Katalog

ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM’de görüşmeleri süren Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlõğõ, AKP’nin kendi istihbarat örgütlenme- sini oluşturduğu tartõşmalarõnõ berabe- rinde getirdi. Tasarõya göre, yapõlanma ilçelere kadar uzanabilecek. Hatta teş- kilatta yabancõlar da çalõştõrõlabilecek. Tartõşmalara yol açan Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlõğõ Yasa Tasa- rõsõ’na göre, güvenlik kuruluşlarõ ve il- gili kurumlar arasõnda terörle mücadele alanõnda gerekli koordinasyonu sağla- mak, bu alandaki politika ve uygula- malarõ değerlendirmek amacõyla Terörle Mücadele Koordinasyon Kurulu kuru- lacak. Kurul; İçişleri Bakanõ’nõn baş- kanlõğõnda, Genelkurmay İkinci Baş- kanõ, Jandarma Genel Komutanõ, MİT, Adalet, İçişleri ve Dõşişleri bakanlõklarõ müsteşarlarõ, Kamu Düzeni ve Gü- venliği Müsteşarõ, Emniyet Genel Mü- dürü ve Sahil Güvenlik komutanõndan oluşacak. Müsteşarlõk merkez teşkila- tõna; müsteşar, 2 müsteşar yardõmcõsõ, 6 daire başkanõ olmak üzere 94 kadro ihdas edilecek. Bu kadrolar, hukuk müşaviri, uzman, çözümleyici, prog- ramcõ, mütercim, veri hazõrlama ve kontrol işletmeni, mühendis, istatistikçi, sosyolog, psikolog, antropolog gibi unvanlardan oluşacak. Abdullah Çatlı örneği Müsteşarlõğa 94 kadro verilse de söz- leşmeli olarak da personel istihdam edilebilecek. Tasarõnõn en tartõşma yaratan bölümleri arasõnda, özel uz- manlõk isteyen konularda kadro kar- şõlõğõ olmaksõzõn, tam gün veya kõsmi gün veya belli bir konu veya proje ba- zõnda, konu veya projenin süresi ile sõ- nõrlõ olmak koşuluyla sözleşmeli per- sonel ve yabancõ uzman çalõştõrõlabi- lecek olmasõna ilişkin hüküm yer al- dõ. CHP’nin hukukçu milletvekili Atilla Kart, AKP’nin tasarõyla “mut- lak iktidarı” amaçladõğõnõ belirterek “Bu kişilerin nitelikleri hakkında hiçbir ölçü getirilmeyerek keyfi ve kontrolsüz bir istihdam alanı yara- tılıyor. Abdullah Çatlı ve arkadaş- larına da emniyet tarafından uzman kimliği verilmişti” diye konuştu. İktidarõn, düzenlemeyle, kirli ve ka- ranlõk ilişkilerini kurumsal hale dön- üştüreceğini savunan Kart, yabancõ uzman istihdamõyla istihbaratõn yurt- dõşõna açõk hale gelebileceği kaygõsõnõ dile getirdi. Kart, “Bu birimin İçişle- ri Bakanlığı teşkilatına eklenmesi, F tipi yapılanmanın ve AKP tipi istih- baratın, ilçe ölçeğinde yaygın hale gelmesinden başka anlama gelmez. Türkiye Cumhuriyeti Devleti içinde, AKP devletini kurumsal anlamda in- şa etme hamlelerinden birisiyle kar- şı karşıyayız. Dikta yapılanması ku- rumsal hale getirilmektedir” dedi. CMYB C M Y B 31 OCAK 2010 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Kayıp Çocuklar... Kuşların ve denizin uğultusunu dinliyorum bir kış sabahında... Göl kıyısında yürüyorum yağmur çiselerken. Göl masmavi ve uçsuz bucaksız. Anılarım bitti, anımsamak istemiyorum hiçbir şeyi. Bozbulanık yeşili bol bir yerde portakal, limon bahçeleri arasındayım... Tüm eller, tüm yüzler, tüm gözler sizin olsun... Sizin olsun ağır sözler... Bir çocuk şarkısı mırıldanıyorum... Üşümüş parmaklarında, buz tutmuş kirpiklerinde kaybolan çocuklarımızı arıyorum. Bingöl’de kaybolan bir çocuk, adı Zeynep’ti, unuttunuz mu yoksa? Çapakçur deresinde bulundu... Annesini ve babasını gördüm televizyonlarda, ağlıyorlardı... 13 yaşındaydı Zeynep ve boğularak öldü! Mardin’in Mazıdağı ilçesinde bir köy... Bir adam beş çocuğu alıp götürecekti, köylüler birden ayıldı... Kendini Milli Eğitim’de çalışan birisi olarak tanıtmıştı. Çocuklardan birisine sordu: “Siz hiç ameliyat oldunuz mu?” Köylüler duydu adamın sorusunu... Başına üşüştüler ve dediler ki: “Sen kimliğini çıkar ve göster önce?” Adam şaşırmıştı, kaçmak isterken yakalandı... Yine Şanlıurfa’da bir adam yaşları 16-17 olan gençleri topladı, onlara Avrupa’da iş bulacağını söyledi... Ailelerinden üçer-beşer bin Avro alıp, 20 çocukla ortadan kayboldu. Çocukları Sırbistan’a götürüp bıraktı. 20 çocuk şimdi orada hapiste! Göl kıyısında yürüyorum... İnceden yağıyor yağmur. Gökyüzü simsiyah, rüzgâr esiyor... Göğün bir oyunu bu biliyorum... Beni sindirmek istiyor... İçimden turuncular, maviler, yeşiller geçiyor. Ah şimdi Kaçkarlar’da olmalıydım, dağ çiçekleri arasında dolaşmalıydım. Kapatıp gözlerimi tanıdık bir ürperişi sarıp sarmalamalıydım. Karadeniz nasıl da hırçındır şimdi! Oysa ben göl kıyısında, portakal bahçeleri arasında, yağmurlu bir Akdeniz kasabasındayım. Kayseri’de Şeker Bayramı’nda kaybolan ve dört aydır bulunamayan çocukları düşünüyorum. Nerede o çocuklar? Kimler kaçırdı? Aydın’da iki ay önce kaybolan iki kardeşi düşünüyorum, annesinin ve babasının çığlığını: “Çocuklarımı böbrek avcıları kaçırdı, bulun onları!” Gök yırtılsa yıldızlar ortaya çıksa... Onlara baksam uzun uzun... Yeşil denizleri düşünsem... Balıktan dönen balıkçı teknelerini beklesem Taşucu’nda, Bodrum’da, Ören iskelesinde... Köyceğiz’de. Malabadi köprüsünde çocuklarla konuşsam uzun uzun... Gözlerinin içini hüzün değil, sevinç kasırgası sardığını görebilsem. TEKEL işçilerinin Ankara’nın karında, ayazında çadırlarda yaşadıklarını umursamayanların suratlarına bir şamar indirsem. Babalarını ve annelerini desteklemeye gelen çocukların ellerinden tutsam, başlarını okşasam! Yaşama, aşka dair şiirler okusam! Sınıfsal bilinç üzerine bir yazı yazsam! Barışa ve kardeşliğe uzanan yolu engelleyenlerle bir bir hesaplaşsam! Bir türkü olsam Toroslar’da, Dicle kıyısında halay çeken, Kızılırmak’ta Hasan Hüseyin Korkmazgil’le, Diyarbakır’da Ahmet Arif’le kucaklaşsam... Ucu denize çıkan yollarda ellerim ceplerimde dolaşsam; Sait Faik’in balıkçılarıyla konuşsam Burgaz’da... Onlara kayıp çocukları anlatsam! Ve Abdülkadir Bulut’un dizeleriyle seslensem: “Ne zaman oturup seni düşünsem/Öyle sessiz ve kendi başıma/Birden bağrış çığrış içinde/Çamurda oynayan bir çocuğun/Hayatı çıkar karşıma” Kayıp çocukları düşünüyorum yağmur altında dolaşırken... Ak bir dalganın ardından kumsala bıraktığı bir kabuk gibi anılarım. Oysa bir göl kıyısında yürüyorum! Kayıp çocuk sayısı 1657... 1095’i kız, 562’si erkek. Yaşları 8-18 arasında 85 çocuk ise “polise taş attıkları” için Diyarbakır’da hapiste... Mor menekşeler titreşiyor yüreğimin derinliğinde. Karanlık uğultusunda suların sesi yükseliyor birden... [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com 2008’de çöken kaçak Kuran kursunda ölen çocukların yakınları ‘Kimseden şikâyetçi değiliz’ dediler!.. Ergin: Artık tavşan çıkmaz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargõtay Cumhuriyet Başsavcõsõ Abdurrahman Yalçõnkaya’nõn “Partiler, kapatma davasõnõ hissederler” sözlerine Adalet Bakanõ Sadullah Ergin’den de tepki geldi. Kanal A televizyonunda sorularõ yanõtlayan Ergin, Yalçõnkaya’nõn “Partiler kapatma davasõnõ hissederler” şeklindeki sözlerine ilişkin bir soruya, “Bir daha bu şapkadan tavşan çõkmaz, yürüyen atõn başõna vurulmaz” diyerek tepki gösterdi. Ergin, Yargõtay Onursal Cumhuriyet Başsavcõsõ Sabih Kanadoğlu’nu da eleştirdi. Ergin, “Kendisi emekli bir yargõ mensubu, parlamentoda meşruiyetin kaynağõnda o yok, meşruiyetin kaynağõ millettir. O önce kendi meşruiyetine baksõn” dedi. ‘AKP herkesle kavgalı’ Yurt Haberleri Servisi - MHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Bülent Didinmez, AKP’nin toplumun tüm kesimiyle kavga içinde olduğunu söyledi. Didinmez, MHP Kilis İl Başkanlõğõ’nca düzenlenen istişare toplantõsõnda, AKP’ye yönelik eleştirilerde bulundu. Didinmez, “İktidarõn yaptõklarõ ortadadõr. İlk seçimde bunlarõn hesabõ sorulacaktõr. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hiçbir iş yapmayarak, geçmişle uğraşõyor. MHP’nin iktidar olduğu dönemle uğraşõyor. Sen ne yaptõn 7 yõlda? Ülkeyi yangõn yerine çevirdiniz. Sağa sola saldõrmakla iktidar olunmaz” dedi. Ayan’ın oğlu toprağa verildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün yaveri Hasan Fehmi Ayan’õn oğlu emekli Kõdemli Albay Mustafa Kemal Ayan’õn cenazesi Karşõyaka Mezarlõğõ’nda toprağa verildi. 86 yaşõnda vefat eden Ayan için Kocatepe Camisi’nde askeri tören düzenlendi. Törene, Ayan’õn kõzõ Mehtap Usta ve torunu Merve Usta’nõn yanõ sõra Anadolu Ajansõ Yönetim Kurulu Başkanõ ve Genel Müdür Dr. Hilmi Bengi, Genel Müdür Yardõmcõsõ Ahmet Tek ve Anadolu Ajansõ çalõşanlarõ ile yakõnlarõ katõldõ. Topbaş: Karar bize ulaşmadı İstanbul Haber Servisi - İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanõ Kadir Topbaş, metrobüs zammõnõn yürütmesinin durdurulmasõna ilişkin mahkeme kararõnõn henüz kendilerine ulaşmadõğõnõ belirterek, “Öngördükleri maddelere göre gereği neyse belediye yapacaktõr” dedi. Topbaş, “Mahkeme kararõ henüz gelmedi. Bizim yaptõğõmõz itiraz reddedildi. Yargõ süreci var. Kararõ bekliyoruz” diye konuştu. AKP’nin kendi istihbarat örgütlenmesini oluşturmaya çalõştõğõ iddia edildi ‘Diktakurumsallaştõrõlõyor’Görüşmeleri süren Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlõğõ Yasa Tasarõsõ’na göre, yapõlanma ilçelere kadar uzanabilecek. Hatta teşkilatta yabancõlar da çalõştõrõlabilecek. Yandaş sendikadan atama Eğitim Bir- Sen’in eski Genel Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri Coşkun, Talim ve Terbiye Kurulu üyeliğine getirildi. ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Eski İstanbul Bü- yükşehir Belediyesi Spor Genel Müdürü İlker Astarcı Baş- bakanlõk Müşavirli- ği’ne atandõ. AKP’ye yakõnlõğõy- la bilinen Eğitim Bir-Sen’in eski Ge- nel Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri İrfan Coşkun da Talim ve Terbiye Kurulu Baş- kanlõğõ kurul üyeli- ğine getirildi. Bazõ bakanlõklara ait atama kararlarõ Resmi Gazete’nin dünkü sayõsõnda ya- yõmlandõ. Tarõm ve Köyişleri Bakanlõğõ Teftiş Kurulu Baş- kanlõğõ’na, bakanlõk Başmüfettişi Metin Süerdem atandõ. Maliye Bakanlõğõ Maliye Başmüfettiş- liğine Yüksel Ak- yol, Sağlõk Bakanlõ- ğõ Başmüfettişliği’ne bakanlõk müfettişi Sıdıka Peri Şimşir getirildi. Milli Eği- tim Bakanlõğõ Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlõğõ Kurul üyeliklerine İrfan Coşkun, Sami Zey- bek getirildi. Coş- kun, AKP’ye yakõn- lõğõyla bilinen Eğitim Bir-Sen’de Genel Eğitim ve Sosyal İş- ler Sekreterliği gör- evi yapmõştõ. MEB BDP’nin umudu kongre DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bü- rosu) - BDP’nin 1. Olağanüstü Kongre- si için sürdürülen ça- lõşmalar sona erdi. BDP Diyarbakõr İl Başkanõ Mehmet Ali Aydın, kongrey- le büyük bir çõkõş yaparak tasfiye sü- recini boşa çõkara- caklarõnõ söyledi. BDP, 1. Olağan- üstü Kongresi’ni 1 Şubat’ta Ankara’da yapmaya hazõrlanõ- yor. Hazõrlõklar kap- samõnda Ocak ayõ- nõn ilk haftasõnda BDP Diyarbakõr İl Örgütü tarafõndan kurulan 8 kişilik Kongre Hazõrlõk Ko- misyonu’nun mer- kez ve ilçelerde yü- rüttüğü çalõşmalarõ sona erdi. Komisyon bir ay devam eden hazõrlõk sürecinde merkez ve ilçelerde çok sayõda halk top- lantõsõ düzenleyerek bilgi ve görüş alõş- verişinde bulundu. İstiklal Marşı’nı yarıda kesti KONYA (Cumhuriyet) - Konya Esnaf ve Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi’nin 56. Olağan Genel kurulu Konya Dedeman Otel’de yapõldõ. Genel Kurulu’nda divan başkanlõğõnõ yapan Karaman Esnaf ve Sanatkârlar Kredi Kefalet Kooperatifi Başkanõ Mehmet Arõ, üyelerle birlikte İstiklal Marşõ’nõn ilk kõtasõnõ okuduktan sonra marşõ yarõda kesti. Arõ, “Tamam, teşekkür ederim. İlk kõtasõyla da olur” deyince üyelerden tepki aldõ. Bunun üzerine Arõ, İstiklal Marşõ çalan cihaz olmadõğõ için yarõda kestiğini belirterek, “Vaktinizi fazla almamak için böyle yaptõm. Özür dilerim. İstiklal Marşõ 40 kõta da olsa okurum” diyerek kendini savundu. Arõ daha sonra İstiklal Marşõ’nõn iki kõtasõnõ üyelerle birlikte tekrar okudu.