Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 HAZİRAN 1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Ela Bhatt, çağın örgütsüz, ezilen kadınlan için çok özel bir örnek, çok büyük anlam taşıyor
Kadm lıareketiııiıı öncüsü
J
arlada ücretsiz çalışan, sokaklarda her işi yapan
Hindistan'ın en alt sınıfından, en yoksul, eğitimsiz
kadınlan. önce on binler ve sonra yüz bini aşacak
biçimde örgütleniyor. Okuma yazma bilmeyen, ücret
aldığı bir patrona değil. evinde üretim yaparak, tezgâhlarda
satarak. tarlada ücretsiz çalışan kadınlar, bir yandan bir sendika
çatısı altında toplanıyor. Bu sendika toplusözleşme yapmıyor.
Ama bu kadınlann her sorununa yanıt vermeye çalışıyor.
ŞÜKRANSONER
Ela Bhatt. Hındıstan"daki kast. sınıflar
sistemınde en üst kasttan. zengin aileden.
özel eğitimgörmüşbırkadın. Gandi'nın
idealizminin yansıdığı birkuşaktan. Ko-
casıilebirlikte hukuk öğrenimi görürken
kendıni topluma adamaya karar vermiş.
En alt sınıftan yoksul kadınlara hizmet et-
mek içın köylere gitmesine ailesi izin \ er-
meyince. kenteki en yoksul. en eğitimsiz
kadınlan örgiitlemeyi düşünmüş.
l947-4&-49luyıllardaışebaşlamışlar.
Önce 1917"de. Hindistan'ın en yoksul,
en ağır koşullarda çalışan işçilerini ör-
gütleyen Gandi'yı örnek almışlar. Ser-
mayeleri, eğitimleri sıfır. hiçbir sosyal
haklan olmadan. çok ağır koşullarda ev-
de sanayiye dönük üretim yapan. sokak-
ta tezgâhla çalışan her işi yapan kadınla-
n örgütlemeye koyulmuşlar.
SEWVnın sendika kolu
SEWA (Kendi Başına Çalışan Kadın-
lann Birliğı) I974"tekurulmuş. Birbin ile
bağlı üç farklı örgütlenme içınde. Hindis-
tan'da bilinen yasalar \e hukuk sistemi-;
nin korumalannın tamamen dışında. >ö-
netımlerzorlanarak bulunabılen formül-
ler altında.
SEVVA'mn bir kolu sendika. Halen 215
bin kadm üyesi var. Ama kuruiuş amacı
bildiğinıiz toplusözleşme yapmak değil.
Çünkü bu kadınlann belli ücret aldıkları
birişyen vepatronlan yok. Yaevlerde sa-
nayiye üretim yapıyorlar. ya sokaklarda
kendi tezgâhlan ile çalışıyorlar, y a temiz-
lik işlerıne gidiyorlar ya da köylerde üc-
retsiz aile işçisi konumundalar. Sendika-
lanonlannaklagelebilecekhertürgerek-
sinmelenne yanıt bulmaya çalışıyor.
Örneûin yaptıklan ışlere göre. daha ba-
şanlı olmalannı sağlamak üzereeğitiyor.
Çocuklannın bakılacağı yerler. koşullar
için uğraş veriyor. Sağlık sorunlannı çöz-
meye çalışıyor. Yaptıklan işin. ürünün
değerlenmesı için. ücret- fiyat standart-
lan. pıyasası oluştunnaya çabalıyor.
Tabii bu hızmetlerin yapılabilmesi için.
paralel bir örgütlenmeye. kooperatiflere
gereksinim görülüyor. SENVA'nın sendi-
ka ile birlikte kurufmuş ve giderek geiiş-
tirilmiş halen degişik hizmetlerveren 71
kooperatıfi var. Bu kooperatiflerin 60 bin
kadın üyesi, 5 ana rür hizmetten yararla-
nıvor. Köylerdekı kadınlar her türhizme-
tı \eren çıftçılik kooperatiflerınde. kent-
lerdekıler. ticaret. temızlık. sağlık hizme-
ti \eren kooperatiflerde kümeleniyor.
Kendi işini yapan. kendi kendine yet-
meye çalışan kadınlann hep çok cıddı pa-
ragereksinmeleri var. SEVVA bunaçözüm
üretmek üzere sendika \e kooperatifler ile
birlikte birde kadın bankası kumıa gere-
ğini duymuş. Bankanın kurucu ortakla-
n. çoğu okuryazarbile olmayan 6 bin ka-
dın. Her şe> lerini satıp. komik paralarla.
küçük paylı hısseler oluşturarak ilk ban-
ka sermayesini oluşturmuşlar. Şimdi ban-
kanın 60 bin para yatırmış. ya da kredı.
borç almış müşterisi var.
Banka kuruculan ilk yasal baş\uruyu
yaparken. imza atabilmek için. sabahla-
ra kadar imza atmayı öğrenmişler. Pek
çoğu halen borcunu. hesabını bilemiyor-
muş. Kocalann binkımlenne el koyması
tehlikesıne. paralannı kaptırma tehdidi-
ne karşı. banka defterleri. banka kasala-
nnda duruyor. Ela Bhatt. kadınlann ban-
ka borçlanna çok sadık olduklannı. akıl
almaz yoksulluklanna karşılık yüzde 95
borç alınan paranın zamanında taksitle-
rinin ödendiginin altını çiziyor.
Erkeklerin kendileri dururken. kadın-
lann is. para sahibi olmalanndan hoşnut
kalacaklarını söy lemeye olanak yok. Ör-
neğin yoksulluk nedeni ile topraksız ka-
lan köylülerin. tapusu kadının üzerinde ol-
• "^ la Bhatt ve SEWA, çağın akıl almaz yoksullaşması.
MJ sömürü düzeninde, sadece en alttaki kadınlar için
M 1 değil, dünyanın bütün yoksul, eğitimsiz. örgütsüz
JL**m kitleleri için örnek örgütlenme modelini oluşturması
anlamında büyük önem taşıyor. SEWA'nın sendikası bu nedenle.
dünyada kayıtlı ekonomide, sendikal haklarla çalışanların hızla
azalması oigusu karşısında zorlanan dünya sendikacıhk
hareketinin yeni örgütlenme arayışlarına örnek oluşturuyor.
dele \e çok uzun bir \ol var" diyor.
Ama yapılanları aynı zamanda çok
önemli\eanlamlı buluvor. Çünkü örgüt-
lenen kadınlar. \oksulluktanbelkı kurtu-
lamamışlar: fakat dayanışmanın. birlikte
sorunlan çözmeye çalişmanın önemini
ka\ ramışlar. En önemlisi kimlık sahibı
olmuşlar. Kendilenni sadece bireşvean-
ne. çaresiz bir kadın olarak görürken. SE-
VVA sayesinde. işe yarar. üreten. saygın bir
insan olarak görmeye ba^lanıışlar.
Kendini topluma ada>anlar
ürünlerini
değerlendirmeden
çocukların bakımına.
sağ11k sorununa
kadar her hizmeti \eren
kooperatifler kuruluyor. Üstüne
bir de sadece bu kadınlara
hizmet veren banka açıhyor.
Kurucuları, borç alanları, para
yatıranları, sıfır sermayeli
kadınlar olan bir banka.
mak koşulu ile alınacak toprak için kadı-
nakredi verilmesineıtırazlanolmuş.. An-
cak yoksulluk ağır ba.-tığı için. razı olmak
zorunda kalmişlar. Sonra da bu ışe teşek-
küreden çok erkek çıkmış Kendılerine
kalsa borçlanıp ellerındckı tarladan da
olacaklannı ıtiraf etmisler.
SEVVA'mn gücü. kadınların çaresizli-
Si.yoksulluğu. birbirinegü\eni vedaya-
nışmasındangeliyor. Ela Bhatt bütün dün-
yada olduğu üzere kaybedeeek şeyleri
çok olan üst >ınıt ve orta sinıf kadınlan-
TURKIYE'MN AYDINLIK YUZUNE YOLCULUKLAR
DIYAKBAKie BELEDIYESI
6
Yıkıntıda açan çiçek'
ATAOL BEHRA.MOĞLI
Geçen yıl Bosna yolculuğumuz
sırasında. birtepeden Mostar'a
bakarken y anıbaşımızdakı bir ev in
yıkıntılannda açan bir kır çiçeği beni
etkılemişti. Direnmenin. yaşama
inadının. her şeye karşın mutlu olma
çabasının simgesi gibi göriinmüştü
bana bu çiçek. Kendimce bir
fotoğrafçılık ustalığı göstererek
aşağılarda Mostar nehrinin iki
yanındaki birovaya yayılmış olan
yaralı Mostar kentini. bu çiçeğin
arkasında görüntülemeye
ç3İışmıştım... Şimdi. yazımın
başlığını attığımda. bu kır çiçeğini
anımsadım... Yaklaşık birbuçuk
yıldır. müzikçi arkadaşım Haluk
Çetin'le Türkiye içlerinde
yoiculuklardayız... Geçmiş
zamanların "tnıbadur'ları y a da
bizdeki saz şairleri gibi türkülenmizi
söyleyerekdolaşıyoruz. Daha
doğrusu. Haluk gıtan eşliğinde
(benim şiirlerden. çoğu kendi bestesi)
türkülerini söylüyor. ben de şiirlerimi
okuyorum... 1994 Eylülü'nde ilk kez
Antalya'da birlikte sahneye çıktık.
Fakat ortak etkinliöimiz ası! kimliğini
geçen yıl nisan ayında Konya Devlet
fiyatrosu sahnesindeki dinletimizle
kazandı. Bunu Gaziantep. Bursa,
Divarbakır, İzmit. Alanya. Adana.
Samsun ve 1996"da da yine İzmit,
Antakya. Bandırma. Düzce.
Zonguldakdinletileri izledi... Kımi
yerde a>nı gün iki kez yinelenen bu
dinletileri. her kentte yaklaşık 500
kişilik topluluklar ızlediğine göre
başladığımızdan bugüne yine
yaklaşık 5000 ki^ive şiirlerimizi ve
türkülerimizi okuduk demektir... Bir
pop sanatçısının tek bir dinletide
binlerce ızlevicivi biraraya getirdiği
düşünüldüğünde bizim bir buçuk
vılda ulaştığımız rakam
küçümsenebilir. Fakat bizimki anlık
bir coşkulandırmaya ya da ajitasvona
yönelik değil. akla ve duyguya
seslenen bir buluşma. Şiiri
kitaplardan çıkararak ona açık havada
da soluk aldırmanın biryöntemi.
tzleyici sav ısı bu nedenle sınırlı. ama
yine bu nedenle de önemli bir sayı
bu. Llkemiz Türkive'yi ne kadar
tanıyoruz? Her yoiculuk bu soruyu
bir kez daha sorduruyor bana.
"Gerici' kent olarak bilinen Konya'da
dinletimizi örgütleyen TÖMER
Koma Şubesi'nin etkinliklerini daha
yakından sorup öğrenmediğime
havıflanıvorum. Yine Konva'da
•ütün bu yörelere
yolculuklanmızda izlenimlerimi
sıcağı sıcağına not etmediğime
şimdi hayıflanıyorum...
"Türkiye'nin aydınlık yüzü".
görülmeyi, ilgilenilmeyi.
değerlendirilmeyi bekliyor...
Beyoğlu'nun \a da herhangı bir
Avrupa kenti 'alternatifi kafe'lerınden
farksız olan o öğrenci 'kafe'sinde. bir
yolum düştüğünde. gitarlannı bir kez
daha dinlemek ve onlara yeni birkaç
şiirimi okumak isterim. Konya'da.
Gaziantep'te. Divarbakır ya da
Samsun'da birden fazla yerel
televizvon kanalı olduğunu kaç kişı
biliyor? Divarbakır dinletimizde
salonu üst üste iki kez dolduran Dicle
Üniversitesi öğrencilerinin
coşkusunu, duyarlığını. bilincini
hangı sözcüklere sığdırabilinm? Bu
kentte Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi'ni
gezerken bizim gibi müzeye gezmeye
gelmiş olan İzmirli garsonla
konuştuklanmızı, bir başka yazıda
sözünü ertiğim Gaziantepli amatör
yazarlar. Atatürkçü Düşünce Derneği
Alanya şııbesini omuzlavan pırıl pırıl
yöre insanlan. Bursa'nın (metropol
gazetelerivle varışmava ha^ır) verel
gazeteleri \e yetenek dolu genç
muhabirler. İzmıt'te ve bütün
Türkive'de > ıllardır sav ısız tiyatro
etkinliğine imzasını atnıış İzmit
(Kocaelil Bölge Tivatrosu. Adana'da
dinletimizden birkaç saat önce
Belediye Tivatrosu tuavesini hınca
hınç dolduran ve salona girişte de
güvenlik gerekçesiyle (bütün bu
dinletilerde ilk ve tek kez) polisin üst
baş aramasına (o sıcakta) sabırla ve
mizahla katlanan genç izlev iciler.
Samsun-Sinop Tabip Odası'nın ve
Atatürkçü Düşünce Demeği'nin
avdınlık düşünceli vurtsever
yöneticileri... Bütün bu vörelere
volculuklanmızda izlenimlerimi
sıcağı sıcağına not etmediğime şimdi
hayıflanıyorum... %
'Tiirki>e'nin
aydınlık j iizü". göriilmev ı.
ilgilenilmeyi. değerlendirilmeyi
bekliyor... Bunıın için metropollerin
vürek daraltıcı ortamından.
kıskançlıklann ve küçük hesaplann
dünyasından çıkmak gerekıyor...
"Türkiye'nin Avdınlık ^ üzüne
Ybfculuklar" alışılan rürden biryazı
dizisi olmayacak. Belli aralıklarla
olmasa da fazla ara vermeden zaman
zaman yazıp vavımlayacağım bu
yazılarda ben. sözünü ettiğimiz
dinletimizle ilgili olarak ya da başka
nedenlerle ülke içinde yapacağım
volculuklarda karşıma çıkacak
güzelliklerin. avdınlıklann altını
çizeceğim... Bövlece belki de
Mostar"dakı fotoğrafçılık deııeyiınimi
sürdürmüş olacağım: Bir v ıkıntının
fotoğrafını. o yıkıntıda açabılmiş bir
çiçeğin görüntüsünü objektıfin önüne
alarak çekmek...
nın asıl erkeklerin baskısı altında olduk-
lanna işaret ediyor. En alt. en yoksul sı-
nıflarda. kaybedilecek bir şey olmadığı için
de kadınlar çalışan ve üreten. ailenin te-
mel direği birev lerolarak özgürler. Sorun-
lanna yanıt veren örgütlenmeve açık ve
dayanışmada çok güçlü. çok özverililer.
Üçlü örgütlenmede iç içe, el ele vere-
rek bugün çok önemli vol kat ermişler. Sen-
dikalan. Dünva Sendikacıhk Hareketi
ICFTU'nun üyesi. Asya sendikacıhk ör-
aütlenmesı içınde de ağırlıkh yerleri var.
Örgütlenme modelleri. dünyada kayıtlı
ekonomide. sendikalı işçi sayısının hızla
düşmesi nedeni ile. dünya sendikacıhk
hareketinin yeni ara> ışlanna örnek oluş-
turmuş. ICFTU. önümüzdeki yıl vapıla-
cakgenel kurulunda. kayıtdişı ekonomi-
de. kendi başına çalışan insanlann sendi-
kal örgütlenme kapsamına alınmalan ve
sendikacılığın ücret artışı dışında arayış-
lannavönelik.SEVVA'yı örnek alarak ve-
ııı bir yola çıkacak.
SEVVA'nın gerek sendika. gerek ko-
operatifler ve gerekse banka olarak Hin-
distan hukuk düzeninde pek biryeri yok.
Bu nedenle kuruiuş aşamasında çok faz-
la zorlanmış. çok fazla bürokratik engel-
lekarşılaşmişlar. Yasal kuruiuş aşa/nala-
n yılları almış. Ama artık özel hukuk ko-
ruması altında oimamakla birlikte. herke-
siıı tanıdığı vesavgı duyduğu birkonum-
dalar. Dev let bütçesinden sosyal hızmet-
leri için destek bile göriiyorlar. Tabiı dün-
vanında ilgisini vedestegini kazanmış ko-
numdalar.
Ela Bhatt. "Örgüttenmedebirliktevap-
ttgımız işlerde çok fazla vol aldık. Çok
önemli hizmetlervervbilKoruA Ancak ka-
dınlanmifln kadcrinL >oksulluğunu hcmen
hemen hiç dc^ştiremedik. Çok bü> ük
voksullıık. bununla bağlantılı sömürü ve
haksıziıklar. eğitimsi/Jik. sorunlar hiç de-
ğişmivor. Önümüzde çok zoriu bir miica-
Ela Bhatt. kendini topluma adaıııiş bir-
kaç idealist dışında. üst ve orta sınıftan
kadınlann SEVVA'nın içinde yer alnıa-
dıklannm da altını çiziyor. Onlartoplum-
dan gelen baskılarla da en alt sınıtlarda-
ki ezilen kadınlar ve sorunlarından uzak
duruvorlar.
Ayrıca Hindıstan gibi baskıcı bir top-
lumda kadın örgütlenmesinden ürküvor-
lar. Tabii Ela Bhatt gıbı en üst sınıftan bir
kadının en alt sınıftan kadınlann sorun-
lan ile ılgilenmesi. onlan örgütlemesi-
nın.biryandansaygı görürken dığervan-
dan ağır bedeli de var. Örneğin Hindıs-
tan 'da v ükseköğrenimde en alt sinıtlardan
da öğrenci alınması karan alındığında.
üst sınıflar çok büyük tepki göstermiş.
En üst sınıftan Ela Bhatt'ın evı de kom-
şulan tarafından. alt sınıflan savunuyor
gerekçesi ile günlerce taşlanmış.
Ela Bhatt. Hindıstan da ve dünvada sı-
nıflar arası farklılıkların. voksulluğun.
yoksullukla bağlantılı eğıtımsızlik. ınsan
sömürü vevaşamsalsorunlannınkolay ko-
la\ kalkmavacağı kanısında. Ezılenlerin
daha ınsanca yaşaması. ınsan haklarının
kullanılabılmesı için tek volun örgütlen-
meden geçtığıne inanıvor Bu nedenle de
özel koşullargözeiılerek.en >a>amsal so-
runlaraöncelık \erilerek örçütlenme mo-
dellerının varatılmasını savunuvor.
Soruşturma laboratuvar
sonuçlanna bağlı
1 Mayıs
olaylannda
tanık yok
FİLİZGL\tÜŞ
llasan AlbavraL Dursun
Adabaş ve Ix\ent \alçın ın
ölümüyle sonuçlanan 1 Ma-
_\ ıs olav larının soruşturması-
nı vürüten Kadıköv Cunıhu-
rıyet Sav cısı CemilTürk. ga-
zetelerde çıkan haberlere kar-
>ın olay lann tanıklannın *em-
nhettençt'kindikkri için"ken-
dılerine basv urmadıâını söy -
ledı.
Olay günü ölü ve yaralı-
lardan çıkanlan üç memıı çe-
kırdeğının ıncelenmesının.
halen Kımınal Polis Labora-
tLivan'ndadevamettığını bıl-
dıren Cemıl Türk. balıstık ın-
celeme raporları kendılenne
ulaştığında soruşturmanın bü-
yük oranda aydınlatılacagını
söyledi. Kadıköv Cumhun-
yet Bassav cısı Kenan Altmis-
dört ıse ölen 3 kışıden yalnız
bınnın \ ücudunda merrm çe-
kırdegı bulundugunu. dığer
ıkısınde kurşunlann delip geç-
tığını belırterek. balıstik ınce-
lemeyapılamayacağı ıçınbun-
lann katil zanlılannı bulma-
nın güç olduğunu belırttı.
1 Mayıs günü Kadıköv
C'umhuriyetSavcılığfndanö-
betçı savcı olan Cemil Türk.
soruşturma ile ılgılı soruları-
mızı yanıtladı. Türk. 3 kisinın
ölümüy le sonuçlanan olay la-
nn hemen ardından Emnıyet
Müdürliiğü'ndengörev lı po-
lıs memurlarıyla ılgılı tahkı-
katlara başlanmasını istedık-
lerını anımsatarak olayların
üzennden bir ay geçmesine
karsın soruşturmada henüz
bırgelışmeolmadığınıanlat-
tı. Türk. söv le konu^tu:
"Olayda varalananlar w
ölenlerin üzennden toplam
üç mermi çekirdeği toplandı.
En su üç tane mermi çekirde-
ğinin balistik incelemesini \ap-
tırnoruz. Bunlar.sitahelegev-
tiğinde ünemli ipucudur. Biz
bu kurşunlan Kriminal R>lis
Labaratuvan'na gönderdik.
Raporiann gelmesi laboratu-
vann gay rvtine bağlı. Balistik
raporlar alınmadan kinısevi
zan altında bırakamayız."
Olayın tanıklannın savcılı-
ga gelıp ıfade vermelerı ko-
nusunda gazeteierde haber-
lerın çıktıgını aneak kendıle-
rine hıç bir tanığın başvur-
madığını anlatan Türk. "Tah-
kikanmızdevanıediyor. Ara-
badan nteş açıldığı ^eklinde
iddialar için tanığa ihrivacı-
mız\ar"dıyekonuştu. Cemıl
Türk. ölenlennyakınlannınve
sendıkacıların. Istanbul Ad-
lıyesı'ne. olaylarla ılgılı ola-
rak istanbul Emnıyet Müdür-
lüğü \e \alıliğın soruşturma
açılmasi için toplu dılekçe
verdıklennı anımsatarak. bu
çerçevedekı soruşturmanın
"Memurin Muhakemetı Ka-
nunu" geregince Içıslerı Ba-
kanlığı'nagöndenldıgını kay-
dettı. Türk. sözlerını şöyle
sürdürdii:
"Haarlık tahkikannda giz-
lilik gerektiği için biz soruştur-
mayı yüriittüğümüz isimleri
veremey iz. Şimdi delilleri top-
hnorıız. Deliller toplanma-
dan kimsey i suçlu göstereme-
v iz. Tanıklar müracaat ermi-
yorlar. Tan:klar emniyetten
çekindikleri için emniyete git-
mi\orlar. Biz direkr sa\cığa
gt'lsinler istiyoruz."
The United Nations Blue Books Series
"
J
Blue Booksfıll a 50-yeargap'•*;.*;' -- •
UN legacy now being recorded in concise volumes
"T"" his nevv series capture, for the fırst time. the vital
-• legacy of the Organization in some of the
foremost international endeavours of the last 50
years.
Each volume. averaging about 450 pages, brings
together all key documentation, ranging from GeneraJ
Assembly and Security Council resolutios and reports
of the Secretaty-General to historic international
texts. Each book contains an extensive introduction
by Secretary-General Boutros Boutros-Ghali, vvhich
provides an authoritative overvievv and account of the
role play ed by the United Nations in the subject area.
The United Nations Blue Books Series is designed
to provide primary research and reference tools to
academics, policy-makers, journalists and others
interested in gaining a deeper understanding of the
work of the United Nations, from peacekeeping and
conflict resolution to development and human rights.
The price of each book is US$ 29.95 unless
indicated othervvise
Current tities:
O The United Nations and Apartheid, 1948-1994
O The United Nations and Human Rights, 1948-1995
O The United Nations and Cambodia, 1991-1995
O The United Nations and Nuclear Non-Proliferation.
O The United Nations and El Salvador, 1990-1995
O The United Nations and MozamUaue, 1992-1995
O The United Nations and the Advancement ofWomen, 1945-1995. $ 49.95
O The United Nations and Somalia, 1992-1996
3
Forthcoming tities will cover the follovving topics: The international Criminal Tribunal for the
Former Yugoslavia; The Social Summit; Population; Angola; Rıuanda; Electoral Assistance; Haiti;
Eritrea; Nuclear Non-Proliferation (2nd edition).
The United Nations and the lraq - Kuwait Conflict, 1990-1991
Vol. IXofthe United Nations Blue Book Series
X he response of the United Nations and its Member
States to the August 1990 invansion of Kuvvait by Iraq
highlighted the extraordinary strenght of the Organizarion
and its capaciry to act decisively. when consensus exists,
as a force for international peace and security.
The United Nations and the Iraq-Kuwait Conflict. 1990-
1996 is a comprehensive account of the Organization's
multi-faceted efforts to reverse Iraq's aggression. to
restore the so\ ereignty of Kuvvait. to promo - through
innovative mechanisms and a sustained involvement -
long-term peace and stability in the region. and to deal
with a coraplex humaııitarıan emergency.
This volume includes more than 200 key United Nations
documents relating to all aspects of the situation. An
extensive introduction by Secretary-General Boutros
Boutros-Ghali and a detaıled chronology complement the
texts. The documentsreproducedinclude:
• Resolutions ofThe General Assembly and of the
Security Council:
• Reports of the United Nations Special Commission
lUNSCOM) and the international Atomic Energy
Agency (1AEA) conceming lraq's nuclear. cbemical,
biological and long-range missile programmes;
• Reports of the Secretary-General on the United
Nations traq-Kuwait Observation Mission (LTNIKOM);
• Reports and other materials conceming the lraq-
Kuwait Boundary Demarcation Commission. the
United Nations Compensation Commission. the return
of Kuvvaiti property, the sancrions regime and the
humanitarian situation in Iraq and Kuvvait;
• Communications from Iraq. Kuvvait and other
Member States, as well as previously unpublished
correspondence of the Secretary-General.
SalesNo.E.96.13 844 pages Us$49.95
ISBN 92-1-100596-5 Softbound
Arabic edition soon available. Advance orders are accepted.
United Nations Publications.
New York, U.S.A.! Geneva. Svıirtland.
Avaliable in Turkeyfrom Dünya İnfotelA.Ş. İstiklal Caddesi 469 80050 Tünel-lstanbul