren evliliği-
mizde, yaşamõmõzõn bir bölü-
mü Batõ’da bir bölümü de Gü-
neydoğu’da geçti. En travmatik
süreçlerin yaşandõğõ günlerde
Güneydoğu’daydõm. Yakõlan
köylere, faili meçhul cinayetle-
re, göçlere tanõk oldum. Pek
çok dostum ülkeyi terk etmek
zorunda kaldõ, mülteci oldu.
Tutuklanan, gözaltõna alõnan
dostlarõmõn ardõndan ağladõm,
çocuklarõ dağa gidenler ya da
dağda öldürülenlere tanõk ol-
dum. Kõsaca, orada hayata dair
ne varsa acõ-tatlõ tanõk oldum,
insana dair ne varsa paylaştõm.
Ne beni Türk’üm diye dõşlayan
ne de eşimi Kürt diye benim
ailemde dõşlayan oldu. Çünkü
Kürt sorunu ülke sorunu ve bi-
reylerin kin ve düşmanlõklarõ
ile çözülmez. Korkmadan, de-
mokratikleşmeden korkmadan,
ötekileştirip düşman kamplara
ayõrmadan aydõnlõk düşünce-
lerle birbirimizin yüzüne bak-
mayõ becerebilmeliyiz. En
azõndan aile bazõnda biz bunu
becerebiliyoruz ve bu nedenle
de hayata müteşekkirim.
‘Biz ayrõlamayõz’ sözleriyle dikkat çeken BDP’li Kaplan İnegöl ve Dörtyol olaylarõnõ yorumladõ:
DİYARBAKIR (Cumhuriyet
Bürosu) - Demokratik Toplum
Kongresi (DTK) Genel Başkan
Yardõmcõsõ Yüksel Genç, “De-
mokratik çözüm ve barışa kapı
aralamak için, artık silah yerine
diyalog ve müzakere ile çözümün
önünü açmak için son bir şansa
hepimizin ihtiyacı bulunmakta-
dır” dedi. Genç, demokratik özerk-
lik talebinin tartõşõlmasõ gerektiği-
ni savundu.
Demokratik Toplum Kongresi
(DTK) 4. Olağan Kongresi dün
BDP Diyarbakõr İl Binasõ Vedat
Aydõn Konferans Salonu’nda baş-
ladõ. Kongreye, kapatõlan DTP’nin
siyasi yasaklõ Genel Başkanõ Ah-
met Türk, siyasi yasaklõ eski DTP
Diyarbakõr Milletvekili Aysel Tuğ-
luk, BDP Genel Başkanõ Sela-
hattin Demirtaş, BDP Genel Baş-
kan Yardõmcõsõ Gültan Kışanak
ile milletvekilleri, belediye baş-
kanlarõ, Türkiye Barõş Meclisi tem-
silcileri ve terör örgütü PKK lide-
ri Abdullah Öcalan’õn avukatlarõ
da katõldõ.
DTK Genel Başkan Yardõmcõsõ
Yüksel Genç, “Hükümet, Kürt
sorununda şiddet ve güvenlik
konseptine teslimiyet yaşarken
toplum milliyetçiliğin ve milita-
rizmin değirmenine yönlendiri-
liyor. Bir tür iç savaşın eşiğine ge-
tirilmek istenen Türkiye’de,
Kürtlere karşı linçler tertip edi-
liyor, toplum adeta bölünmeye
zorlanıyor. Kanımca son olarak
İnegöl ve Dörtyol’da yaşanan
olaylar herkesi vicdani, ahlaki, si-
yasi olarak da ciddiyete ve dü-
şünmeye davet eden olaylar dizisi
olarak duruyor. 30 yıldır kesin-
tisiz süren savaşın sonuçlarını ar-
tık toplum taşıyamıyor” dedi.
Diyarbakõr’da 649 STK’nin
“TSK’ye operasyonları, PKK’ye
eylemlerini durdurma” çağrõsõ
yaptõğõnõ, PKK’nin de daha önce 17
kez eylemsizlik kararõ aldõğõnõ
anõmsatan Genç, silahlarõn sus-
masõnõn da sorunu tam olarak çöz-
meyeceğini savundu.
Genç, demokratik özerklik tale-
binin tartõşõlmasõ gerektiğini be-
lirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eldeki tek somut çözüm öne-
risi olarak duran ve Türkiye’yi
birleştirme ve demokratikleş-
tirme projesi olarak tartışma-
ya açılan ‘Demokratik Özerklik’
talebi, adeta bilgi sahibi olun-
madan fikir sahibi olanlarca,
bölme projesi olarak sunul-
makta, üniter yapıyı bozacağı
iddia edilmekte, özerkliği sa-
vunanlar ihanet suçlaması ile
karşı karşıya kalmaktadır.
Kürtlerin tartışmaya açtığı öne-
riyi tehdit olarak değerlendi-
renlerin, Mustafa Kemal’in
Kürtlere özerklik verilmesine
yönelik yaptığı açıklamalara
bakmalarını öneriyorum.”
Demokratik Toplum Kongresi Genel Başkan Yardõmcõsõ Genç:
Özerklik talebi tartışılmalı BDP lideri Demirtaş:
Bu ay barõş ayõ olacak
BİTLİS (Cumhuriyet) - Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan’õ barõş ortamõnõn sağlan-
masõnda samimi olmamakla suçlayan BDP
Genel Başkanõ Selahattin Demirtaş, “İnşal-
lah ramazan ayına hayırlı haberlerle gire-
ceğiz ve barışın sağlanması için büyük ça-
ba sarf edeceğiz” dedi.
BDP’nin Bitlis’in Tatvan ilçesinde düzenledi-
ği mitingde konuşan Demirtaş, “Barışı ger-
çekleştirmek için, mübarek ramazan ayını
en iyi şekilde değerlendireceğiz. Her orucu-
nuzu açmadan önce ve her namazdan son-
ra, sizden dua bekliyorum. Halkımızın iste-
ğini herkesin duymasını istiyoruz. Bu halk
hiçbir zaman savaş, çatışma, kan ve gözyaşı
istemedi. ‘Yeter artõk’ diyoruz” diye konuştu.
Mitinge, BDP’li Bitlis Milletvekili Mehmet
Nezir Karabaş, Van Milletvekili Fatma Kur-
tulan, Hakkâri Milletvekili Hamit Geylani,
Iğdõr Milletvekili Pervin Buldan ile Muş Mil-
letvekili Nuri Yaman katõlõrken geniş güven-
lik önlemleri alõnmasõ dikkat çekti.
Cindoruk Eskişehir’de basın toplantısı yaptı.