22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 30 HAZİRAN 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Eli kanlı terör örgütü istediği zaman saldırılarını durduruyor, isteği zaman ise bir günde üç-dört yerde kanlı eylem yapıp dört-beş can alıyor... AKP yandaşı medya ve AKP bu olup bitenler karşısında ne diyor: “PKK panik içinde, son bir atak yapmak istiyor!” Toplum bu sözleri neredeyse otuz yıldır duyuyor... Bugüne değin değişen bir şey yok! Unutkan bir toplumuz... Üç yıl önce yaşananları... PKK’nin, çocukları Diyarbakır’ın en işlek caddesinde, insanlarımızı bir gece parkta bombalı tuzakla öldürdüğünü, okulları yakıp öğretmenlerimizi katlettiğini unuttuk. İstanbul’da Mavi Çarşı’da diri diri yaktılar insanlarımızı... Güngören’de, Ankara Ulus’ta onlarca cana kıydıklarını da ne yazık ki unuttuk... Ellerinde ağır silahlarla Şemdinli’de askeri birliğimize nasıl gelebilir 50 kişilik bir terör örgütü Kuzey Irak’tan destek almazsa?.. Yine serin, sağanak yağışlı bir İstanbul akşamüstüsü... Kafamda sorular çoğalıyor!.. Akan kanın durması için PKK ivedilikle silah bırakmalı... Diyarbakır ve Mardin’deki demokratik kitle örgütlerinin, işadamlarının açıklamalarını olumlu buluyorum. Bir başka konu... Gerçekten Kürtlerin ne istediklerini bugüne değin anlamış değilim! Bağımsız Kürdistan isteyen de var, Kürt kimliğinin Türk kimliği gibi kabul edilmesini de... Bir anımı anlatayım: İyi eğitim görmüş bir Kürt yurttaşımız, bir gün beni tanıyınca (televizyonlardan olacak) yanıma gelmiş, şöyle demişti: “Bir İsrail yardım gemisi Kürdistan’a ilaç, gıda maddesi getirse Türk askeri ne yapacak?” Yanıtım şu olmuştu: “Güneydoğu ve Doğu, Türkiye’nin ablukası altında mı?” Hiç şaşırmamıştım bu soruya... Çünkü kendisini solcu sanan tipik bir Kürt milliyetçisiydi... Yurtdışında yaşayan, İzmir’de ticaret yapan, üniversite mezunu bu işadamının yanıtı şu olmuştu: “İsrail Gazze’yi nasıl ablukaya aldıysa Türkiye de Kürdistan’ı askeri ablukaya aldı...” Yurtdışında yaşayan, kardeşleriyle birlikte İzmir’de işyeri kurup varsıl olan bu kişiyi anımsarım, kanlı terör örgütünün her eyleminde. Emek-sermaye çelişkisini gören, emekçilerin sendikal hak ve özgürlüklerini sık sık dile getiren, üniter devlet yapısı altında insanca yaşamak isteyen Kürt sosyalistler de vardır. Tam bağımsızlık ilkesi birincil koşuldur... Tüm faili meçhul cinayetler birer birer aydınlanmalı, katilleri yakalanmalıdır. Toprak reformu yapılmalı, bölgedeki aşiret-ağa düzeni sona ermelidir. Bölge salt PKK’nin değil, köktendincilerin, tarikat şeyhlerinin kuşatması altındadır. PKK terörü can aldıkça OHAL gündeme getiriliyor... OHAL bir çözüm yolu değildir... OHAL 90’lı yıllarda eli kanlı Hizbullah’ı yaratmıştır... Çözüm, Kardelenlerin simgesi olan, şehit düşen Uzman Çavuş Çağlar Bölük’ün eşi Elif Bölük’ün şu sözleri: “Ey eli kanlı PKK... Ben de Kürt’üm... Bizi savunmak size mi düştü? Çocukları, öğretmenleri öldürdünüz yetmedi... Siz caniler kanla besleniyorsunuz...” Her PKK saldırısını Türk Silahlı Kuvvetleri’nin üzerine yıkıp işin içinden sıyrılmak isteyen sözde aydınlar, siyasetçiler, yazarlar, çizerlere yine bir sorum olacak: “Türkiye Avrupa’dan yayın yapan PKK’nin sesi televizyonların yayınını durduramazken İsrail Fransa’da yayın yapan HAMAS’ın televizyonunun yayınını nasıl durdurabiliyor?” Türkiye’de yaşayan Kürtlerin istemleri çok farklı. Kimisi laik demokratik cumhuriyet çatısı altında yaşamak, kimisi dinci Kürdistan kurmak, kimisi özerklik istiyor... Bölgede MHP’liler de var, CHP’liler de AKP, SP de... Sağcısı da var, solcusu da köktendincisi de laik olanı da kültürel hak isteminde bulunanı da anadilde eğitim isteyeni de... Bunlar nereden kaynaklanıyor? Kürtlerin ideolojik, siyasal ve kültürel farklılıklarından. PKK’nin son günlerini yaşadığına inanmıyorum. Mezralardan, köylerden kaçırılan, başta Almanya olmak üzere pek çok AB ülkesinden kandırılarak Kuzey Irak’a getirilen, burada PKK’nin eğittiği çocuklar var. Bunu hem ABD, hem AB, hem de Barzani biliyor... Emperyalizmin bu oyununu ancak ve ancak sol bir partinin iktidara gelmesi, emekçi halkın, gerçek aydınların, yurtseverlerin bir araya gelmesiyle bozabiliriz... Tek Türkiye var, başka Türkiye yok! CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun vurguladığı gibi teröre karşı “ulusal politikalar” geliştirmek gerekir. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Terör Kanla Beslenir... hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 GENELKURMAY ÖNLEMLERİ ARTTIRDI TSK, komploya karşı boş kovanları bile topluyor BARKIN ŞIK ANKARA - Ergenekon, Balyoz, Kasõrga, Poyrazköy ve Islak İmza so- ruşturmalarõ nedeniyle eleştiri oklarõ- nõn hedefi haline gelen Türk Silahlõ Kuvvetleri, komplo önlemleri alõyor. Genelkurmay Karargâhõ’na general- lerin dahi giriş-çõkõşlarõ takibe alõnõr- ken, tatbikat ve eğitimlerde kullanõlan mühimmatõn boş kovanlarõna sõkõ de- netim geldi. Efes tatbikatõnda, Kobra helikopterinin yaptõğõ ma- kineli tüfek atõşlarõndan geriye kalan boş kovanlar dahi toplatõldõ. Genelkurmay Başkan- lõğõ ile askeri birliklerde alõnan “komplo” önlem- lerinden bazõlarõ şöyle:  Karargâha girişte ar- tõk generallerin dahi askeri kimlik kartlarõ barkod sis- temine okutuluyor. Hangi generalin karargâha kaçta geldiği, kaçta çõktõğõ kayõt altõna alõnõyor.  Karargâhlarda fotokopi ancak izinle çekilebiliyor. Fotokopinin kaç nüsha çekileceği de önceden belirle- niyor.  Askeri istihbarat karargâh içinde yaptõğõ baskõn tarzõndaki aramalarõnõ arttõrdõ.  Son olarak İzmir’deki Efes tatbi- katõna katõlan Kobra tipi saldõrõ heli- kopterlerin makineli otomotik tüfek- lerinden çõkan boş kovanlar dahi top- latõldõ. Bir Kobra helikopterinin ma- kineli tüfeği dakikada 700 mermi ata- biliyor. Saatte 300 kilometre süratle uçan helikopterin makineli tüfeğinden çõkan bu kadar çok sayõdaki kovanõ top- lamak, TSK’nin konuya olan hassasi- yetini gösteriyor.  Eğitim kapsamõndaki gece atõş- larõnda cephanelik görevlileri, atõş- lardan geriye kalan boş kovanlarõ isti- yor.  Genelkurmay Karargâhõ’na giriş ve çõkõşlarda tüm personelin çantala- rõ X-ray cihazõndan geçi- riliyor. Çantadaki cep te- lefonu, ses kayõt cihazõ, flash disk ve CD gibi eş- yalara kapõda el konuyor. Personel mesaisini ta- mamladõktan sonra yine şahsi eşyalarõ X-ray ci- hazõndan geçiriliyor. Böy- lece içeriden elektronik ortamda veri ve bilgi ak- tarõlmasõnõn önüne geçil- meye çalõşõlõyor. Karar- gâha girişte el konulan ses kayõt cihazõ, flash disk ve CD gibi eşyalar saat 20.00’ye kadar geri teslim alõnmaz ise imha ediliyor.  CD’ler denetim altõnda üretiliyor ve çoğaltõlõyor. Karargâha giren CD’ler için görev yazõsõ isteniyor.  İmzasõz ihbar mektuplarõ artõk iş- leme konulmuyor. İmzasõz ihbar mek- tuplarõnõ işleme koyanlar hakkõnda imzasõz ihbar mektuplarõ yazõldõğõ için işin çõğrõndan çõktõğõ belirtiliyor.  Karargâhlarda ziyaretçi kõsõtla- malarõ bulunuyor. Kõlõçdaroğlu Erdoğan’õn davetine tepki gösterdi: ‘Kendini Cumhurbaşkanõ mõ hissediyor?’ ‘Ziyarete bekleriz’ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP lideri Kemal Kı- lıçdaroğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn liderleri davet ede- ceğine ilişkin açõklamasõyla il- gili olarak “Sayın Başbakan kendisini Cumhurbaşkanı mı hissediyor bilmiyorum ama biz Sayın Başbakan’ı ziyaret etmesi için bekleriz” açõkla- masõnõ yaptõ. Kõlõçdaroğlu, grup konuşmasõnda da “Terör ör- gütü koşulsuz silah bırakma- lıdır” mesajõ verdi. Kılıçdaroğlu grup toplantõ- sõndan sonra “Sayın Başba- kan görüşme için liderleri da- vet edeceğini söyledi. Siz ka- tılacak mısınız” sorusu üzerine “Sayın Başbakan kendisini Cumhurbaşkanı mı hissedi- yor? Cumhurbaşkanlığı kol- tuğunda mı sanıyor bilmiyo- rum ama biz Sayın Başba- kan’ı ziyaret etmesi için bek- leriz” dedi. Kõlõçdaroğlu, “Ya- ni siz mi bekliyorsunuz” so- rusu üzerine “Söyledim” de- mekle yetindi. Kõlõçdaroğlu, grup toplantõ- sõnda yaptõğõ konuşmada da “halkın gündemi ile AKP’nin yarattığı sanal gündemin fark- lı olduğunu” söyledi. Kõlõçda- roğlu, “AKP, çözüm üreten bir parti olma kimliğinden sü- ratle uzaklaşmış, sorun ya- ratan bir parti kimliğine ulaş- mıştır. Zemin kaydıkça da baskı aracı olarak yasaları kullanmaya başlıyor. AKP, bunu yalnızca iç politikada yapmıyor, dış politikada da benzer bir tablo var. Dış poli- tikada da Türkiye’yi güven ve- ren, sağlıklı politika üreten, özü sözü bir ülke konumun- dan çıkarmış durumda. Tam tersine Türkiye’yi dış politi- kada kullanılan ülke konu- muna getirmiş durumda. AKP’yi Türkiye’yi kullanı- lan ülke imajını yarattığı için de kınıyoruz” dedi. ‘Terör örgütü koşulsuz silah bırakmalı’ Kõlõçdaroğlu, Diyarbakõr’da sivil toplum örgütlerinin yap- tõklarõ açõklamayla ilgili olarak “Bazı açıklamaların içeriğine tümüyle katılmasak bile en azından terörün sonlanması açısından sivil toplum örgüt- lerinin inisiyatif üstlenerek PKK terör örgütüne silahların bırakılması yönünde yaptığı çağrıya katılıyoruz. Terör ör- gütünün koşulsuz silah bı- rakması lazım. Silahların ol- duğu yerde sorunların çözül- meyeceği açıktır” dedi. 30 Haziran gününün Emekli- ler Günü olduğuna dikkat çeken Kõlõçdaroğlu, “AKP iktidarı; üreten, çalışan hiçbir kesimi sevmiyor. Onun sevdiği alan- lar farklı. Rantçılar, köşe dön- meciler, talancılar, yağmacılar onun ilgi alanı. Onun için emekli kardeşlerimden bir şey istiyorum; yakında sandık önlerine gelecek AKP’yi ma- lulen emekli etme görevi de emeklilerimize düşecek” dedi. ‘Dut yemiş bülbül gibi’ Türkiye Ekonomi Politikala- rõ Araştõrma Vakfõ (TEPAV), UNICEF ve Dünya Bankasõ’nõn yaptõğõ 2009 Yõlõ Refah İzleme Araştõrmasõ’na göre Türkiye’de nüfusun en yoksul yüzde 20’lik kesiminin yüzde 87’sinin geli- rinin azaldõğõnõ aktaran Kõlõç- daroğlu, “Bu araştırmadan Recep Bey’in haberi var mı? Elbette haberi var. Ama Re- cep Bey dut yemiş bülbül gi- bi bu araştırmalar konusunda ne konuşuyor, ne de düşün- celerini ifade ediyor. O şunu bekliyor, ‘seçim gelecek, san- dõklar konacak ben yine ma- karna bulgur seferberliğine baş- layacağõm ve bu insanlarõn yok- sulluğunu sömürerek oy kapa- cağõm.’ Ama bu kez halkı- mız uyanacak. Bu kez bizim, hep beraber, halkla beraber AKP’nin bu yoksulluğu sö- mürü anlayışını sandığa göm- mek görevimiz var” dedi. Kõlõçdaroğlu, CHP iktidarõn- da bir yoksulluk envanterinin çõ- karõlacağõnõ, yoksullukla mü- cadele için kurulan kurumlarõn dağõnõklõktan kurtarõlacağõnõ ve kõsa adõ ASKUR olan Aile Si- gortasõ Kurumu’nun hayata ge- çirileceğini anlattõ. Kõlõçdaroğ- lu, “Makarnacı devlet değil, sosyal devlet olacağız” dedi. ‘Toplu davete katılmam’ Gazetecilerin sorularõnõ da yanõtlayan Kõlõçdaroğlu, Cum- huriyetin kuruluşundan bu ya- na başbakanlarõn muhalefet par- tilerini ziyaret ettiklerini anõm- satarak, şöyle konuştu: “Yap- tıklarını veya düşündüklerini aktarırlar. Görüşlerini alırlar veya desteklerini isterler ya da sadece durumu aktarırlar. Sayın Başbakan bir ziyaret yapacaksa bizim açımızdan sorun yok. Ama başbakanla- rın liderleri daveti gibi bir ge- lenek yok ülkemizde. Daveti Sayın Cumhurbaşkanı yapar. Sayın Cumhurbaşkanı dave- ti tek tek yapacağı gibi iktidar dahil bütün partilerin lider- lerini davet edebilir.” “Sayın Başbakan davetini gelecek hafta için yapacağını söyledi. Gelecek hafta toplu bir davet olursa bu sizin li- derler zirvesine katılmaya- cağınız anlamına mı gelir?” sorusuna karşõlõk da Kõlõçda- roğlu, “Kuşkusuz evet. Açık- lama çok net” diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - MHP lideri Devlet Bah- çeli, terör konusunda Başbakan Tayyip Erdoğan’dan gelebile- cek “görüşme” talebine, “nasıl bir yalan ve iftirayla karşılaşa- cağını” kestiremediği gerekçe- siyle kapõlarõ kapattõ. Başbakan Tayyip Erdoğan’õn önceki gün yurtdõşõ dönüşünde ve parti grubunda, terör konusun- da “herkesle” görüşmeye hazõr ol- duğunu, bu kapsamda Bahçeli ile de görüşebileceğini açõklamasõ- nõn ardõndan gözlerin çevrildiği MHP lideri, bu çağrõyõ kesin bir dille reddetti. Erdoğan’õn “sami- miyet ve güvenilirlik” katsayõsõ- nõn çok düştüğüne dikkat çekerek “Kendileriyle yapılabilecek olan görüşmeler sonrasında nasıl bir yalan ve iftirayla karşı karşıya kalacağımız belli değil. Bu ne- denle böyle bir görüşmeyi kabul etmeyi düşünmüyorum” dedi. Bahçeli, “Gediktepe’ye git- meyi düşünüyor musunuz” so- rusuna ise “MHP, birileri tara- fından çizilmiş senaryoların fi- güranı olmaz. Biz ne zaman ne- reye gideceğimizi bilenlerdeniz” karşõlõğõnõ verdi. Erdoğan’õn Öcalan’õn infazõyla ilgili kendilerini suçladõğõnõ belir- ten Bahçeli, “Eğer Başbakan be- bek katilinin asılmaması karşı- lığında bir pazarlık yapıldığını iddia ediyorsa, bu konudaki iş- birlikçileri arayacağı yer MHP değil, idamın kalkması için evet oyu veren AKP kadrolarıdır” dedi. Bir AKP milletvekilinin 2 Ağustos 2002’de parti grubunda yaptõğõ konuşmada, Öcalan’la il- gili “asamadınız, asamayacak- sınız” deme güvencesini nereden aldõğõnõ soran Bahçeli, “Ama Baş- bakan her şeye rağmen sık sık dile getirdiği gibi samimi bir pişmanlık duyuyor da bu cani hakkında verilmiş infaz kararı- nı uygulamak istiyorsa, MHP destek vermeye hazırdır. Hodri meydan” diye konuştu. OHAL uygulamasõna başta Er- doğan olmak üzere “yoldaş ve yandaş” medyanõn karşõ çõktõğõna işaret eden Bahçeli, “geçmişte hatalar yapılmış olsa” da uygu- lamanõn anayasal dayanağõ oldu- ğunu söyledi. Erdoğan’a, terörün azaldõğõ 1999’daki MHP’nin aldõğõ oylara bakmasõnõ öneren Bahçeli, “Bir yandan bizi Sivas’ın öte- sinde olduğunu söyleyip dur- duğun yerlerde kendince düel- loya davet edeceksin; sonra zırh- lı araçlarla, frekans bozucular- la, polis ve asker ordusuyla ya- nan lastikler, inmiş kepenkler ve ıssız sokaklarda Başbakan ola- rak sindiğin yerlerde ve çömel- diğin vatan topraklarında, her şey normal deyip OHAL’e kar- şı duracaksın” diye konuştu. Bahçeli Erdoğan’a kapõlarõ kapattõ Erdoğan: Yürütmenin başıyım Kõlõçdaroğlu’nun sözlerine yanõt veren AKP lideri, ‘Şu anda Cumhurbaşkanlõğõ makamõnda olduğumu söylemedim’ dedi Kemal Kılıçdaroğlu CHP grup toplantısında yaptığı konuşmada, halkın gündemi ile AKP’nin sanal gündeminin farklı olduğunu söyledi. (Fotoğraf:NECATİ SAVAŞ) ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Başba- kan Recep Tayyip Erdoğan’a TBMM’den ayrõlõrken gazetecilerin, MHP lideri Bahçeli’nin “Görüşmem”, CHP lideri Kõlõç- daroğlu’nun da “Kendini cumhurbaşkanı mı sanıyor?” açõklamalarõ soruldu. Herkesin kendine göre değerlendirme yap- tõğõnõ belirten Erdoğan şunlarõ söyledi: “Ben önce düşündüğümü uygulama safhasına belgelerle koyarım. Ben şu anda Cumhur- başkanlığı makamında olduğumu söyle- medim ama ben başbakanım ve şu anda yürütmenin başıyım. Yürütmenin başı olarak da şu anda bu konuda atılması ge- reken adımları atmak durumundayım. Ve bugüne kadar attığım gibi yine ata- rım. Alacağım cevaplara göre de değer- lendirmemi yaparım.” Başbakan Erdoğan, davetlerin ne zaman yapõlacağõna ilişkin so- ruya, “Herhalde önümüzdeki hafta yapı- labilir” karşõlõğõnõ verdi. Erdoğan, “Görüş- meler parlamento içi partilerle mi yapıla- cak” sorusunu ise “Fark etmez. Hepsine birden göndeririz” diye yanõtladõ. Kõşanak, AKP ve CHP’yi savaş mevzilerine gitmek için yarõşmakla suçladõ ‘Çözümde yarõşsõnlar’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - BDP Eşbaşkanõ Gültan Kışanak, Başbakan Tay- yip Erdoğan ile CHP lideri Kemal Kılıç- daroğlu’nun “Gediktepe”ye gitmek için yarõştõklarõnõ belirterek “Savaş mevzilerine gitmek için yarışacaklarına, çözüm için ya- rışsınlar” dedi. Gültan Kõşanak, partisinin grup toplantõsõ- na, eski DEP milletvekili Orhan Doğan’õ ölüm yõldönümü olmasõ nedeniyle anarak baş- larken 2 Temmuz’da 17. yõldönümü olan Si- vas katliamõnda yaşamõnõ yitiren 33 aydõnõ da andõ. Konuşmasõnda Hatay’daki operasyon sõ- rasõnda kekik toplayan köylülerin yanlõşlõk- la güvenlik güçlerince öldürülmesine de tep- ki gösteren Kõşanak, her gün ölüm haberleri gelirken çözüm önerilerini tartõşmak yerine, işi iktidar partisiyle ana muhalefet partisi li- derlerinin “mevziye gitme yarışına dönüş- türdüğünü” söyledi. Kõşanak, “Oysaki halkımız, iktidarla muhalefet liderlerinin savaş mevzilerine git- mede yarışmak yerine, ‘ölümler nasõl dur- durulur, soruna nasõl çözüm bulunur, o mev- zilerdeki siperlerin kazõlmamasõ için ne ya- põlabilir’ diye çözüm üretmelerini bekli- yorlar” görüşünü dile getirdi. Diyarbakõr’daki 99 STK’nin ortak bildiri- sini önemsediklerini, TÜSİAD’dan da benzer sesin yükseldiğini kaydeden Kõşanak, iktidarõ bu sese kulak vermeye çağõrdõ. BDP olarak çözüm için 3 yol öneren Kõ- şanak, bunlarõ demokrasi sorununu çözerek, tüm farklõlõklarõ kucaklayan hukuki yapõ- lanma ve “tekçi zihniyet”ten vazgeçilerek di- yalog kapõlarõnõn açõlmasõ olarak sõraladõ. Sa- dece PKK’nin silah bõrakmasõna dayalõ çözüm anlayõşõyla sorunlara çözüm bulunamayaca- ğõnõ kaydeden Kõşanak, isim vermeden eski Başbakan Tansu Çiller’i kastederek Başba- kan Erdoğan’a, “komando giysileri giyerek mevzilere giden başbakanların akıbetini anımsaması” çağrõsõnda bulundu. ‘Siyasi darbe operasyonu’ Başbakan Erdoğan’õn KCK operasyonlarõ ile ilgili “Ben mi yaptım” dediğini anõmsa- tan Kõşanak, “O operasyon 28 Mart se- çimlerinden sonra Kürt halkının demok- ratik iradesinden intikam alma, siyasi darbe operasyonuydu” diye konuştu. Kürtlerin istemlerinin belli olduğunu ve ana- dilde eğitim, kimliklerinin ifadesi taleplerinin bulunduğunu anlatan Kõşanak, “çok dilli” ya- põdan da korkulmamasõnõ istedi. Partili belediyelerin “yerel özerklik” ilan etmeleri nedeniyle kendilerine ağõr suçlama- lar yöneltildiğini belirten Kõşanak, bu proje- nin parti programõnda yer aldõğõna işaret et- ti. Türkiye’nin teşvik ve kalkõnma program- larõyla zaten 26 bölgeye ayrõldõğõnõ savunan Kõşanak, bölge kalkõnma ajanslarõ eliyle ya- põlan ekonomik ve kalkõnmaya dönük yatõ- rõmlar için ayrõlan bölgeye, kendilerinin “de- mokrasiyi de katmayı” amaçlayan proje ge- liştirdiklerini ifade etti. BDP grup toplantısında konuşan Gültan Kışanak, Diyarbakır’daki 99 STK’nin ortak bildirisini önem- sediklerini, TÜSİAD’dan da ben- zer sesin yükseldiğini kaydederek iktidarı bu sese kulak vermeye ça- ğırdı. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) Erdoğan’õn diyalog için görüşme çağrõsõnõ davete çevirmesine Kemal Kõlõçdaroğlu’nun yanõtõ “Sayõn Başbakan kendisini Cumhurbaşkanõ mõ hissediyor bilmiyorum ama biz Sayõn Başbakan’õ ziyaret etmesi için bekleriz” oldu. AKP’nin çözüm üreten değil, sorun yaratan bir parti haline dönüştüğünü belirten CHP lideri, Türkiye’nin dõş politikada da ‘Kullanõlan bir ülke konumuna getirildiğini’ söyledi. Ergenekon ile başlayan süreçte ismi pek çok soruşturmayla birlikte anõlõr hale gelen TSK, olasõ komplolara karşõ önlemleri arttõrdõ. ‘GÖRÜŞMEM’
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear