Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Days
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Kuruyemişte çeşit artıyor İstanbul Kuruyemişçiler Odası Başkanı Taşkın: "En büyük sıkıntımız büyük marketler" Esra YAZDIÇ NKARA Dört mevsim sevenlerinin ağzını tatlandıran kuruyemiş, sektörün gelişmesiyle giderek çeşit sayısını artırıyor. Leblebi, fındık, fıstık, çekirdek derken, soya sosu, şeker ve baharatlarla harmanlanan kuruyemişler, bugün her damağa uygun lezzeti tüketicilere sunuyor. İstanbul Kuruyemişçiler Odası Başkanı İsmail Taşkın, "Kuruyemişçiler gelişen çağa ayak uydurmak için çeşit artışına gidiyor" derken, tüketicileri "Kuruyemişi tanıdık esnaflardan, mümkünse ambalajlı olanlardan alın" diye uyardı. İstanbul Kuruyemişçiler Odası Başkanı Taşkın ile kuruyemişi ve sektörün sıkıntılarını konuştuk İstanbul Kuruyemişçiler Odası'na bağlı kaç kuruyemişçi var? Türkiye geneline yayacak olursak nasıl bir rakam söz konusu? Odamıza bağlı 10 bin kuruyemişçi üyemiz var. Türkiye geneli için düşünecek olursak rakam epey büyüyor. Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte özellikle tatil beldelerde eğlence sezonunun açılmasıyla kuruyemiş satışlarında bir hareketlilik oldu mu? Yurtiçi ve yurtdışı piyasalarda kuruyemişe olan ilgi arttı mı? Kuruyemişte yaz, kış, ilkbahar, sonbahar ayrımı pek yapılmaz. Tabii bunu üretim değil tüketim açısından değerlendiriyorum. Yazlık bölgeler açısından kuruyemiş satışlarına baktığımızda bir artış görmek mümkün. Beldelerde yer alan eğlence merkezleri ve bu gibi yerlerde içki tüketiminin fazla olması en büyük etkenlerden. Çünkü kuruyemiş genellikle alkolün yanında daha çok tüketiliyor. Müşteriler en çok hangi ürünlere ilgi gösteriyor? Tuzlu fıstık, Antep fıstığı ve ay çekirdeği tercihler arasında ilk üçte. Şu andaki ürün fiyatları hakkında bilgi verir misiniz? Toplam fabrika satış fiyatı ve perakende satış fiyatı olarak iki ayırmak gerekirse şöyle bir tablo karşımıza çıkıyor: Kuruyemiş çeşitlerinin toplam fabrika satış fiyatları: Antep fıstığı 14.00YTL., tuzlu fıstık 3.90 YTL., fındık içi 14.00YTL., sarı leblebi 3.00YTL., beyaz leblebi 3.00YTL., ceviz içi 20.00YTL., kabak çekirdeği (Edirne) 4.20, kabak çekirdeği (Nevşehir) 7.20 YTL., kabak çekirdeği A (DenizliTavas) 8.00 YTL., badem (ithal) 20.00 YTL., badem (yerliDatça) 16.00 YTL., ayçekirdeği 3.30 YTL. Kuruyemiş çeşitlerin perakende satış fiyatları: Antep fıstığı 20.00 YTL., tuzlu fıstık 6.00 YTL., fındık içi 20.00 YTL., sarı leblebi 5.00 YTL., beyaz leblebi 8.00 YTL., ceviz içi 24.00 YTL:, kabak “Ekolojik Halk Pazarı” açıldı İSTANBUL (Cumhuriyet) Yüzde 100 Ekolojik Halk Pazarı geçtiğimiz ay Şişli Feriköy'de açıldı. Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’nin organik bebek maması üreticisi Milupa Organik ve Pınar Organik Süt ana sponsorluğunda, Şişli Belediyesi’nin de ortaklığında kurduğu Ekolojik Halk Pazarı, Türkiye’nin çok farklı bölgelerinden ekolojik ürün üreticisi ile kentteki ekolojik ürün kullanıcısını ilk kez bu denli büyük ve kapsamlı bir organizasyonla bir araya getirdi. Açılış günü tezgâhlar, ekolojik sertifikalı domates, salatalık, patlıcan, biber, brokoli, semizotu, ıspanak, kayısı, kiraz, erik, marul, maydanoz, soğan ve rokanın da bulunduğu yaklaşık 100 çeşit ürünle donatıldı. Satılan ürünler arasında ayrıca ekolojik sertifikalı çaylar, kuru bakliyat ve tahıllar ile meyve suyu, kuru yemiş ve ekolojik kozmetik ürünler de bulunuyordu. Buğday Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Victor Ananias yaptığı konuşmada, "Pazaryeri ile sağlıklı ürün üretimini ve pazar garantisi sağlayarak bu yöntemle üretim yapan çiftçiyi desteklemek, aynı zamanda da tüketicinin güvenle satın alabileceği ekolojik sertifikalı ürüne daha kolay ulaşmasını amaçladık" dedi. 40 hafta boyunca her cumartesi kurulacak olan pazar doğa ve insan sağlığına zarar vermeyen doğal yöntemlerle yetiştirilen taze ekolojik sebze, meyveyi ve diğer ekolojik ürünleri her hafta tüketiciyle buluşturacak. çekirdeği (Edirne) 4.00 YTL., kabak çekirdeği (Nevşehir) 10.00 YTL., kabak çekirdeği (DenizliTavas) 16.00 YTL., badem (ithal) 24.00 YTL., badem (yerliDança) 70.00 YTL., ay çekirdeği 5.00 YTL. Ürünler arasındaki bu fiyat farkını neye bağlayabiliriz? Bitkinin üretim süreci ve toplam üretim miktarı fiyatları belirlemede etken oluyor. Yetişmesi zahmetli olan ürün tonaj olarak da az miktarda üretiliyorsa, işte o zaman fiyatlarda ister istemez yükselişe gidiliyor. Fındık ve leblebi arasındaki fark gibi mi? Evet. Fındık yetişmesi çok zahmetli bir yemiş çeşidi. Leblebi ise pek çok alanda rahatça yetişebilir. Fındıktan en fazla 5 ton ürün elde ederken, leblebiden en az 10 ton ürün almak mümkün. Bir de imalatlarda sıkıntı yaşanıyor. Fındık, Antep fıstığı, iç ceviz gibi ürünlerin imal edilmesi çok daha zor. Oysa çekirdek çeşitlerinde ve leblebi türlerinde buna rastlamıyoruz. Değişen zamanla birlikte kuruyemişler de çağa ayak uydurdu. Bir ürünün birbirinden farklı 56 çeşidini bulabiliyoruz.. Sadece leblebinin 20 farklı şekilde üretimi yapılıyor. Soya soslu, şekerlemeli, baharatlı gibi daha pek çok örnek sayılabilir. Son yıllarda fıstık kaplamalara da çok rağbet ediliyor. Çorum bu konuda kendini geliştirdi. Leblebinin patentini de aldı. Kuruyemiş satan esnafın en büyük sıkıntısı sektör envanterinin ve master planının olmaması mı? Bunlarda sıkıntılar arasında sayılabilir, ancak bizim esas derdimiz büyük marketler. Küçük esnaf, geçimini sadece kuruyemişten sağlayan esnaf, büyük marketlerin egemenliğine giren kuruyemiş sektörüne karşı koyamıyor. Türk Standartları Enstitüsü (TSE) ve Tarım İl Müdürlükleri'nin koyduğu kurallar çerçevesinde hareket edilse bile tüketici marketlere yöneliyor. Ürünlerin hijyenik paketlenmesine ve sağlıklı ortamlarda satışına özen gösterildiği halde müşteriler artık her köşe başında beliren büyük marketlerden alışveriş yapmayı tercih ediyor. 4