26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 EKİM 1996 ÇARŞAMBA 14 KULTUR Afrika'dan Sibirya stepLerine caz şöleııi • Bu akşam Vanessa Rubin Üçlüsü'nün konseriyle başlayacak olan Akbank ö.Uluslararası Caz Festivali'nde caz ve sinema sanatçısı Amerikalı John Lurie. Bunuel'in sessiz filmleri eşliğinde müzik yapan Mark Dresser, 4O.yıl konserini gerçekleştirecek olan Benny Golson, Afrika cazının önde gelen ismi Abdullah İbrahim. Güney Sibirya'dan Yat-Kha gibi çok renkli grup ve sanatçılann yanısıra Kerem Görsev. Kaçan Keçi ve Arto Tunçboyacıyan gibi isimler yer alıyor. Kiiltür Servisi - Akbank 6. Uluslararası Caz Fe>tı\ali. Sı- birya steplerınden Güney Af- rika'ya kadar uzanan sanatçı coğrafyasını içerenzenginliği ve sessiz film eşliğinde yapı- lacak göstenlenn de yer aldı- ğı görsel çeşitliliğiv le 2 ekim- debaşlıyor. 12 eki me dek sürecek festi- \alde hem caz hem de sinema sanatçısı olan Amerikalı John Lurie. Bunuel'in ^essız filmle- ri eşliğinde nıüzık yapan Mark Dresser, 40. yıl konsen- nı yapacak olan Benn\ Gol- son. Afrika cazının önde ge- len ismi Abdullah İbrahim, Güney Sibirya'nmTuvaCum- huriveti'nden Yat-Kha gibi çok renkli grup \e sanatçılann yanı sıra Türk sanatçıların sa- \ ısı da Kerem Görsev. Kaçan Keçi, .Arto Tunçbo\acıyan gi- bi isımlerle artıyor. Festival. bu akşam Sabancı Center'dayapılacakolan Nev\ Yorklu ünlü sanatçı Vanessa Rubin Üçlüsü'nün konseri ile açılacak Rubin. farklıstıllerin belirli unsurların dengesini gerektirdiğini düşünen bir caz vokalisti. E>neklıkten vana olan sanatçı. Kurt Weill. Sting gibi müzisvenlerin parçalannı söylüyor. Albümlerinde deği- şik kaynaklı. eski >eni melo- di ler yer alıyor. Kendi üslubu- na ve "sound'una sahip Rubin. konserde RichieGoods (bas). George Colligan (piyano) ve Dwayne Broadnax (davul) ile bırlikte sahneye çıkacak. 4-6 ekim günlerinde MSÜ Resim Heykel Müzesi'nde sahne alacak Kerem Görsev'e Eric Reeves(bas) eşlik edecek Üretken bır müzisyen olan Görsev. son günlerde çıkan. tüm besteleri kendine ait olan 'For Murat'adh üçüncü albii- mii ile gündemde. Görsev "e eşlik edecek Eric Reeves ise. Nevv Orleans Üniversitesi'nde Ellıs Marsalis'in yanında caz eğitimi almış. Betty Carter, Tess Marsalis, Russtll Gun gi- bi cazcılarla çalışan Reeves. Paul Chanıbers, Oscar Petti- fordgibı bas ustalannın etkisin- de bir çalış tarzına sahip. ' : Mark Dresser'ın. "l'n Chien Andalöu' \e "A Propos De Nice' filmleri eşliğinde yereceği kon- 's*fler 4-5 ekim tarihlerinde MSC Resım Heykel Müze- sfndeveralacak. fuvaCumhu- riyeti'nden gelen Yat-Kha topluluğu ise elektro gitar \e 'grunge'geleneksel şarkılan- nı 5-6 ekimde MSU Resım Heykel Müzesi'nde verecek- leri konserde seslendirecek- ler. Caz. funk, blues ve çeşitli ülkelerin folklorik müzikleri gibi farklı türleri yorumlayan Oğuz Büyükberber liderli- ğındekı Kaçan Keçi ise 7 ekim günü Aksanat'ta cazse- v erlerle birlikte olacak. Grup. besteciliğinı senfonik müzik. özgün tiyatro müzıği ve elekt- ronik müzik dallannda sürdü- ren AlperMaral ve Çağlavan Yıldız'dan oluşmakta. Cazın uluslararası ufkunu genişlet- miş müzisyenler arasında yer alan enstrümantalist John Surman \e dörtlüsü ise 8 ve 9 ekim günlerinde Cemal Re- şit Rey Konser Salonu'nda. Surman'ınyaratıcıhğı vetek- nik virtüözitesiyle tanışmak isteyen müzikse\erler "free jazz'ın bu ilgınç ısmını Berg Karin Krog (vokal. piyano). Chris Laurence (bas) \ e John Marshall (da\ul) ile izleye- cekler. Caza trompetle başlayan. tenor ve soprano saksofonun ustası haline gelen Chico Fre- eman ve grubu 8 ekimde Ce- mal Reşit Rey Konser Salo- nu'nda sahne alıyor. Blues ve R&B kökenli cazcı. Muhal Richard Abrahams'la. Sun Ra, Jack DeJohnette'le çalış- tı. Önce John Coltrane'i ör- nek alan. sonralan kendi bi- reysel. değişken sesini bulan Freeman. Latin Amerikan müziğinin en iyi isimleriyle çalıştı. Arto Tunçboyacıyan ise dünyaca ünlü müzisyenler Marc Johnson (bas) ve VVblf- gang Muthspiel (citar) ile bir- likte 9 ekimde CRR Konser Salonu'nda. Ağabeyı Onno Tunç'un desteğiyle caz müzi- ğinin Mekkesi Nevv York'a ta- şınan ve aralannda Paul Mo- tian. Chet Baker, Tony VVilli- ams, VVajTie Shorter, Joe Za- vvinulgıbi isim ve topluluklann, bulunduğu sayısız caz ustasıyld çalan Tunçboyacıyan, halen Joe Zavvinul'.s Svndicate ve Niuht SBVIHUERLER Ark topluluklanv la çahşmalan- nı sürdürüyor. Nev\ York caz çevrelerinin gözde tromboncusu Steve Turre. »rubu Sanctified Shells ile 10 ekimde (saat 18.00) CRR'de sahneye çıkacak. Parlak renkli sarmal deniz kabuklarını caz enstrümanı haline getıren kişi olarak tarıhe geçen turre blues. Afro-Küban ve Latın cazın yet- kın lirik yorumlarını sunuyor dinleviciye. Blues. caz ve çağ- daş klasık müziğın etnik öğeler- le karışimını ortaya koyan John Lurie & The Lounge Lizards ise 10 ekim günü saat 21.30'da caz- severlerin karşisında. L'sta bır saksofoncu ve önemli bir sine- ma y ıldızı olan John Lurie kınıi zaman funk kımı zaman EUing- ton'ı çağriştıran bir tarza sahip. Modern cazın etkileyici isim- lerinden Abdullah İbrahim (es- kı adıyla Dollar Brand) ülkesi- nın müzik geleneğıni 11 ve 12 ekim günlerinde CRR'de vere- ceği konserlerde yansıtacak. Özuün bırsolo voramcu olan İb- rahim. cazın yanı sıra klasik bes- teler ve film müziği de yapıyor. Dinley ıcılerine 'çirkin birdiin- >ada. adanmış bir güzellik' su- nan >unatçı. Istanbuilulann kar- şısına 'Yarona' adını verdıği grubuyla çıkacak. Hardbopdöneminin ustasak- sofonculanndan Benm Golson ise 40. sanat yılını kutlamak anıacıyla düzenlediği turnenin Istanbul durağında 12 ekimde CRR'de sahneye çıkacak. Cnlü şarkıcı Hendricks'in sunuculu- ğunu üstlendiği gece. Gol- son'un sanat yaşamının yanı sı- ra özellikle cazın altın dönemı say ılabilecek olan hard-bop dö- nemine kısa bir yolculuğa dö- nüşecek. Bu y ıl festivali ızlemeye gele- cek olan ve Dovvn Beat. V'illage \bice ve Nevv York Tinıes gibi önemli yayın organları için caz yazılan yazan Don LucofTun yanı sıra Arto Tunçboyacıyan^ John Surman. Steve Turre ve Kerem Görsev de Aksanat'ta se- mırlerler verecekler. Geçen > ıl olduğu gibi bu yıl da 'Akbank Uluslararası Caz Festivali kapsamında birdizi semineryer alıyor. 8 ekimde Arto Tunçboyacıyan 'ritım ve \iırmalı çalgılar'. 9 ekimde John Surman 'saksofonun ca: müziğindeki veri'. 11 ekimde Steve Turre 'trombonun latin \ e caz müziğindeki veri'. 12 ekimde Kerem Görse\ 'ca: müziğinde pirano ve çalış teknikleri' konulu söyleşilerle caz tutkunlarıyla buluşacaklar. Konuk sanatçıların yanı sıra. Akbank Caz Festivali'ni ızlemek için Istanbul'a gelen, Blue Note plaklarının tanıtım sorumlusu Don Lucoff da caz üzerine bir söyleşi düzenleyecek. Lucof aynı zamanda Dovvn Beat. Nex York Times ve Vıllage \bice gibi önemli yayın organları için caz yazılan yazıyor. LASER-DISC VE \ İDEODAN FİLM GÖSTERİLERİ Aksanat'ta festival boyunca sürecek diğer etkinlikler arasında laser-disc ve videodan film gösterilen yer alıyor. Cazseverler. 2 ekim'de 'Lady Dciv and Manv Faces ofBillie Holiday' ve Count Basie 'A Movie Aboııt Kansa\ City Jazz '. 3 ekimde Charles Mingus 1968, Keith Jarreft. Gar> Peacock and Jack Dejohnette Sıandards '. 4 ekimde John Scofield "Live 3 lliıys '. Airto Moreira Rhytm and Coİoıırs '. 5 ekimde The li'orld Accordıng lo John Çoltrane'. Srolen Moments: Red Hot and Cool', 6 ekimde 'A Great Dav in Haıiem '. Thelonius Monk Strcııght \o Chaser'. 1 ekimde Keith Jarrett. Gan Peacock and Jack Dejohnette Sıandards '. Roots'Salute the Savophone'. 8 ekimde Thelonius Moak'American Composer: Full Portrait', Lady Dav and Manv Faces ofBillie Hnliduv . 9 ekimde Dizzy Gillespie A Sıghı m Tunisia ', Ron Carter 'Live Doııble Bass'. 10 ekimde Roots 'SaJute the Saxophone". John Scofield'Lı\e 3 ii'ays'. 11 Ekimde .Airto Moreira Rhvtnı and Coloıır\'. Eric Dolphv La\r Date '. 12 ekimde Art and The Jazz Messengers 'Lıve al Ronnıe Scott'. A Great Day in Harlem ' v e 13 ekimde 'Stolen Moment: Red Hot and Cool' v e Miles Davis 'Miles w Paris' film gösterimlerıni kaçırmasınlar. Aksanat'ta festival kapsamında düzenlenecek tüm seminerler.vıe film gösterimleri ücretsiz. Yerayırtmak için Aksanat'ın telefönu: t0212) 252 35 00 Küresel göçler çağında sanatın konumu NECMİ SO.NMEZ GR.AZ - Avusturya'nın Graz kentın- de her yıl düzenlenen "Steirischr Herb- st" festivali. çağdaş sanat. müzik. tiyat- ro başta olmak üzere bırçok alana yayı- lan ve "öncü"çalışmalan tartışmayaaç- mayı hedefleyen biretkinlik. Festivalin bu yılki ana tema^ı olan ~Remix"külrür- ler arasındaki ıletişimi ınceleyen ilgınç bir özellığe sahip Bu çerçevede açılan "Inklusion & E\clusion Post Koloniyal \e Küresel Göçler Çağında Sanat" başlıklı çağdaş sanat sergisi. dünyanın dört bir yanından gelen 60'ayakın sanatçınınça- îışmalannı içeriyor ve "SteirischerHerb- st96"nın gövdesini oluşturan birkimli- ğe sahip. Sergi yapımcılığını Peter Weibel'ın üstlendiği bu sergi. çağdaş sanat orta- mında son on yıldan beri tartışılan bir- çok konuya retrospektif bir açıdan yak- laştığı aibi. izleyiciye yanıtlaması zor olanyığınlarcasoruyöneltiyor. Batılı sa- nat merkezlerinin dışında. uç ülkelerde doğmuş gerek kendi istekleriyle gerek- se sürgün yoluyla Batılı sanat merkezle- rine gelmiş ya da bu merkezlere uzak ül- kelerde yaşayan sanatçılann işlerininyer aldığı sergi. penfen-merkez tartışmala- nna yeni bir bakış getirmeyi denediği için karmaşık bir yapıya sahip. Karma- şıklık öncelikle. bir yanda Batılı sanat söy lemine eklemlenen sanatçılann (Ha- toum. Gonzales-Torres. Kuitca. Shirin Neshat vb.) çahşmalarıyla bu söylemın tersıne merkezı eleştirerek "•modernist" ölçütlerin değıştirilmesini savunan sa- natçılann. (Araeen, Kcho, Teresa Serra- no. Miguel .Angel Rios vb) ışlerınin yan yana sergilenmesinden kaynaklanıyor. Carios Capelan. Chohreh Feyzdjou. Ro- mualdve son beş yıldan beri açılan bü- tün büyük çaplı sergılerde adını duyııran sanatçıların davet edildiğı bu sergide Türkiyeden Ayşe Erkmen, Gülsiin Ka- ramustafa v e OhannesTap>nli'nin çalış- maları yer alıyor. Genelde söz biriiği yok Graz'ın ünlü birası Reininghaus'un eskı fabnka binasıyla Künstlerhaus'ta iz- leyecılere sunulan sergide. Peter VVeibel sadece sanat yapıtlannın görsel kalitesi- ne göre değil. sanatçıların biyografileri- ne. temsil ettikleri "farklılıklara" göre birtercih y aptığı için serginın genelinden bir sözbirliği ortaya çıkmıyor. Son yıllar- da dünyanın dört bır yanında gözlemle- nen sosyo-politik olgulara. farklı etnik- leri. metaforları kullanarak gönderme yapan 200"den fazla çalışmanın dınamik- ierini tek tek ele almanın imkânsız oldu- ğu bu yazıda irdelemek istediğim. küre- sel değişimlenn çağdaş sanatı değerlen- dirme ölçütlennı de etkilediği. Batı kül- türünün 19. yy'dan beri müze kavramı- nın arkasına sakladığı benmerkezli. ay- nmcı. koloniyal \e "beyazırkınsanatta- rihi" artık parçalanıyor. Küresel göçle- nn etkisiyle periferi merkezi kuşatırken. vüzyıllardan beri yerleşik önyargılann yıkılması. sanıldığı kadarkolay olmaya- cak. Grazdaki "Inclusion & Exclusion" sergisinin önemi. bu süreci oldukça ge- nış bir perspektifle tanımlamaya çalış- masında yatıyor. İlk bakışta dekoratif. folkloristik. el sanatı gibi göriilen çalışmalar (Samba. Berthiers, Bamgboya. Shonibare, Hazo- ume vb) başka bir açıdan değerlendiri- lınce. Koloniyalizm'e karşı en ilkel me- totlarla tepkı veren sanatçının **dar ba- Graz'daki uluslararası çağdaş sanat sergisinde Gülsiin Karamustafa. Metin And'ın 16.». İstanbul, Kent, Sarav. Giinlük ^âşam isimli kitabından aldığı bir gravürii 6x4,8 nı. bo>utlannda büyüterek gerçekleştirdiği çalışmasını sergilivordu. Osmanlı erkeklerinin sarayda A\ rupalı kadınları nasıl 'mıncıkladıklanm' gösteren son derece çarpıcı bir imgenin altına sanatçı bu çalışmasıv la ilgili olarak kafasından geçen sorulan (adeta sesli düşiinür gibi) İngilizce olarak sıralamı^. kı$ açısrnı ortaya kovuvor Geneilıkıe Çin'deki baskıcı rejımden kaçarak Avru- pa'ya sürgüne gelen sanatçıların (Shen Yuan. Huang \bng Ping). Latın Ameri- kalı katılımcılann (Ramos. Rios. Serra- no. Kuitca. Mendleta. Kcho, Charlie Cho) çalışmalannda okunan mesajlar (ister politik. ister sosyal karakterli ol- sun) anlatımcı özelliklere sahıpler. Sa- natçılann kendini şekillendirdiği ortam- lar hakkında sansürsüz. son derece açık bilgiler veren bu tür çalışmalar sergide sayısal olarak çoğunluğu oluşturmasına rağmen çalışmalanyla farklı bır katego- ri oluşturan başka sanatçılardan da söz Künstlerhaus'ta yer alan AvseErkmen'in çalışması. bu binanın tamamı camla kaplanmış olan çıkış bölümündeki 24 adet camın yerlerinden çıkanlnıasıvla oluşuvor. İzleyiciler canıları çıkarıimış, buz gibi soğuk bir salonda kendilerini bulduklannda oldukça şaşımorlar. Erkmen. "dışanvı içerive" taşıvan bu çalışmasıUa gerçekte "sınır/lar" kavranıına üs(ü kapalı olarak gönderme \apivordu. Sergi mekânına \apılan bu yalın müdahalevi. sanatçının görsel kodlarla mekânların fonksivonlarını sorgulama eğiliminin devamı olarak değerlendirmek >anlış olmavacaktır. açılabiür. Leirner. Gabriel Orozco. Mu- niz, Joachim Sichönfeldt, Francis Al\s, VongPhaopkanitveTürktyeli katılımcı- lann çalışmalannda. coğrafi ve etnik re- feranslardan farklı birçizgidedeğerlen- dirılebilecek olan yakla^ımlan ortaya çıkmaktaydı. 'Aanlık kültürieri' Ohannes Tapyuli 1944'te SıvasKan- gal'da doğmuş. Yedi yaşında aılesiyle birlikte İstanbul'a gelen sanatçı. 1963-65 arasında İstanbul Üniversitesi'nde sanat tarihi okuduktan sonra 1966'da Alman- _v a'y a göç ederek Stuttgart Akademisi 'ni bitirmış. Sanatçı sergide Buchenvvald Toplama Kampı'nda Naziler tarafından öldürülen Çıngenelerin fotoğraflannı te- mel alarak birdizi mantığıyla geliştirdi- ği beyaz portrelerini sergiliyordu. Işığa karşı son derece duyarlı olan bu portre- ler. varla yok arasında gidip gelen özel- lıklenyle oldukça dikkat çekiciydi. Gülsün Karamustafa. Metin And'ın 16. yy. İstanbul. Kent, Saray.Günlük Ya- şam isimli kitabında aldığı bir gravürü 6x4.8 m boyutlannda büyüterek gerçek- leştirdiği çalışmastnı sergiliyordu. Osmanlı erkeklerinin sarayda Avrupa- lı kadınları nasıl "mıncıkladıklarını" gösteren son derece çarpıcı bu imgenin altına. sanatçı bu çalışmasıv la ilgili ola- rak kafasından geçen sorulan (adeta ses- li düşünür gibi) ingilizce olarak sırala- mış. Künstlerhaus'ta yer alan Ayşe Erk- men'in çalışması. bu binanın tamamı camla kaplanmış olan çıkış bölümünde- ki 24 adet camın yerlerinden çıkanlma- sından oluşuyor. İzleyıciler kendilerini camlan çıkanlmış. buz gibi soğuk bir sa- londa bulduklarında oldukça şaşınyorlar. Erkmen. ~dışan> ı içeriye" taşıy an bu ça- lışmasıv la gerçekte "sınır/lar" kavramı- na üstü kapalı olarak gönderme yapıyor- du. Sergi mekânına yapılan bu yalın mü- dahaleyi. sanatçının görsel kodlarla me- kânlann fonksiyonlannın sorgulama eğı- limınin devamı olarak değerlendirmek yanlışolmayacaktır. Graz'da VVeibel'ın sergisi dışında. ya- pımcılığını Amnon Barzel'in (Berlinl üstlendiği Remote Connection isimli sergi de. yersizlik-y urtsuzluk kav ramına gönderme yapan birözelliğe sahipti. Ba- tı kültürü. 20. yy in sonunda kendisiyle "öteki 1 " arasına koyduğu sınırlann ırkçı, yanlış bir yaklaşım açısı olduğunu kav- radı. Avrupa kültürü dışında kalan kül- türlerin dışianması \e "modern olma- dıklan" için çağdaş sanat üretemeyecek- leri başta olmak üzere birçok önyargının altına dinamitler konuluyor. Yeni. ol- dukça karmaşık. ama o oranda heyecan verici özellikleriyle dünyanın dört bir ya- nından "merkezlere" gelerek kendileri- ni tanıtan "azınlık kültürieri" önümüz- deki yüzyıllarda son derece önemli bir konuma sahip olacaklar. Graz'daki tüm etkinlikler. bir açıdan bakıldığında Avru- palıların "barbar" olarak tanımladığı; kolonileştirerek ortadan kaldırdıklan, kırlettikleri kültürlerin adeta dirilişi ola- rak da yorumlanabi1ir. Konstantin Ka>a- fıs eşsiz güzellıkteki "Barbarları Bek- lerken" isimli şiirinde. gelmeyen Bar- barlann yarattığı şaşkınlığı tanımlarken sanki 1990'ların Avrupası'nda çağdaş sanat alanında karşılaşılan durumu özet- lemişfır. "Steirische Herbst" etkinlikleri ekim sonuna dek Graz'ın değişik mekânlann- da izlenebilir. DEFNE GOLGESI TURGAY FİŞEKÇİ Şiirde Yol Gösterme • Şair olmanın ölçütlerinden biri, bir bakıma yazdı- ğının şiir olup olmadığını anlayabilmedir. Pek çok şa- ir, edebiyat bilimci, şiir üstüne kafa yormuş, onu ta- nımlamanın, ölçütlerini ortaya koyabilmenin yolları- nı aramış, ama sonunda her tanım, şiire bir yaklaşı- mın ötesıne geçememiştir. Bu yüzden şııre ulaşabil-; mek için tanımlardan çok. yaklaşımlardan yola çık-j mak daha doğru görünüyor. Ne denli çok yönlü yak-' laşımda bulunabilirseniz şiire, ona ulaşmak da daha kolaylaşıyor. Her yaştan şiir heveslilerinin, şiire ulaşma yolun-, daki güçlüklerini gördükçe, kimi şairlerin şiire nasıl, ve nereden yaklaşılabileceğini anlatan kitapları gel- di aklıma. Bu kitaplardan belki de en ünlüsü Ril— ke'nın Genç Bır Şaire Mektuplar'\d\r (Çeviren: Ka- muran Şipal, Düşün Yayınevi). Büyük şairin bu ki- tapta, kendisine şiirierini gönderip görüşlerini soran Franz Xaver Kappus'a mektuplarla verdiği yanıtlar toplanmıştır. Şiir üstüne son derece aydınlatıcı bilgi- ler verir bu mektuplar. Ne var ki, mektupların yazıl-ı dığı F. X. Kappus'un önemli bir şair olmasına yetme-, miştir bu yol göstermeler. Rilke bu mektuplann da-' ha ilkinde, "Kimse size akıl veremez ve yardım ede- mez"der. Ancak ardından şiir üstüne söyledikleri şi- ire gönül verenler için bulunmaz değerdedir. Benzer bir olay Max Jacob'un da başından ge- çer. J. E. adlı on sekiz yaşındaki bir tıp öğrencisi ken- dısıne once, "Lırıkşıırne demektır" dıye sorar; son-, ra da duygunun tanımını ister. Jacob bu sorulara ya- nıtını bir deftere yazarak verir. Böylelikle onun da' Genç Bir Şaire Öğütler (Türkçesi: Salâh Birsel, Ni-1 san Yayınlan) adlı kitabı ortaya çıkar. Mayakovski de Şiir Nasıl Yazılır? adlı kitabında, kimi şiirierini nasıl.yazdığını açıklamaya çalışır. Bizim şairlerimiz arasında Şiirin Ilkeleri (Broy Ya- yınlan) gibi savlı bır başlık taşıyan bır kitap yazan ola- rak Salâh Birsel vardır. Ancak daha önsözde o da gerçeğe teslim olur: "Bu ilkeler, sanatçıya sanatın kapısını açacakyol- ları belletecek değildir. "Böyle biryolu hiçbir Poetika, hıçbir Estetik kita- bı öğretemez zaten. "Ama bu ilkeler, ozanı, kendisini bayağıdan, şiir- olmayandan sakınmaya götürürse en büyük işiyap- mış otacaktır." ) Işte yalın gerçek. Deneyimler göstermiştir ki kim- se kimseye şiir yazmayı öğretemez. Öyleyse bütün bu yazılan kitaplar, söyleşiler, hat- ta yeni yeni bızde de ömekleri görülmeye başlanan yazınsal yaratıcılık dersleri yalnızca okuyanlara şiire yaklaşım konusunda ipuçları verebilir, yönlerini ay- dınlatabilir. içlerinde şiir yazma konusunda bir gizil- güç duyanlar, bu eğilimlerini şiir biçiminde kâğıda dökmek yerine, bence yukarıda adı geçen kitaplar- da yazılanlarla bir hesaplaşma içine girmelidirler. Çünkü bu kitaplarda seslenilenler. doğrudan şair ki- şiliklerdir. Bu düşüncelerle ne denli ilişki kurabıldik- lerini, bu düşünceleri kendi dünyalarına uyarladıkla- rında ne gibi sorunlarla karşılaştıklarını kendilerince irdelemelıdirler. Bu iç hesaplaşma sonunda kendilerini yine de şi- ir yazma gizilgücüyle dolu buluyorlarsa, o zaman geçmişin ve bugünün şairlerini, ürünlerini önlerine koyup bir hesaplaşmaya da onlarla girişmelidirler. Bizim büyük şairimiz Nâzım Hikmetde hayatı bo- yunca çe.yresındeki şiir heveslilerıne destek o.lmuş,, onlan şairiik katına çıkarabilmek için vargücüyle des- tek olmuştur. Nail V. ile birlikte kitap çıkarmış, Vâlâ Nurettin ile büyük seruvenler yaşamış, cezaevinde tanıştığı heveslileri, komünist hareket içindeki arka- daşlannın şiir eylemlerini hep desteklemiş, ama bü- tün bu çabalardan şiir adına pek bir sonuç çıkma- mıştır. Şairiik. uzak deniz kaptanlığıgibidir. Günlervege- celer boyu bir yalnızlığın içinde gidersiniz. Işık kimi zaman size görünür. kimi de hiç görünmez. Ama şa- ir için önemli olan yolculuktur. Edebiyat ve Eleştiri'de Orhan Pamuk taptışmaları Kültür Servisi -Edebiyat ve Eleştiri dergisinin 26-27 sayısı birlikte yayımlandı. Dergide. geçen sayıda başlayan Orhan Pamuk tartışmalan Ronı Margulies'in "O. Pamuk ve Ahmet'e Bir Mektup". Gürsel Korat'ın "A. Yıldız'ın O. Pamuk Eleştirisı'. Ahmet Yıldız'ın "Bir Eleştirinin Eleştinsine Zorunlu Yanıt' çahşmalarıyla derinleşiyor. Dergide Ahmet Yıldız "">az Bitti". Ahmet San "Sanat ve Normaldışılık'. Kâmil Aydın 'Empresyonızmin Yazın ve Resimde Algılanışı', Feridun Andaç Söz Uçlan'. Roger Caılloıs 'Şiirın Konumu'. Yücel Kayıran "Muzaffer tlhan Erdost'un Üç Şair'i", Muzaffer Buyrukçu'nun ödül mekanizmasını irdeleyen ve bir şaınn başına gelenlen yazdığı 26.9.1973 tarihli günlüğü yer alıyor. Adalet Ağaoğlu, Özdemir ince'y le ilgili "Zorunlu Bir Açıklama' başlıklı mektubuvla Edebiyat ve Eleştiri'nin konuğu oluyor. K Ü L T Ü R • Ç İ Z İ K K A M Î L M A S A R A C I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle