Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 TEMMUZ1992 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Aziz Nesin
iazetesine
ortak arıyor
•KÜTAHYA (AA)- ÜnJü
yazar Aziz Nesin
yaytmlamayı planladığı
"Onbinler Gazetesi" için
ortaklar bulmak üzere
JCütahya'da çalışmalar yapü.
Dumlupınar Fuan'nda
açılan reyonda okurlanna
kitaplannı imzalayan Nesin,
•yayımlamayı planladığı
gazete hakkında bilgüer
verdi.SSKLokali'nde
diizenlenen söyleşide,
Gazeteciler Cemiyeti
Başkanı Jhsan Tunçoğlu'nun
sonılannı yanıtlayan Nesin.
"Türkiye'de yayımlanan
gazetelenn birçoğu holding
sahiplerinin, patronlann
gazeteleridir. Gazete
sahipleri holdinglerolunca,
gerçek gazetecilik
yapılamıyor. Onbinlerce
kişinin ortak olacağı
gazetenin yayını için
çabşmalanmız sürüyor"
dedi. Nesin, 3 gün süren
Kütahyagezisi sırasında her
biri 200 bin liradan yaklaşık
I50kişiyeortaklık
beyannamesi doldurttu.
Gökay'a anma
• İSTANBLL-KADIKÖY
(AA) - Eski bakanlardan ve
milJetlerarası Lions Kulübü
Derneği kurucusu Ord. Prof.
Dr. Fahrettin Kerim Gökay,
, ölümünün 5. yıldömünde
mezan başında anıldı.
Kadıköy-Kozyatağı Sahrayı
Cedid Mezarlığı'nda yapılan
anma toplanüsında konuşan
Istanbul Lions Kulübü
, Başkanı Yunus Okumuş,
Gökay'ın Atatürk ilkelerinin
savunucusu olduğunu
söyledi. Yapılan çeşitli
konuşmalarda, Gökay'ın
bakanhk, valilik,
büyükelçibk ve belediye
, başkanlığı görevlerinde
bulunduğu haurlatılarak,
pek çok gönüllü hizmet
kuruluşlanaın da kurucusu
olduğu anlatıldı.
Galeria
tartışması
• BADANACAAJ-Seyhan
- Belediye Başkanı Yalçın
. Akyol, Yargıtay'ın Galeria
ile ilgili ceza karannı
', "esastan"degil "usulen"
. bozduğunu belirterek
-_ "Galeria hala imar planı
, olmayan, ruhsatsız bir
. yapıdır" dedi. Akyol, yaptığı
. yaalı açıklamada, Yargıtay
- karannın cezayı haksız
bulmaktan ziyade, usulen
baa isteklerin
tamamlanması gerektiği
yönünde olduğunu
. belirterek, "Ruhsatsız ve
geleceği belli olmayan bir
yapıdan işyeri almak
isteyenler, mağdur olmak
istemiyorlarsa, Yargıtay'ın
son karannı beklesinler"
dedi.
12 Eylöl
kitapları
I Kültür Bakanlığı
gazeteci-yazarlann 12
EylüTe ve dönemine ilişkin
kitaplannı satın almayı
kararlaştırdı. Kültür
Bakanlığı bünyesinde
oluşturulan 6 kişilik Yayın
Seçme Kurulu, daha önceki
dönemlerde 12 Eylül'e ve
dönemine ilişkin kitaplann
kütüphanelere alınmadığını
belirledi. Budöneme ilişkin
kitaplann okuyuculara
ulaşmasım sağlamak
amacıyla Yayın Seçme
Kurulu, 27 gazetecinin 45
çeşit kitabından yaklaşık 25
bin adetsatın almayı
kararlaştırdı. Kitabı satın
alacak gazeteci-yazarlar
içerisinde 5 çeşit kitabıyla
Cüneyt Arcayürek, ilk sırada
yer alırken, onu Metin
Toker'in 5 ciltten oluşan
"Tek Partiden Çok Partiye"
dizi kitaplan, Uğur
Mumcu'nun 4 çeşit ve Ufuk
Güldemir ile Emin
Çölaşan'ın 3'er çeşit kitaplan
takipediyor. Bakanlık
yetkilileri, daha sonraki
aşamalarda düşünce tarihi,
felsefe ve bilimsel kitaplann
satın ahnması yoluna
gidileceğini söylediler.
Örsan öymen
anıldı
• İSTANBUL (ANKA) -
ANKA Ajansı'nın
kuruculanndan ve Milliyet
Gazetesi'nin eski
başyazarlanndan Örsan
öymen, ölümünün 5. yılında
mezan başında düzenlenen
törenle anıldı. Anma
töreninde örsan öymen
Ödülü'nü kazananiara
ödülleri verildi.
ŞIIRE GONUL
VERENLER GELİN
ŞİİRLERİMİZİ BİR
ARADA TOPLAYALIM.
BİZE ADIN1ZI,
ADRESİNİZİ VE
ŞÜRLERİNİZİ YAZIN.
ALİ FAKİH CAD. NO:44
34310 KOCAMUSTAFAPAŞA
İSTANBUL
ARUZ YAYINCIUK
Hükümetten, "Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi"ne yaklaşım:
SözleşmeyeKürtçekîncesi
• Hükümet, "Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin
Uluslararası Sözleşme"nin, "etnik ve dinsel
azınlıklar ile dil azınlıklannı" düzenleyen 27.
maddesine çeküıce koydu. 27. maddede
"azınlıklann tanimı yapılmadığı" belirtilen çekince
gerekçesinde, "Bu madde değişik yorumlamalara
müsait görülmektedir" denildi ve azınhklar
konusunda Lozan Banş Antlaşması ve anayasaya
atıfta bulunuldu.
DOĞAN AKEV
ANKARA-Hükümet, BM
"Medeni ve Siyasi Haklara İliş-
kin Uluslararası Sözleşme"nin,
"etnik ve dinsel azınlıkJar ile dil
aanükJannı" düzenleyen 27.
maddesine çekince koydu. Çe-
kince gerekçesinde, "azınlık-
ların tanimı yapılmadığına"
.dikkat çekilereİc" madde, deği-
şik yorumlamalara müsait gö-
rülmektedir" denilerek azınlık-
lar konusunda Lozan Banş
Antlaşması ve anayasaya atıfta
bulunuldu.
Devlet Bakanı ve Hükümet
Sözcüsü Akın Gönen'in, 6 tem-
muz pazartesi günü yapılan Ba-
kanlar Kurulu toplantısından
sonra kabinede imzaya
açıldığını bildirdiği, BM'nin
Medeni ve Siyasi Haklar Ko-
nusunda Uluslararası Sözleş-
mesi'nin, "azınlık" haklannı
düzenleyen 27. maddesine çe-
kince kondu. BakanJar Ku-
rulu'nda konuyla ilgili olarak
benimsenen yasa tasansında
Türkiye Cumhuriyeti'nin, söz-
leşmeden doğan yükümlülükle-
rini, BM Anayasası çerçevesin-
deki yükümlülüklerine uygun
olarak yerine getireceği belirül-
dikten sonra. "T.C. hükümeti,
sözleşmenin 27. maddesini,
T.C. Anayasası'nın ve 24 Tem-
muz 1923 tarihli Lozan Banş
Antlaşması ve eklerinin ilgili
hükümlerine ve ilkelerine göre
uygulama hakkını saklı tutar"
ıfadesine yer verildi.
Çekince gerekçesinde, 27.
maddede. "azınlık tanimı ya-
pılmamasmın yanlış yorumla-
malara neden olabileceği" vur-
gulanarak şu görüşlere yer ve-
rildi:
"Sözleşmenin, BM anaya-
sasından (özellikle 1. ve 2. mad-
deler) doğan yükümlülükleri-
miz çerçevesinde yorumlan-
ması uygun görülmüştür. Ayn-
ca sözleşmenin 27. maddesinde,
taraf ülkede bulunan etnik, din-
sel ve dile dayalı azmlıklara
kendi kültürlerinden yararlan-
ma, kendi dinlerine inanma ve
bunlara göre ibadet etme ve
kendi dillerini kullanma hakkı
tanınmakta; ancak, bu azınlık-
lann tanimı yapılmadığından,
bu madde. değişik yorumla-
malara müSait göriilmektedir.
Bu nedenle, sözleşmeye taraf
olunurken, Türkiye'nin sözleş-
menin 27. maddesini, Türk
Anayasası ve 24 Temmuz 1923
tarihli Lozan Banş Antlaşması
ve eklerinde öngörülen hüküm-
ler ve prensipler çerçevesinde
yorumlama ve uygulama
hakkını saklı tuttuğunu ifade
eden bir "çekince" konması ka-
rarlaştınlmıştır."
Lozan Banş Antlaşması'nın
"Azmlıklann Korunması"
başlığını taşıyan 37. maddesi,
"azınbk" statüsünü, sadece
"Müslüman olmayan yurttaş-
lar"a tanıyor. Anayasanın 66.
maddesinde de. "Türk devle-
tine vatandaşhk bağı ile bağlı
olan herkes Türktür" hükmüne
yer veriliyor. BM'nin 16Aralık
1966 tarihinde yapılan top-
lanüsında kabul edilen ve 35 ül-
kenin onaylaması ile 23 Mart
1976'da yürürlüğe giren Mede-
ni ve Siyasi Haklar Uluslararası
Sözleşmesi'nde düzenlenen
önemli konular şöyle sıralanı-
yor:
"Yaşama hakkı, işkenceye ve
diğer zalimane, gayriinsani ve
küçültücü muamele ve cezaya
karşı korunma, kölelik ve esir
ticareti ile angarya ve zorla
çalıştırmanın yasaklanması,
keyfi gözaltı ve tutuklamadan
korunma, hürriyeti kısıtlanan
kimselere insanca muamele, sa-
dece akdi taahhütlerin yerine
getirilmemiş olmasından dolayı
hiç kimsenin hapis edilmemesi,
seyahat ve konut seçme özgür-
lüğü, yargı önünde eşitlik
hakkı, geriye dönük cezai mev-
zuatın yasaklanması, düşünce,
vicdan, din ve ifade hürriyeti,
vatandaşlann yönetime katıl-
ma hakkı, yasalar önünde eşit-
lik ve kanun tarafından eşit ko-
runma hakkı, etnik. dini ve dili
farklı azınlıklann korunması."
Sözleşme uyannca kurulan
18 üyelı "İnsan Haklan Ko-
mitesi"nde, taraf devletlerden
en fazla bir kişi, 4 yıllık bir süre
için seçiliyor.
ÖldünjJüşününonikinciyJındaKemalTürkleriçinLiitfıKırdarSporSalonu'ndaanniagecesidı./, , •.,,-< c-debirkonuşmavapanDİSKGenelBaşkanıKemalNebioğlu.
Kemai I ürkler'inDİSK'i36binüycden50()binüvelivazgeçilmeibir örgüthalinegetirdiğinibelirtti.(hotoğraf:MUHARREM AYDIN)
12 yıl önce öldürülen eski DİSK Genel Başkanı için Lütfı Kırdar Spor Salonu'nda gece düzenlendi
Kemal Türkler törenlerle anıldıtş-Ekonomi
Servisi - DtSK
ve Türkiye Ma-
den-lş Sen-
dikası Genel
Başkanı Kemal
Türkler öldü-
rülüşünün on
ikinci yılı nede-
niyle dün öldürüldüğü yerde
ve mezan başında düzenlenen
törenlerle anıldı. DÎSK Genel
Başkanı Kemal Nebioğlu. 12
Eylül'ün tahribatının gideril-
mesinde ve terör sorununun
çözümünde hükümete destek
olacaklannı belirterek "Ancak
iktidardan güven bekliyoruz"
dedi.
DİSK'in Merter'de kurulu
genel merkezi önünde topla-
nan DÎSK yöneticileri. Kemal
Türkler'in ailesi, SHP İl Baş-
kam Yüksel Çengel ve çok
sayıda işçi, yakalanna Kemal
Türkler'in fotoğraflannın bu-
lunduğu yaka kartlan takıp,
ellerinde karanfillerle, Türk-
ler'in öldürüldüğü Gündoğan
Sokak'taki evi önüne geldiler.
Topluluk buraya karanfıller
bırakırken, DİSK Genel Baş-
kanı Kemal Nebioğlu, Kemal
Türkler'i öldürenlerin
amaanın DİSK'i sınıfsal mü-
cadeleden uzaklaşürmak ve
demokrasiyi boğmak olduğu-
nu belirterek "Ama bu emelle-
rine ulaşamadılar, ulaşamaya-
caklar" dedi. Türkiye Maden-
İş Sendikası Genel başkanı
Murat Tokmak da, Kemal
Türkler'in öldürülmesi
olayınm halen aydınlaulma-
masını eleştirerek şöyle konuş-
tu: "Bu davanın iddianamesin-
de Alparslan Türkeş ve Yılma
Durak azmettirenler; Celal
Adan, Aydın Eryılmaz, otoyu
kullanan yardıma fail; Abdül-
samet Karakuş da, Kemal
Türkler'e tetiği çeken üç kişi-
den biri olarak suçlanmıştır.
Bunlardan Abdülsamet Kara-
kuş, ateş eden üç kişiden biri
olmasına rağmen her ne hik-
metse o anda tabancası tutuk-
luk yapan kişi olarak, dolayb
fail olarak hüküm giymiş, di-
ğerleri beraat etmiştir. Soruş-
turma sis perdesi altında ve
boşlukta bırakılmıştır. Oysa
bir hukuk devletinde hiçbir fai-
li meçhul cinayet kalma-
malıdır.
Türkler'i anmak amaayla
ökşam Lütfı Kırdar Spor Salo-
nu'nda da bir gece düzenlendi.
DİSK Genel Başkanı Kemal
Nebioğlu. gecede yapügı ko-
nuşmada Kemal Türkler'in,
DİSK'i 36 bin üyeden 500 bin
üyesi olan vazgeçilmez bir ör-
güt haline getırdığıni belirterek
"O'nu ve mücadesini özümse-
yelim, O'nun başlattığı müca-
deleyi, geleceğin sendikal çalı-
şmalanna taşıyarak değerlen-
direlim" dedi.
Harbiyc"dekı Lütfı Kırdar
Spor Salonu'nda dün akşam
düzcnienen "Kemal Türkler'i
Anma Gccesi" bü> ük bir kala-
balığın katılımıyla oldukça
canlı geçti. Katılımcılar. Edip
Akbayram'ın türküleri. tivat-
ro sanatçısı Genco Erkal'ın şi-
ırleri ve Timur Selçuk'un yo-
rumladığı parçalann yanı sıra
fotoğraf sanatçısı İsa Çelik'in
mültıvizyon gösterisiyle çoştu-
lar. DİSK Genel Başkanı Ne-
bioğlu ve Kemal Türkler'in eşi
Sebahat Türkler'in konuşma-
lanyla süren gece boyunca sü-
rekli olarak "Yaşasın İşçilerin
DİSKT'." Yaşasın Maden-İş.
Yaşasın DİSK'VÜreten biz
yönetende biz olacağız".
"Ölümsüz Nazım. Ölümsüz
Türkler"."Dc\rim şehitleri
ölümsüzdür"biciminde slo-
ganlar atıldı. 3 bine yakın kişi-
nin katıldığı anma gecesinde
salonun bazı vcrlerinc üzcrin-
dc "İşçilerin DİSKİ için işyeri
komıtelcrı yaratalım"
"Yeniden birlikteyiz Ma-
den-İş" gibi çeşitli büyük bo>
DİSK afişleri asıldı. "Kemal
Türkler'i Anma Gecesi"nde
a>nca katılımcılar. "DİSK
Andı" nı Genco Erkal ile bir-
liktesövlediler.
ABD'de ölen eski bakan Mahmut Türkmenoğlu cumartesi toprağa verilecek
TütüntarlasındanTekelBakanhğı'ııa
ÜĞÜ
• Kooperatifçiliğin öncüsü olan Türkmenoğlu
doğduğu Seferihisar'a bağlı Bademler köyünü
örnek köy haline getirdi.
İZMİR(CumhuriyetEgeBü- Izmir Atatürk Lisesini dışan-
rosu) - ABD'nin Houston ken-
tindeki Methodist Hastanesi'n-
de geçirdiği karaciğer nakli sı-
rasında kalp yetmezliğinden
yaşamını yitiren eski Gümrük
ve Tekel Bakanı Mahmut
Türkmenoğlu, cumartesi günü
doğduğu Bademler köyünde
toprağa veriliyor.
Karaciğer yetmezliği nede-
niyle şubat ayında ABD'ye gi-
den Mahmut Türkmenoğlu,
çocukluk yıllanndan kalan tü-
berkülozun yinelenmesi üzerine
ameliyata gecikmeyle alınabil-
di. Geçen pazartesi günü yak-
laşık 10 saat süren karaciğer
nakli operasyonu sırasında do-
laşım yetmezliğinden kalbi du-
ran Türkmenoğlu'nun cenazesi
cuma günü Türkiye'ye getirile-
cek. Türkmenoğlu, cumartesi
günü düzenlenecek bir törenle
doğduğu Bademler köyünde
toprağa verilecek.
Türkmenoğlu, 1933 yılmda
Urla Bademler köyünde yoksul
bir tütüncü ailesinin çocuğu
olarak dünyaya geldi. İlkokulu
köyünde bitiren Türkmenoğiu,
küçük yaşta babasız kaldı.
İlkokul yıllan güçlüklerle geçen
Türkmenoğlu, Buca treninde
simit saüp öğrenimini sürdür-
meye çalıştı. Ancak gecim soru-
nu nedeniyle ortaokul öğreni-
mini yanm bırakmak zorunda
kaldı. Bir yandan tütün tarla-
sında çalışırken, diğer yandan
dan bitirerek ortaöğrenimini
tamamladı.
Türkmenoğlu, 1955 yıbnda
İstanbul Teknik Ürüversitesi
Makine Mühendisliği Bö-
lümü'ne girdi. Üniversiteyi, ki-
tap satarak ve çeşitli işlerde çalı-
şarak bitirdi. Türkmenoğlu'-
nun politikaya ilgisi üniversite
döneminde başladı. Üniversite-
yi bitirdikten sonra 1961 'de
ızmir'e geldi. Burada belediye
ve Sanayi Odası'nda çalıştıktan
sonra Gazi Bulvan'nda açtığı
tesisat mağazasıyla ticarete
atıldı. Aym dönemde Bademler
köyünde kooperatifleşme calış-
malannı baslattı. CHP'ye girip
1965 ve 1969 secimlerinde miî-
letvekilliğine adaylığını koydu,
ancak önseçimleri kazanamadı.
1965 yıbnda il genel meclisi üye-
liğine secildi. 1970 yılmda tzmir
Köy Kooperatifier Birüği'ni
kurdu. Bademler köyünde se-
racılıkla birlikte kültürel etkin-
liklenn gerçekleştirilmesi için
çalıştı. Köyde tiyatro kurul-
masına katkı sağladı. 1971'de
Ecevit-Kemal Satır çekişmesin-
de Ecevit'ten yana tavır koyan
Türkmenoğiu, aym yıl tzmir'de
Atilla Elbeyli listesini delerek
üç arkadaşıyla birlikte CHP İl
Yönetim Kurulu'na girdi.
1973 yılmda secimlere katı-
lan Türkmenoğlu, İzmir'den
liste başı olarak parlamentoya
rürkmenoğJu'nun kalbi ABD'deki karaciğer nakli ameliyatı sı-
rasmda durdu. Bütün çabalara karşın kurtanlamadı.
girdi vekuruJan CHP-MSPko-
alisyonunda 24 Ocak 1974'te
Gümrük ve Tekel Bakanı ola-
rak görevaldı. Tütüncü biraile-
nin çocuğu olarak üreticilerin
sorunlannı yakından bilen
Türkmenoğlu. 11 Şubat 1974'te
Ege ekici tütün piyasasmı Cu-
maovası Değirmendere köyün-
de 25 bra başfıyatla acarken,
menoğlu. 1977 secimlerinde ye- menoğlu için "O dürüst ve poli-
aiden liste başı olarak İzmir'- tikayı yaşamında önde tutan
den milletvekili secildi. \2 Eylül yapısıyla örnek bir insandı.
harekatından sonra Bademler 1960'ta Urla Kaymakamı iken
köyüne dönen. kooperatifçilik o bir üniversite öğrencisi olarak
ve köy kalkmması konusunda- yanıma gelmiş ve köyüne bir
kı çalışmalannı sürdüren Türk- kültür merkezi yapılması için
menoğlu, SODEP'in kurulu- araziistemişü'dedi.
tütüncünün "kahramanı
oldu. Türkmenoğlu, böyle bir
başfiyat beklemeyen üreticinin
belleğınde, "en yüksek fiyatı ve-
ren Tekel Bakanı' olarak >er
etti. Bakanlığı dönemindeki
gümrüklerdeki usulsüz uygula-
malara ve karaborsaya karşı
verdiği mücadele ile de dikkat
çekti. Görevli olduğu dönem-
lerde gümrüklerde free shopla-
ra karşı verdiği savaşım ve free
shoplann bakanbk aleyhine
açtığı davayi kaybetmesi. Türk-
menoğlu'nun popülaritesini
daha da arttırdı.
1975-76 yıllannda parti mec-
lisi üyeliği de yapan Türk-
şunda da etkin olarak çalıştı.
Daha sonra SHP'ye geçen
Türkmenoğlu, 1988 ve 1990 yıl-
lannda parti meclisi üyeliği
yaptı.
Son genel secimlere Manisa
1. Bölge kontenjan adayı ola-
rak katılan Türkmenoğlu, par-
lamentoya giremedi. Seçim
çahşmalanmn ardından çocuk-
luğunda geçirdiği akciğer tü-
berkülozu yinelenen Türkme-
noğlu, bir süre İzmir'de DEÜ
Hastanesi'nde tedavi gördü.
Bademler köyünü seracılık
ve çiçekcib'ğin yanı sıra kültürel
yapısıyla da örnek bir köy hali-
ne getiren Türkmenoğlu, son
olarak Hollanda'dan çiçek to-
humu ithal ederek yaşamını
sürdürüyor. bu arada CHP'nin
yeniden kurulması ile ilgili ça-
lışmalara aktif olarak katıbyor-
du.
Türkmenoğlu, şubat ayında
gjttiği ABD'de CHP'nin yeni-
den kuruluş çabşmalannı da
yalundan izledi ve buradan po-
btika arkadaşlanna görüşlerini
içeren mektuplar gönderdi.
1973 secimlerinde Türkme-
noğlu ile birlikte CHP İzmir
Milletvekili olarak parlamen-
toya giren ve bugün Alaçatı Be-
lediye Başkanlığı jjörevini sür-
düren Remzi Ozer, Türk-
POLİTİKA GÖNLÜĞÜ
HtKMET p:TİNKAYA
Mûm Zaten Içftnizıte
Sakk-
Telefonda ağlamaklı bir ses:
"Yavuzer Çetinkaya öldü, haberin var mı?"
Bir süre sonra yine telefon çaldı:
"Mahmut Türkmenoğlu öldü..."
Havada yağmur sıkıntısı vardı.
Gazetenin üst katındaki terasa çevirdim gözlerimi. O
pembe gülleri aradım. Yapraklarını dökmüştü gül ağacı.
Mahmut, 25 yıllık arkadaşımdı, Yavuzer'i ise yıllar önce
İzmir'de tanımıştım.
Biri politikacı, öteki sanatçıydı...
Birden anımsadım:
"Mahmut, Susuz Yaz filminde oynamıştı... Birde, kaç yı-
lında bilemiyorum, kooperatifçilik konusunu işleyen dizi
yazısıyla Milliyet'in Ali Naci Karacan ödülünü almıştı..."
Biri amansız hastalığa, diğeri yüreğine yenik düşmüş-
tü...
Belki her ikisi de umutsuzlukları düşlerinde kırmaya ça-
lışmışlardı yaşadıkları olaylarda, acilarda. Belki yenitgiyi
içlerine sindirememişlerdi aydınlıkların karanlığa döndü-
ğü dönemlerde. Belki tüm güzelliklerin yitip gittiği bu ev-
rende kimi zibidilerin korunup kollandıklarını ve baştacı
edildiklerini görüp tiksinmişlerdi çok sevdiklerinden bile.
Kim bilir?
Insanın iç evreni kimi zaman hüznü yakalar eski anılar-
da, kimi zaman mutluluğu...
ölüm, aym doğum gibi kaçınılmaz. Geride kalanlar bir
dönüşü olmayan bu yolculuğu kabullenmeli.
Mahmut ve Yavuzer...
Birisi politikada yirmi yıl önce ünlendi. Köy delikanlısı
bileğinin gücüyle milletvekili secildi, sonra bakan oldu.
öteki, iyi bir sanat egitimi gördü. Tiyatro ve sinema ala-
nında kendisini yetiştirdi. Pek ünlendi sayılmaz. Ama ülke-
mizde bu işi bilen, egitim gören 5-10 sanatçıdan birisiydi.
Mahmut, yoksul bir köy çocuğuydu. Bademler köyünde
doğmuş, küçük yaşta babasını yitirmişti.
Zaman zaman anlatırdı:
"Kemik veremi oldum. İlkokulu, ortaokulu, liseyi dışarı-
dan bitirdim. Sonra İstanbul Teknik Üniversitesi Makine
Bölümü'nden mezun oldum."
Ihanet, aldatma, insan yaşamının bir çizgisi. Oturup ko-
nuştuğumuzda, politik ihanetleri anlatır ve şöyle derdi:
"Hiç kimseye inanma ve güvenme..."
Sorardım:
"Arkadaş, dost birlikteliğine de mi?"
Gülümserdi:
"O dostluklar, sevgiler çıkar üzerine kurulmuştur hep..."
1991 secimlerinde Manisa'da SHP'den kontenjan ada-
yıydı. Yitireceğini biliyordu, ama yine de kararlı gözükü-
yordu:
"Bak göreceksin kazanacağım..."
Yavuzer Çetinkaya, eski bir dosttu. Gazeteye döndüğü-
müz günler büyük bir coşkuyla geldi.
"Bir çocuk sayfası yapmak istiyorum, olanak var mı?"
Oturup uzun uzun konuştuk
"Biraz bekle, ekim ayında bir atılım yapacağız..."
Gözlerinde çocuksu bir pırıltı belirdi:
"Önce Cumhuriyet Dergi'de bir şeyler yapsak?"
Konuşup anlaştık...
Yavuzer, içine kapanık bir insandı. Kimi sevdaların, ka-
çışların acısını duyardı yüreğinde. İlk yürek sancısında
belki bunlann izi vardı.
Mahmut ve Yavuzer...
Sevginin giderek çıkar ilişkilerine dönüştüğü günümüz-
de iki dost insan çekip gitti bu evrenden.
Terasa çıktım. Gül agacına baktım. Pembe gülleri ara-
dım.
Yine havada yağmur sıkıntısı vardı...
Dedim ki:
"Sevgisizlik de bir ölümdür. Çıkarcılık da ölümün öteki
yüzü..."
Kimileri vardır yaşarken ölürler. Olü yüzleriyle dolaşır-
lar çevrenizde.
Mahmut çok kızardı böylelerine, Yavuzer de öyle...
İkisi aym gün öldüler. Umutsuzlukları, terk edilişleri, iha-
netleri bir daha görmeyecekler, yaşamayacaklar.
Umutsuzlukları düşlerinde artık kırmayacaklar...
Yılmaz'ın, cumhurbaşkanlığına
karşı çıkış gerekçesi:
Partide yerînî
doldurmak zordu
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) -ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz, Cumhurbaş-
kanı Turgut Özal'la ilgili sus-
kunluğunu bozdu. Yılmaz,
"Partide yaratacağı boşluğu
doldurmak mümkün olmaya-
cağı için Turgut Özal'ın cum-
hurbaşkanı ._ olmasına karşı
çıkmıştım. Özal'ın boşluğunu
doldurmak için, lider partisi
olan ANAP'ı ekip partisine dö-
nüştürdük" dedi.
Partisinin Ankara İl Örgütü'-
ne önceki akşamki ziyareti sı-
rasında parti üyeleriyle sohbet
eden ANAP lideri, kendısınin
her türlü eleştiriye, Cumhur-
başkanı dahil herkesın tavsiye-
sini dinlemeye hazır olduğunu
söyledi. Parti içi sorunlara deği-
nirken Özal'a ilişkin değerlen-
dirmeler de yapan Yılmaz şöyle
dedi:
"Özal'ın yerini ne ben, ne
başka bir arkadaşımın doldur-
ması mümkün değildi. Bu yüz-
den cumhurbaşkanlığına aday-
lığını koymasına ısrarla kar-
şı çıktım. özal gibi tüm kit-
leleri kucaklayan birini bulmak
mümkün değildi. Herkes yeni
liderde Sayın özal'ın vasıflannı
arayacaktı. Partinin geleceği ül-
kenin geleceğiyle ilgiüydi. Ama
kendi takdirlerini cumhurbaş-
kanı ounak yönünde kullandi-
lar."
özal'ın boşluğunu doldura-
bümek için partide yeni bir an-
layışı hakim kılmaya çaüş-
üklannı söyleyen Yılmaz, "Par-
tiyi lider partisi olmaktan çıkar-
mamız, ekip partisi olmaya yö-
neltmemiz gerekiyordu, biz de
bunuyaptık"dedi.
ANAP lideri, kendisinin heı
türlü eleştiriye açık olduğunu
da anımsatarak, "Cumhurbaş-
kanı dahil herkesin eleştirisi ve
tavsiyesini dinlemeye hazınnı.
Ben, her şeyi biürim diyen bir li-
der değilim. Benim moralimi
düşünmeyin. Beni eleştirin,
yanlış yapmamı önleyin. Ben
partiüliği hobi olarak yapmıyo-
rum" dedi. Yılmaz, hükümeti
eleşürirken de yolsuzluklar ko-
nusunda samimi ohnamakla
suçladı. Bankalara borcu olan
bir kişinin bankalardan sorum-
lu devlet bakanlığına getiril-
mesinin dünyamn hiçbir ülke-
sınde görülmemiş bir icraat ol-
duğunu söyledi.