Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 28 ARALIK1992 PAZARTESİ
12 DIZIYAZI
Uzaya giden ilk iıısan Yuri Gagariıu yaratılmak btenen Sovyet iıranı R^n örnek oluştura^ :-___.. . . . :
L r < ,enel Sekrete-
ri Nikita Kmşçov'la yanyana göriilen Gagarin'i uzaya götüren teknoloji, Batı dünyasını hayrete düşürûyordu. Ama bu üsrûn teknoloji sıradan Sovyet vatandaşına hiçbir zaman yansıtılamadı.
Sömürünün olmadığı bir düzen iddiasmdaki komünizm, uygulamada dejenere olmuş
Koıııiüıizııı yaşamış mıydı?
RUSYA'DA
NELER
OLUYOR?
GÖNÜL PULTAR
R
usya'da gerçekleşmiş
en önemli değişiklik
ıse komünizmin arük
bir daha politık rejim
olarak geri gelemeye-
cek oluşu. Bu konuda
elle tutulur bir kanıt yok, ama bu olgu,
egemen olan havadan hissediliyor.
1991 Ağustosunda son bir çırpınma
gösteren Komünıst Partililer. komü-
nizme en ölümcül. nihai darbeyi vur-
muşlar.
ken yanda bıraktınlan 'güleryüzlü' re-
jimı getirmekmış. Gelgelehm Gorba-
çov, halkın ıçındeki değişim gereksini-
mını anlayamamış. Yetmiş yılda
kendini hiç yenilemeyen, aksıne. 'stag-
nasyon' batağına saplanıp kalmış
komünist rejimden bıkmış, gına getır-
miş halk, bılakis komünizme alternatif
olacak yepyeni bir oluşum beklıyor-
muş. Gorbaçov'un komünizmden sıy-
nlmış gibi gözüken ama (ya bilinçli
olarak va cehaletten) bir türlü değişik
bir "söylem" ve uygulama getiremeyen
ne koİcar ne bulaşır' tutumu, insanlan
kızdırmış.
B»ugün Moskovahlar, Yehsin'in
hâlâ eski apartman dairesinde oturdu-
ğuna işaret edıyor. sonra da Kruşçov'-
la Gorbaçov'un 'saray'lannı gösteri-
yorlar.
M.
Birnr başka deyişle, bundan sonra
. Parti bır darbe yaparak te-
peden inme olarak geri gelme olanağı-
nı elde etse bıle. artık ahalinin, geniş
halk kıtlelerinin, komünizmi yeni baş-
tan benımsemesi olanaksız.
bağlamda hemen şunu kay-
detmek gerek: Gorbaçov hiç sevilmi-
yor. Ruslar, Gorbaçov'un BDT dışın-
da takdir ediliyor oluşunu bılıyor ve
bir nevi alay ediyorlar: "Batı'ya 'Shrin-
le savaşmayacağım' diyen ilk Sovyet
liden oldu, ondan beğeniyorsunuz"
diyorlar.
Ferçek şu ki eğer Gorbaçov.
glasnost ve perestroykayı gerçekleştir-
miş olmasaymış, tüm Sovyetler Bir-
liği'nde inanılmaz boyutta bır sosyal
patlama olurmuş. Sonuç olarak, Gor-
baçov ne yaptıysa, komünist rejimin
devamını sağlamak ıçın yapmış. De-
mokrası uğruna, dernokrasıyi geür-
mek amacıyia değil.
E,iğer komünist rejimı yerleştir-
mek için gerekli 'ısrar' Lenin'den baş-
layıp Stalin'de doruğa eriştiyse. Kruş-
çov'dan itibaren rejimı idame ettirebil-
mek için sürekli ödün ya da "soluk
aldırma' gerekmiş. Kruşçov 'Gulag'-
tan kapatmak zorunda kalmış. Brej-
nev ise insanlara soluk aldıracak.
doğayla haşır neşir olmalanru sağla-
yacak kent dışında bahçelere sahip
olmalanna ızin vermeye. Komünizm-
le özel mülkiyet birlikte olur mu? Ge-
rekti mı bal gibi olmuş işte.
VForbaçov'un da yapmak istedi-
ği, bir bakıma, 1968'de Dubçek'in
Çekoslovakya'da denemeye başlamış-
rks ve Engels. komünizmi
putnik uydusunun uzaya
fırlatılmasından bu yana
ABD ve tüm dünyanm dev
aynasında gördüğü SSCB,
aynı yıllarda içeriden
çürümeye başlamış. Uzun
süre, 'kağıttan kaplan'a
dönüşmüş olduğunu kimse
anlayamamış. Oysadışanda
kozmonotlar her türlü
gösterişli hamleyi yaparken
içeride, ömeğin teknoloji,
tıkanıp kalmış. Bu durum, en
basitinden, günlük yaşam
bazında gözlemlenebiliyor.
Evlerde, 5Q'li yıllann yapımi
fmn ve buzdolaplan var.
nasıl öngörmüştü, muhakkak ki yonı-
ma açık. Daha genelde sorarsak, ko-
münizm nedir, ne değıldır? Batı'da bu
konuda lehte aleyhte her türlü kitap ya
da inceleme yayımlandı. Her iki ku-
tupta da ayn ayn ıyi kötü birer uzlaş-
maya vankiı.
x\.ncak ayru soruyu, sıradan Rus
insanına sorarsanız, komünizmin, an-
cak mutlak kraliyetlerde oluşabilen
bir oligarşi yöneü'minin varlığı demek
olduğunu söyleyecektir. Son yıllarda,
uygulamada böyle görmüş. Bürok-
rat' sözcüğü ve hele "yüksek bürokrat'
deyişi. ister parti ıleri geleni olsun. ister
KGB yetkilisi, 'sömürücü ve baskıcı
yönetici' anlamına gelir olmuş.
mış olan sola açık aydınlann, kimi
zaman gözden kaçırdıklan gerçek ya
da yennde görmedikçe anlaşılamayan
durum. Sovyetler Birliğındekı rejım-
de 'komünizm' sözcüğünün, sözlük
anlamından yıllar önce uzaklaşmış ol-
duğu.
lOputnik uydusunun uzaya fırlatıl-
masından bu yana ABD ve onun ar-
dından tüm dünyanın dev aynasında
gördüğü SSCB. aynı yıllarda içeriden
çürümeye başlamış Üzun süre. "kağıt-
tan kaplan'a dönüşmüş olduğunu
kimse anlayamamış. Oysa dışanda
kozmonollar her türlü gösterişli ham-
leyi yaparken ıçende, örneğm teknolo-
ji, ukanıp kalmış. Bu durum. en basi-
tinden, günlük yaşam bazında göz-
lemlenebiliyor. Evlerde. 50'h yıllann
yapımi fmn ve buzdolaplan var. Tür-
kiye'de artık kapıcı ve ev hızmethlen-
nın bile almaya tenezzül etmediği cins-
ten demode fmn ve buzdolaplan. Rus
evkadınlan umursamazcasma. inadı-
na, bu demode fınnlarda, dünyanın en
lezzeüi 'pıroşki'lennı pişirmeyedevam
ediyorlar...
.7O'li yıllarda petrol
krizi sırasında sağladığı İcazana ise tek
şözcükle "yemiş." Gıdaya harcamış.
Üretkenlik bir yerlerde yok olmuş.
'Stakhanovızm' çoktan unutulmuş.
l_Jllkemizde olduğu kadar tüm
dünyada gelişmeleri buruklukla izle-
azmdan kuramsal olarak, ın-
sanın insanı sömürmediği bir düzenın
umudunu taşıma iddiasında olan 'or-
takçılık'. çok çeşıtli nedenler sonucu,
uygulamada dejenere olmuş . Bugün
Sovyetologlar. L'Empire Eclate (Çat-
layan İmparatorluk-1978) adlı kıta-
bında, "Baltık uluslan, Ruslann içın-
de eriyip yok oldu" türünden 'keha-
net'lerde bulunmuş olan Helene
Carrere D'Encausse gibi. onlan yıllar
yıh yanıltmış çeşitli yorumcu, yazar ya
da devlet adamı hakkında pek iyı dü-
şünceler beslemeyerek, bu nedenler
üzerine yeni baştan eğilmekteler.
S .
onuç olarak Rusya'da, komü-
nizmin, her insana gereksinmesi kadar
verecek olan eşitlikçi nıhu çoktan öl-
müş. Geride bıraktığı "karkas" ise şe-
kilsel olarak boş bir korkuluk gibi gh-
tikçe fosılleşerek, direneceğe benzer.
IVioskova'nın ûrta yerine dik.il-
miş, uzaya giden ilk insan Yun Gaga-
rin'in insan boyunu kat kat aşan ve
komünizm karşıtlannın "Kaba ko-
münist zevkin simgesi" diye tanımla-
dıklan heykelı, sanınm, battallaşarak
yitip giden birinsanlık düşüneen güzel
ağıt.
SIIRECEK
Uzaya ilk giden insan olan ^ uri Gagarin, tarihin garip bir cihesi sonucu ı
kazâsında ölünee. heykel cenneti Sovyetler BirliğTnin müstesna köşelerine
konan devasa heykelleriyle Sovv et v atândaşlarına tepeden bakmaya başladı.
T.C. '
PENDÎK İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKUL AÇIK ARTTIRMA
İLAN1
Dosya No: 1992/627 Esas
Birborçtan doUyı hacizü bulunan, Pendik-DoguMahallen, Zümrüt SAT1Ş ŞARTLAR], YERİ VE ZAMANI: 1- Birinri açık arttır-
Caddesi üzerinde No: ll'de kain, 98/2 pafta, 2561 ada, 13 parsel ması, Pendik lcra Müdürlüğu'nde, 5.2.1993 gtlnü saat: 16.00'dan
sayılı arsa ilzerinde kurulmuş olan, 8880/389280 arsa paylı 1j nolu 16.30'a kadardır. O gün satış masraflannı ve muhammen kıymetin
meskenin borçluya ait 1 /2 hissesi açık artürmayla satışa çıkarülnuşür. %75'ini geçmek suretiyle en çok antırana ihalesi yapüacaktır, böyle
İMAR DURUMU: Pendik belediyesi Fen lmar Müdürlüğü'nün bir bedelle aha ve talip çıkmadığı takdirde, saüş 10 gün uzatılarak
24.4.992 tarih 992/499 sayıh imar durum bdgesinden anlaşıldıgı uzere, yine, Pendik tcra Müdürlüğu'nde, 15.2.1993 günü saat: 16.00'dan
Pendik-Dogu Mahallesi 98/2 pafta, 2561 ada, 13 parsel sayılı 1/1000 16.30'a kadar ikinci açık arttırması yapılacak, bu arttırmada da sa-
ölçeldi 12.1.1976 tasdik tarihli Pendik imar planında ticaret + iskan tış masraflannı ve muhammen kıymetin %40'ının üzerinde en çok
sahasında kalmakta olup, H. 15.50 m. (5 kat) yüksekliğinde ön bah- arttırana ihalesi yapüacaktır. Katma Deger Vergisi alıcıya aittir.
çe 5 m yan ve arka bahçe en az müsait imar durumunun olduğu an- 2- Artünnaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin Vo2O'si
laşdmıştır denilmektedir. nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın temi-
GAYRÎMENKULÜN HALİ HAZIR DURUMU: Satışa konn nat mektubunu vermeleri lanmdır. Satış peşin para Uedir, alıcı iste-
gayrimenkul, Pendik Doğu Mahallesi Zümrüt Caddesi üzerinde No: diginde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Dellaliye resmı,
11 'de kain 98/2 pafta, 2561 ada, 13 parsel sayılı arsa üzerinde ku- ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıva aittir. Birikmiş vergiler sauş
nılmuş olan 1 zemin kat, 4 normaJ ve teras kattan oluşan tamamı bedelinden ödenir.
B.A. binanm A gıriş kapısındaki teras kattakı 8880/389280 ai%a paylı 3- lpotek sahibi alacaklüarla diğer Ugüilerin ( + ) bu gayri- menkul >
13 nolu dairenin 1/2 hissesidır. Daire, giriş holil, koridor, 3 yatak üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa daır olan iddialarını
odası, salon, banyo, WC ile mutfaktan ibaret olup, yaklasık 110 m
1
dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazım-
miktarlıdır. dır; aksi takdirde hakJan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşma-
Salon ve yatak odalannın zeminleri fahta, salon duvarlan desenli dan hariç bırakılacaklardır.
kâğıt, odalann duvarlan sıva üzeri badana ile kaphdır. Giriş holü, 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse tcra
koridor, banyo, WC ile mutfak zeminleri kalebodur ile kaplı, mut- ve îflas Kanunu'nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. İki iha-
fak duvarlan sıvattzeribadana ile kaph ve uzen fayans ile kaplı mut- le arasındaki farktan ve VtiO faizden alıcı ve kefilleri mesul tutula-
fak tezgâhının ahşap kaplamalı tezgâhaltı ve tezgâhüstü dolaplan cak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilennden tahsil edilecektır.
vardır. Banyoda, duvarlar yarıya kadar fayans kapb olup, duş tek- 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesı için da-
nesi ve fayans lavabosu vardu-, VVC'de klozet olup duvarlan, yanya irede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği
kadar fayans üe kapbdır. Dairenin Zümrüt Caddesine cephdi kısımda gönderilebilir.
zeminleri beton etrafı duvar ile çevrilmiş balkonu vardır. Dairenin 6- Saüşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını ka-
kapı ve pencere doğramalan ahşap olup kapılann üzcri vemik, pen- bul%tmiş sayüacaklan, başkaca bilgi almak isteyenlerin 992-627 Esas
cereleri beyaz yaglıboyalıdır. sayıh dosya numarasıyla memurluğumuza başvurmaları ilan olunur.
KIYMETİ: Bilirkişice satışa konu 1/2 hisseye 75.000.000.- TL kıy- ( + ) îlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir.
met takdir edilmiştir. Basın: 14544
EDİP İPLİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI'NDAN
25 ARALIK 1992 tarihinde yapılmış olan olağanüstu genel kurul
karanna göre dağıtıbnasına karar verilen 1989 ve 1990 yıllan fevka-
lade ihtiyatlann dağıtımına, 30 ARALIK 1992 tarihinden itibaren,
Tekstilbank Istanbul Şışli, Ankara ve îzmir şubeleri ile Mehmet Akif
Mahallesi Fabrikalar Caddesi ikitellıköyü-K.Çekmece/lSTANBUL
adresindeki şirket merkezimizden başlanacaktır.
Ortaklanmızın, 1. ve 2. tertip hisse senetlerinin 5 nolu yeni pay
alma kuponlan ile yukanda belirtilen yerlere muracaatlan rica olunur.
Kupür/TL Temettü miktan/TL
100.000- 1.900.-
200.000.- 3.800.-
500.000.- 9.500-
Not: TEKSTİLBANK şubelerinden yapılacak dağıtun 29.01.1993
tarihine kadar sürecektir. Bu tarihten sonraki ödemelere şirket mer-
kezınden devam edilecektir.
Saygılarımızla
Basın: 14568
MUSTAFAKEMALPAŞÂ ASLİYE
HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No: 992/174 Esas
Davacı SSK Genel Müdürluğü vekili tarafından davalı Gazi Ata-
soy aleyhine açılan tazminat davasının yapılan yargılaması sırasında:
Salihli ılçesi, Kurtuluş Mahallesi Fınn Sokak Bila No'da ikamet
etmekte iken adresi meçhulde kalan ve tum aramalara rağmen adre-
si tespit edilemeyen davalı Gazı Atasoy'a dava dılekçesinin ilan yolu
ile tebliğine karar verildiğinden, davalı Gazi Atasoy'un 9.2.1993 ta-
rihinde saat 9.45'te mahkememizde yapılacak olan duruşmada hazır
bulunması veya kendini bir vekil ile temsıl ettirmesi, aksi takdirde
yargılamanın yokluğunda yapılıp karar verilecegi hususu davetiye ye-
rine kaim olmak Uzere ilan olunur.
Basın: 48051
POLTTIKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
Kamda DeğH, Içende..
Oldum olası şairleriyle geçinemeyen bir toplumuz.
Benimsenmeyen şairlerle yöneticilerimiz arasında ol-
dum olası hır çıkmıştır. Şair muhalefet mi ediyor, tu kaka
olur. Tarihimize bakın, boğdurulan şairden deliğetıkıla-
nına değın bırçok şaır vardır. Bizde solcu şairin yeri her
zaman hapıshane olmuştur
Şair Refik Durbaş son çıkan kitabının adını, "Şair Ce-
zaevi Kapısında" koymuş. Bence bu adın verilişinde bir
yanlışlık var. Şair, hapishanenin kapısında değil hep
içinde olmuştur. Şairi sürüye sürüye hapishanenin önü-
ne değin getirmiş olanlar hiç kapıda korlar mı, hemen
içeriye buyur ederler. Kitabı karıştırırken görüyoruz, Na-
zım Hikmeften Nihat Behram a kadar şairlerin hemen
hepsi hapishaneyi boylamışlar Bizde şairin hapis yat-
ması eskıden berı vardı da 12 Mart, 12 Eylül darbeleri
sade şairleri değil, hemen herkesi hapishaneye bulaş-
tırdı. Şöyle çevrenize bir bakın, gözaltına alınmak sure-
tiyle hapishaneye gırmeyen yoktur. Eskiden girenler
parmakla gösterilırdi, şimdi girmeyenler parmakla gös-
teriliyor. Eskiden girmek için solculuk yeterdi, şimdi te-
rör yetiyor.
Genç birer universite öğrencisiydik, şair Enver
Gökçeyl-e ilk hapse girdik Bizimle birlikte Şevki Akşi
de vardı, ama o şaır değıldi. Asım Bezirci, Enver'in 72.
yaşgünündeki konuşmasında şöyle diyor:
"... 1946da Gökçe, Ankara daarkadaşlarıylafaşizme
karşı demokrasiyi savunurken Türkiye Gençler Der-
neği'ni kurmuştur. 1948de kovuşturmaya uğramış, üç
ay kadar tutuklu kalmıştır." Asım Bezirci. Enver'le tutuk-
lanan arkadaşlarının adlarını yazmıyor. Bizyazalım. iki
bayan arkadaşımız daha vardı (Melahat ve Nuran), on-
lan kadınlar koğuşuna koydular
Şimdi Ankara Cezaevi deniyor. eskiden adı Cebeci
Hapishanesiydi. Kurtuluş Savaşı sırasında burayı boy-
lamayan yoktur. özellikle ittihatçılar ve gericilerle dol-
muştur.'
Hapishane, dikdörtgen biçiminde kalın duvarlarla
çevrili bir avlunun ortasındaydı Dört bir köşesinde dört
kule vardı, jandarmalar beklerdi. Cebeci'ye yofumuz
düştüğünde görürduk, ama içini bilmezdik. Dernekçilik-
ten bir akşam üstu aldılar. Kapıdan girince solda, ceza
münferidi dedikleri bölmeye soktular. Buradaki odalar-
dan birine üçümüzu tıktılar. Bir süre sonra hava iyice
karardı Tavanda kör bir ampul yanıyordu. Yatak yorgan
göndermişlerdi, ama hava karardığı için o saatte içeri
alamamışlardı. Üçümüze de bir hüzün çöktü, ama belli
etmek ıstemıyorduk Enver, Eğinlidir ve Eğin, bozlak,
uzunhava türünden türküleriyle ünlüdür. Şair, elini şa-
«kağına dayadı, "Mahpushane seni yapan kör olsun!.."
diye bir uzunhava tutturdu. Ceza münferidi inim inim in-
liyordu.
Enver Gökçe'nın şairliği ve şiiri çok geç anlaşıldı
(25-30 yıl sonra). Değerı de ölümünden sonra bilindi. Şi-
irlerinin türküleştiğini. sahnelerde söylendiğini görsey-
di çok mutlu olurdu Enver Gökçe, dernek olayından
sonra gizli partı yüzünden de içeri girdi. On yıla yakın
ceza almıştı. Kendini bu yatmaya hazırlamalıydı, hapis-
hanecı olmalıydı. Hapishane günlerini şöyle anlatır:
"... Içerde birçok kanunsuz işlemlerin yapıldığı doğru-
dur. O sırada ruhsal depresyon geçirenlerin ve intihara
girişenlerin sayısı oldukça kabarıktır. Adana'ya kadar
paamaklarımızdanveellerimizdenkelepçeli olarak geti-
rildik. Yedi yıl Adana'da tamamlandı Adana Cezaevi'n-
den, sürgün yerime gonderilmek üzere salıverildim.
Surgunü geçıreceğım Çorum'un Sungurlu kasabasına
geldim. Hergunkasabanınkarakolunagidiyor, kendimi-
zı gösteriyor, imza atıyorduk. Kalacak yer yoktu, iş yok-
tu Şonunda Ankara'yaaldırdım."
Enver Gökçe, sonraki macerasıyla hapisliği iyice tat-
mıştı.
Şairler cezaevi kapısında değil, içinde olmuştur. Bir
sair yazsın, öteki düzeltsin!..
BULMACA
1 2 3 4 5SOLDAN SAĞA:
1/ Hüscyin Rahmi Görpı-
narın bır romanı. 2/
Hintkenevinnden elde
edilen uyuşturucu bır
madde.. Ankara'daki
özel bır tiyatronun kısa
yazıhşı. 3/ Trabzon'un
bir ılçesi... Koruyucu, ka-
yına. 4/ Görülen âlemın
ötesı.. Rütbesiz asker. 5/
Ekleme. ulama...
Muğla'nın bir ilçesi 6/
Olumsuzluk belirten bir
önek.. Çabuk davranma
alışkanlığında olan. 7/ Ortaoyu-
nunda Rum tiplemesine verilen
ad. 8/ Osmanlı sarayında karavaş-
lar arasından seçilen padişah göz-
desi...Bir nota. 9/ Bir dinsel tören
sırasında Kuran'dan okunan on
ayetlik bölüm... Tann.
YLKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Tevfik Fikretin. çocuklar için
yazılmış şıirlerini derleyen yapıü...
Xlan ölçüsü hektann simgesi. 2/
Sahip... Etli. yuvarlakça ve şişkin
olan sap kısmı yenen lahana çeşidi. 3/ Bir şeyin istenilen düzey-
de olup olmadığını anlamak için yapılan deneme... Kâr, menfa-
at. 4/1502-1736 yıllan arasında İran'da hüküm süren hanedan.
5/ Koca... Bınalann önünde üstü örtülü, önü açık yer. 6/ Bir
haber ajansının simgesi... Buyruk. 7/ Ensiz... Kuyruksokumu
kemiğı. 8/ Geminin sol yanı... Bir spor kulübümüzün kısa yazt-
lışı. 9/ Bir tür tatlı su balığı.
AYŞE KOCAMAN (SAYIN)
Ue
ATİLA KOCAMAN
evlendi. 25.12.1992
Mutluluklar dileriz.
CUMHURİYET ÇALIŞANLARI
İSTANBUL ERKEK LİSELİLER
EĞİTİM VAKFI'NDA
GÖREVLENDİRİLECEK
VAJOF MÜDÜRÜ:
a- Hukuk veya ekonomi dalında yukseköğrenim;
b- Bay veya bayan;
c- Askerlikle ilişkisi olmamak;
d- Yöneticilik tecrübesi ve Almanca yabancı dil tercih
nedenidir.
MUHASEBE SORUMLUSU:
a- Ticaret lisesi veya ekonomi dalında yüksek öğrenim;
b- Bay veya bayan;
c- Askerlikle ilişkisi olmamak;
d- Tecrilbe tercih nedenidir.
lsteklilerin 1 resim ve kısa özgeçmişleri ile 8 Ocak 1993 cu-
ma akşamına kadar tstanbul Erkek Liseülcr Ejitiai Vakfa,
tstanbul Lisesi-Cağaloğiu adresine bizzat veya posta ile mü-
racaat etmeleri.
(Müracaatlar gizli tutulacaktır)
Tel: 512 63 62