20 Mayıs 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazar 27 Aralık 2015 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: BAHADIR AKTAŞ haber 7 edir bu Türkiye basınının Fatih’lerden çektiği; Alo Fatih’ten Fatih Altaylı’ya “dizi dizi inciyiz, güç kimdeyse onun emrindeyiz” gazeteciliği. Ve her koşulşartta bir yönetim koltuğunda ya da köşebaşında “tutunabilme” becerisi. Ya feda ettikleri? Onlar önemsemiyor biz de yüzlerine vurmayalım. Ya da ersinler muratlarına biz çıkalım kerevetine... Masal gibi oldu biraz. O zaman öyle devam edelim. Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, darbedendarbeciden geçilmeyen ülkede bu kez “farklı bir şekil” yapılmış. Adına kimi “balans ayarı” demiş, kimi “postmodern müdahale”. 28 Şubat’ı gösterirmiş takvimler, sokakta gösteri için tanklar, “dillerde silahsız kuvvetler...” Ve başrolde manşetlerlegazeteciler. Genelkurmay karargâhından alırlarmış dikte ettirilen metinleri, sonra gazetele N Çekirge nereye sıçrıyor? rin manşetlerine yapıştırırlarmış. Kendi meslektaşlarını bile yalan haberlerle hedefe koymaktanandıçlamaktan çekinmezlermiş. Her masalın bir sonu olur ya... Onlar yazılan her masalda yine yeni yeniden rol Çekirge kaparlarmış. Niye mi bu masal? Hiç... Öylesine... Bu arada dün CNN Türk’te “gazeteci” Fatih Çekirge bir programa çıkmış. Cumhuriyet’in MIT TIR’ları haberi ile ilgili demiş ki “Haberin üstüne atlamazdım hemen. Sonuçta devlet düşmanı değiliz yani. Yayımlayan da olabilir, onu bilmiyorum.” Saray’ın, iktidarın ağzından çıkmış gibi cümleler. Haberi, haberciyi “devlet düşmanlığıyla” yan yana getiren akıl... Belli ki bir beklentisi var. Ne zamandır konuşuluyor... Hürriyet’in yayın yönetmenliğinin hayalini kuruyor. Dinç Bilgin’in Sabah’ında 28 Şubat’ta askerlerin yakınında Ankara temsilciliği, Uzan’ın Star’ında Türkiye tarihinin gördüğü en ırkçı manşetlerle yayın yönetmenliği yapmış birinin demokrasininhukukun ayaklar altına alındığı AKP iktida rında, medya yöneticiliği hayali kurması doğal... Fatih Çekirge aynı programda başka bir cümlesinde bu kez haberden dolayı cezaevinde yatan Can Dündar’a gönderme yapmış: Can Dündar’ın üzerine bir kahramanlık menkıbesi yükleyerek bir yere varılmaz. Bu kafa Türkiye basınını öyle bir hale getirdi ki gazetecilik faaliyeti bile kahramanlık oldu. Oysa Dündar tutuklandığı gün savcıya şöyle demişti: “Bizler casus değiliz, hain değiliz, kahraman değiliz. Biz gazeteciyiz. Ve burada yapılan şey baştan sona gazeteciliktir.” Son sözüm şu: Can’la, Erdem Gül’le biz gazetecilik yapmaya, gerçek, doğru haberin üzerine korkmadan atlamaya, güçlünün değil haklının yanında olmaya devam edeceğiz. Gerisi zaten “çekirgelik”... Sevgili Can, Sevgili Erdem ir ayı doldurdunuz Silivri zindanında. Hapishane lafı sonradan uydurmadır. “Hapis” kısmı gerçektir de “hane’si” işin içine biraz sıcaklık katmak içindir; yalandır. “İyi” tarafı; dışarıdaki keşmekeşten, insanların birbirlerini anlamamak için gösterdikleri anlamsız gayretten uzaktasınız. Neyse ki, sizin tutukluluğunuzun insanlık, hukuk ve yasadışılığı konusunda fikir birliğimiz var. Dün arkadaşlar sizin 30 gününüzü temsilen Tünel’de 30 adımlık bir gösteri düzenlediler. Duydunuz ama izleyebildiniz mi? Bir iki dakikalık haber oldu bir iki kanalda. Hemen hemen tümüyle korkutulmuş, boyun eğmeye zorlanmış gazeteler pazar nüshalarında yer verdi mi, verdiyse nasıl verdi, bakamadım, bilmiyorum. HHH Ama sizin ve diğer gazetecilerin hapsedilmesinin saçmalığını tüm dünya biliyor artık. Okumuşsunuzdur; Bülent Arınç bile gerçeği, uzun süre “sözcülük” yaptığı için “itiraf” mı demeliyim bilmiyorum, dile getirdi. Adalet Bakanı’na göre ise “içeride gazetecilik yaptığı için tutuklanmış, hüküm giymiş kimse yoktur.” İçeridekiler, yani sizler gazeteci değilsiniz; yayımlanan haber haber, gazete de gazete değil zaten. Siz casus, haber olmayan haber casusluk kanıtı, gazete de terör örgütü olsa gerek. Bakan’ın tam bunu söylediği gün Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin ile eski Zaman Genel Yayın Yönetmeni’ne de beş yıla kadar hapis istemiyle soruşturma açıldı, duymuşsunuzdur. HHH İçerisinin nasıl bir yer olduğunu darbe zamanlarından biraz bilirim de galiba şimdi durum daha vahim. Ama dışarısı da pek tatsız arkadaşlar. Ölüm Güneydoğu’da artık onlarla değil yüzlerle anlatılıyor. Batı’da duyarsızlık, kaç gündür Ankara’nın üstünden kalkmayan, Fikret’in ünlü şiirindeki “dudu muannid” inatçı, kötücül sis gibi yayıldı. Korku dağları bekliyor. Kimi hızını alamayan vekiller ODTÜ’deki mescit kışkırtmasını fırsat biliyor, “Cizre’ye nasıl girdik ODTÜ’ye de öyle gireriz” diyebiliyorlar. Asıl hedeflerinin görev süresi dolduğunda, diş geçiremedikleri Rektör’ün yerine uygun, söz dinler birini atayabilmek. Öte yandan her sokağa çıkıp söz edeni tutup götürüyorlar neredeyse; gözaltıların hesabı tutulamaz oldu artık. HHH Bizse bildiğiniz gibiyiz; yönettiğin, yönettiğiniz gazeteyi yaşatabilmenin, üstümüze üstümüze gelenlere yanıt verebilmenin, ayakta kalabilmenin, hatayı, kusuru giderebilmenin derdindeyiz. Kendi derdimizin memleketin derdi ile iç içe geçtiğini de iyice bildik, özümsedik. Okurlarımız, bilirsiniz benim yazı dışında en önemli görevimdir, hiçbir hatayı affetmezler, dertlerinin derdimiz, derdimizin de memleket olduğunu iyi bildiklerinden bugünlerde daha çok yazıyorlar. Size de mahsus selamlarını, sıcak dayanışmalarını, desteklerini gönderiyorlar. HHH Sevgili Can, Sevgili Erdem, bu pazar biraz ruhunuzu kararttığımın farkındayım. Ama ne yapayım ki durum budur; hallerimiz böyledir. Bizim ayakta kalmamız, kalabilmemiz biraz da size bağlıdır. Oradan bize; direnen, teslim olmayan gazetenize yardım edeceksiniz; biz de ayakta kalacak, genişleyen halkalar gibi büyüyen dayanışma dalgalarını aktaracağız size. Siz hapistesiniz, biz burada her gün biraz daha yalnızlaşıyoruz ama yine de hiç kuşku duymayın; “buharlaşıyor”, yayılıyor, en uzak yerlere kadar uzanıyor “katı olan her şey...” B Laçiner gözaltında PORTRE Laçiner, yeni rektörün bilgisayarını kaldırtmasını Twitter hesabından duyurmuştu. Gülen cemaati operasyonunda gözaltına alınan 28 kişi arasında 18 Mart Üniversitesi’nin eski rektörü de var anakkale merkezli 10 ilde Fethullah Gülen cemaatine yönelik operasyonda, eski Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner’in de arasında olduğu 28 kişi gözaltına alındı. 18 kişi hakkında ise gözaltı kararı olduğu öğrenildi. Çanakkale Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri dün sabah saatlerinde, “Örgüt yöneticisi ve üyesi olmak, silahlı örgüt kurmak, nitelikli dolandırıcılık, teröre finansman sağlamak, resmi belgede sahtecilik, yardım toplama ve Dernekler Kanunu’na muhalefet” suçlarına ilişkin soruşturma kapsa Ç AD) eski başkanları, emekli öğretmen, doktor, avukat, işadamı ve üniversite öğrencilerinin de aralarında bulunduğu 28 şüpheli gözaltına alındı. Çanakkale’de polis, geçen 28 Nisan tarihinde de ÇAGİAD binasına baskın gerçekleştirerek içeride arama yapmıştı. Polis, binadaki bilgisayar ve bazı dokümanlara el koyarak incelemeye almıştı. Operasyonun 2012 yılında üniversite öğrencilerine verilen bursla ilgili olduğu belirtilmişti. Dün düzenlenen operasyonun da, 28 Nisan’daki ÇAGİAD’a yapılan baskın ve ÇAGİAD’ın ÇOMÜ ile yaptığı 201 öğrenciye burs anlaşmasıyla ilgili olduğu öğrenildi. l ÇANAKKALE Baskın yapılmıştı Laçiner yarın adliyeye sevk edilecek. Parlak kariyeri kavgayla bitti EMRE DÖKER mında Çanakkale merkezli İstanbul, Bursa, Aydın, İzmir, Balıkesir, Kayseri, Antalya, Konya ve Ordu’da operasyon düzenledi. Operasyonlarda eski ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Laçiner, Çanakkale Girişimci İşadamları ve Sanayicileri Derneği’nin (ÇAGİ iktidarıyla birlikte kariyer basamaklarını hızla tırmanan Sedat Laçiner, 30 yaşında “Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi” Ortadoğu Masası Başkanı, 32 yaşında ise “Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu” başkanı oldu. Hemen arkasından da “Ortadoğu Araştırmaları Merkezi” başkanlığı görevine getirildi. 38 yaşında Çanakkale 18 Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) rektörlüğüne atandı. Üniversitede ders verirken bir yandan gazetelerde köşe yazan, diğer yandan da “uzman” olarak TV kanallarında AKP’yi savunan Laçiner’in kariyerindeki yükselişi AKP – cemaat kavgasıyla bir anda durdu. AKP’nin ideologlarından olan Laçiner, dönemin Başbakan’ı Recep Tayyip Erdoğan’ın öğrenci evlerinde kızlı erkekli kalınmasına yönelik tepkisine destek vermişti. Laçiner, yandaş Star gazetesindeki köşesinde “Karma öğrenci evleri” başlıklı yazısında, “duvarları delip iki evi AKP tek eve çevirip karma halde kalanları gördüm” demiş ve Erdoğan’ın öğrenci evleri çıkışına destek vermişti. Bir “İnsanın Şii olması hıristiyan olmasından daha kötüdür” açıklamasıyla tepkileri üzerine çeken Laçiner, Gezi Direnişi sırasında polisin sert tutumunu da Star gazetesindeki köşesinde desteklemişti. Ayrıca Laçiner, Doğan Grubu gazetelerinde Ergenekon ve Balyoz sanıklarının “kahraman” gibi gösterildiğini belirterek, gazetecilerin tutuklanmasını desteklemişti. Laçiner, Ertuğrul Özkök’ün “Bu ülkede artık hiçbir gazetecinin 10 gün sonrası belli değil” açıklamasını köşesine taşıyarak Özkök’ü hedef göstermişti. AKPcemaat kavgası sonucu AKP ile arası bozulan Laçiner, ÇOMÜ’de yapılan rektörlük seçimlerinde birinci olmuş, ama üçüncü sırada yer alan Prof. Dr. Yücel Acer rektör olarak atanmıştı. Yeni rektör önce Laçiner’in bilgisayarına el koydurmuş, ardından da 100 kilometre uzaktaki ilçeye sürmüştü. l İZMİR NEÇİRVAN BARZANİ, ERDOĞAN VE DAVUTOĞLU’YLA BULUŞTU Erdoğan konuğunu, çok konuşulan altın varaklı koltuklarda ağırladı. İstanbul’a gelen Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Neçirvan Barzani, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Yıldız Sarayı Mabeyn Köşkü’nde 1.5 saat, Başbakan Davutoğlu ile Dolmabahçe Ofisi’nde bir saat görüştü sürdü. Barzani’nin ofisinden yapılan açıklamada Erdoğan’ın, “terörle mücadelede başta olmak üzere diğer tüm konularda yardımların verilmesine devam edilecektir” sözlerine yer verildi. Barzani’nin ise “Askeri ve insani yardımlardan dolayı Kürdistan halkı olarak Türkiye’ye teşekkür ediyoruz” dedi. Erdoğan ve Barzani’in, bölgenin güvenlik istikrarın korunması ve olası tatsız durumlara karşı ortak hareket etme konusunda hemfikir oldukları kaydedildi. İki hafta önce de IKBY Başkanı Mesud Barzani Türkiye’ye gelmişti. l İSTANBUL Cumhurbaşkanı mescit tartışmalarının yaşandığı ODTÜ’yü hedef aldı Erdoğan: YÖK gereğini yapsın umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ODTÜ’deki mescit tartışmalarına değinerek, “Gereği neyse YÖK tarafından yapılması gerekir. Takipçisi olacağız” dedi. Haliç Kongre Merkezi’nde “Asım’ın Neslinden Bir Usta Recep Tayyip Erdoğan” programında konuşan Erdoğan, ODTÜ Mes C cit Topluluğu üyeleri ile solcu öğrenciler arasında mescit sebebiyle çıkan olaylar hakkında, “Utanmak yok, sıkılmak yok. ODTÜ’de namaz kılan gençlerin üzerine saldırıyorlar. Yönetici kadrolar lafa geldiği zaman ‘Özgürlükçüyüz’ diyorlar. Sizin neyiniz özgürlükçü? Ellerine geçirdikleri bir dokunulmazlık zırhını bunlar maalesef bu tür aleyhte kullanma gayreti içine giriyorlar. Böyle bir şey olamaz, olamaz. Gereği neyse bunun da YÖK tarafından yapılması gerekir. Tabii ki bizler bunun da takipçisi olacağız” dedi. l Haber Merkezi ÇALIŞMA BAKANI SOYLU 391 metre kaldı 3. Boğaz Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu projesinde iki yakanın birleşmesine 391 metre kaldı. 3. Boğaz Köprüsü 59 metrelik genişliği ile bittiğinde dünyanın en geniş köprüsü unvanını alacak. l DHA ‘CHP’yi sandıkta toptan yiyeceğiz’ rabzon’un Akçaabat Erol Günaydın Kültür Merkezi’nde düzenlenen AKP İl Danışma Meclisi toplantısına katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, CHP’ye sert sözlerle yüklendi. İsim vermeden CHP Milletvekili Eren Erdem’in sarin gazı açıklamalarını eleştiren Soylu, “Kılıçdaroğlu’nun CHP’si, AKP’ye muhalefet yapmak adına herkesin oyuncağı olmuştur. Paralel yapının, medyanın, Esed’in oyuncağı olmuştur. Bugün aynı CHP Türkmenlere sırt çevirmiştir. Orta Doğu’nun mazlum halklarına, Kürt kardeşlerimize sırt çevirmiştir. Bir milletvekili var ismini zikretmeyi burada ziyan sayarım. Rus televizyonunda, Türkiye’nin DAİŞ’e sarin gazı verdiğini söylüyor. Peki, Kılıçdaroğlu ne yapıyor?’‘Bu adamı yedirmem’ diyor. Aferin ey Kılıçdaroğlu. Ama meraklanma biz onu yemeyeceğiz zaten. Olası bir savaşta düşmanın tarafını tutacağını söyleyen partiyi sandıkta toptan yiyeceğiz” dedi. Selahattin Demirtaş’ı da eleştiren Soylu, “HDP’nin Eş başkanı Selahattin Demirtaş olarak gideceksin Rusya’ya Türkiye’nin milli meselesinin olduğu bir dönemde Türkiye’yi sırtından bıçaklayacaksın. Yazıklar olsun” dedi. l TRABZON / DHA T Erdoğan’ın doğum günü armağanı devletten stanbul’da rantı katlayan mega projeler Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın isteği üzerine yoğun bir çalışmayla bitirilmeye çalışılıyor. 3. Havalimanının da Erdoğan’ın doğum günü olan 26 Şubat 2018’e yetiştirileceği açıklandı. Havalimanının 2018 sonunda tamamlanması öngörülüyordu. 3. havalimanı için İGA Yönetim Kurulu Üyesi Nihat Özdemir dün açıklama yaptı. Özdemir “Zemin tahminimizden zorlu çıktı ama yine de gecikmeye İ ceğiz, hatta Cumhurbaşkanımızın doğum gününe yetiştireceğiz” dedi. Özdemir, talebin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’dan geldiğini söyledi. Erdoğan’ın talimatıyla doğal sit alanı olan Çamlıca Tepesi’ne yapılan Çamlıca Camii de Kadir Gecesi’ne denk gelen 1 Temmuz cuma gününe yetiştirilmeye çalışılıyor. Marmaray da 29 Ekim’e yetiştirilmeye çalışılmış, açılışının ertesi günü arızalanmıştı. l İSTANBUL / Cumhuriyet C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear