23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
NerminAbadanUnatla yaşam koşusunukonuştuk M ile ‘Anayasa Kurucu eclis çözülür’ işi Bu kitaba imza atan Scdcrf Kabaş da öğrencinizdi... Sedef, 1992’de verdiğim “Medya ve Siyaset”dersimi alıyordu. İlk baştan itibaren dikkatimi her çekti, dersten sonra mutlaka beni gelip, bir basamakta sualler yakalar, sarardı. sene 0 çoculdara bir gazete yapmanın ne kadar zor olduğunu göstermek duvar gazetesihazırlanması için bir görevivermiştimöğrencilerime.Bu gazetedeolacaktı:Herkes bir sömestr şöyle duvar gazetesindenbir gün süreyle boyunca sorumlu olacakve o günün tüm gazetelerini önemıi makaleleriduvara satın alacak, kesip yerleştirecekti.Genci Yayın Yönetmeni da Sedef’iseçtik.Çünkü olarak Sedef ilgiliydi,içinde vardı bir kere. çok “Hocalann Hocası” larak o anılan Nermin AbadanUnat,hem yaşamıylahemde akademik b kanyenyleÖnemli irisim. Henüz14yaşındaTürkçe haldeokumakiçin bilmediği Türkiye’ye elmeyikafasına g koymuşve bunu başarmış. Ingilizce, Almanca, ransızca, F Macarcave Türkçebiliyor. ilkkadın Türkiye’nin gazetecilerinden. ilkkadın Türkiye’nin Emre siyasetbilimcisi. AhmetTanerKışlalı, Kongar, D Özkök, enizBaykal, Ertuğrul Baskın Oran,UnalBatu,Ünsal G Oskayve HasanCelal üzel gibi birçoktanınmışismin daha hocası.Sedef Kabaşimzalı Seçen Hayatını Kadın:“Hocalann Nermin Hocası” AbadanUnat adlıkitapta hem mücadelesi anlatılıyorhemde Türkiye’nin 80yılının panoramasıçiziliyor. NerminHocayageçmişten bugüneanayasa tartışmalannı sormadanedemezdik elbette. SedefKabaş’ın büyük emeğinesaygıylaNermin AbadanUnatileyaşamını konu alankitabınıkonuşurken asılağırlığıkaçınılmaz olarak adalet ve hukukkonulanna verdikbu nedenle. 11Gamze KDEMIR A oğaziçi Üniversitesi’nde yükseklisans dersleri ver vorsunuz, ondan bahsederek başlavalım sövleşiınize,anlatırmısınız? Birincisönıcstrde ellisenedir üzerinde çalıştığım,bir sürü yayın yaptığım “Göç ve İltica”; ikinci sömestrda “Dünya PolitikasınınAna, Güncel Konuları” üzerine, “Küreselleşmc” kibu yıl “Küresdlleşnıeİçinde Devletin üzerine voğunlaşacağınıRolü” “İs1am, Yeni Medya”üzcrinc Çevre, bağlantılı derslerveriyorum.Hukuken yarı bir zamanlı öğretim üyesiyim.Boğaziçi’ne gelmeminnedenlerinden biri üniversitenin rektörlüğünü de yapmış olan eski öğrencim Ergüder’in daveti. Buraya Ustün zaman daha rektör olmamıştı, geldiğim bölüm başkanıydı. 1990’dabenden yarı nımanli olarak ders vermemirica etti, ben de kabul ettim. “Hukuka Giriş” dersi ufuk turudur. Toplum hayatında hukukun yerini, önemini Rahmetli eşim YavuzAbadan gösterir. ile ilk karşılaşmamonun hukuka giriş dersini vermesidir. İçinde yaşadığmıız toplumun hukuk ve kamu hukuku hususi ayrımı ne demektir yani önce onu anlatıyor. Çünkü bireyler arasındaki ilişkileri,işte hususi hukukun bütün özellilderini sonra anlatıyor, da kamu hukukunda anayasa hukukundan başlayarakdevletlerhususi hukuku ve devletlerhukukunu. Birdenbire edindim o derste. Topluma bir gözlük bakarken hukuk ne yapar,neyi düzenlen duyumsadım. Bence siyaset.bilimi bölümlerinde, fakültelerindebir hukuka iletişim giriş dersinin okutulnıasılazını. Çünkü hukuka giriş dersi okutulmadığı takdirde insanlarınkafasında anayasada oturmuyor. VEULPIANUS YAVUZ ABADAN ilk eşiniz YavuzAbadan... Hocam, YavuzAbadan’ın öğrencilerinden biri olan babam da nasil lebiderya, efsane bir hoca olduğunu anlata anlata bitiremiyor. YavuzHocayı size tüm öğrencileriadına söyleşimizdede mutlaka sormalı. Bizederse geldiğindekırk yaşında, Almanya’dan gelmiş, bitirmiş, hukuk profesörü Richard llonig’in kitabını etmiş bir hocaydı. Yavuz’un tercüme okuttuğu kitap mutlaka Türkçeye çevrilip öğrencilereverilmeli.Derse ve sınıfa fevkaladeydi.Hususi hukuk nedir, amme hukuk nedir özümsetti.Hem fertler arasındaki,hem fert ile devlet arasındaki ilişkiyimerkeze alarakhukukun felsefesini çizdihepimize, ufuk açtı. Meşhur Roma hukukçusu Ulpianus’unadalet tanımını öğretti en başta: “Adaletdürüst ve şerefli yaşamak,kimseyiincitmemek,herkese kendisine düşeni vermektir.” “Benkesinlikicüniversitelerdesiyaset psikolojisininokutulmasıgerektiğine inanı m yorum“sözünüzü açdr ısınız? Okutulmah çünkü liderlerin şahsiyetlerimal oluyor,bazen bedel hepimize bazen ödüyoruz, kazanım sağlıyoruz.Gelişmiş parlamenter sistemlerdedahi liderlerin şahsiyetlerişekillendirirsiyasethayatını. iletişimfakülteleriyle,siyasetbilimiokutan fakülteler için çok gerekligörüyorum. Siyaset psikolojisindeele alınan hususlar liderlik evkisinegelmişolan kişilerin m itibaren aileleri,büyüdülderi çocukluktan ortam, yapılarıgibi unsurları inceler; Çok önemlidir, meselaHitler’i düşünün, üvey baba dayağıylabüvümüş bir çocuğun ve şiddete otorite bağımlılığınaeğilimi şaşırtmaz insanı. “TROÇKI Ankara‘daen son verdiğmizdersin ve Siyaset“tLOğrencileriniz koı hoş bir sürpriz yapmış size. Kışlalıda ön sıralarda oturmuş değil mi? Evet. Ahmet Taner Kışlah,Türker Al. tan, SerpilUşür Sancar, Eser Köker, Levent Köker, Deniz Baykal,Ahmet Yücekök, Oya Tokgöz, AyselAziz,AydınUğur gibi öğrencilerimleson derste buluştuk. Kitapta kariyerinizkadar kökleriniz, büyüdüğünüz ortam, içselleştirdiğiniz çokdil1 iniz hatta Troçki’yekomşu olan ç’ocuk Nermin ‘ekadar pek çok koşut bilgiyle kaışılaşıyoruz.Kaçınılmazolarak yine de hukuk ağırlıklıkonuşacağızo nedenle bu soruda yaşamınızıno anlarından bahsedelim styonını. Tabii. Babamınailesi Saraybosna’dan gelip, Izmir’deKilkilikMahallesi’ne Babam Mustafa Süleymanoviç yerlcşnıiş. İzmir’de dünyayagelmiş.Annem Barones Emrede Karwinsky,bugünkü Polonya’yaterk etmiş olduğu Almanya’nın bölgede Stettinadli liman şehrinde bulunan doğmuş. Tarihe, müziğe.operaya ve güzel sanadara meraklıbir kadındı, ilişkimizi hiçbir zaman sıcakolamadı malesef.Ben Viyana’dadoğdum. Ailem yerleşmek üzere İstanbul’a Teşvikiye’ye taşmdığında 1930 küçücüktüm. yazınıBüyükada’dageçir. dik, kiraladığımızevin yanındaki evin bir bahçesinde,ağacınalçak ve uzun dalında süreklioturan bir adam vardı. 0 dalda oturup gelengidene kuşku ve endişeyle gözleyensürgündekiTroçki’ydi.Daha doğrusu ben onun Troçki olduğunu Dokuz sanıyorum. yaşımdaydımdolayısıyla onun o olduğunu çok sonra keşfettim. Acayipbir şeydibahçede oturmuyor, dalda oturuyor. Stalin’denkorkuyor, suikaste uğramaktan korkuyor tabii. Sonra bir Atatürk Büyükada’yageldiğinde, akşam Nizamaddesi’ndebir faytonda duran C Atatürk’e babam beni göstererek “Paşam,işte kızını” diyerektanıttı, hayalmeyal hatırli. yorum. Türkçem hemen hiç yoktu. Atatürk’ün çakmakçakmak gözleriniise hiç unutmuyorum. Hukuka geçersek,kitapta diyorsurnız ki ben bugün hilLfısıaF ediyorum, hukuka giriş deısinin verilmesiiçin illa hukuk fakükesi dersi olmasıgerekmez. [3> “ANAYASAÇMAZI KURUCU A I MECLİSLEÇOZÜLOR” 1876, 1921,1924,1961, 1961 Anayasası’nm değiştirilmişbiçimi ve 1982 Anayasası üzerealtı anayasa olmak düşünüldüğündeen demokratı 1961 kuşkusuz Anayasası. onu mumla arar hale Bugün gelmemize ışık tutması açısından bu dönemleri değerlendirir misiniz? Bir kere 1921 Anayasasıbir kuvvetler birliğianayasası.Kurtuluş Savaşı’nın zorunlu gördüğü bir anayasa,orada bütün bir ulus birleşiyor.Zaten ayrı bir kabine yok, Meclis’iniçindenseçilmişbakanlar yine Medis’leberaber çalışıyor.Bu anayasa olağanüstü durum anayasası,ulusun kendini savunma anayasası.Ama böyle devam edemezdi tabii. 1924Anayasasıeskisi ne göre gelişmişbir anayasadirfakat eksikliklerivar. Bir kere temel hak ve büyük hürniyederbalısi yok. Orada yürütmeye fazlabir yetkiveriliyor ama yürütmeyeçok fazla yetki verildiğinikabul etmek de mümkün değil en fazla yetkiverdiğiorgan yine yasama,yasarnayason sözübırakır. Burada bir parantez açmak istiyorum: Yavuz’un (Abadan) 1933’tesavunduğu doktora Türk 1924Anayasasıile tezi, Weimar Almanya’daki Anayasası’ndadevlet başkanının yetkilerive bunların karşılaştırması de şunları gösteriyor: üzerine. 0 tez Weimar Anayasasıbir taraftan Almanya’da bütün hak ve hürriyetleri orada sıralamış hatta nisbi temsilsisteminianayasaiçine koymuşyani çok daha demokratik gibi fakat gözüküyor meşhur 48’incimaddeyi Cumhurbaşkanı için yazıyor.0 madde de diyor ki: Cumhurbaşkanıgerek gördüğü takdirde, ülkede büyük çalkantilarolduğu takdirde bu maddeye dayanarak Meclis’i kapatabilir, yürütme ve yargılamayetkisini üzerine alabilirve Hitler tamamen bu maddeylegeldiyani tamamen yasal seçimden Ondan sonra birdenbire çıktı. Berlin’de Reichstag(AlmanParlamento ünlü Binası)yangınıçıktı ve Hitler bunu kullanarak muhaliflerinitemizlemekiçin kellandı, sosyalistler,yurtseverler, demokratlar hapishanelere atıldı. Cumhurbaşkanı Hindenburg ortalık karışıyordiyerek, 48’incimaddeyiuygulayarak parlamentoyu kapadı ve Hider’i Şansölyeyaptı.Böyle bir yetki aslave aslaTürk Anayasası’nda yok, Yavuztezinde anlatıyor.Yavuz için yazmayıplanladığını “Kırım’danGelen Bir Aydın” adlı bir kitapta bunu da Orada yazacağım. çok açık şekildegörülüyor ki 1924 Anayasasıhürriyetlerisıralamadığı için eksik; fakat cumhurbaşkanınaçok kisıtlı yetkiler vermesi açısındanAlmanya’ya göre çok demokrat. Hukuken orada Almanya daha diktatoıyal,Türkiye çok çok daha parlamenter orada. 1961 Anayasası’na gelince,zannedildiğigibi milli birlikçilerin haşarıgençlerle, fazla haşarı içinde olmayanyaşlılarınkotarıp pişirdiğibir şey değil. Mesela 1961Anayasası’ndanönce insanın istediği zaman yurtdışına çıkma, girme hakkı yoktu düşünün. İşçilerhep davet usulü gidiyordu. 1961Anayasasıbir sürü hak getirdi, mükemmel değildi ama geliştirilebilirdi.Dengelerisarsmayan, anlayışlayazılmıştı.Herkese ifade çoğulcu özgürlüğü tanıyordu, özerklik tanıdığı kurumlar vardı. TRT’yiözerk kılıyordu, özerk üniversiteleri kılıyordu.Eğitimtopluma b yayılmamıştı, u anayasanınnefesini Çevremerkezilişkisininiç içe kesiyordu. geçmesi merkez, gerekiyor.Oysa bugün yan çevre ve çevre var. Harran Ovası’ndakiDiyarbakıreldemlenmişdeğil. köyler ile Bunu yapamadık. Sonra 12 Mart geldi, Nihat Erim şah örtelim dedi, şal örtüldükten sonra da tabii o anayasaçok şeykaybetti. Çok gdliştirilebilirdi. önüp dolaşıpyine D mizaçlarageliyor.Nihat Erim benim hocamdı. acıbir şekilde hayatına son Çok verildi. türlü suikast menfur bir şeydir. Her Fakat Nihat Erim fevkaladegururlu ve kibirliydi. Seçkinciydi,inanmış bir demokrat değildi, otoriter idari tedbirlere taraftardı. Ben o zaman, 1954’teSiyasalBilgiler Fakültesi’ııe asistanolarak girdim.ABD’ye gitmeden evvelde onun doktora derslerine gidiyordum. Tabii çok fazla öğrenci yok, bir Bülent Daver isminde asistanbir de ben gidiyorduk. Bizebir şey anlatacak ümit ediyoruz falan ama o diye KİTAP SAYI 1088 SAYFA 16 CUMHURİYET
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle