Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 HAZİRAN 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/5
Fatih Albümü konservasyonu
• Kültür Servisi — Istanbul Lioness Kulübü'nün
katkılanyla gerçekleştirilen Topkapı Sarayı Müzesi
Kütüphanesi'ndeki Fatih Albümü'nün konservasyon
çalışmalan tamamlandı. Fatih Albümü, 13. yüzyıl sonu
ile 16. yüzyıl arası İslam sanatının minyatür, çizirn ve hat
örneklerini içeriyor. Albümde ayrıca az sayıda Batı
kaynakh resim ve gravür de yer alıyor. Eserin, Fatih
Albümü olarak tamnmasııun nedeni; içinde biri
Constanzo ve FeTrara tarafından yapılmış olan Fatih
portrelerinin bulunmasından kaynaklanıyor. Albümde
bulunan eserlerin muhtemelen 1514 yıbnda Yavuz Sultan
Selim tarafından Tebriz Sarayı'ndan Osmanlı Sarayı'na
getirildiği tahmin ediliyor. Albümün önemli
parçalanndan biri de 15. yüzyıla ait Mehmet
Siyahkalem'in minyatürleri.
İki yeni fotoğraf yayını
• Kültür Servisi — Orhan Alptürk ve Tahir Ün'ün birer
albümleri temrauz ayında piyasaya çıkıyor. Orhan
Alptürk'ün "Kırk öykü" adını taşıyan albümünde,
fotoğrafçının siyah-beyaz çalışmalan yer alıyor
(yukanda). Tahir Ün'ün albümü ise son on yılın renkli
çalışmalarından oluşan "Düşlenmiş Manzaralar" ve ilk
kez yayımlanan polaroid çahşmaların yer aldığı
"Değişiklik Anları" adını taşıyan iki ayrı bölümden
oluşuyor. Her iki albüm de 1000'er adetle
sınırlandırılarak basıldı ve numaralandı.
Çetin Emeç anısına
• ANKARA (AA) — Gazeteci-yazar Çetin Emeç'm
anısına hazırlanması düşünülen kitap, yeterli sayıda yaa
gelmediği için basılamıyor. 50 yayınevi tarafından
ortaklaşa hazırla^acağı ve tüm aydın, bilim adamı,
sanatçı, yazarların terör ve demokrasi üzerine görüşlerini
yansıtacağı bildirilen eser için 4.5 ayhk süre içinde sadece
10 yazı ve 7 karikatür yollandı. Kitap haline gelmesi için
yeterli materyal bulunamadığından yayımlanamayan
yazılara, Milliyet Sanat Dergisi'nin önümüzdeki
sayılarında dosya halinde yer verüecek. Dosyada, şu
yazılar bulunuyor: Korkut Boratav "Siyasi şiddet
' üzerine", Ali Bulaç "Insan Hakları", Mehmet Ali
Kıhçbay "Var oluşun reddi olarak terör", Ruşen Çakır
Çatışma ortamı yaratılmak isteniyor", Abdurrahman
)ilipak "Evet başaracağız, bir gün mutlaka", Emil Galip
Sandalcı "Toplumu tedirgin etme çabası", Ahmet
Kahraman "Katiller yakalanmaz", Emre Kongar,
"Bedrettin Cömert'ten Çetin Emeç'e cinayetlerin öncesi
ve sonrası", Adalet Ağaoğlu "Teröre erken tanı", Mine
G. Saulnier "Kan doyumu".
Basın Müzesi'nde sergiler
• Kültür Servisi — Basın Müzesi'nde dün açüan yeni
karma sergiler bir ay süreyle gezilebilecek. Basın Yayın
Yüksek Okulu öğrencileri, Muammer Yanmaz , Feray
Karvar, Kerim Karagöz ve Şevket Kızıldağ'ın
fotoğraflarmdan oluşn sergi lstanbul Üniversitesi Basın
Yayın Yüksek Okulu 40. yıl etkinlikleri kapsamında
düzenledi. Yanmaz, okulun ikinci sınıf, Karvar birinci
sınıf, Kızıldağ dördüncü sınıf Öğrencisi. Karagöz ise
yüksek lisans yapıyor. Basın Müzesi'nde yer alan bir
di$er sergi ise Levent Sanat Galerisi Atölyesi-Nevin
Cokay beraberliğindeki resim sergisi.
Topaz'da Rus ressamlar
• Kültür Servisi —
Topaz devgisinin
haziran-temmuz 1990
sayısında Sovyetler
Birliği'nde yeniden
gündeme gelen Rus
resmine, örnekleriyle
birlikte geniş bir yer
ayrılmış. Dergide işlenen
diğer konular, video
kaset dünyası, Drupa
matbaa makineleri
fuarı, müzayedeler, genç
modacılardan örnekler,
galerilerde bir gezinti.
Derginin "Kültür-
Sanat" köşesinde
tiyatro oyuncusu Nisa
Serezli ile yapılan bir
söyleşi, kitap tanıtımları, en çok satan kitaplar Hstesi ve
yarışmalar yer alıyor. Topaz dergisinin kapak resmini Rus
ressamların bir yapıtı oluşturuyor. Halen sürmekte olan
18. Uluslararası tstanbul Festivali, derginin bu sayısında
işlenen konular arasında yer alıyor.
iiavacıiık' konıılu yanşma
• ANKARA (ANKA) — Türk Hava Kurumu'nun
düzenlediği "Havaahk" konulu 1990 yılı edebiyat, sanat
ve bilim eserleri yarışmasınm son katıhm tarihi 15 Aralık
1990 olarak belirlendi. Yarışmaya en fazla üç eserle
başvurulabilecek. Yarışma; öykü, anı, roman, şiir, oyun,
senaryo, karikatür, fotoğraf ve haber-röportaj olmak
üzere 9 dalda yapılacak. Sonuçlan 15 Şubat 1991
tarihinde açıklanacak yanşmanın ödülleri de TUrk Hava
Kurumu'nun kuruluş yıldönümü olan 16 Şubat 1991
tarihinde sahiplerine verilecek. THK 1990 Edebiyat,
Sanat ve Bilim Eserleri Yanşması'nın seçici kurulunda
Bozkurt Kuruç, Nehar Tüblek, Bedri Koraman, Ara
Güler ve Sami Güner de bulunuyor. Yarışmanın 9
dalında ilk üç dereceye girenlerle mansiyon alanlara 4
milyon ila 250 bin lira arasında değişen para ödülleri
verilecek.
Fransa'da sinema bayramı
• PARİS (Cumhuriyet) — önceki gün Fransa'da artık
geleneksel olmaya başlayan bir "Sinema Bayramı" daha
yaşandı. Bu yü altıncı kez düzenlenen on saatlik bu
bayram süresince, sinemaseverler bir bilet aldıktan sonra,
geceyansına dek istedikleri her filmi, seans başına bir
frank tutan semboük bir ücret ödeyerek izlediler.
Fransa'daki yıllık toplam sinema izleyici sayısı bugün 130
milyon dolaylannda. Üç yıl önce bu sayı 200 milyonu
buluyordu. Söz konusu düşüşün durması için alman idari
önlemlerin, parasal yardımların ve "bayram"ların
yeterince etkili olduğu söylenemiyor. 1990 yıhnın ilk üç
ayındaki sayısal verilere göre Fransa'daki sinemalarda
kesilen biletlerde yüzde on bir oranında yenî bir düşüs
gözlemleniyor.
a
ttoc» runçııııı S
IDABfl
ANADOUJ
•
flGAH
Hİ
KONSERLBd
Nazif Topçuoğlu'nun sergisi 14 temmuza kadar GaleriNev'de
Sanatçı olarak fotoğrafçıNazif Topçuoğlu,
fotoğrafı fotoğrafçı
olarak değil sanatçı
olarak kullamyor.
Galeri Nev'in sanat
ürünü olarak değer
taşıyan bu sergiye yer
vermesi, yapıtların bir
bölümünün hemen
alıcı bulması umut
verici bir gelişme.
MEHMET BAYHAN
Galeri Nev'de Nazif Topçuoğ-
lu'nun fotoğraf sergisi, özenle ha-
zırlanmış büyük boy renkli baskı-
lardan oluşuyor. Göz bir imgeden
diğerine geçerek, baglanuiarı araş-
tırarak dolaşıyor ve çerçevenin sı-
nırlarını aşamıyor. Yüz yü önce-
den yaşam öykülerini, anılan, aşk-
lan, hüzünleri karıştırır gibi. Re-
sim dünyasının'ıleri karakolları
olan galerilerde fotoğraf da boy
göstermeye başbyor mu dersiniz?
Umarım, Galeri Nev'in ilgisi sü-
rekli olur ve diğerlerini de özen-
dirir. Zamana karşı koyma soru-
nu çözüldükten sonra bir sanat
ürünü olarak fotoğraf pazarda ye-
rini almalıdır artık. Topçuoğlu-
nun "cibachrome" baskıları, bir
yağlıboya tablonun ömrü kadar
süre canlılığını koruyacak.
Nazif Topçuoğlu, ODTÜ'de mi-
marlık öğrenimi gördü. 1981'de
ABD'de, eğilitıleri yönunde de-
neysel fotoğrafa ağırlık veren bir
okulda fotoğrafçüık lisansüstu
eğjtimini tamamladı. Sergiler aç-
tı, dergi yöneticiliği ve eğiticilik
yaptı. Şimdi profesyonel fotoğraf-
çüık yapmakta ve Yıldız Üniver-
sitesi'nde fotoğraf dersleri ver-
mekte.
Topçuoğlu'nun yapıtları,
1900'lerde yapılmış alegorik tab-
loların biraz mizah ile anımsan-
ması gibi. tzleyenin genel kültürü
oranında zenginleşen görsel yo-
rumlar. Topçuoğlu, "Postmo-
dern'de eskiden yapılmışlar yeni-
den gündeme gelmekte" diyor.
"Artık «koller kalmadı. Cagdaş
sanat urünlerinin çoğunluğu ön-
cekilerie bağlantılı. Benim işlerim-
de hem benim hem öncekilerin
özıimlenmesi. Fotoğrafın özünde
gerçeğin taklidi var, ama ne yap-
tığını bilmek gerek. Genellikle ge-
lenekler içerisinde kalınıyor. Yeni
sentezlere ulaşmak için zengin ge-
nel küllüre sahip olmak, olup bi-
lenleri izlemek zorunlu. llelişira
çağının yığdığı bilgi bolluğu kar-
şısında bir şeylerden elkilenme-
mek olanaksız. Kimse kendi ka-
buğuna çekilip özgiin iiriınler
uretmek peşinde olamaz, diğer
alanlaria îçli dışlı çalışmak zonın-
In."
Topçuoğlu, fotoğrafı fotoğraf-
çı olarak değil, sanatçı olarak kul-
lanıyor. Tarihini, tekniğini, potan-
siyelini ve neler yapılmakta oldu-
TOPÇUOĞ-
LITNUN
DÖRDÜNCÜ
SERGİSt —
Galeri
Nev'deki sergi,
Nazif
Topçuoglu'nun
Türkiye'de
gerçekleştirdiği
dördüncü
sergi.
ODTÜ'de
mimarlık
okuduktan
sonra ABD'de
fotoğrafçılık
öğrenimi goren
Topçuoğlu,
şimdi
profesyonel
fotoğrafçüık
yapıyor ve
Yıldız
Üniversitesi'n-
de fotoğraf
dersleri
veriyor.
Topçuoğlu,
gelecekte
kalabalık insan
gruplarıyla
çalışabilmeyi
tasarli)or.
Fotoğrafa
geniş açı ile
bakılmasını
istiyor.
ğunu biliyor. Bir malzeme olarak
fotoğrafın daha iyi yapabileceği
şeyler var ve sınırlar zorlanmalı.
önemli olan iletişim kurabilmek.
Sohbetimiz sırasında Topçuoğlu
ile kanon yapar gibi aynı düşün-
celeri ve sözcükleri tekrarlamaya
başlıyoruz: "Folograf sanat mı gi-
bi tartışraalar çok anlamsız, bel-
ki konuya yiınlış yaklaşılması.
Dünvada pek çok sanatçı fotoğrafı
kullamyor, Türkiye'de ola> genel
kültüre takılıp kalıyor. Sanat yo-
rumunda her malzeme kullanılır.
Sonın iyi olup olmadığıdır. Fotoğ-
raf birikimi, yayını, bilinçli izleyi-
cisi olmayınca gazetelerdeki baber
fotoğraflan ile yetiniliyor. Fotoğ-
raf sadece budur sanılıyor ve böy-
lesi isteniyor." Amatörü çok fo-
toğrafın ve sokakta çekilebilenler
dışındakilere ahşkın dep kitle. Bu
- açıdan bakıldığında profesyonel
oldukları halde amatör anlayışta
kalanlara karşın amatörlerin bir
kısmının profesyonel yorumlara
yönelmeleri ilgi çekici.
Topçuoğlu önce fikir yapıları-
nı oluşturmuş yapıtlannın, sonra
birbirini bütünleyen nesneleri bir
araya getirmiş. Yakn bir teknik,
10x12.5 film, Rembrandt ışığı ile
tam net derinliği arayarak çalış-
mış. Baskılar büyük boyutlu, çün-
kü içinde keşfedilecek pek çok de- -
tay var. Sonuç görsel notlar gibi
bir anlık olmasın, Lzleyiciyi kucak-
lasın ve düşünce boyutunu hisset-
tirsin istemiş. "Fotoğraf genellik-
le 1/125 saniyede çekilir ve bak-
ması da o kadar surer. Büyük bo-
yut içine bol delay yükleyerek ba-
kıldıkça zenginleşen tablolar
amaçladım."
Nazif Topçuoğlu'nun ülkemiz-
deki dördüncü sergisi bu. Gelecek-
te kalabalık insan gruplan ile ça-
lışabilmeyi düşlüyor. Stüdyoda,
özel giysilerle, tiyatrodan bölüm-
ler gibi. Fotoğrafa geniş açı ile ba-
kılmasını istiyor: Resim izler, sen-
foni dinlercesine. Habercilikle bit-
miyor fotoğraf, o sadece bir baş-
langıçtır. tşte bu noktada sanat-
severlerin fotoğrafı ilgi alanlarına
katmaları gerekli. Galeri Nev'in
sanat ürünü olarak- değer taşıyan
bu sergiye yer vermesi ve yapıtla-
rın bir kısmının hemen alıcı bul-
ması umut verici bir gelişmedir.
Fotoğraf sergilerinin izlenmesi ve
urunlerin satılması diğer fotoğraf-
çüarı yüreklendirebilir. Albümler
hazırlanabilir. Böylesi bir gelişme
fotoğrafımız için bir dönüm nok-
tası olabilir.
18. ULUSLARARASIİSTANBUL FESTÎVALÎ
AKM'de sema, Aya Irini'de barok
Polonyah müzisyenlerden oluşan Concerto
Avenna, festivaldeki tek konserini Aya
İrini'de veriyor. Konya Sema Grubu ile
îstanbul Türk Klasik ve Tasavvuf Musikisi
Topluluğu bu akşam AKM'de. Moiseyev'in
halk dansları gösterisi yine Açıkhava'da.
Kültür Servisi — 18. Uluslara-
rası tstanbul Festivali'nde bugün
üç ayn yerde uç etkinlik var. Is-
tanbul Türk Klasik ve Tasavvuf
Musikisi Topluluğu eşliğinde Kon-
ya Sema Grnbu bugün festivaldeki
ikinci ve son gösterisini Atatürk
Kültür Merkezi'nde sunacak.
Concerto Avenna'nın konseri Aya
trini'de. Sovyet Moiseyev Halk
Danslan Topluluğu'nun üçttncü
gösterisi de Açıkhava Tiyatrosu'n-
da.
Konya Sema Grubu ve İstanbul
Türk Klasik ve Tasavvuf Musiki-
si Topluluğu'nun AKM'deki kon-
ser ve gösterisinde Türk Tasavvuf
Musikisi'nden sazlarla örnekler,
Künhi Abdürrehim Dede'nin Hi-
caz Ayini ve Sema gösterileri su-
nulacak. Topluluğun Mutrip He-
yeti'nde Doğan Ergin (neyzenba-
şı ve Mutrip Heyeti Başkam), Kâni
Karaca (naathan), Vahtt Anado-
hı (kudumzenbaşı), Cüneyd Kosal
(kanun), Nihat Doğu (kemence)
da yer alıyorlar.
Polonyalı müzisyenlerden olu-
san Concerto Avenna Topluluğu,
orkestrada halen kontrbas da ça-
lan ve sanat yönetmenliği görevi-
ni yürüten Andrzej Mysinski ta-
rafından kuruldu. Barok müzik
alanında uzmanlaşmış bir orkest-
ra olan Concerto Avenna, yine
Barok geleneğine uygun olarak
Polonya'nın şefsiz çalan tek top-
luluğu.
Concerto Avenna'nın repertua-
rında Bach, Coreln, Haeııdel ve
Vivaldi başta olmak üzere Barok
dönemin bestecilerinin yapıtlan-
nın yam sıra Polonyalı Barok bes-
tecilerden Jarzebski ve Mielczews-
ki'nin yapıtları da bulunuyor.
Concerto Avenna Topluluğu,
bugün Aya trini'deki kon-
serinde Haendel (1685-1759), Vi-
valdi (1675-1741), Corelli
(1653-1733), Geminiani (1687-
1762), Marein Mielez^ski (7-1651)
ve Bacb'ın (1685-1750) yapıtları- ŞEFStZ ORKESTRA — Concerto Avenna, Barok muzik geleneiine uygna olarak Polonya'da şefsiz
nı seslendirecek. çalan tek toplnluk. Andnej Mysinski aynı zamanda topluluğun kontrbasçısı ve sanat direktörii.
SANAT KULİSİ
Tıklımtıkış'Aya trinişöleni
FESTIVALDE
BUGÜN i
Aya Irini hem Istanbul'un hem de ta ilk
yılından bu yana tstanbul Festivali'nin süsü.
Resitalleri, oda müziği topluluklannı Aya
İrini'de izlemek, bir konserin nasıl bir
"şölen"e dönüşebileceğini de görmek demek
bir bakıma. Büyük Konstantin'den bu yana
varlığını sürdüren, bu arada depremlerden,
yangınlardan, yağmacılardan da bol bol
nasibini alan, birkaç kez yıkılıp tekrar
yapılan Aya İrini'nin yuzlerce yıllık
tarihinde neler olmadı ki? Cephane Ambarı,
Müze-i Hümayûn, Askeri Müze, depo ve
sonunda "Konser Salonu." Aya Irini'ye en
çok yakışanm da bu sonuncusu olduğu
konusunda herkes görüş birliğinde.
Gelgelelim yapının kullammı konusunda
çeşitli görüşler var. 18 yıldır tstanbul
Festivali'ne konser mekânı olarak hizmet
veren Aya trini, kısa bir süre önce Kültür
Bakanhğı tarafından "resmi bir konser
salonu" niteliğine dönüştürülünce "Aya
trini'ye günah'' başhğı altında süregelen
tartışmalar da alevlendi. Bu güzelim Bizans
yapısının zemininin halılar ya da döşeme
malzemeleriyle kaplanmasırun, sağa sola
çiviler çakılmasımn bir "cinayet" olduğu,
güvenlik önlemlerinin ise yetersiz kaldığı
söylendi. "Resmi Konser Salonu" Aya lrini
600 kişilikken "lstanbul Festivali'nin Konser
Salonu" Aya trini'nin 1200 kişilik olması da
başka bir sorun olarak beliriyor. Bu hoş
atmosferde konser izlemeye gelenler "tıklım
tvkış" oturmakzorundakaldıklarını, o
yüksek, muhteşem kubbelere rağmen nefes
almakta güçlük çektiklerini söylüyorlar.
Konser sırasında çevreden buram buram
yükselen değişik parfüm kokuları ise cabası.
Banları "yıhn parfüm markaları"ru bu
konserlerde belirlerken, bazıları da "Bil
bakalımbununadıne?" diye "parfüm toto"
oynuyorlar. Aya trini konserlerinde kiminin
parfüm kokulanndan kiminin de " şu
güzelim tarihi yapıya bir şey olur mu
acaba?" düşüncesinden içi eziliyoT. Yinede
dışarıda bu tür yapılara almacak ziyaretçi
sayısı sınırlamr, nem ve ışık oranları sürekli
kontrol altında tutulurken bizde tepeleme
insan doldurulması, elektrik kablolarıyla
donatılması şimdilik "yetkili ilgilileri"
rahatsız etmemişe benziyor.
T i i r a l e r i (Atatürk
Kültür Merkezi Buyük Salonu,
18.30).
Cvoeerto AVCMIUI (Aya trini,
18.30)
Stofeeyev Halk D u s t a n
Tafrialagn (Açıkhava
Tiyatrosu, 21.30)
FESTİVALDE
YAREV
FUarnMMd
Orkestrası (Atatürk Kültür
Merkezi Büyük Salonu, 18.30)
SJUMİM K a r a e a • ad,
Ş « B « 1 Fillz • «ey (Atatürk
Kültür Merkezi Konser Salonu,
21.30)
Hadk Daaslan
(Açıkhava
Tiyatrosu, 21.30)
Satmnçta büyük kapişmaMANILA (Reuter) — Dünya-
nın önde gelen satranç ustaları,
1993 yüında yapılacak olan dün-
ya şampiyonluğu "play-ofr'una
katılacak oyuncuları belirlemek
üzere Filipinler'in başkenti Ma-
nila'da bir araya geldiler.
On sekiz gün surecek tumuva-
nın simgesel açılış hamlelerini Fi-
lipinler Savunma Bakanı Fidel
Ramos ile dünya sıralamasında
dördüncü sırada yer alan Sovyet
.büyük usta Vasili Ivançuk yaptı-
lar.
Dunya Satranç Federasyonu
1
nun toplantısı da aynı günlerde
Manila'da yapılacak. Filipinler
Turizm Bakanı Peter Garrucho,
ulkeyle ilgili olarak yayımlanan
terör haberlerine karşın Filipin-
ler'e geldikleri için Dünya Satranç
Federasyonu üyelerine ve otuz ül-
keden satranççılara teşekkür et-
ti.
Üç yıl sonra yapılacak olan
"play-ofF'a daha çok Sovyet sat-
ranççüarın katılmaya hak kazan-
malan bekleniyor. 16 temmuza
kadar surecek ve 13 turda son bu-
lacak turnuvada, Batıh satranç-
çılar da umutlu olduklarını ve
Sovyet oyuncularta sıkı bir mü-
cadeleye girişeceklerini söylüyor-
lar.
Manila'daki turnuvaya arala-
rında 46 büyük ustanın bulundu-
ğu 64 satranççı katılıyor. Turnu-
vada ilk on bire girenler, 1993'teki
dünya şampiyonluğu "play-
ofr'una katılacaklar. tngiliz bü-
yük usta Murray Chandler, "Bu-
rada hedef turnuvayı kazanmak
değil elemeyi geçmek. tlk başlar-
da çok oyun kazanmak zorunda-
yız. Sonlarda herkes çok gergin-
leşecek. Sinirleri en sağlam olan-
lar turnuvayı iyi bir dereceyle
tamamlayacaklar" dedi.
TUrnuvaya tsviçre adına katı-
lan eski Sovyet büyük usta Vik-
tor Korçnoy ve tngiliz büyük us-
ta Nigel Short ise turnuvanın dü-
zenleniş biçimine eleştiriler yö-
nelttiler.
Hollandalı Jan Timman, Sov-
yet satranççı Artur Yusupov ve
Ingiliz büyük usta Jonathan Spe-
elman ise 1991'de yapılacak ele-
me serilerine Manila'da ilk on bi-
re giren satranççılarla birtikte ka-
tılacaklar.
Ünlü Sovyet satranççı Ivançuk,
dünya sıralamasında dünya şam-
piyonu Gari Kasparov ile eski
şampiyon Anatoli Karpov ve Jan
Timman'm ardından dördüncü
sırada yer ahyor.
Bu arada satranç uzmanları,
Manila'daki turnuvada Sovyetler
Birliği'nden Batı'ya göç etmiş
olan 16 yaşındaki Gata Kamski-
nin dikkatleri üzerinde toplaya-
cağını belirtiyorlar.
6
At yanşı'
sergisi
• Kültür Servisi —
Türkiye Jokey Kulübü'nün
2. Resim Yanşması Sergisi
lstanbul Veliefendi
Hipodromu'nda sürüyor.
"At-At Yarışı - At
Yetişüriciliği" konulu
yarışmada birincilik
ödülünü Mehmet Özer,
ikincilik ödulünü Yalçın
Karayağız, üçüncülük
ödülünu ise Hüseyin
Şahbudak kazanmıştı.
Ayrıca Habib Aydoğdu,
Mehmet Başbuğ, Orhan
Çetinkaya, Cuma Ocaklı,
Füsun Sağlam ve Dilek
Zadil'e de mansiyon
verilmişti. Yarışmamn seçici
kurulunda ise Semiral
Bilbaşar, İpek Aksüğür
Duben, Metin Erksan, Doç.
Dr. Semra Germaner,
Hamit Kınaytürk, Orhan
özsoy, Sezer Tansuğ ve
Prof. Dr. tsmail Tunalı j?er
almıştı. Sergi 2 eylüle dek
sürecek.
"\kkadmln
39. sayısı
• Kültür Servisi —
Akbank'ın iki ayda bir
yayımladığı "Akkadın"
dergisinin 39. sayısı
yayımlandı. Akbank
şubelerinde ücretsiz olarak
dağıulan dergide çocuk-
anne îlişkileri, kadın ve
sanat, tstanbul'da bulunan
yabancı sanatçılar, moda,
kitap ve magazin gibi
konulara yer verüiyor.
4
Çizgi-Mizah'
sergisi
• Kültür Servisi — "Çizgi-
Mizah" adlı karikatür
sergisi 11 temmuzda Kartal
Sanatevi'nde açıhyor. Sergi
18 temmuzda sona erecek.
Sergide Turhan Selçuk, Tan
Oral, Haslet Soyöz, Kemal
Gökhan Gürses, Erdoğan
Bozok'un yapıtları yer
alacak. Kartal Sanatevi
(Istasyon Cad. No 36
Kartal) yetkilileri
düzenledikleri sergileri
uluslararası boyutlara
ulaştıracaklanm belirttiler.
Louvre
yenileniyor
• Kültür Servisi — Louvre
ikinci kez yenileniyor.
Sarayda restorasyon ve
düzenleme çahşmalarına 25
haziranda başlandı. Tüm
harcamalar için ayrılan
ödenek 3.7 milyar frank
(yaklaşık 1 trilyon 735
milyar TL) olarak belirtildi.
Yalnızca çeşitli heykel ve
alçak kabartmalann
yenilenmesi için ise 1
milyar frank ayrıldığı
beürtiliyor. Eski saray
yapısına yönelik
çalışmaların diğer iç
mekânlarla birlikte 1997'ye
dek bitirilmesi tasarlanıyor.
Rotthoffun
sergisi
• Kültür Servisi — Prof.
Dr. Fred Rotthoffun
"Mevlevi" konulu seramik
sergisi Atatürk Kültür
Merkezi'nde açıldı. 1924
yılında DüsseldorFta doğan
Rotthoff bir süre Adana
Çukurova Üniversitesi'nde
de misafir öğretim üyeliği
yapmıştı. Doktorluk
mesleğinin yanı sıra 1980
yıhndan bu yana seramik
çahşmalarını sürdüren
sanatçı, Ultz/Tine Von
Kamitz ve Prof. Ralf Bucz
atölyelerinde eğitim gördü.
Rotthoff, 1986 yıhndan bu
yana çalışmalarıru çeşitli
galerilerde sergiledi.
'Sıvas' özel
sayısı
• Kültür Servisi —
Türkiye Iş Bankası Kültür
Yayınlan'nca çıkarılan
Kültür ve Sanat'ın haziran
sayısında Sıvas'ın kültür ve
sanat zenginliklerinden
örnekler sergüeniyor.
Dergide yer alan yazılar
arasında Sıvas yöresi
geleneksel kadın giysileri,
Sıvas türbeleri, Sıvas
halıları, Sıvas halk
oyunlan, Aşık Veysel
Şatıroğlu, Sıvas yöresi
Tülüce dokumalan gibi
konular da var.
BUGÜN
• 'Sır' sergisi Balkan
Naci Islimyeli'nin "Sır" adlı
sergisi Türk îslam Eserleri
Müzesi'nde görillebilir.
S E Z E N & A S K I N
Türk Pop Müziğine; Müzik Endüstrimize
Yeni Bir Boyut Getiren Buluşma: Sezen
Aksu & Aşkın Nur Yengi. Yılann Yıldızı
Sezen Aksu Simdi Prodükiör.
Prodükiörü ve Başarılı Sanatçısını
Sizler İcin Bir Araya Getirdik...
Beatles 20 Yıl Önce Durdu. 10 Yıl Önce
de Bitti. Act Dolu, Mutlu Yıllar ve Yeniden
Birleşecekleri Umudunu ~
10 Yıl Boyunca Taşıdı
Hayranlan. Ta ki. John
Lennon Ölene Dek. ı
YARISMAMIZ BASLADI
Fame Ster 90 Başladı. İlk Konuklanmız Akba-
ba ve Şehnaz Sümer'di. 10 Temmuz Pentag-
ram, 20 Temmuz
İ
Ten On Rihter Fa-
me Clty'de...
FAME STAR
'90
ALPAY'dan Yeni Bir Kaset Güme...
MESAM Rakamlanyta Yabana Kaseöerin SaHşlan;
MadonnaJanHa, PhlCoİns, MötteyCrüe KaçSatyor
GİTARIN ACIU BAŞKAUHRISIN1N ÖYKÛSÛ;Sonra-
bn Adı Müz* PiyBsastnda Etsane Otecak Otpn Fen-
der,50'KYılannBaandaGilara ElektrikVerrJLIşkence
0 Gün Bu Gündür Sürüyor....
Y a z ı n Ne Dinleye ceğiz.
Önce David Lee Roth, Ardmdan Whtesnake, Şimdi
de Solo Afcûm. STEVE VAI Grtann gündeminden
DügnekBtniyor...
Soprano Saksofon'un Uç Usta Ismi Vardır: Steve Lacy, John Coltrane ve Wayne Shorter. Shorter'la, Yavuz Baydar Stockholm'da görüştü.