Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 HAZİRAN 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Cemiyet
başkanları
İstanbul'da
• İstanbul Haber Servisi-
Çeşıtlı ıllerde kurulu
Gazeteciler Cemıyetleri'nin
başkanlan yann istanbul'da
bıraraya geliyor. Türkiye
Gazeteciler Cemıyetı'nden
(TGC) dün yapılan
açıklamaya göre, TGC'nin
da\etı üzerine İstanbul'a
gelen 37 Gazeteci Cemiyetı
başkanı. Basın Müzesf nde
saat 16.00'da düzenlenecek
olan toplantıya katılacak.
Toplantıda. Gazeteciler
Cemıyeti'nın güçbırlığini
gerçekleştırme \e buna
etkın bır ışlerlık
kazandırma vollan ıle
basının yavgın ve yerel
sorunları görüşülecek.
Çemıyet başkanlan 10
Hazıran günü de TGC'nin
50. kuruluş vıldönümü
törenıne katılacaklar.
Özel okul sınav
soruları
• İstanbul Haber Servisi -
Millı Eğitım Bakanlığı
Sınav Yürütme Kurulu.
Özel Okullar Sınavı'nda'kı
yanıtlarda yanlış olmadığını
bildirdi. Kuruldan dün
•yapılan açıklamada,
"Bılgısayar Eğitım ve
Hızmetlen Genel
Müdürlüğü Sınavlar Daire
Başkanhgı'ndan gönderilen
Özel Okullar Sınavı türkçe
testi 2. 14 ve 17. fen testı 4
ve 14. sosyal testı 20"nci
sorularla ilgılı velılerden
gelen itırrazlara karşı
hazırlanan raporlar
komuoyuna açıklanan
vanıtlarda hiçbır değışiklık
yapılmasına gerek
olmadığını göstermektedir"
denıldı.
DYP, Çölaşan'ı
yalanladı
• İstanbul Haber Servisi -
DYP Basın Merkezı dün
yaptığı vazılı açıklamada.
Emin Çölaşan'ın dünkü
köşesınde yayımladığı
iddıaların doğru olmadığını
açıkladı. Açıklamada.
"Çölaşanın vazısına konu
ertığı telefon. ne
başbakanlığı dönemınde ne
de bır başka dönemde Sayın
Genel Başkanımız Tansu
Çiller ve yakınları
tarafından
kullanılmamıştır" denildı.
ÖDP'den cezaevi
uyarısı
• İstanbul Haber Servisi -
ÖDP. Türkıve'nın çeşıtlı
cezaevlerindekı açlık
grevlennde tehlıkelı bir
döneme gırıldığinı bildirdi.
ÖDP'nın vaptığı vazılı
açıklamada. "Bu açlık
grevleri. cezaevlerindekı
vaşam koşullannı lyıce
ağırlaştırmayı hedefleven
genelgeler yayımlayan. eskı
polis >efı \e düşmüş
hükümetın Adalet Bakanı
Mehmet Ağar'ın.
tutuklulardan intikam alma
yönıindekı kararlılığının bır
ürünüdür" denildı.
İGSAŞ'ta
sözleşme tepkisi
• KOCAELİ(AA)-Grev
hakkı olmayan İstanbul
Gübre Sanayı Anonim
Şırketı'ndeİİGSAŞ),
Yüksek Hakem Kurulu
(YHK) tarafından
bagıtlanan toplu iş
sözleşmesınt veterstz bulan
ışçıler. Petrol-lş Sendikası
Kocaelı Şubesı'ni
suçlayarak. başka bir
şubeye bağlanmak
istediklerinı bildırdiler.
Sözleşmenın YHK'ya
gitmesınden Petrol-lş
Sendıkası Kocaeli Şubesı'nı
sorumlu tutan işçiler. Genel
"Merkez'e vollanmak üzere.
başka bır şubeve bağlanmak
istemıyle ımza kampanyası
başlattılar.
Açıklama
Avukat Halıt Çelenk,
gazetemizde yav ımlanan
'Mahır Çayan" adlı dızinin
.16.4.1996 günü çıkan
bölümündekı
"MDD'cilerin yayın organı
Türk Solu" başlıklı yazıyla
ılgili olarak bır açıklama
yaptı. Çelenk
açıklamasında şunları
kaydetti: "Yazıda "FKF
vöneticılerinden Ruhi Koç
ise bu dönemı şöyle
anlatıvor. Halit Çelenk'ler
Mihri Belli ile bırlıkte
hareket edıyorlardı. Bız de
onlarla birlikte hareket
etmeye. sonra da FKF'de
muhalefete başladık."
denilmektedir. Ben o
dönemde Mihn Bellı 'nin
avukatı>dım. Ve hakkında
açılan davalan izliyor ve
savunmanlığını
yapıyordum. Onun dışında
herhangı bır bıçımde
"bırlikte hareket'imız
olmamı^tır. Düzeltir
saygılar sunanm."
TürkboğazlanveHazarpetrolüAv GÜNDÜZ AYBAY (*)
Ele aldığımız konuya. önemlı bır yanılgıyı
ortava koyarak bu yanılgının açacağı
kapıdan gırmek ıstıyoruz. Bu yanılgı -belkı
de yakıştırma- şu tümceyle özetlenebilir:
"Türkiye, Hazar bölgesi petroliinün boru-
çizgisiyle (pipe-line) Iskenderun Körfezi'ne
taşınmasını sağlamak anıacıyla TBB'den
tankerlerin geçişini engellemektedir!"
Bu düşünceyı vabancılar (Ruslar. Yunanlılar
gibıi ılen sürdüğü gıbi Türklerden de
söylevenler vardır. Acaba gerçek midir bu
görüş?
Dıplomasının ınceltilmiş bır "pazarlık"
olduğu. bırbırlenne karşı öne sürülebilecek
kozları olan ülkelenn denge sağlayıcı
ödünlerle aralannda diploması yoluyla
uvuştuklan söylenır; bu bakımdan
Türkıye'nın boğazlar kozunu kullandığının
düşünülmesıni doğal karşılamak gerekır
Ancak TBB ıçin önlemler ıçeren tüzüğün
1994 vılı başinda çıkanlmasıyla noktalanan
gelişmeler hakkında verilecek kısa bılgı. bu
konudakı çalışmalann daha SSCB'nin
parçalanması olasıhğının akla bile gelmediğı
dönemde başladığını gösterecektir. Bu olgu
karşısında. tartışma götürmez bir gerçek
olarak şunun kabul edılmesı gerekecektır.
"TBB'den geçen gemiler ve çevre güvenliği
için önlemler ahnması düşüncesi \e bu
düşüncevi uvgulama girişimi. Türkive'de.
daha Hazar bölgesi petrulünün Batı'va
taşınması hiç kimsenin akhnın köşesinden
bile geçmediği bir zamanda ortava çıkmıştır."
Bunun tanıtı olarak üç olguvu analım.
1-Gemilerin TBB'den geçışınden doğan
tehlıkenin arttığını ve köklü önlemler
ahnması gereğinı ortava kovan ilk kapsamlı
rapor 1968 vılında Y. Denızcilik O
Mezunlan Derneğı'nce yayımlandı (O
tanhte "Independentza" -İ9'7
9- ve "Nassia"
-1994- tanker kazalan henüz olmamıştı •
2- 1987de Türk Kaptanlar Derneğf nce
hazırlanan "Boğazlar ve Marmara'da Trafik
Ayrım Diizeni Onerisi" başlıklı rapor.
Ulaştırma Bakanlığı'na sunuldu. Bu
raporda. hukuksal teknık gerekçeler ve
davanaklar gösterilerek TBBde -daha sonra
hükümetçe benımsenen ve Türk Boğazlan
Tüzüğü'ne konan- trafik aynm düzeni
kurulması önerilıyordu.
3-1990 vılında Llaştırma Bakanlığı.
Istanbul'da -40 kadar uzmandan oluşan- bır
komisvon kurdu. Komısyonun görevı
TBBde gıttıkçe büyüyen tehlikeve karşi
önlemler ıçeren bır tüzük hazırlamaktı Bu
çalı^ma vaklaşık üç yıl sürdü ve 1994
Öcağı'nda "Türk Boğazlan Tüzüğü" diye
kısaltılan tüzük yayımlandı
Görülüyorkı TBB'den -yalnız tankerlerin
değil'- bütün gemılenn geçışini dısıplın
altına alan düzenleme. yani Boğazlar
Tüzüğü. öyle bırden bire. alelacele
düşünülmüş bır önlem değıldir: onyıllarca
sürmüş bir düşunsel oluşumun ürünü olarak
ortava çıkmıştır. Bu nedenle. Türkıye'nın
TBBde güvenlıği arttırmak ıçın aldığı
önlemlerin Hazar bölgesi petrolünün Batı'ya
taşınması vönteminin belırlenmesi
müzakerelerinde bır koz olarak düşünüldüğü
iddiası gerçeğı yansıtmamaktadır.
TürKiye'nin yetkisi sorunu
a) İtirazlann özü:
Başta Rusva Federasyonu (RF) olmak üzere
kimi devletler. Boğazlar Tüzüğü'yle
Türkıve'nin Montrö'vü ıhlal ettığinı. Montrö
ile kabul edilmış olan özgür geçiş hakkını.
transıt geçiş hakkını çığnediğini ıleri
sürmektedirler. Her ne kadar Türkıye'nın
TBBdeegemenlik hakkının varolduğunu
kabul eder gözüküvorlarsa da önlemlerı
eleştirirken egemenlik hakkını olabildiğınce
daryorumlamaya çalışıvorlar. Karadenız
kıyıda^ı (^ahildar) ülkelerin ve
Yunanistan'ın boğazlar tüzüğümüze
itirazlannın nedenlerinı anlamak zor
değıldir. ama Umman'm da ıtirazcılara -hem
de hararetle- katılmasının nedeni önce
anlaşılamadı. sonra Hazar bölgesi
petrollenvle ılgili konsorsıyumlarda
Umman'a da pay avnldıâı görülünce Arap
yarımadasının bu küçük ülkesinin itirazcılar
kervanına katılmasının nedeni anlaşıldı
b) Hukuksal durum:
Türkıye. TBB'de. yanı İstanbul Boğazı.
Marmara Denızı ve Çanakkale Boğazı sulan
üzerindekı eizemenlık hakkının tam \e
Sunuş
Türk boğazlan bölgesi (TBB) \a da kıstıca Türk
boğazlan dive aıulan bölge, İstanbul Boğazı,
Marmara Denizi ve Çanakkale Boğazı lulan
oluşan suyoludur. Gerek ticaret gerek savas
gemilerinin geçisi bakımından yüzyıllardan beri önemini koruyan bu
sııvolu, son birkaç yılda birbiriyle bağlantılı iki önemli nedenle yeniclen
ilgi odağı dunınuma geldi. İki önemli nedenden biri, TBB den geçen
gemilerin doğunluğu tehlıkelere kaışı ulımın önlemlerdir: öteki Hazar
Denizi ve çevresinden çıkanlan ve çıkanlacak petmli'm Batı yu
taşınması için düsüınilen yollardır. TBB yle ilgili olarak düşünce
üretilebilmesi, konumın biitününün göz önünde tutulmasi) la olasıdır:
ovsa konımun hukukla. denizcilik tekniğiyle. tarihle. petrol çevresindeki
vasamsul çıkar çekiş'meleriyle -dolayısıyla ulııslararası sivascivla- olan
ilıskisi "bütün "ün kuvranmasını güçieştinvektediı: Bıı yüzden olnıatı.
bu konuvla ılgili olarak kimileyin çok sasırtu ı düşünceler ileri
sürülmektedir. Bıt yazı dizisınde. bu çok boyutlu. çokyönlü konumın
her vöniine olaıuık elverdiği ölçiide özetle değmilmeye çalısılucaktır.
K zkuıesı trafik goz:u ıstasyonu
Gemilerin
çiğnemeyecekteri
ara alan (orta çizgi)
Oklar, yaklaşık
olarak şeritlenn
orta kısmında yer
almaktadır ve
şerit ıçinde
gidiş yönünü
göstermek
tedir
Şeritlerın dış
kenarlannı
(sınırlarını) belirten
kesikli çizgi
İstanbul Boöazı"na K.aradcnız Boiazı>a da
Bosfor. Canakkule Bogazfna Akdenı?
Boğazı \a da Dardancl dıvcnler oluyor.
bunlar gccmı^lc kalmı^ adlardır. bugun .ırtık vanhle ılgili bır
konu?rru \a da vazı^ma vapmıvorNak Isianbul Boğazı. Çanakkale
Boğazı dcrnclıvız Ingılızcc >a da FranMzca konu^up \azarken de
Bosphoru>'a Dardaneües'e ıtıbar emıemelıvız Vor adlarının o
ulkede anıldığı gıbı \azılıp *o\lenme>.ı. gerek BM'de gerek
Uluslararası Hıdrogratl Orgütien Bırlığı'nde kabul edılmı> ılkedır
Utanbullular. İstanbul Bogazı'nın bır bolumune Boğa/ıçı demevı
seserler. -«ovlenı>ı guzel. çağnsımlan guzel bu vozcuk ozanlar ıçın
ı\ı bır ınalzemedır. ama leknık konusmalar ıçın eKerı^lı olnıavan.
bulanık bır terımdır. bu nedenle bu >azıda kullanmaşacagız Bu
dızıde Turk Boğazlan Tuzuğu >a da Boğazlar Tuzuju kibaltnu>i)la
anılaeak olan tuzuk. 11 ücak 1494 tarıhîı Re.imı Gazele'de
\a>ımlanan "Bûgazlar\e Marmara Bolgesı DenızTrafık Düzeni
Hakkında Tüzük"tur
Vapıldığı vere ızatcten Montro Sözle^meM (Montreui Con\entıon)
olarak anılan uluslararasi sozlesme\ı bu dızıde Momro dı\e
anacagız Sozleyne 20 "" 1^36'da Turkıve. Bulganstan. Fransa.
Ingıltere. v,'unanıstan. Japon\a. Romanva. SSCB. Vugosla\va
araMnda ımzalanmıiılır Bu sozlejmenın onemı. ıkı noktada
odaklanır
1) TBB çe\re>ındekı askerden anndınlmı? bolgede Turkı\enın
tam egemenlıgının kurulmaM
2) Boğazlar komısvonunun kaldırılnıası ^uretı>le TBB uzerınde
Turkıve'nın tam eeemenlıiının kurulmaM
COLREG'de öngöriilen fenerieri paşa
gönlüm isterse çekerim" divemez. Bövle bir
durumda bu denızın egemenı olan Türkiye.
"zabıta vetkisine" ve "yargı yetkisine"
davanarak fener yakmaksızın geçen geminin
geçışini yasaklar \e kaptanını cezalandırır.
Bu örnek. sonrakı bir kon\ansıvonun önceki
bır konvansıvonun hükmünü nasil
sınırladığını. önceki konvan^ivonun
hükümlerının anlamlandırılması ve
yorumldnmasi bakımından ^onraki
uluslararası sözleşmenın nasıl etki vaptığını
açıkça ortava kovmaktadır. TBB'den geçen
gemilerin rîakları ve eaemen devlet olan
Türkıve'nın vetkılen belırlenırken valnızca
Montrö hukümlennııı göz önünde
tutulmasıvla vetınilemez. bu alanda önemli
düzenlemeler sıetıren başta COLREG,
SOLAS. MARPOL dıvc kısaltılan
ukıslararası sözleşmeler olmak uzere ılgili
bütün sözleşınelerın hükümlerının
gözönünde tutulmasi gerekır. Türkiye TBB
tüzüğünün hazırlanması a>amasında
uluslararası hukukun (devletler hukukunun)
kurallarına uvgun önlemler öngörülmesine
özellıkle özen gostermıştır ve önleralenn
tümü uluslararaM hukuka uygunur.
TBB'nin değerlendirilmesi
Gemı seyri vönünden TBB'nin
değerlendınlmesı şu sonuçları vermektedir:
a) TBB'nin İstanbul Boğazı bölümü ıle
Çanakkale Bogazı'nın Nara dolavındakı dar
bölümü. denızcı Mİylevışıyle "dar sular"dır.
b) Belırtılen bu dar sularda sevır zordur.
ayrıca hızında ve vönünde değışiklıkler olan
akıntı öğesı. bu bölgelerde seyri daha da
güçleştirir.
c) Belırtılen dar sularda. geçiş ıçın birkaç
kez -önemli ölçüde- rota değiştırılmesı
zorunluğu seyri avrıca zorla^tırmaktadır.
ç) Belırtılen dar Milarda görmeyı (rüvetıl
azaltan ha\a koşulları çok sık görunmez ama
sisın. pusun \e tipının görmeyı olumsuz
yönde etkılediğı günler vaıdır ve bu
günlerde sevır olağanüstü zorlaşir.
Bu özete dayanarak şu yargıv ı verebılırız:
TBB'de gemı sevrı zordur. geni:> bılgı.
denevım ve becerı ıster. bılgisizlık
becerıksizlik ve özens'.zliğın deniz kazasına
yol açması hemen hemen kesındır
denilebılır.
TBB'nde deniz trafiği
TBB'de deniz trafiğının durumunu
vansıtacaken ivi avna ıstatistıktır: bu
nedenle 1 numaralı çızelgevı sunuyoruz
İstanbul Boğan'ndan geçen gemilerin
sayısı ve net tonajı
mutlak olduğunu. bunun hem Montrö'nün
hükümlerınden ve hem de müzakere
tutanaklarından açıkça anlaşıldığını öne
sürmektedir: bu görüşe açıktan açığa ciddı
bir itıraz vapılmamaktadır. itırazlar
"Egemenlik hakkı var, ama sözleşmevle
sınırlanmışhr ve önlemler sözleşmevi ihlal
etmektedir" şeklınde dolavlı olarak
egemenlığı tartışmaya yönelıktır.
Türkıve. bır içdenız savılan TBB'de başta
trafik avrım düzeni kurulması olmak üzere
bazı güvenlik önlemleri almasının
egemenlıkten (hâkımivet) doğan bır hak
olduğunu belırtmekte. önlemlerin tümünün
uluslararasi hukuka ve denizcilik
teknığındeki gelişmelerın gereklenne uvgun
olduğunu ilen sürmektedir.
Türkive'nin Boğazlar Tüzüğüyle aldığı
önlemlere itıraz edenlenn öne sürdükleri
görüşler ve bunların eleştirisi şöyle
özetlenebılır:
1-TBB uluslararası sudur: Montrö ile
Türkıve bunu böylece kabul etmiştir.
uluslararası sulardan geçiş hiçbır biçimde
sınırlanamavacağından önlemler hukuka
avkırıdır Bu ıddia saçmalık düzeyinde
yanlıştır. uluslararası su (international vvater)
diye hukuksal bir devim voktur: TBB">ı bu
eskıden kalma, bulanık terinıle nıtelemek
anlamsızdır. Deniz Hukuku Sözleşmesı'yle
kesınle^en a>nma göre denızler başlıca
şövle ayrılır: İçsular. karasuları. bıtışık
bolge. ekonomık bölge, açık-denız. kıta
sahanlığı. Görüldüğü gibi uluslararası su
diye anılan deniz alanı voktur. Montrö'nün
TBB'yı uluslararası su saydığını söylemek
anlamsızdır.
2- Montrö ıle TBB için "prineiple de la
liberte de passage et de navigation" (pnnciple
of freedom of transıt and navigation) kabul
edilmiştır. Bölgeden geçen gemılere.
Türkive valnızca sağlık denetımi vapabılir
\e kararlaştınlan harcı alabılır Bunun
dışındakı düzenlemeler Montrö've aykındır
ve bu baktmdan hukuk dişıdır. Bu kısa ve
yalın gözüken anlatım bırçok karma^ık
sorunu içermektedır. Olanak ölçüsünde kısa
bir irdeleme vapalım.
(a) Montrö'nün aslı olan Fransızcasında
transıt sözcüğü voktur. Bu sözcüğü Ingilızce
resmi çevırive Ingilızler katmıştır. TBB'den
gemilerin geçişi transıt geçiş değildir.
Türkıve bu --.avı vadsımaktadır
(b) Montrö'nün ongörduğü "geçiş ve gidiş-
geliş (ulaşım) tam ozjjürlüğii" (geçiş \e
sevrısefaın tam serbestliğı) sınırsız bir
özgurlük olarak vorumlanamaz ve
algılanamaz. Türkiye. Montrö'nün kabul
edildiğı yıllardan çok sonra 1990"lı vıllarda
uzun ön çalışmalarla oluşturulan trafik
avrım düzenını TBB'de kurabılir. Çünkü
trafik aynm düzeni. Montrö gibı uluslararası
hukuk bakımından geçerlı \e eş ağırlıkta
uluslararası sözleşmelerle kabul edilmiştır.
Hukukçu ya da denızcı olmayanların da
kolay anlayacakları bır örnek verelım
Gemiler gecelerı çevreye. özellıkle başka
genıilere kendı durumlannı (verlennı. sevır
yönlerını vb.) belırtmek üzere "seyir feneri"
denen fenerler gösterirler. Bu fenerlerin
nitelığıni Çatışmavı Önleme Konvansivonu
diye kısaltabıleceğımız (COLREG) bır
koııvansivon belirler. Bu da tıpkı Montrö
gıbı -hemen her ülkenın katıldığı- bir
uluslararası sözle^medir. Bır gemı TBB'den
gece geçi>orsa COLREG'de öngöriilen
fenerieri çekmesı şarttır: "Benim TBB'den
özgiir geçiş hakkını var, bu bakımdan
Yıl
1938
1985
1995
Gemı sayısı
4.500
24.100
28.800
Toplam net tonaj
7.500.000
105.500.000
95.700.000
Notlar:
1- 1938 yılma ait rakamlar yaklaşıktır.
2-1938'dekı ort gemı buyukluğu 1.700
net ton. 1985tekı ort gemı buyuk-
luğu 4.300 net ton
3- 1938-85 arası ortalama gemı büyük-
lüğundekı artış 3 kat olmuştur
4- 1985'te geçen gemı sayısı 1938'e
oranla 5 kat artmıştır.
5- Genel eğılım hem geçen gemı sayı-
sında ve hem de ortalama gemı bu-
yuklüğünde artış yonundedsr
Bu konuda sozel olarak belırtılebılecekler
nelerdır.' Özetlevelım .
# TBB'de trafik gıttıkçe ("giderek" değil!)
artmakta ya da yoğunlaşmaktadır
# TBB'den geçen gemılenn boyutları. 30-
40 vıl önce düşünülemevecek öiçüde
büyümüştür. (Bov u 200 metreden uzun
birçok gemı geçmektedır. bovu 30() metreyi
aşan gemiler de geçmıştırve geçmektedır.)
# Boyları 200 metreden uzun ıkı gemı.
İstanbul Boğazı'nın akıntılı \e dar
bölgelennde karşılaşır?,a çatışma >a da
karaya oturma hemen hemen kaçınılmaz
olmaktadır
(*) L'zak yol kaptanı
Yann. Tankerlerin doğurduğu
sorunlar
İstanbul'da cezaevindeki baskılarmı protesto gösterilerinde yaklaşık 100 kişi gözaltına alındı
ÇHD, genelge iptali için dava açü
Emekçi Kadınlar Bitiiği'nin Taksim Vleydanı'nda cezaevlerindeki
baskılara yönelik yaptığı basın acıklamasının ardından da 25 kişi gö-
zaltına alındı.Grup. yaptığı açıklamada cezaev lerindeki baskılann so-
rumlusunun Mehmet Ağar ulduğunu öne sürdü. (KEREM İLG AZ)
Haber Merkezi - Cezaev lerindeki baskı-
ları \e 6 ma\ ıs genelgesinı protesto etmek
amacıvla İstanbul'da gerçekleştıren çeşıtlı
göbtenlerde aralannda IHD İstanbul Şube
Başkanı Ercan Kanar. Ha\a-lş Genel Baş-
kanı Arilav Avçin. KESKGenel BaşkanıFav-
salÖzçift'ındebulunduğuvaklaşık lOOk'ı-
sı gözaltına alındı. Türkı>e genehnde 33
cezaevindeki sıvası tutuklu ve hükümlüle-
rın açlıkgre\ ı evlemı sürerken ÇHD. huku-
ka avkın olduğu. Infaz Yasası ıle çeliştığı.
adıl vargılama hakkını ortadan kaldırdığı ge-
rekçesıvle Adalet Bakanlığı'nın tutuklu \e
hükümîülerm naklını düzenleven 6 \e 9
Mavıs 1996tarıhh genelgelerının ıptalı ıs-
lemıvle Danıştav'a dava açtı.
Sıvasi tutuklu \e hükümlülenn cezae\-
lerındekı baskıları \enakıllerı protesto ıçın
başlatığı açlık gre\ ı ev lemlerı. aılelerın şa-
nı sıra demokratık kıtîe or«ütlerı tarafından
dadesteklenıvor. ÇHD\elHDvönetımı ıle
utuklu aılelerının. Adalet Bakanı Mehmet
Ağar'ın. cezaev lerıvie ilgılı vavımladığıge-
nelgelerın kaldınlması ve cezaev lerindeki
baskılann son bulma«ı ıçın Istanbul'dakı
Sırkecı Postanesı'nden gerçekleştıımek ıs-
ledığı "telgrafçekmek" ev lemlerı polıs ta-
lafından engellendı. Postane önünde basın
.ıçıklaması okumak ısteven İHD İstanbul
Sube Başkanı Ercan Kanar. tartaklanarak gö-
zaltına alındı. Basına dağıtılmak ıstenen
açıklamalara da el kovan polıs. ÇHD İstan-
bul Şubesı Başkanı Mustafa Üçdere ve ile
İHD v önetımmden Suna l_ ras, Zev nep Ba-
ran, Avhan Erkanı da gözaltına aldı.
Emekçı Kadınlar Bırlığı'nın Taksim Me>-
danı"nda cezaev lerindeki baskılara vönelık
yaptığı basın acıklamasının ardından da 25
kışı gözaltına alındı. Mevdanda ûğle saat-
lennde toplanan grup. vaptığı açıklamada
cezaes lerindeki baskıların sorumlusunun
Adalet Bakanı Mehmet Ağarolduğunu öne
sürdü. Cezaev lerınde bulunan v e açlık gre-
vı vapan tutuklulann ölümle karşı karşıva
olduğu behnılen açıklamada. "Evlatianmı-
zın öîdürülmesine izin vermeveceğiz. HalVa-
na zulüm edenler. insanlan öldürenler, H A-
BHAT'larla insanlann iv iliği vegeleceği için
çalışamaz" denildı Daha sonra "HABITAT
\adisi. L mranive Çöplüğü'nü unuttura-
maz". "HABITAT aldatmacasına havır"
vazılı Ingilızce \e Turkçe pankartlar açan
ve "Baskılar bizleri durduramaz" slogan-
lan atan gruba polıs müdahale ettı ve 25 kı-
sıyı gözaltına aldı..
Bayrampaşa Cezaevi önünde dün saat
1 l.OÖ'de demokratık kıtle örgütlerının ve
tutuklu vakınlarının basın açıklaması düzen-
leyeceğı bıldınldı. Ancak açıklama >apmak
ıçın saat 10.00'dan itıbaren Bavrampaşa Ce-
zaev ı önüne gelen evlemcıler. gruplar ha-
lınde gözaltına alındı. Yaklaşık 60 kı^ının
gözaltına alınmasının ardında cezaev ı önün-
de günbovunca \oğun gü\enlık önlemlerı
alındı.
Bavrampaşa'da gözaltına alınanlar ara-
sinda KESK Genel Sekreten FaysalÖzçift.
Hava-lş Genel Başkanı Atılav Avçin, Derı-
İş Genel Başkanı Munzur Pekguleç. Nak-
lıvat-İş Genel Başkanı A. Rıza Küçükos-
manoğlu. Tek Gıda-U Ist. Şube Başkanı Ali
Kalaş da bulunu\or.
Ankara'da da ÇHD- hukuka avkırı oldu-
ğu. Infaz Yasası ıle çelıştığı. adıl vargılama
hakkını ortadan kaldırdığı gerekçesıyle Ada-
let Bakanlığı'nın tutuklu \e hükümlülenn
naklını düzenleven genelgelenn ıptalı ıste-
mı>le Danıştav'adava açtı.
Eskışehır Kapalı Cezaevı'nde bulunan
tutukkılar İ'nsel Ağakişi, Sedat Karakurt.
Mevlüt Doğan. Ali Kava \e llakan Özcan
adına av ukatlan ÇHD Genel Başkanı Şenal
Sarthan ıle Halkın Hukuk Bürosu avukat-
laıından ZekiRüzgartarafından hazırlanan
vürürlüğün durdurulması \e ıptal ıstemlı
dılekçe. tutuklu vakınlan. ÇHD ü\esı avu-
katlar ıle demokratık kıtle örgütlerı temsıl-
cılerının katılımıvla Danıştav'a sunuldu.
Dılekçede. Adalet Bakanlığı Ceza \eTe\ -
kıf Evlerı Genel Müdürlüğü'nün "terörsu-
çu veya terör amacıv la işlenen suçlardan tu-
ruklanan samklann sev kine" ılışkın genel-
gesınınanavasanın "eşittik" ılkesı ıle A\ru-
pa tnsan Hakları Sözle^mesı'nın (AİHS)
adıl şargılama hakkını düzenleven 6. mad-
desıne avkırı olduğu kaydedıldı.
Dılekçede. sanıklarm nakledıldığı ceza-
ev lennın vargıland;klannı mahkemeve uzak-
lığı nedenıvle a\ukat-müvekkıl ılışkısını
zorlaştıracağı da anlatıldı.
Türkıve genehnde 33 cezaev ınde başla-
tılan açlık grevlenne katılan sıvası tutuklu
ve hükümlülenn sayısı artarken, Dıyarba-
kır Cezae\ı"nden öazıantep Cezaev ı'ne
>ev k edılen ev lemcilerden bazılannın durum-
larının gıderek kötüleştığı öğrenıldı. Gazı-
antep Cezaevı'nde eylemcılerle görüşen
İHD tembilcılerı mahkûmların se\k edılıı-
ken bile ışkence gördüğünü öne sürdüler. Es-
kışehır Cezaev ı'nde açlık grevınde bulu-
nan tutuklu v e hük jmllülenn > akınları dün-
den ıtıbaren iki gün sürelı açlık grev mebaş-
ladılar. Aılelenn açıklamasinda "İkiinsanın
vaşamını verdiği 1989 açlık grevlerivle ka-
patılan Eskişehir tabutluğu. daha önce va-
şananlan tekrar vaşatnıak istercesine açılı-
vor" denildı.
Genelgenın ıptalı ıçın BucaCezaevı'nde
vaklaşık 400 tutuklu ve hükümlünün baş-
İatığı açlık grevı 16. Avdın E Tıpı Ceza-
ev ı'nde ^2 hükümlünün evlenıı I4'üncü
gününü doldurdu.
Ankara'da gerginlik
Ankara Merkez Kapalı Cezaev ı'nde dö-
nü^ümlü süre^ız açlık grev ınde bulunan tu-
tuklu ve hükümlülenn. önceki gun kendı-
lerıne v enlen vemeklerı. 10 mav ıs genelge-
sını protesto etmek amaeıv la ıdare bınası-
nın önüne döktüklerı öğrenıldı "Genelge-
leri > ırtacak. Eskişehirtabutluğunu >ıkaca-
ğız"şeklınde slogan atan mahkûmlarla gar-
dıvanlar arasında gerginlik va^andığı kav-
dedıldı. Gergınlığın dün de sürdüğü Mer-
kez Kapalı Cezaev ınde. ellerınde sopa bu-
lunan bazı gardıvanların. mahkemeve gıt-
mek üzere olan. DHKP-C davasindan var-
gılanan Erdal Gökoğluıle Fehim Horasan
adlı tutuklulara saldırdıkları ılerı sürüldü.
Olaylar sonucu Gökoğlu v e Horasan'ın agır
v aralandıkları bildırildı. Tutuklu v e hüküm-
lüler saldırının planlı olduğunu öne sürer-
ken. cezaevi vönetıcılen olavın öncesınde
bu tür davranıstan haberlenmn olmadığını
sövledıler.
Tutuklu ve hükümlüler. "devletin. ceza-
ev lerinesaldınlarazemin hazırlamavaçakş-
tağuıı" ılerı sürdüler.