25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
c) Pusula İlhan Selçuk’un evinde yapõlan aramada çeşitli evrak, belge, mektup arasõnda bir de üzerinde çeşitli notlar bulunan bir pusula bulunmuş, delil olarak iddianameye girmiş ve iddianamenin dağõnõklõğõnda gerekli gereksiz üç kez tekrarlanmõştõr. Bu tekrarlarda pusulanõn içeriği de değiştirilmiştir. Örnek olarak 1724’üncü sayfadaki pusula gösterilebilir. Hukuki Durumun Değerlendirilmesi faslõnda, “şüphelinin el yazısı ile yazdığı notta” başlõğõ altõnda (İddianame s. 1762) pusulanõn aynen şu biçimde kaleme alõndõğõ görülüyor: “M. Pamukoğlu, Erol Mütercimler, Erdal Avukat, Mustafa Ha... M. Pamukoğlu Bir ekip kurdum sana yardımcı olacak Büyük Kulüp’te Pamukoğlu M. Hüs... Güray var.... Mütercimler Sonradan Gölcük’te buluşacağız Erdal’la birlikte......... Erol Mütercimler de geliyor Oral Çelik’le birlikte İzmit Gölcük’te toplanırız M. Pamukoğlu o toplantıda yok Erol Mütercimler Erdal’a... Erol Mütercimler A... 500 bin dolar verirsen bu işi yaparız.” İddianamede bu pusula delil sayõlmakta ve 1763’üncü sayfada şöyle değerlendirilmektedir: “Yazı içeriğine dikkatle bakıldığında gizemli veya gizli bir toplantıda örgütsel konulara ilişkin bir yazı olduğu anlaşılmaktadır. (...) Şüpheli İlhan Selçuk’un kendi el yazısı ile yazdığı bu notu (...) hatırlamadığını söylemesi tamamen gizli olarak yürüttüğü bir kısım faaliyetlerinin bulunduğu (...) kanaatine varıldığı gibi şüphelinin gazeteci yazar olması sebebiyle böyle bir notun konumuyla uyuşmadığı, (...) Şüpheli İlhan Selçuk’un gizli ve illegal bir faaliyet içinde olduğu açıkça anlaşılmıştır.” Bu birbiriyle kopuk sözcükler ve adlardan oluşan pusulayõ belge ve delil sayarak bir kişiyi suçlamak ya mantõktan yoksun olmak, ya da kasõtla hareket etmektir. Savcõnõn böyle bir not için “şüphelinin gazeteci yazar olması sebebiyle böyle bir notun konumuyla uyuşmadığı” iddiasõ da gerçeklere uymayan asõlsõz bir yaklaşõmdõr. Ben gazetenin vakõf adõna imtiyaz sahibi ve başyazarõyõm. Vakfõn ve ‘Cumhuriyet’ Yayõn Kurulu’nun başkanõyõm. Hem gazetenin genel yayõnõndan hem mali, idari yönetiminden sorumluyum. Bu ağõr sorumluluğu üstlendiğim için her gün yapacağõm işleri, düşüncelerimi, tasarõlarõmõ, parasal gelişmeleri, öteki şirket ve gazetelerle mutasavver ilişkileri, buluşmam gereken kişilerin adlarõnõ küçüklü büyüklü kâğõtlara gelişigüzel not ederim. Ancak aradan zaman geçince bu notlar da geçerliliğini yitirir. Gece yarõsõndan sonra saat 4’te eve savcõlõk talimatõ üzerine baskõn yapan polisler yõğõnla evrak tomarlarõnõn arasõnda suç unsuru olarak demek ki bula bula aradan geçen zamanda ne idüğü belirsizleşen bu pusulayõ bulmuşlar. Kâğõt üzerinde hep satõrbaşlarõyla yazõlmõş bu notlar ne anlam taşõyor? Abdi İpekçi cinayetine adõ karõşan Oral Çelik adõ notlarda ne amaçla geçiyor? Yazõişlerine dönük bir gazete haberi için mi? Erol Mütercimler’in adõ birbirinden kopuk satõrlarda dört kez geçiyor... Neden? Mali müşavirimiz M. Pamukoğlu’nun adõ da her biri ayrõ satõrda olmak üzere dört kez geçiyor... Neden? “500 bin dolar”õ kim kime verecektir? Bir kredi işi midir, yoksa gazeteye sermaye katkõsõ için öneri midir? Yoksa o günlerde medyada geçen bir yolsuzluk olayõnõn notu mudur? Sorularõ çoğaltmak kolay... Ama bunlarõ suçlama konusu yapabilmesi için, savcõnõn bu sorulara inandõrõcõ yanõt vermesi gerekirdi. Çünkü hangi tarihte tutulduğu bilinmeyen bu bellek ve bilgi notunda belli ki birtakõm hatõrlatmalar ve düşünceler ilişkili ya da ilişkisiz alt alta sõralanmõş... Sonra gün geçince unutulmuş... Evimdeki evrak arasõnda buna benzer bir sürü not kâğõdõ bulunabilir. Buradan gizli bir terör örgütüne ilişkin bir suçlama çõkarmak hem gülünçtür, hem de Ergenekon savcõlarõnõn çaresizliğinden doğan kastõnõ vurgulamaktadõr. Böyle bir ne idüğü belirsiz pusula asla delil olamaz ve bu konuda yüksek heyetinizi meşgul etmek bağõşlanamayacak bir kusurdur, ancak iddianamenin hangi kafayla yazõldõğõnõ da göstermektedir. CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 30 HAZİRAN 2010 ÇARŞAMBA 12 İLHAN SELÇUK’UN SAVUNMASI İddianamede gerekli gereksiz üç kez tekrarlanan ‘Pusula’nın içeriği değiştirilmiştir MANTIKTAN YOKSUN d) Ankara’daki yemekli toplantılar... İddianamede belirli belirsiz, açõk ya da örtülü ama çekingen bir yaklaşõmla Ankara’da benim de katõldõğõm yemekli bazõ toplantõlardan söz açõlõyor, sanki bu yemekler bir suçmuş gibi ele alõnõyor... Ankara’da kimi yemekli toplantõlara katõldõğõm olmuştur. İddianamenin 1726’õncõ sayfasõnda bana ait olduğu ileri sürülen şu açõklama var: Ankara’daki arkadaşlarõn “zaman zaman yemekli toplantılar tertip ettiklerini, bu toplantılara emekli yargı mensupları, emekli askerler, emekli üst düzey bürokratların katıldığı, bu görüşmelerde her sefer bir kişinin uzmanlık alanında konuşmalar yaptığı, zaman zaman bu kişiye sorular sorulduğu ve bu kişinin de soruları ve gündemdeki olayları anlattığı”nõ dile getirmişim. Demokratik rejimlerde insanlar yemekli ya da yemeksiz toplantõlarda fikir alõşverişi yaparlar; bu özgürlük rejimlerinde hem hak hem de görevdir. Savcõlar nasõl olur da bu gerçeği bilemezler?.. Bu yemeklere çoğu zaman kimlerin katõldõğõnõ bile bilemem, konuklarõn da çetelesi tutulmazdõ. Ergenekon iddianamesinde savcõ her toplantõyõ, her görüşmeyi, her konuşmayõ, her yemeği suç sayan bir mantõkla demokrasi aleyhine yaklaşõmõnõ her sayfada belirtiyor ve yineliyor. Bir otelde, açõk salonda, gereğinde gençlerin ve hatta çocuklarõn da katõldõğõ, garsonlarõn yemek boyu servis yaptõklarõ açõk toplantõlar bile suç sayõlõrsa ve iddianameye girerse bu toplum demokrasiyle nasõl yönetilecektir? Yemekli toplantõlar konusunda konuşulacak her şey fuzulidir ve antidemokratiktir. Yoksa yemeklere katõlanlar garsonlarla birlikte mi terör ve darbe yapacaklardõ?.. Y emeklere katılanlar garsonlarla mı terör ve darbe yapacaklardı? YARIN: İddianameye giren Pencere’deki yazılar
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear