Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6EKİM 1996PAZAR CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
KUSBAKISI MEMET BAYDIR
hikâyeler, Pablo Picasso vesaire
• Moma'dakı Pıcasso'nun Portreler sergısıni gördüm. Aklıma bu büyük ressamın zamparalıklan
gelmedı hıç sergıyı gezerken. Olumlu anlamda eklektık. büyük sıçramaları rahatlıkla yapan,
olağanüstü akıl, duygu, teknık \e düşgücü derınlıklerı gösteren bir ustanın işlerıydı gördüklenm.
Aynı anda lırık, modern. ıronık. çağcıl ve klasık oiabılen bır büyük ustanın yapıtı
"Ruhunıun olanca ozgürlüğuy le ba-
kı>orum uzaktaki o vapura
Ve yavaşça bir dumen dönmeye
başlıyor içimde."
Bu dızeler FernandoPessoa'nın De-
nizeövgübaşlıklı buyuk şiirınden
Iv ı Şeyler Ya>ınları 'ndan, CevatÇa-
pan'ın olağanustu çevınsıyle yayım-
landı Neredeyse bıryıl olacak Oyle-
sme yoğun. denn guzellıkler tasıyan
bır yapıt kı. ulkemızdekı her şaır bu
kıtaptan bır tane satın alsa şimdıy e dek
ellı bın satması gerekırdı
Yırmıncı yuzyıl Portekızedebıyatı-
nın bu bu>uk şaın 1888'de Lızbon'da
doğmuş Bır memur çocuğu Guney
Afrıka'da u\e> babasının mesleğı ııe-
denı>le yaşamış. Ingılız okullannda
okumuş Lızbon Unıversıtesı'ndeede-
bıy at ogrenımıne başlay ıp y anda
bırakmış Değışik şırketlerde. In-
gılızce ve Fransızca ış mektupla-
n yazarak geçımını sağlamiş
Aradasiradaşıırveyazılarını de-
ği!}ik ımzdlarla Portekız'ın oncu
dergılenndeyayımlamış Fernan-
do Pessoa, kendı adı dtşında 41-
bertoCaeiro, Ricardo Reisve Al-
varo de Campos adıvla şiırler.
Bernardo Soares adı> la deneme-
leryazmış 1935yılındasırozdan
olmuş bu buyuk şaır Bu bılgıle-
rın tumunu Cevat Çapan'ın bu
olağanustu kıtaba yazdığı aydın- _ _
latıcı onsozden aktarıyorum
"Pessoa" sozcuğunun Portekızee
"kimse" anlamına geldığını. aynı za-
manda Latıncedekı "persona" >anı
"maske" ya da "oyun kişisi"v le eşan-
lamlı olmasının Pessoa'nın şıırıne tu-
tarlı \e ılgınç bır ıçerık kazandırdığı-
nı sov luyor Say ın Çapan "Şairin bu-
tun lakma isinıleri, Pessoa'nın yazdığı
v a da o> namaktan hoşlandıgı bir oy u-
ııunkişileriydiler"dıyorbu ustaşaır\e
ı,e\ ırmenınıız Pessoa. her şaır kımlı-
ğı ıçınayrı bırdeyaşamoykusuuydur-
muş Denıze Ovgu'nun yazarı Aharo
de Campos ıçın u>durduğu enfes ha-
vat hıkâvesını okumak ıstersenız bu
kıtaptan edınmenız gerekecek Oku-
mava başlar başlamaz gerçekten ya-
vaşça bırdumendonmeyebaşlıyorın-
sanın ıçınde
"Ah, Ulus-Gemilerle aynldtğımız o
Büyük Rıhtım!
Ö Bii.Mik İlk Rıhtım, oiumsüz ve
kutsal!
Hangi limandan? Hangi sularda?
Ve neden bunları
duşunuyorum ben?" dı>e sorabı-
len bır şaır
• ••
Alan Lightman'ın tinstein'ın Düş-
lcri'nden sonra yazdığı ıkıncı romanı
İyi Benito\u okumaya hazırlanıyor-
dum, postadan Adam Oyku nun ey-
lul ekım altıncı sayısı çıktı fçenğı zen-
gın ıyı, ozenlı basılmış, guzel bırder-
R
uhumun olanca özgürlüğüyle
bakıyorum uzaktaki o vapura
Ve yavaşça bır dümen
dönmeye başhyor ıçımde.
Bu dızeler Fernando Pessoa*nın
Denıze Övgü başlıklı büyük şıırinden
Öylesıne yoğun, denn guzellıkler
taşıyan bir yapıt kı ulkemızdekı her
şaır, bu kıtaptan bır tane satın alsa
şımdıye dek elli bın satması gerekırdı.
gı Adam Oyku Busayısındada ılgınç
oykuler, soyleşıler. eleştınyazılan var
Bıroyku yazarımızlayapılan soyleşı-
yı okurken satır altlarını çızmışım
Şımdıyıneyazınımızınbuyuklennden
gazete okurlan onunde azar ışıtmek
rıskını goze alarak bu satırları okur ıle
paylaşmak ıstıyorum
"... çok zengin,çok görkemli, yaşam-
daki pek çok nirengi noktasını, köprü-
y u. yolu birbirine bağlayan, senfoni bi-
çiminde taptaze bir öy kiidur. (...) Evct.
açıkladığım gibi, eşi benzeri bulunma-
yan. her yönden yeni, her satın dopdo-
lu birö> küdiir.(...) V üksekduzeyde bir
77 yaşında ve kuşağının en üretken yazarlanndan biri olarak bilinen Iris Murdoch yakınıyor:
Artık istediğim gibi yazaımyonıııı
Kültür Servisi- "\ğ\ v
Tek Bo\nu/lu
At', 'MeJekler Zamanı". *İta(>an Kızı",
'Kesik Bir Baş". 'Çan', Kumdan Kale"
adlı kıtaplarıyla Turk okuyucusunun ıl-
gısını çeken >azar Iris Murdoch'un ;>on
zamanlardakı en buyuk sıkıntısı vaza-
mamak
OxfordWarton Unnersıtebi'ndelngı-
lızce profesorluğunden emeklışe avrı-
lan 40 vıllık e^ı John Ba\le> ıie bırlıkte
sonderecesakıngunlergeçıren In^Mur-
doch'u zıyaret eden The Guardıan gaze-
tesı muhabırı Joanna Coles. gazetenın
21 Evlul 1996 tanhlı sayısında Mur-
doch"a\eeşıneılışkıngozlemlennışo>-
le anlatıyor
Ins Murdoch. dostça bır gulumsemey -
le kar^ılıvor benı Ona. dalıa onee tele-
fonda bO\ ledığım gıbı. artık \azmadığı-
na daır dedıkodular \ uzunden kendüiy-
le konu^mak uzere orada bulunduğuma
anımsatıvorum Bu entelektuel vazara
bo> k bır soru sormak elbette kola> de-
ğıl Bu vuzden benı kaba bulur endı>e-
sıyle. affına Mğınarak o ioruyu soruvo-
rum Neden artık yazmıvor1
Murdoch. sorumu gulum^e>erek va-
nıtlıvor. ~4slındabirşe>lerkaralı>orum
amaistediğimgibiolmınor." 7
" va^ında
\e kuşağının en uretken yazarlanndan
bın olarak bılınen Murdoch son olarak
geçen yıl 'Jackson's DiJenınıa" adlı ro-
manını yayımlamiş \e dınlenmeye çe-
kılmış Son kıtabınm ardından tek bır sa-
tır bıle kaleme alamadığından yakınan
Murdoch 'a boy le bır ^ey ın daha once hıç
başınageiıpgelmedığını somyonım \a-
nıtı. "Bu defaki gerçekten de çok kötiP
oluyor Sorumu. e;>ı John Bayley yanıt-
lıyor "Daha önce de bojle uzanıp jattı-
ğın \e tek satır yazmadığın olmuştu se\-
gilim. Çıinkü sende diğerlerinden farklı
bir şey var. Masa başına oturup saatJer-
40vıJlıkeşiprofesör
John Bay ley ile son
derece sakin gunler
geçiren Ins
Murdoch, vinede
umudunu
yitirmemiş:
"Geçmişte çok
çabuk üretirdim.
Bir kitabın
ardından diğeri onu
izlerdi ve olan biteni
cebaşını kaldırmamak verine,canın çek-
tiğindeyaîîiyorsunr Murdoch'un bu \o-
ruma tepkısı. "Belkideovledir" oluyor
"Geçmişte çok çabuk üretirdim. Bir
kitabın ardından diğeri onu izlerdi ve
olan bitenişaşkınlık içindeizlerdim. Şim-
di tek hissettiğim sürekli bir düşıiş hali.
Sanki hızla düşıiy orum,düşüyorum...\ i-
ne de bir gıin butiın bunlar bitecek ve es-
kisi gibi iyi hissedeceğim. Öyle olmasını
umuvorum."
Pekı şu gunlerde ne tur kıtaplar oku-
y or1
"Hemen hemen her tür kitabı oku-
vorum. Ama içlerinde bana yararı do-
kunabilecek hiçbir şe\ bulamadım doğ-
rusunu söy lemekgerekirse. Guncel olan-
la ilgilenmek istivorum ama bu arayış dö-
neminde çev remdekı her şey inanılma/
bir hızla tıikeni\orT>
. Murdoch'un vaz-
geçmedığı alıskanlıklarından bın ıse ga-
lenlendola^mak "Resimleriseviyorum.
Özellikle de National Gallery 'deid o ne-
fis. insanın içini ısıtan Danimarka port-
relerini"
Pekı ya son zamanlarda gıderek adın-
dan soz ettıren femınist yazınına nasıl
bakıyor"
1
"Bu \eni feministler, aslında
doğru bir yol izliyorlar. Çiınkü kim ol-
dukJannı bilmekistiyorfar. Birzamanlar
oğrencilerimden biri bana şunu soyle-
mişti, Kendımı anlamak ıçın bır roman
yazdım Bu düşiinceye hak verijorum.
Sazmak.sahip olduğunuz sımıiara bakı-
şı sağlıyor. \azarken kimliğinizi yitirip
izlerdim. Şimdi tek
hissettiğim surekli
bir duşuş hali. Sanki
hızla düşıiyorum,
duşuyorum...Vine
de bir giin bıitün
bunlar bitecek ve
eskisi gibi iyi
hissedeceğim. Öy le
olmasını
umuvorum."
yeniden kazanıyorsunuz." Murdoch'un
yazmaya başlaması kendı deyımıyle
*çok doğal* bır sureç ıçensınde olmuş
"Mükemmel bir eğirinı aldım. mükem-
mel okullara gittim. Ve zamanı geidiğin-
de bir romana başladım. Onu diğerteriiz-
ledi. Şimdiyse içinden çıkmak istediğim
bir kutunun içindevim sanki."
John Bayley eşının yenıden yazması
ıçın çok kolay bıryol olduğunu soy luyor
" Yapacağın şey gerçekten çok basit Yap-
nıan gereken, sıradan bir girişle başla-
mak. Orneğin şöyle: Tom ve Dick pub'ın
birindeoturuyorlardı.'" Ins Murdoch ıse
şıddetle başını ıkı yana sallayarak onay-
lamadığını behrtıyor "Üzgüniim, bıınu
aslayapamam."
öykudür. Büyüktür, doruktadır. Diiş
vegerçeğin savaşımı; birbiriniyokede-
rek kazanılacak etkinliklerşaşırtıcı bo-
yutlara ulaşır o öy küdc."
\a2anm1zbuovgulen bırbaşkaya-
zann yapıtı ıçın değıl. kendı yapıtlan
ıçın sıralamaktadır Bana şaşırtıcı gel-
dı bu durum Insan kendı yazdıkları
ıçın "büyüktür, doruktadır, eşi benze-
ri \oktur"dıyebılırmı1
Belkı dıyebı-
lırveşaşırmamakgerekıyorbelkı Yı-
ne de bu durum ustune alçakgonullu
bır hıkâye yazılabıiır dıye duşundum
Aynıyazar, dergıdekı soyleşının so-
nunda şunları da soyluyor "Yeni dö-
nem dvküculerini beğenmiyorum.
Hucreleri, derisi oldurulmüş. ataklığı
sıfıra indirilmiş mıy mıntı bir dille oluş-
turmaya çalıştıkları metinlerden (öy-
kulerden değU) hiçbir tat almıyo-
rum. Ama kimi arkadaşlar. ya-
şanıda da,edebiyatta da birdeği-
şim, bir taze kan aradıklanndan,
öykucülüğümüzün serüvenini,
geçirdiği evreteri aşamalarınL, bu-
giın eriştiği dünya çapındaki gör-
kemliy uceliğiduşunmeden bu n'p
Marce! Proust kopyasu postmo-
dern taklidi, yapıları, içerikleri,
tipleri yabancı vapıtlan tutuyor-
lar. övuyorlar, odüllendiriyorlar.
Tutsunlar ve edebiyatimızın zıp-
kın gibifili/Jervermeye elverişli
^__ sağlıklı govdesini kısırİaştırmaya
çalışsınlar bakalım."
Aynen. sozcuğu sozcuğune bunları
soyluyor oyku yazanmız
Marcel Proust'un oyku yazdığını
bılmıyordum Postmodern taklıdı na-
sıl oiur, onudabılmıyorum Okuyarak
oâreneceöız
• • •
Geçen ay ıkı haftalığına Nev. Vork'a
gıtmem gerektı Moma'dakı Picas-
so'nun Portrelersergısını gordum \k-
lıma bu buyuk ressamın zamparalık-
lan gelmedı hıç sergıyı gezerken
Olumlu anlamda eklektık. buyuk siç-
ramalan rahatlıkla yapan. olağanustu
akıl. duygu, teknık \e duşgucu denn-
lıklerı gösteren bır ustanın işlerıydı
gordukJerım Aynı anda lırık. modern,
ıronık. çağcıl \e klasık oiabılen bır bu-
yuk ustanın yapıtı Oradan çıkıp Gug-
genheım Muzesfndekı Afrıkasergısı-
ne gıttık Bu muhteşem kıtanın dort
bucağından getırılmış bınlerce eser
Gelışmış ulkelenn plastık sanatlannın
bu kıtaya ne kadar borçlu olduklarını
goruvorduk gezmesı yedı saat suren bu
sergıde Sonunda sarhoş gıbı çıkıp 73
Sokak'ın koşesındekı George'un barı-
na attık kapağı. ıkı \otka arası bu ser-
gılerı konuştuk dostlarla
\ew York. Parıs ve Londra gıbı so-
kak muzısyenlerı cennetı Agız mızı-
kasından y ay Iı sazlar dortlusune. tenor
saksofondan bongoya. panflutten vı-
yolonsele. trompetten flamenko gıtara
kadar her şey çalınıyor Nevv \ork so-
kaklannda Aralannda bu sokak mu-
zısyenlerının. son derece usta olanlan
da var Londra'da kor bır akordeoncu
vardı Portobello Sokağfnda. onu
anımsadım BırdeNottınghıll Gate'ın
oralarda bıryerde elındekı kuçuk ağız
mızıkasındanyalnızcaıkı notaufleyen
ve onundekı şapkada bır ıçkılık para
bınkınce sırtını duvarına dayadığı
pub'agıren ıhtıyarı
Istanbul'da. on ıkı mılyon insanın
yaşadığı bu eskı kentte neden sokak
muzısyenı yoktur9
Kolu bacağı kesik
dılencılerden. şehnyelı pılav satıcısına
kadar herkesın her koşebaşında ış tut-
tuğu, aklınıza gelebılecek her turlu du-
menın dondugu bu şehırde keman. ka-
nun ya da klannet ya da neyse ne ça-
larak kaldınmı renklendırmesı gere-
ken ınsanlar neden gonınmezler orta-
lıkta°Pantomımdeyapılmazbızımso-
kaklarda Laternadaçalınmaz Su. ko-
koreç. turşu ve ayakkabı cılası satılır,
ama sazçalınmaz Istanbul sokaklann-
da
tznınızle bu yazıyı başladığım gıbı
bıtırmek ıstıyorum Pessoa'nın dızele-
nyle
"Ruhumun olanca özgiırlüğuy le ba-
kıyorum uzaktaki o vapura ve yavaşça
bir dümen dönmeye başlıyor içimde."
Hoflywood Jane Austen'dan vazgeçemiyor
Austen'dan uyarlanan ve geliştirilen öyküler, adma kurulan dernekten sonra 'Austenmania' Internet'e de sıçradı
J
ane Austerfın
HolK'vvood'a en çok
para kazandıran
Ingılız > azar olma
özelhğı. bır ıkılemın daha
doğuşuna neden oldu
Ingılız yazar 1817
yihnda. 41 yaşında
olurken ardında }alnızca
altı oyku bırakmıştı
Ancak olumunden 180 yıl
sonra, \azann
u\arlanabılecek tum
öykulennı be\azperdeye
aktaran Hollywood"un
ışbılır yapımcılan.
Amerı'kan halkının
ıncelıklı, hoş \e sofıstıke
roman kı^ılerıne duvduğu
açlığı bastırmak ıçın
Austen"dan 'yenı oykuler'
yazmasını bekliyorlar!
Kültür Servisi - Paramount'un bır yan
kurumu olan Vıacom geçen aylarda
gosterıme sokruğu \e Austen'ın. Emma
Thompson'a en iyi uyarlama dalında
oscar kazandıran '\şk ve Yaşam' adlı
oykusunun devamı nıtelığındekı 'The
Third Sister'ın (Kıiçük Kızkardeş) \ e
yazann 'İnanç' adlı oykusunun
televızyon uyarlamasinın tum gostenm
ve dağıtım haklarını satın aldı
Amenkalı yazar Julia Braun Kessler'ın
Julıa Barettadıyla yayımladıöı "The
Third Sister*. Dashuood kardeşlerın en
kuçuğu Margareth'ı ozgun romandakı
varlığıyla yokluğıı bır sılık kışılığınden
çıkarıp, bır kahramana donuşturuyor
Ozgun romanda. Austen. 13 yaşındakı
Margareth'ı iyi huylu ve ablalannın
yaşamlarını pek iyi anlamasa da kendı
gozuyle yorumlamaya çabalayan saydam
bır kışılık olarak çızer Kessler'ın
Margareth'ı ıse. l"1
yaşında
maceraperest ve guzellığıyle dıkkat
çeken bır genç kız olarak fılmın daha ılk
sahnesınde ızleyıcıyı buyuluyor Kessler
bu fılmle. Austen'ın Maraareth'ın
hakkını veımedığını
kanıtiamak ıstıyor Yıne de
'The Third Sister',
Austen'a ozgu kısa ve
ozlu anlatımıyla başan
kazanıyor
Austen'dan uyarladığı ve
gelıştırdığı oykulen
Amenka da oldukça
beğenılen Kessler. "Her 1
zaman Austcn'ın ölümüy le
ilgili sdy lenmemiş bir şey ler
kaldığını ve eğer yazar biraz
daha uzun süre yaşamış
olsaydı bilinmeyenlerle ilgili
daha fazla ipucuna sahip
olacağımızı duşUnurüm" dıyor
Austen'dan yapılan son uyarlama
ıse. "Emma" Geçen ay gosterıme
gıren fılm. gerek aldığı olumlu
eleştırıler, gerekse 23 yaşındakı
başrol oyuncusu Gvvynneth
Paltrovv un zanf oyunculuğu
nedenıv le ızley ıcının yoğun ılgısını
topladı Onumuzdekı yıl ıçınde
Emma'nın bır de telev ızyon dızısı
çekılecek
Hollyvvood'u ele geçiren
Austen furyasına.
yazann aılesınden
gelen Joan Austen-
Leıght -Emma'nın
devamı sayılabılecek-
'Highbury
Vokuluğu' ıle Joan
Aıken da yaptığı bırkaç
uyarlama ıle geçen
MİIarda katkıda
bulunmuşlardı Bugunlerde
ıse Austen'ın olumuyle
ılgılı olarak yazılan
dedektıflık oykulen
revaçta Amenkalı
yazar-ve C1A
çalışam-.
Stephanie
Barron"un ıkı ay
onceyayımlanan.
'Jane ve Scargrave
Topraklannda Huzursuzluk' adlı
oykusunde baş karakter Jane (Austen).
ayrıldığı nışanlısının oldurulmesıyle.
kendını bırcınayet bılmecesı ıçınde
bulur Barron, onumuzdekı yıl "Austen
and the Vlan of the Cloth" adlı ıkıncı
Austen oykusunu yayımlayacak
Barron'un oykulennde Jane Austen.
kendı tarzından oldukça uzakta hatta
donemın polısıye gerılım yazarı Dorothv
Leight Savers turu bır karakterde çıkıyor
karşımıza
Amenka'dakı Austen çılgınlığının bır
uzantısı olarak 1979 yılında kurulan
Kuzey Amenka Jane Austen Derneğı.
40'a yakın bolgesel grup ve 3300 uyeye
sahip Derneğın onumuzdekı ay
\ ırgınıa'da yapılacak toplantısına 600
uyenın katılması beklenıyor Toplantı
oğleden sonra çayıyla açılıp. 'Jane
Austen ve Erkekleri' konulu semıner ve
soyleşılerle surecek
Internet'e de sıçrayan Austenmania,
yazann tum oyku ve mektuplannı
teknolojı aracılığıyla »everlenne
ulaştırıyor Internet'tekı Austen
sayfalannda aynca yazarın oykulennden
seçme bolumlenn yeraldığı bırderleme
de yeralıyor
IZDSO
sezonu Idil
Biret'le açü
EBRL KAŞLI
İZMİR- Izmır Dev let Sentonı Orkestrası (İZDSO) 1996-
1997
sezonunu pıyanıst İdil Biret konserı ve venı salon
mujdesıyle açtı Konserlerınde salonlardan taşan ızlevıcı-
sme daha ıv ı hızmet v ermek ıçın kultur merkezı gereksı-
nımmı her fırsatta yınele\en İZDSO Muduru Numan Pek-
demir, Anakent Beledıye Baskanı BurhanOzfafura'dan ar-
sa ve 50 mılyarlık maddı destek sozu aldı
İZDSO kurucu mudurlennden Mukerrem Berk'ın anı-
sınagerçekleştınlen açılış konserı. savgı duru^u ve Istıklal
Marşı'yla başladı İZDSO Muduru Numan Pekdemir ın
açılış konuşmasının ardından orkestraya sponsorolan ku-
rum vekuruşlarateşekkuı plaketı verıldı Gazeteınız Izmır
Temsılcısı Serdar Kıakda Cumhunvet Gazetesı adına te-
*ekkur plaketını eskı Kultur Bakanı Fikri Sağlardan aldı
Dığer kurumlara plaket veren Anakent Beledıye Başkanı
Burhan Ozfatura da. Pekdemir ın. kultur merkezı ıçın 50
mılyarlık maddı destek sozunu onayladı
Numan Pekdemir 1975 \j|mdan buyanaorkestranın Iz-
mırlı sanatseverler ivm onemlı bır kurum olduğunu belır-
terek. y ıllardır orkestray ı y alnız bırakmavan ızley ıcılerle nı-
ce konserlerde ve
daha ıyı şartlarda
bırlıkteolmak iste-
dıklerını soyledı
(ZDSO'nın başan-
sinda sponsor ku-
rumların dayeral-
dığını belırten
Pekdemir. sanata
destek olan ku-
rumların daha dd
artması gerektığı-
nı vurguladı Hc-
konserlerınde ızle
yenlerın salondan
taştığını soyleyen
Pekdemir. "V ıllar-
dır tam donanınılı
bir kultur merke-
zinin yapılmasını
istiyoruz. Misafir
olduğumuz Ata-
turk Kultur Vler-
kezi'nin salonlan
konser "salonu \L- &u
*te™a a d ı n a
mirii muziksevçrle- Serdar Kxak. Fikri Sağlardan aldı.
rin hakkıdır. Bele-
diye Başkanımız Sayın Özfarura"dan geçen gunlerde gelen
yazılı bir açıkiamada, İnciraltina yapılnıası planlanan kııl-
tiır merkezi için gerekli işlemlerin başlatıldığı nıujdesinı al-
mak bizleri çok sev indirdi. İZDSOolarak biz25. \ ı/ımızı bu
merke/de kutlamak istiyoruz" dıye konuştu
Toplumlann kulturlenyle varolduğunu belırten Pekde-
mir kultur \e sanat etkınlıklennın desteklenmeM bu ko-
nuda da herkesın iızerıne duşen gorevı vapmasi gerektıgı-
nı vurguladı 1996-97 sezonunda haftada ıkı kez geıçek-
leştırılecek konserlerın yanısıra hercuma gunu ogrencıle-
reyonelık "açıklamalıprovakonseıieri"nın surecegını bıl-
dıren Pekdemır. bu konuda Mıllı Eğıtım Mudurlugu ıle ij-
bırlığı yapıldığını soyledı
tZDSO 1996-1997 sezonu açılış konsermde soltsi ola-
rak Dev let Sanatçısı pıyanıst Idıl Bıret'ı konuk ettı ^ef
Rengim Gokmen'ın yonettığı konserde. Tuzun un Turk
Kapnçyosu Grieg'ın Pıyano Konçertosu Rimsky-Korsa-
kov'un Ispanyol Kapnçyosu veÇaykovski nın İtalyan Kap-
rıçyosu seslendırıldı Sanatsevenn buyuk ılgı gosreıdığı
konserde. ızley ıcılere dağıtılan vıllık konser progıanıı da
buvuk beğenı topladı
Bu kez 'Halk
Jürisi' oylayacak
• Bırıncı Uluslararası Antal>a Karıkatür
Yarışmasf nın sergısı bugün açılı\or
Kültür Servisi - Antalya
Altın Portakal Kulturve Sa-
nat Vakfı tarafından Karı-
katurcıller Derneğı katkıla-
nyla bu yıl ılkı gerçekleştı-
nlen 1. Lluslararası Antal-
ya Karikarur Yanşmasf nda
oduller 23 eylul tarıhınde
sıhıplerını bulmuştu
Eray Özbek Ane Vasi-
levski. OrhanCoplu Kamil
Vavnz, Vletin Peker\e Kay-
han Dörtlük'ten oluşanjun
değerlendırmesı sonucunda
kazanan ve sergılenmeye
değer bulunan eserlerden
oluşan sergı bugun Kanka-
turSokağı'ndaaçılıyor Tu-
rızm ve serbest dalda yapı-
lan yanşmanın sergısınde.
değerlendırmeden sonra
gelen eserîerle bırlıkte. 42
ulkeden 300 çızenn 800 "den
fazla esen arasindan seçı-
len 63 eser yer alıyor 6-31
ekım tanhlen arasında sure-
cek sergı boyunca ızley ıcı-
ler en beğendıklerı karıka-
turlerı oylayacaklar ve en
fazla oy alan kankatur, Nas-
reddın Hoca Halk Jurısı
Odulunu alacak
Oylamaya katılan sergı
ızley ıcılerı arasından çekı-
lecek kura ıle bır kışı 500
dolarodul kazanacak Ben-
zer organızasyonlar araMn-
da ılk kez ızleyıcıler daha
katılımcı olmaya bır odul
konularak ozendırılıyor
Ilk değerlendırmede tu-
rızm dalında Paolo Delpon-
te-İtalya serbest dalda Gli-
gor Kostovski-Vlakedon-
ya(Altın Portakal Odululve
Serdar Çeliktaş-Turki-
ve(\Vorld Cartoon Gallery
Odulu) odul alırken Peter
Puszta- Almanya(Club Al-
da Oduluj. Jurij Kosobu-
kin-Lkrayna(Club Aqu-
amarınOdulu) OmarFigu-
era-Kolombi>a( Kırış \\orld
Odulu 1 Vaclav Ostatek-
Çek CumhuriyerifMartı
Myra Odulu) AssuntaToti
Buratti- İtalyalClub Hotel
SıreneOdulû) M.YiğitÖz-
gür- Türkiye (Jun Oçel
Odulu). Juri Sanchis lagu-
ado-İspanya (Karıkaturcu-
ler Derneğı Ozel Odulu)
Marek Brzozo«ski - Polon-
ya( Kankatur Dergisi Ozel
Odulu). İsmail Biret- İs*iç-
re(Suna - Inan Kıraç Nakfı
Akdenız Medenıyetlerı
Araştırma Enstıtusu Odulu)
başarı odullenne değer
gorulduler
KASTAAIONU İLİ BOZKURT İLÇESİ
KADASTRO \IAHKEIVIESİ'NDE\
DosyaNo 1993 12 Esas 1996 91 Karar
Bozkurt Kadastro Mahkemesı'ndeyapılandurusma
sonunda verılen karar gereğmce.
Davalılardan Mehmet oğlu Mehnıet. Mustafa kızı
Zumre Şen. Mustafa kızı Ayşe Ozcan. Lutfıye Se\ m-
dık Asıve Basmacıoğlu. Bılgın Konukoğlu. Remzı
Haylaz. Hılmı Ayla (Haylaz) Vîuşerref Lstunel. Zıva
Lstunel Sema Ustunel Sıbel Lstunel Medıha
Kurekçı. Gulızar Kurehogiu'nun vefat etıklerı veva
adreslerı ıle mırasçıları tespıt edılemedığı
anlaşıldıâından.
Kadastro Mahkemesf nm 106 1996tarıhve 1993 12
esas 1996 91 karar »avılı kararı ıle 95 ada 2"
1
nolu
parselde 1204 m2 venn Karayollaıı Genel Mııdurlusıu
adına. 95 ada 27 paiselde 2870 m2. ve 94 ada 46
parselde4109 m2'lık taşınmazların davalılar ıle dahılı
davalılara hısselerı oranında tespıt ve tescılme karar
venlmıştır
Işbu duvurunun yaynnı tanhmden ıtıbaren !5 gun
sonra yukanda kımlıklerı yazılı davalılar ıle
mırasçılarına teblığ edılmış >ay ılacagmdan ıtıraz eden-
lerın suresı ıçınde Bozkurt Kadastro Mahkemesi'nın
1993 12 esas 1996 91 karar sayılı dosvasına nuıracaat
etmeleıı duvurulur Basin 109633