20 Mayıs 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Faiz artışı kaçınılmaz ürkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), faizin yükselmemesi için enflasyonun kontrolünün zorunlu olduğu uyarısında bulundu. TİSK’in yayımladığı Aralık Ayı Ekonomi Bülteni’nde, ABD Merkez Bankası’nın (FED) faizi artırması ile enflasyonun daha kritik bir hale geldiği belirtilerek, “Öyle ki, Merkez Bankası’nın enflasyon hedefini tutturması gerekiyor. Aksi halde döviz artışı kaçınılmaz olacağından, faizlerde artış zorunda kalacak” denildi. TİSK, FED’in 2006’dan bu yana ilk kez faiz oranını artırdığını hatırlatarak, böylece ABD Pazar 27 Aralık 2015 EKONOMI EDİTÖR: ZEKİ TEZER Anadolu Jet Siirt’e uçuyor Anadolu Jet önceki gün Ankara Esenboğa Havalimanı’ndan Siirt Havalimanı’na uçuşları başlattı. İki şehir arasındaki uçuşları haftada 3 gün planlayan şirket, ulaştığı hat sayısını 68’e, uçtuğu noktaları da 45’e çıkardı. TASARIM: SERPİL ÜNAY Eski banknotlar tarih oluyor 2006’da sıfırların atılmasıyla dolaşımdan kaldırılan 250 bin, 500 bin, 1 milyon, 5 milyon, 10 milyon ve 20 milyonluk banknotların 10 yıllık zamanaşımı süresi 31 Aralık mesai saati bitimi doluyor. 9 ‘ TİSK, Merkez Bankası’nın enflasyon hedefini tutturamaması halinde, döviz kuru artacağı için, faiz oranlarında kaçınılmaz olarak artışa gidileceğini bildirdi T Yaşları 2434 arasındakilerin yüzde 41’i tatillerini paylaşarak yapıyor. kaynaklı likidite bolluğu döneminin sona erdiğine dikkat çekti. Bültende, “Faiz artışının devam edecek olması ile küresel ölçekte dolar daha da yükselecek. Türkiye de para çıkışı yaşanacak ülkeler arasında. Likidite bolluğu dönemine özgü borçla büyüme yönteminin artık bittiği, yatırım ve ihracat temelli büyümeye girildiği görülüyor” denildi. Enflasyon beklentisi TİSK’e göre, faiz oranının artması ile birlikte, kriz sonrası gelişmiş ülkelerin unuttuğu bir kavram olan “enflas yon” da yeniden gündeme girdi. Merkez’in, dünya emtia fiyatları düşük düzeyde seyrederken ve likidite bolluğu sürerken döviz kurunda istenilen stabiliteyi sağlayamadığını vurgulayan TİSK, FED’in faiz artırımına rağmen, Merkez’in faiz oranlarını artırmamasının, olası döviz kuru hareketlenmelerine karşı bankanın pasif bir politika yürüteceğinin işareti olduğunu belirtti. Beklentilerde istikrar yakalanamamasının da bir başka güçlük olduğunu vurgulayan TİSK, Tüketici Güven Endeksi’nin bir önceki aya göre kasım ayında yüzde 22.9 artarken, aralık ayında yüzde 4.6 düştüğünü hatırlatarak, belirsizliğin daha çok iç ve dış politik dinamiklerinden kaynaklandığını kaydetti. Bültende, Merkez’in 2016’ya ilişkin enflasyon beklentisi konusunda kötümser bir tablo çizdiği de vurgulanarak, “2015’te fiyat istikrarının sağlanamamış olması bu duruma kaynaklık etti. TCMB, 2016’da asgari ücretin enflasyonu 1.5 puan artıracağını tahmin ediyor” denildi. TİSK’e göre, Rusya’ya sebze ve meyve ihracatının durması kısa vadede gıda fiyatlarında gerileme yara tabilir, ancak orta vadede enflasyonda kalıcı bir gerilemeye neden olması beklenmiyor. Büyüme tüketimden TİSK bülteninde daha sonra, Türkiye ekonomisinin üçüncü çeyrekte yüzde 4, ilk 9 ayda yüzde 3.4 oranında büyüdüğüne dikkat çekilerek, “Büyüme tüketim artışından kaynaklandı. Yatırımlar üçüncü çeyrekte azalırken, ilk 9 aydaki artış oranı toplam büyüme oranının gerisinde kaldı. Üçüncü çeyrekte büyüme hızı ekonomi genelinde arttı, buna karşılık sanayinin büyüme hızı tempo kaybetti” denildi. l Ekonomi Servisi Paylaşımda gençler ilk sırada NG Bank tarafından, Avrupa ülkeleri, ABD ve Avustralya’da gerçekleştirilen araştırma, tüketicilerin paylaşım ekonomisine yaklaşımını değerlendirdi. Gençlerin paylaşıma en yatkın grup olduğunu ortaya koyan araştırma, tüm ülkelerde paylaşım ekonomisinin gelişme eğiliminde olduğunu ortaya koydu. Türkiye 15 ülke arasında yüzde 50’lik oranla paylaşım ekonomisi hakkında bilgisi olanların en fazla olduğu ve yüzde 9’luk oranla da paylaşım ekonomisine aktif katılımın en yüksek oranda gerçekleştiği ülke oldu. Türkiye, aynı zamanda önümüzdeki 12 ay içinde yüzde 47’lik oranla paylaşım ekonomisine katılımın en fazla artması beklenen ülke olarak da dikkat çekti. Araştırma, 25 yaş altı tüketicilerin paylaşım ekonomisi içinde daha aktif şekilde yer alma eğiliminde olduklarını gösteriyor. Bu yaş grubundakilerin yüzde 41’i bir yıl içinde paylaşım ekonomisine katılabileceklerini belirtiyor. Türkiye’de tüketicilerin paylaşım ekonomisine katlım nedenleri yüzde 67 ile tasarruf ve ekstra gelir temin etmek, yüzde 65 ile dayanışma amaçlı, yüzde 64 ile ise çevreye katkı sağlamak olarak sıralanıyor. Para tasarrufu kadınlar arasında yüzde 61 ile önemli bir diğer neden. Erkeklerin yüzde 56’sı tasarruf konusunu paylaşım ekonomisine katılım nedenleri arasında sayıyor. l Ekonomi Servisi I Rifat Hisarcıklıoğlu Tarımda kadın karın tokluğuna çalışıyor Türkiye’de işgücüne katılan her iki kadından birisinin yer aldığı tarım sektöründe ne yazık ki yüzde 80’i ücretsiz aile işçisi olarak çalışıyor ıda Tarım ve Hayvancılık eski Bakanı ve AKP Milletvekili Mehdi Eker’in geçtiğimiz haftalarda “tarım sek PINAR törünün kadın istih YILDIZ damında yüzde 47 ile birinci” olduğuna yönelik sözleri, gözleri tarım sektöründe çalışan kadınlara çevirdi. Her ne kadar tarımsal üretimin yarısının kadınlar tarafından gerçekleştirildiği Türkiye’de işgücüne katılan her iki kadından birisi tarım sektöründe ise de ne yazık ki tarımda kadının adı yok. Zira, 2015 verilerine göre bu sektördeki kadınların yüz Oran yüzde 41 ‘Asgarinin maliyeti 26 milyar lira’ ürkiye Odalar ve BorT salar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, asgari ücret artışı için “Eğer bunun tüm yükünü biz çekecek olursak bize yüklenen yük 26 milyar lira” dedi. Hisarcıklıoğlu, asgari ücret konusunun sanayicinin kafasını karıştırdığını belirterek, “Bir asgari ücretliden bizim cebimizden net çıkan para bin 500 lira. İşçimizin cebine giren para da bin lira. OECD verilerine göre istihdam üzerindeki vergi yüklerinde yüzde 71’le dünya birincisiyiz. Yoksa bizim cebimizden bin 500 lira çıkıyor işçimizin cebine de bin 300 lira helali hoş olsun girsin. Keşke daha fazla verebilsek. Bin 500 lira olduğu gibi işçi kardeşlerimizin cebine girse” şeklinde konuştu. İşletmelerin yüzde 99’nun KOBİ olduğunu hatırlatan Hisarcıklıoğlu, KOBİ’lerin rebaket güçlerini kaybedeceklerine dikkat çekti. l Ekonomi Servisi G de 95’inden fazlası kayıt dışı çalışırken; kendi hesabına çalışan veya işveren konumundaki kadın oranı sadece yüzde 5. Yüzde 80’i ücretsiz aile işçisi olarak çalışan ve kırsalda yaşayan kadınlar arasında tarım veya tarımdışı girişimcilik binde 1 bile değil. Tarımsal üretimde yoğun bir biçimde yer alan kadınların pazarlama ve girişimcilik açısından çok zayıf ve geri durumda olduklarını söyleyen Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Öğretim Üyesi Bülent Gülçubuk, kadınların kırsal alanda girişimcilik rollerini ortaya koyamadığını ve kredi kullanabilen kadınların oranının yüzde 12’yi bile bulmadığını belirtti. Gülçubuk’un verdiği bilgilere göre tarımda işgücünü nakde çeviren kadın oranı da oldukça sınırlı. Nakde çevrilebilen işgücü, ev kadınları arasında bağbahçe ve tarlada çalışılarak elde edilen ürünün pazarlanması şeklinde. Geleneksel düşünce tarzı ve bunun sonucunda şiddetle hissedilen erkek ve topluluk baskısı nedeniyle kadın ve genç kızlar arasında bir işyerinde emeğini kiralama olgusunun neredeyse yok gibi olduğunu belirten Gülçubuk, “Kırsal alanda genellikle erkeklerin yaptıkları işler kadın işgücüne göre daha statülü ve/veya karşılığında daha fazla gelir getiren işler. Kadınlar daha çok ev içi işlerle uğraşır ve mevsimlik, geçici, ücretsiz işlerle üretime/çalışma hayatına katılıyor. Bunlara bağlı olarak kadınların yaptıkları işlerden elde edilen ürünler –yiyecek, giyecek– çoğunlukla ekonomik olarak bir değer ifade etmiyor” dedi. Emek var, para yok Tarım dışında iş yok 2004 verilerinde yüzde 50.8 olan tarımda kadın istihdamı 2013’te yüzde 37, 2015’te yüzde 32.1 oldu. Rakamlardaki azalmaya rağmen; tarım, kadınların halen en çok istihdam edildiği sektör olma özelliğinde. Kadınların kırsalda işgücüne katılım oranı kente göre daha yüksek. TÜİK’in 2015 verilerine göre; toplam istihdamın yaklaşık yüzde 21’i tarımda yer alırken bu oran kadınlarda yüzde 32, erkeklerde yüzde 15. Tarımda kadınların istihdam edilme oranı erkeklerin istihdam edilme oranının yaklaşık 2.2 katı iken; kırsal alanda tarım dışında yaratılan istihdam alanları genelde erkeklere göre ve tarım kırsaldaki kadınların tek seçeneği. EYG’de hisse devri tamam sıra fonda Gayrimenkul portföy yönetim şirketi, hisse devrinden sonra isim de değiştirecek. ürkiye’nin ilk gayrimenkul portföy yönetimi şirketi EYG Gayrimenkul Portföy Yönetimi A.Ş.’de hisse devir işlemleri tamamlandı. Şirket, Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Haluk Sur, GYODER Yönetim Kurulu Üyesi Dr. M.Emre Çamlıbel ve uluslararası birçok şirkete gayrimenkul yatırım danışmanlığı hizmeti veren Mehmet Ali Ergin ve Caner Bingöl adına tescil oldu. Yeni yönetim şirketin adını Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) onayından sonra REPİE Gayrimenkul Portföy Yönetimi A.Ş. olarak değiştirmeyi planlıyor. Şirket 2016 yılında yeni oluşacak gayrimenkul yatırım fonu pazarına 500 milyon TL büyüklüğe ulaşarak katkı yapmak istiyor. Yeni yönetim, oluşturacağı nitelikli portföylerden sağlanan kira gelirleri ve alımsatım kazançları ile hem yatırımcısına kazandırmayı hem de gayrimenkul sektörüne yeni kaynak ve fon imkânları sağlayıp yatırımların hayata geçmesini hedefliyor. Kurulması planlanan markalı konut fonları ile yatırımcılar markalı konutlara sepet bazında ve iskontolu olarak yatırım yapabilecekler. Fon, toplu alım gücünü kullanarak iskontolu alışlar ile yatırımcısına alırken kazandırıp, parakende satış yöntemi ve gayrimenkul değer artışı sayesinde getirisini katlamayı amaçlıyor. Kurulması planlanan bir diğer fon çeşidi kira getirili ticari gayrimenkul fonu. Grup, Türkiye’nin farklı yerlerindeki 8 AVM için hazırlıklarını tamamlamış durumda ve bu fonlar sayesinde yatırımcılar yabancı para cinsinden kira getirisi olan AVM’lerden katılım payı alabilecek. 3 ayda bir düzenli olarak kira dağıtmayı planlayan fon yatırımcısına diğer kira getirilerine göre yüksek oranlar vaat ediyor. l Ekonomi Servisi İstihdama son dönemde en fazla katkıyı sağlayan sektör olan tarımda kadınların oranı yüzde 47 olmasına karşın, mevsimlik ve daha da önemlisi yaptığı işlere karşılık ödeme yapılmayan bir statüde çalışılıyor. T mik çöküşün eşiğine gelebileceğini söyledi. El Hac, “Petrol ve diğer gelirler 2016 bütçesinin çeyreğini karşılayabiliyor. Bütçede petrolün varil fiyatının 45 dolar üzerinden hesaplandığı 71 milyar dolarlık ithalatın gerçekleşmesi zor” diye konuştu. Petrolün varilinin 1 dolar dahi düşmesinin bütçede 1 milyar dolar açığa yol açacağını belirten El Hac, “Dolayısıyla Irak önümüzdeki yılda küçülmeden çöküşe gidecek. Mevcut fiyatlarıla 2016 bütçesinin çeyreğini karşılayabiliriz” dedi. Irak Meclisi’nin oyçokluğuyla onayladığı 90 milyar dolarlık 2016 bütçesinde 21 milyar dolarlık açık bulunuyor. Irak gelirinin yüzde 90’ını petrolden karşılıyor. l Ekonomi Servisi Irak çökme noktasında rak Meclisi Maliye KoI mitesi Üyesi Ahmed elHac, ülkenin 2016’da ekono Emekyoğun işler kadında arımsal üretimde kadınların konumunun dört grupta değerlendirebileceğini söyleyen Bülent Gülçubuk, sıralamayı şöyle yaptı: 4 Büyük işletmelerde kadınlar tarlada çalışmaz. Tarımsal üretime doğrudan katılma işleri dışındaki üretime karar verme, yönetme, denetleme ve pazarlama gibi işler erkeğin işidir. Erkeğin yeterli olmadığı yerlerde, kadının sınırlı da olsa, yönetim ve denetleme görevi bulunur. 4 Orta büyüklükteki işletmelerde erkekler mekanize işler ve pazarla ilişkileri, kadınlar emekyoğun işleri üstlenir. 4 Küçük işletmelerde ise erkekler tarım dışı gelir kaynakları ararken, kadınlar emek T yoğun tarımsal üretimi yürütür. Gerek bu tür toprakların sahibi olan ailelerde gerekse orta büyüklükte toprağı olan ailelerde çeşitlenmiş bitki ya da sınaî türü tarım yapılması durumunda kadın, el emeğine dayalı çapa, hasat gibi işleri yapma durumunda kaldığından, çalışma yükü erkeğe göre fazladır. 4 Topraksız ya da çok az toprağı olan ailelerde gerek kadının gerekse erkeğin geçim için başkalarının işlerinde çalışmaya gereksinimleri vardır. Bunun için hem erkekler hem de kadınlar mevsimlik, gezici işgücü olarak bulundukları köyde veya çevrede başka bölgelerde mevsimlik, gezici işçi olarak çalışırlar. Markalı konutlar Türkiye’nin giremediği tablo Türkiye için oldukça sıkıntılı. Zira tarımda kadınların çoğunluğu üretimde emek yoğun tarla, bahçe ve hayvanlarla ilgili işleri yapmakla yükümlü. C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear