Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
Sahıbt Cumhunvet Maibaacılık \ç Gazetecıİik Turk Anomm Şırkeıı adına
Nadır Nadı 0 Genel Yavın Muduru Ha&an Ccmal, Mues^se Mııduru
EmıiK Lşakhgd, \azt lşJcn Mudurj Oka\ Goncnsın, 0 Haber Merkezı
Muduru Yalçio Bayer, Savfa Duzcnı Yoneimem Alı Acmr 0 Temsılcder
ANkARA \hmetTM. IZMIR Hıkmel Çet»k«ya, ADANA Çetin \ tgeooglu
U Polı ka Cetai B^taaf^. Dı$ HabeHeı EifM B t b . Ekonorm Cti(U Turfcu, i> Srndıka $«ir»n luttıtcı. Kulıu
Istanbul Haberler k w a l k»ç*L E|n ~, CcMQ » İ M . Yurt Hascrle- Nccdn Doftu. ipor Danı5man ^
Dm >a2iUr kmiB Çalçkis Araj rmi jafeia AJf»* Duzeuıre AMafe* Vanrı 0 kx>crc HAIO' Kbmel Korvlun 0
lş er trol trkuı 0 Muhaseoe ftafeM tor 0 Bmçe Planlama Se\»ı Onanbcfeotla # R^tlam \>V T o | P
" " 0 Ek Ya
Hıly« Akvol 0 ıd*rt H u o ı ı O w r 0 h.fim; Oafer Çelık # Bılg IjİfTi Nul Iaj< 0 PrrsorKİ
V'aJı
nlaı
K> r A."U u Başkan N«lır Nıdı
OkU> Akbal ^alçu »•>«, H u u
CcısaJ Hıkmı ÇeUmkajt, Oks\
G O M M I I , Ifmt MuMcu t l h u
fcnel T u
flflian ı* hrwrn. Cumhunveı Maibaacıİık « Gazçtecüık T A Ş Tarkocagı Cad 39'41
34334 Isl PK 246 Istarsbui Tei 512 05 05 (20 haif, Teiex 22246 FÜA (1) 526 60 72 0
Ar*).ter 4.«k«m. Zıja Gdtaip SK (nfcıiap S. No 19 4 Tct 135 ü 41-47. TefeL 42344 Fax «41133
05 65 0 fe"ir H Ztya BK 13*2 S 2 3, Te! P 12 30 TCIOL 523Î9, F M (51) 19 53 60
0 A4a*a Inönu Cad 119 S No I fcjı I, Td 19 V 52 (4 hat». Tetat- « 1 ! 5 . Fax f l ) İ9 25 78
TAKVIM 20 NÎSAN 1991 Irasak: 4 37 Guneş. 6.11 Oğle: 13.08 Ikındı: 16.53 Akşam: 19.55 Yatsı: 21.22
IstanbulBelediyesi'nceyapılacak ŞiirForumu'nun düzenleyicileriHilmi Yavuz ve Özdemirtnce eleştirileriyanıtlıyor
Kente şiir aşısı:PoesiıımANNA TURAY
tstanbul Belediyesi'nin dü-
zenlediği Şiir Forumu-
Poesium'un gerçekleşmesine kı-
sa bir sure kala tartışmalar ve
karşılıkh suçlamalar da doruk
noktasında. Bu yıl ilk kez du-
zenlenecek oian 1. Uluslararası
Istanbul Şiir Forumu'na davet
edilen yerli ve yabancı şairlerin
adlarının açıklanmasıyla başla-
yan tartışmalar önce "neden
gençlerin davet almadıgı" ko-
nusunda yoğunlaşırken, daha
sonra giderek alevlendi, "ya-
bancı şairlerin aslında önemsİ2
isimler olmasına", forumu dü-
zenleyenlere duyulan "güvensiz-
liklerey dek uzandı. Sonuçta
daver€ldıkları halde katılmaya-
caklannı bildirenler, Şiir Foru-
mu'nu protesto edenler, geru;
şairler için alternatif bir şiir fo-
rumu önerenler de çıktı.
Yöneltilen suçlamalara bele-
diyenin Kültür Işleri Daire Baş-
kanı Hilnıi Yavuz,
"önemsemiyorum" diyerek ya-
nıt veri^or. Sorunun poesium
olmaktarl çıktığını ve "Kendisi-
ne duyulan kişisel hınçlann,
duşmanlık ve kıskanclıklann
ağzı köpukJu biçimde dile geli-
rilmesine donüştüğünü" söylu
yor. Şiir Forumu'nun genel sek-
reterliğini yapan Özdemir lnce
ise kimsenin "foruraun geniş
ufku ve bıiyük amaçlarıyla" il-
eilenmediğini yineliyor sık sık.
ınce, bu forumla başlayacak su-
reçte "Tiirk şairini kendi getto-
sundan ve dilsel hapishanesin-
den çıkannaya" çalışacaklarını
belirtiyor.
Hilmi Yavuz ve Özdemir İn-
ce ile Şiir Forumu çerçevesinde-
ki eleştirileri konuştuk:
— Size yöneltilen eleştiriler
Turk şiirini poesiumda temsil
edecekler için getiriien birtakım
sınırlamalar, özellikle " y a ş "
konusundaki sınırlamalar iiae-
Hilmi Yavuz Açıkça şunu
söylemek istiyorum: Sorun poesium
sorunu olmaktan çıkarılnuş ve Hilmi
Yavuz'a olan kişisel hınçların,
düşmanlıkların ve kıskançlığın ağzı
köpüklü biçimde dile getirilmesine
dönüşmüştür. Bu kişilerin kimler
olduklarını, niye bana ve foruma
bayağı, kaba saba ve ilkel
karalamalarla birtakım değinmelerde
bulunduklarını kamuoyu çok iyi
bilmektedir. Benim iple kuşakla hiçbir
ilişkim yoktur.
özdemir İnee Şiir Forumu aslında
kendi yapısını kuruyor. Bu somut ve
başarılı örnek Türk şairlerini ve
genelde Türk yazarlarını içinde
bulundukları gadre uğramışlık, yalmz
kalmışhk duygusundan kurtaracak bir
dinamizm getirecek. İstanbul Şiir Evi
ve Şiir Müzesi'nin kurulması hedefleri
de var. Bunlar geniş ufuklar değil mi?
Türk şairi gettosundan ve içinde
^ yaşadığı dilsel hapishanesinden böyle
HİLMİ YAVUZ — "Oianaklar ölçüsûnde seçtik". Çlkacak. ÖZDEMİR İNCE — "Geniş ufuklu bir girişim".
rinde yogunlaştı. Şairin yaşı sa-
natsal bir ölçiit olabilir mi? Ne-
den 47 yaşından küçukler davet
edilmedi?
ÖZDEMİR İNCE — Yapdan
her iş zamana ve mekana bağlı
bir eylemdır. Bızim çalışma gu-
numüz 3 gun. Gunluk çalışma
saatimiz 6,5 saat. Toplam 19.5
saat eder. Şairlerin bildirılerı
için 15 dakıkaiık bir sure tanı-
dık. Şiir okumalan için 5 dakı-
ka. Yabancı şairler kendi dille-
rinde okuyacaklan için lOdaki-
ka olarak düşünmek lazım.
Toplam 900 kusur dakika çıkı-
yor. 41 şair katıhyor, demek kı
bu dakıkalara göre bir hesap ya-
parsanız karşınıza 25 Turk 25
MENDERES DELTASI
'\avrubalık
katliamı önlensin9
Menderes Deltası'nda tül ığrıpla yavru balık
avlanmasımn bir an önce durdurulması
istendi. Aksi takdirde yakında çipura
bulunamayacağı belirtildi.
yabancı rakamı çıkıyor. Nasıl
seçeceğimizi bir duşünelim.
Tombaladan çekemeyiz, ısimle-
ri atıp kura da çekemeyiz. O za-
man ciddı ciddi düşünmek ge-
rekiyor. Şu anda yaşayan ikı bu-
yuk Türk klasiğı, Fazıl Husnu
Dağlarca ve Melih Cevdet An-
day'dan başlamak gerekıyor.
Cumhuriyet dönemı Türk şıiri-
nin kuruluşuna katkıda bulunan
kuşaklar burada temsil edilmiş-
tir.
HİLMİ YAVUZ — Her 10
yıllık yaş dihmlerı dışında nes-
nel bir olçut bulabilme olanağı
varsa bunun bize bildırılmesın-
de yarar var. Boyle bir olçut yok
çünku. Bunun alternatıfı oznel
bir seçim, kişisel beğenilerimizi
ortaya çıkarmak olurdu. Bunu
biz değil, bir kurul oluşturarak
yaptırsaydık bile yine de nesnel
bir sonuca varmak sozkonusu
olmayacaktı
"— Acaba ceşitli dergiler çev-
resinde toplanan, farklı şiir dil-
lerine sahip gençlerin kendi ara-
larında temsildlerini seçmesi ya
da ortak bildiriler sunmaları
mumkun değil mi>di" deniyor.
ÖZDEMİR İ.NCE — Bize su-
reklı nıye şunlar yok dıye soru-
luyor. Neden bunlar var denil-
miyor. Demek ki seçim doğru.
Turkıye'de yapılacak bir anto-
lojide bu 24 şaır kesınlikle yer
alır. Dunyanın herhangı bir dı-
linde yapılacak antolojide en az
20'si kesınlikle yer alır. Ayrıca
beni şaşırtan tsmet Özel'le Ece
Ayhan'ın yer almamasının uze-
rinde duruhnası. Yer almayan
şair sayısı ıki değil. 10 kadar on-
ların değerınde şair sayabilırim
size. Örneğın Metin Altıok, ör-
neğirrSiireyya Berfe...
Bız genç kuşak kendi seçimi-
ni yapsın demedik zaten. 1944
taban alındığına göre genç ku-
şağın yer alması sozkonusu de-
ğil. DHnyanın hiçbir yerinde
özel toplantılar hanç kendi şıı-
ri içinde henüz bir kişilik olma-
mış şairler yer alamazlar. Bu
duşunceden hareket ederek bir
gazeteye şoyle dedim,"Acaba
genç kuşak demokratik olarak
kendi 5 temsilcisini seçebilir
mi?" Seçemez. Çunku bu ın-
sanların yann şıire devam edıp
etmeyeceklerini nereden bıliyo-
ruz? Genç kuşak derken, 100,
200 kışı değıldir, en fazla 10 ki-
şıdir ve bizim açımızdan o 10 ki-
şıyi seçmek fevkalade zordur.
Turkiye'de o işi yapabılecekler
varsa kendılerıyle ışbirlıği yap-
maya hazırız.
— Peki bir seçici kurul oluş-
turulamaz mıydı? O ziman ge-
len eleştirileri de tek başına ust-
lenmek durumunda kalmazdı-
nız.
ÖZDEMİR İNCE — 10 kişi-
lik kurul da olsaydı bu 24 kişiyi
İZMİR (Cumhuriyet Ege Biı-
rosu) — Menderes deltasında
balık uretme çiftlikleri için tul
ığnp denilen ağlarla yavru ba-
lık avlanmasına balıkçılar karşı
çıktı. Yöredeki su ürunleri ko-
operatifleri ve Akköy-Balat Ba-
ükçılar Dayanışma Derneği ta-
rafından yapılan açıklamada
yavru balık avının "katliam"a
yol açmadan kendileri tarafın-
dan oluşturulacak bir komite ta-
rafından düzenlenmesı istendi.
Dokuz Eylûl Üniversitesi De-
niz Bilimleri ve Teknolojisi Ens-
titüsu'nden Doç. Dr. Hüseyin
Benli. "Bir sürü balık çiftlikleri
kuruldu, knluçkahaneler olma-
dığı için doğadan yavru balık
toptuyoıiar. Bflinçsizce toplama,
doğal dengeyi tehdit ediyor,
böyle giderse çipura bulunama-
yacak" dedi.
Tanm Ormarı ve Köyişleri Ba-
kanlığı tarafmdan kültür balık-
çüığrnı desteklemek için bazı ba-
lık üretme çiftliklerine Mende-
res deltasi yöresinde 1 nisan gü-
nünden başlayarak tül ığrıpla
yavru balık avlanması izni veril-
mişti.
Bu karara Bodrum, Didim,
Akköy, Bafa yöresindeki balık-
çılar sert tepki gösterdi. S.S.
Doğanbey-Tuzburgazi Su Ürun-
leri Kooperatifi, S.S. Akköy Ko-
operatifı, S.S. Bafa Gölü Koo-
peratifi ile Akköy-Balat Balık-
çılar Dayanışma Derneği ve yö-
redeki bağımsız çalışan balıkçı-
lar yavru balık katliamına yol
açan tül ığrıpla avlanmanın ya-
saklanması için Tanm, Orman
ve Köyişleri Bakanlığı'na dilek-
çe gönderdiler.
Balıkçılar, yavru babk gerek-
siniminin geçen yülarda olduğu
gibi doğaya zarar vermeden ol-
ta ile karşılanmasından yana ol-
duklannı ve avlanmanın yörede-
ki kooperatifler ile demek tara-
fından düzenlenmesini istediler.
Balıkçılar yöredeki balık üretme
çiftliklerinin 2 milyon adet yav-
ru balık gereksiniminin karşılan-
ûıası için ellerinden geleni yapa-
caklannı da bildirdiler.
Yeşiller Partisi Genel Başka-
nı Bilge Contepe de Tarım Or-
man ve Köyişleri Bakanı Lütful-
lah Kayalar'a bir dilekçe gönde-
rerek yavru babk katliamının
önlenmesini istedi. Contepe şöy-
le dedi: "Üretkiye tesHm edilen
her 100 canh çipura yavnısu yanı
sır» 700 yavru balığın telef oldu-
gunu tespit ettik. Turkiye'de şu
anda üreticinin 2 milyon çipura
yavnısuna ibtivaç olduğu düşü-
nülurse yalnızca kâr amacı gü-
den baiık üretme çiftliklerini
bestemek için dojal balık re-
zervlerimizden her yıl 16 milyon
yavru balıgın eksilecegi gerçegi
apacık ortadadır."
Contepe ayrıca balık üretme
çiftliklerine gereksinimlerini ku-
luçkalardan sağlama zorunlulu-
ğu getirilmesini ve ıki yıl sonun-
da bu sıstemleri kuramamış
olanların izinlerinin geri alınma-
sını istedi.
Dokuz Eylül Üniversitesi De-
niz Bilimlerı ve Teknoloji Ens-
titüsü'nden Doç. Dr. Hüseyin
Benli de balık üretme çiftlikle-
rinde kuluçkahanelerin kurula-
madığmı anunsatarak şunlan
söyledi:
"Yumurtadan uretemedikleri
için yavruyu doğadan tul ağlar-
la topluyorlar. En çok topladık-
lan yerier de Menderes deltasi,
Giillük, bir de Karina dalyanı.
Çipura stoklannın korunması
lazım. ÇiftlikJer yavrulan topla-
yınca, çipura stoklan düşüyor,
yalanda çipura bulunamayacak.
Bir de toplamayı bilinçsizce ya-
pıyorlar. Yavruyu toplarken
yiızde 50-60'ını öldürüyorlar.
Bir an evvel kuluçkahaneler ku-
rulmalı. Bakanlıgın iki yerde ku-
luçkahane projesi var. tşlelme-
lere bunlardan ya>ru verilecek.
Denizlerde çevre kirliliğinden,
fazla avcıuktan stoklar azahyor.
Yeüstiriciliğe dönmek desteklen-
meli. Ancak yavru toplamanın
denetim altına alınması lazım.
Biz, bakanlıgın bir ekip kurma-
sını ve yavru bahğı bu ekibin
toplayıp dağıtmasını öneriyo-
nız."
1992'ye Schiffer takvimi'Oaudia Schiffer
20 yaşında bir
siiper manken. Chanel için çalışan modacı Karl Lagerfeld'in bir
siire önce işine son verdiği Alman manken Schiffer, kolay pes
edeceğe benzemiyor. Dusseldorf taki bir discoda bir reklam ajan-
sı tarafından 'keşfedilip', ıslak mayo fotograflan ile üne kavu-
şan Schiffer, son zamanlann en pariak foto-modeli olarak
görülüyor. Der Spiegel'in haberine göre Alman mankenin son
atağı 1992 yılı için Landmark takvim firması tarafından hazır-
lanan özel bir takvim. Tamamı Schiffer'in fotoğraflanna ayni-
mış olan takvim için şimdiden birçok kunıluşun sipariş verdiği
belirtiliyor.
Özelkoruma bölgelerinde imarplanlan hazırlanıyor
Fethiye'ye gezi yolları
Fethiye-Belceğiz'de günübirlik turlar için kıyı
bandı oluşturuluyor. Burada gezi yollan, seyir
terasları, banklar, büfeler, plajlar yer alacak.
hiye 1. Etap, Belceğiz, Karaçul-
ha, Şövalye Adası, Kıdırak, Fet-
hiye 2. Etop, Kocaçabş-Kargı,
Gocek 2. Etap, Gökova, Akya-
ka, Dalyan, Daiyanağzı ve İztu-
zu Kumsalı, Ekincik, Goksu
Deltasında Taşucu, Foça, Köy-
ceğiz.
Imar plaru çalışmaları surdu-
rulen alanlar da şunlar:
Dogu Antalya'da Belek, Ta-
şağıl, Çolaklı, Boğazak, Ma-
navgat, Datça-Bozburun'da
Bozburun Varımadası, Iskele
Mahallesi, Eski Datça Mahalle-
si, Reşadiye Mahallesi, Pamuk-
kale'de Akköy Belediyesi, Pa-
mukkale Belediyesi ve Karaha-
>ıt, Fethiye'de Patlangıç, Koca-
ANKARA (AA) — Ozel Çev-
re Koruma Bolgelerı'nde imar
planı çalışmalannın bir bölumu-
nün tamamlandığı, tumünun ise
yıl sonunda bitirilmesinin hedef-
lendiği bildirildi.
Başbakanlık Özel Çevre Ko-
ruma Kurumu tarafından 2 yıl-
dır sürdürulen imar planı çalış-
malarında, 12 koruma bolgesin-
deki 21 alanın planlan tamam-
landı, 10 bölgedeki 33 alanda ise
çalışmalar sürduruluyor. 1-1000
uygulama imar,. 1-5000 nazım
imar ve 1-25.000 ölçekli çevre
düzenı şeklinde hazırlanan imar
planlan şu alanlarda bulunuyor:
Fethiye-Dalaman, Ovacık-
Hisarönu, Gocek 1. Etap, Fet-
çahş, Goksu'da Silifke, Atakent
ve Atayurt, Ihlara. Patara ve
Gelemiş Koyu, Gölbaşı Beledi-
ye Planı \e Koyceğız çevre du-
zeni planı.
Koruma bolgelerinden
Fethiye-Belceğiz'de kıyı bandı
açık alan duzenlemesıne geçili-
yor. Imar plan çalışmaları ve
altyapı projeleri tamamlanan
Belceğiz'de uygulama aşaması-
na gelindı. Kı>ı bandı duzenle-
me projesi, çok kısa bir sure
sonra uygulanmaya başlanacak.
Yaklaşık 2 milyar liraya malo-
lacak bu projenin haziran ayın-
da tamamlanması hedefleniyor.
Kıyı bandında gezi yollan, ay-
dınlatma tesisatları, çop topla-
ma sistemlerı, yeşil ve açık alan
duzenlemeleri, oturma bankla-
rı, seyır teraslan, bufeleı, pıaj
gibi düzenlemeler bulunuyor.
zaten seçerdi. Şiirsel zaman seç-
miş bu 24 kişiyi zaten. Bizim
kimlere danıştığımıa bilen var
mı? Iki kişi değil 5 kişi de olsay-
dık o zaman "Niçin 10 kişi
değiller" diye sorulacaktı.
HİLMİ YAVUZ — Burada
asıl sorulması gereken şudur.
Seçilen 24 şair içerisinden "Şu,
şu kişiler bu 24'ün içinde olma-
malıydılar" diyen var mı? Eğer
biri çıkar da "falan var" derse
bu ancak kotu niyetle açıklana-
bilir. Biz kuşkusuz olanaklan-
mız ölçusünde bir seçme yaptık.
Zamanımız çok daha geniş ol-
saydı genç şaırlerı de çağınr on-
ların da poesiuma katılmaları-
nı isterdik.
— Bir de gelen yabancı şair-
lerin niteliği sorunu var. "Bir-
ikisi dışında çoğu adı-sanı du-
yulmamış şairler" deniyor. Bir
şairimiz "Turkiye'de 20. sınıf
şair olamayacak şairler var
aralarında" diyor.
ÖZDEMİR İNCE — Tanı-
dıkları şairler değişik zarfıanlar-
da Tiirkiye'ye gelmış ve Turk-
çeye çevrilmiş şaırlerdir. Oteki-
Iere gelince bu konuda karara
varmak için en az bir-ikı Batı di-
lini, şiiri okuyup değerlendire-
cek ölçüde bilmek gerekir. Bu
şairlerin 20. sınıf şair olduğunu
söyleyen kişilerin ya yabancı dıl
bilgilerinden ya da şiir beğeni-
lerinden kuşku duymak gerekir.
Kendi ülkelerinin en büyük ya-
yınevleri tarafından yaymlanmış
en az 5-10 yabancı dûe çevril-
miş, çok değerli oduller almış ve
bu tur şiir toplantılanna dunya-
nın birçok yerinde katılmış şa-
irler nasıl 20. sınıf oluyorlar? Bu
yabancı şairleri beğenmeyen bir
yaşlı şair, "Ben böyle toplantı-
lara katıldım. Bir kısmını lanı-
nm. Önemli şairier degiller" di-
yor. Demek ki sozkonusu şaıri-
mız de onemsiz şairler toplan-
tısına katılmış. Sabretsinler,
rnayısın ılk haftasında iki dilde
bıyografılerinın Üe yer aldığı ka-
taloğumuz yayınlanacak. Itira-
zı olanlar kendi,bıyo-jrafileriy-
le herbınni karşılaştırsmlar.
— Sayın Hilmi Yavuz, siz
hem kişisel olarak hem de bele-
dive adına ceşitli kesimlerden ol-
dukça olumsuz eleştiriler topla-
dınız...
HİLMİ YAVUZ — Eleştiri-
lere, ki fcunlara eleştiri demek
pek doğfu değil, olsa olsa dedi-
kodu ve kara çalma demek da-
ha doğru, pek fazla onem ver-
mediğimi belırtmek istiyorum.
Forum gerçekleşmezden önce
başlayan bu dedikodu ve kara
çalma mekanizmasının hiçbir
onemı yoktur. Gerçek eleştiri
forumun çalışmaları bittikten
sonra bunun genel değerlendir-
mesı yapıldığında ortaya çıka-
caktır, çıkmahydı. Açıkça şunu
söylemek istiyorum. Sorun po-
esium sorunu olmaktan çıkanl-
mış ve Hilmi Yavuz'a olan ki-
şisel hınçların, düşmanlıkların
ve kıskançhğm ağzı köpuklu bir
biçimde dile getırilmesine dö-
nüşmüştür. Bunlar bu kişisel
hınçlan, duşmanhkları ve kıs-
kançlıklan ağız birliği etmişce-
sine ve özel amaçlı olarak foru-
mu karalamak için kullanıyor-
lar. Bu kişilerin kimler oldukla-
rınrniye barfa ve foruma baya-
ğı, kaba saba ve ilkel karalama-
larla birtakım değinilerde bu-
lunduklannı kamuoyu çok iyi
bilmektedir. Benim iple kuşak-
la hiçbir ilişkim yoktur.
— Belediye neden böyle bir
ise kalluştı? Sorusu var orta-
da...
HİLMİ YAVUZ — Evet, gö-
ruşlerden biri de neden beledi-
yenin böyle bir işe kanştığı. Ne-
den kanşmasın? Belediye ken-
di tıyatrosuyla, galerileriyle,
kendi konser salonuyla, kendi
yayınlanyla kültürel etkinlikler-
de bulunurken şiirin ve edebiya-
tın dışta bırakılması değil, ter-
sine şiir ve edebiyata sahip çıkıl-
ması gerekir diye düşunuyorum.
Bunu belediyeye karşı bazı çev-
relerce duyulan kasıtlı ve kotu
nıyetlı tavnn yeni bir belirtisi sa-
yıyorum^Hepsi'o kadar.
— Yerel yönetimler kalıcı de-
giktir. Önumüzdeki yıllarda
meydana gelecek değişikliklerde
Şiir Forumu gibi bir iki ismin te-
kelinde olan bir etkinlik nasıl et-
kilenir?
ÖZDEMİR İNCE — Ahı ay-
lık çalışmalar sürerken Şiir Fo-
rumu'nun aslında kendi yapısı-
m kurmakta olduğunu soyleye-
mez miyiz? Önemli olan birin-
cısinin yurtîçinde ve dışında ba-
şanya ulaşması, ortada somut
bir orneğin var olması. Bu so-
mut ve başanlı örnek Turk şa-
irlerinin^ve genelde Turk yazar-
lannın içinde bulunduklan gad-
re uğramışlık, yalmz kalmışhk
duygusundan kurtaracak bir di-
namizm getirecek.
önce vakfa dönuşmesi, ar-
dından bienal olması, uluslara-
rası bir ödülun verilmesi, İstan-
bul Şiiı Evi'nin kurulması, bır
şiir muzesi, bir şiir arşivi, bir şiir
kutüphanesınin oluşması bek-
lentilerimiz arasındadır. Bunlar
geniş ufuklar değil midir? Turk
şairi gettosundan ve içinde ya-
şadığı dilsel hapishanesinden
boyle çıkacaktır.
Tanker karaya
oturdu
• ÇANAKKALE (AA) —
Petrol Ofisi'ne ait akaryakıt
yuklü bir tankerin,
Bozcaada açıkiannda dün
sabaha karşı karaya
oturduğu bilduiliyor.
Liman başkanlığı
yetkililerinden alınan bilgiye
gore Izmir Aliağa
Rafinerisi'nden Samsun'a
akaryakıt taşımakta olan 6
bin 600 gros tonluk
"Ahmet Karaosman" adü
tanker, Bozcaada-Taşadası
açıkiannda karaya oturdu.
Yetkililer, şiddetli fırtına ve
Damlacık Feneri'nin sönük
olması yüzünden rotadan
çıkarak karaya oturduğu
belirtilen tankerin yardım
isteminde bulunmadığını,
kendi olanaklarıyla
kurtulmaya çalıştığını
söylediler.
Çalışanın derdi
kalbinden
• ANKARA (ANKA) —
Çalışanların hayatlarını
ka> betmelerine yol açan
hastalıkların başında kalp,
beyın ve omurilik
rahatsızlıklannın geldiği
belırlendi. Sosyal Sigortalar
Kurumu'nun istatistik
yıllığmda yer alan olum
nedenlerıne ilışkın
araştırmaya gore
çalışanların ölumune 50'ye
yakın hastalık yol açıyor.
Buna göre, bir yıl içinde
kalp hastalıklanndan 2 bin
698 kişi, beyin ve omurilik
hastalıklanndan da bin 305
kişi hayatını kaybettı. Bu
hastahkları bin 12 olumle
kansızJık, 602 ölumle
yuksek tansiyon, 350
olumle zatürree izliyor.
Sümela
onanhyor
• TRABZON (AA) —
Trabzon'un Maçka ilçesine
17 kilometre uzaklıkta sarp
kayalıkların yamacına
kurulmuş olan ve her yıl
binlerce yerli ve yabancı
turistin ziyaret ettiği
Sümela (Meryem Ana)
Manastırı'nın onanm
çalışmalanna mayıs ayında
başlanacagı bildirildi.
Devlet Planlama Teşkilatı
tarafından restorasyon
programa alınan Sümela
Manastırı'nın üç yıl sürecfek
onanmı için 14 milyar lira
harcama gerekiyor.
Özürlülerin
eğitimi
• ERZURUM (AA) —
Ataturk Üniversitesi Fen-
Edebiyat Fakultesi Pedagoji
Bölümu Başkanı Dr. Kenan
Atay, Birleşmış Milletler
Çocuklara Eğitim ve Kültür
Fonu UNICEFin bir
araştırmasına göre dunyada
140 milyon bedensel ve
zıhinsel ozurlu çocuğun
bulunduğunu soyledi. Atay,
bu çocukların yuzde 80'inin
hiçbir duzelticı onlemin
alınmadığı gelişmekte olan
ülkelerde olduğuna dikkati
çekti. Ülkemizde iikokul
sevıyesindeki 200 bin
zıhinsel ozurlu çocuktan 9
bin 700'ünun özel alt
sınıflarda eğitim görduğünu
bildirea Atay, geri kalan
çocukların ise akranlarıyla
normal eğitim veren
okullarda öğrenimini
surdurduğunu kaydetti.
Bitki koruma
protokolü
• ANKARA (ANKA) —
Turkiye ile Fransa arasında
imzalanan bitki koruma
protokolü Bakanlar
Kurulu'nca onaylandı.
Onaylanan protokol gereği
her iki ulkenin teknik tanm
komitelerince, milli bitki
koruma mevzuatlannda
yapılacak değişiklikJer diğer
ulkeye muntazaman
bildirilecek. Bitki saglığı
konusunda yeni mücadele
yontemlerınin ortaya
konulması, zorunlu ve
toplu mucadelelerin
gerçekleştirilmesi, bilgisayar
ve vidoteks kullanımırun
geliştırilmesi konusunda
işbirüğine gidilecek.
Kansere Çin
tedavisi
• ANKARA (ANKA) —
Çinü kanser uzmanları
geleneksel yontemlerle
geliştirdikleri bir formül
sayesinde akciğer kanserine
yeni yakalanmış hastalarda
yuzde 93 iyileşme
sağladılar. Ilaç ve KLmya
İşverenleri Sendikasfnın
yayın organı Aylık
Rapor'da yer alan habere
göre Şanghay'daki
"Geleneksel Çin
Farmakolojisi
Enstitusu"nde yapılan
araştırmalar sonucu,
tedavisi yapılan 310 akciğer
kanseri vakasından olumlu
sonuç alındı.