25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET/10 SHP-DSP HABERLER 18 EKİM 1990 P A R L A M E N T O D A N Dokunulmazlıklar Ceylan'm Mart I989'da TBMM'de öldürülmesi olayıyla ilgüi olarak Siirt Bağımsız Milletvekili Zeki Çeliker'in dokunulmazlığının kaldırılması konusu bugün Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu'nda göruşülecek. Gözaltındakilerin isimîeri Eski DYP Komisyonu, gözaltına alınanların yargıç önüne çıkanlıp tutuklama kararı verilmedikçe kimliklerinin açıklanmamasını ve trafik para cezalannın affııu öngören yasa önerilerini reddetti. Komisyonda ük olarak SHP Istanbul Milletvekili Mustafa Timisi tarafından verilen, Polis Vazife ve Selahiyet Yasası'nda değişiklik yapan öneri ele alındı. Timisi'nin de katıldığı toplantıda, Adalet Komisyonu'nun raporu doğrultusunda öneri reddedildi. öneride, polis tarafından gözaltına alınanlann yargıç önüne çıkanlıp haklarında tutuklama kararı verilmedikçe kimlilderinin açıklanmaması, radyo ve televizyon kuruluşlarında teşhir edilmemesi, bu durumda olanlann uğrayacakları her turlü zararlann devletçe ödenrnesi öngörülüyordu. P A B T İ L E B D E N Cindoruk, Keçeli'yle banştı Genel Başkaru Hüsamettin Cindoruk'un "DYP yönetiminde görev almasının" önündeki engeller kaldırılıyor. Cindoruk, GlK üyesi Erman Yerdelen'in girişimi ile Istanbul tl Başkanı Orhan Keçeli ile barıştınldı. Edinilen ı bilgiye göre, geçen hafta genel idare kurulu uyesi Erman Yerdelen'in girişimi ile rDYP Beykoz ilçe başkanlığı bir yemek düzenledi. Bu yemeğe Istanbul ll Başkanı Orhan Keçeli ile eski genel başkan Hüsamettin Cindoruk da davet edildi. Cindomk'un yemeğe gelişinde, Orhan Keçeli'nin, "Sayın genel başkanım" diyerek kendisini avakta karşıladığı ve yemekte birbirlerine sanldıklan bildirildi. DemirePe eiestiriD Y P d e n i s t i f a e d e n J-/C11U1C1 C C l C ^ U l l samsun Milletvekili Hüseyin özalp, Genel Başkan Suleyman Demirel'i sert bir dille eleştirdi. özalp, Demirel'in "memleketin hayati konularını bir tarafa bırakarak kendi eseriyle kavga halinde" olduğunu söyledi. Huseyin Özalp, Demirel'in parti içi demokrasıyi rafa kaldırdığını belirterek "DYP susan ve susturulan bir parti haline gelmiştir" dedi. Suleyman Demirel ise Özalp ile tartışmaya girmeyeceğini kaydederek "Geçen 25 sene zarfında beni anlamamjş da simdi anlamışsa, yanılan ben değilim, kendisidir" dedi. Özalp'in yaklaşık 2 senedir partiyle faal ilişkisi olmadığını belirten Demirel, "Şimdi kaydi ilişkisini biz silmeden o süiyor. Biz silmediysek 25 senenin hatın içindir. Yolu açık olsun" diye konuştu. Şeyh sahverildi • ŞANLIURFA (Cumburiyet) — Ibrahim Halil Altun adlı kişiyi, üç yaşındaki oğlunu keserek öldürrneye azmettirdiği gerekçesiyle beş gun önce tutuklanan ve Kadiri tarikatının şeyhlerinden olduğu bildirilen Hasan Fidancı avukatlannın itirazı uzerine salıverildi. Geçen hafta cinayete azmettirme ve 677 sayılı Tekke ve Zayiye Kanunu'na aykın hareket ettiği gerekçesiyle Şanlıurfa Asliye Ceza Mahkemesi'nce tutuklanan Hasan Fidana, dün akşam avukatlannın sulh ceza mahkemesine yaptıklan itiraz sonucu serbest bırakıldı. Hasan Fidancı, cezaevınden çıktıktan sonra, "Ben kimseye git oğlunu öldür demedim. tbrahim Halil Altun, bu olayı kendiliğinden yapnuştır. Tarikatla falan ilgim yok. Ancak babam hocadır. Kaldı ki kendi çocuklarım da var. Bir babanın oğlunu öldurmesini nasıl isteyebilirim" dedi. Hııkıık bürosuna saldırı • ISTANBUL (ANKA) — Halkın Hukuk Bürosu'na önceki gece giren kimliği belirsiz kişilerin büronun dava dosyalannı talan ettikleri, bazı eşyalan parçaladıklan ve çaldıklan bildirildi. Halkın Hukuk Bürosu adına avukat Zerrin San ANKA'ya olayla ilgili bilgi verirken, dün sabah Aksaray Mesihpaşa Caddesi'ndeki büroya geldiklerinde balkon kapısının açık ve büronun karmakarışık olduğunu görduklerini anlattı. Telefonların parçalandığını, bir telefon cihazının ve bir daktilonun da çalındığını kaydeden San, "Bu saldırının genel olarak savunma mesleğine özel olarak da büromuzun çalışmalanna ve meslek anlayışımıza yönelik olduğunu biliyoruz. Bu saldın, bizi meslek.ülke ve dunya sorunlanna aktif katılmamızı engellemeyecek, aksine tavrımızı ve kararlı olmamızı güçlendirecektir" dedi. KlSA KISA • tzmir Baro Yönetim Kurulu dün görev bölümu yaptı ve Baro Başkanlığı'na Sabri Kun getirildi. • Yargıtay bir yan delille desteklenip doğrulanmayan ve baskıya dayalı olduğu belirtilerek, sonradan geri alınan polisteki "ikrar"m tek başına mahkûmiyete yeterli kanıt olmadığına karar verdi. DÜZELTME • Dunkü gazetemizin spor sayfasında yer alan "Bir Başlarsak, Varız" başlıklı haberimizde, "Avrupa Futbol Şampiyonası grup eleme ilk maçı" tümcesi bir yanlışhk sonucu "Avrupa Şampiyonası'nda ilk maçımız" olarak yayımlanmıştır. Düzeltiriz. VEMT Değerli dostumuz HÜSEYİN ÜSTÜN'ü dün yidrdik. Cenazesi 19.10.1990 cuma günü öğle namazını müteakiben Kartal Merkez Camisi'nden alınarak Soğanlık Aile Mezarlığı'na defnedilecektir. DOSTLARI BAŞSAĞLIĞI Belediyemize büyük hizmetleri dokunan, eski temizlik işleri müdürümüz İSMAİLKHJÇ ani bir rahatsızlık sonucu vefat etmiştir. Merhuma Tanrı'danrahmet,ailesine ve yakınlanna başsağlığj dileriz. BEYOĞLLJ BELEDÎYE BAŞKAM HÜSEYİN ASLAN MEOİS ÜYELERİ VE BELEDİYE PERSONELt Seçîm îşbîrliği nasıl olmadı?DSP'den kesin ihraç istemiyle disiplin kuruluna verilen Haluk özdalga, 1987 seçimlerinde SHP-DSP işbirliğinin niçin sağlanamadığını şöyle açıkladı: "Bülent Ecevit olumlu bakıyordu, ancak Rahşan Ecevit, •Şimdi neden can düşmanımızı kurtaralım' diye reddetti. tç PoUtika Servisi — Kurucu- su olduğu DSP'de kesin ihraç is- temiyle Merkez Disiplin Kuru- lu'na verilen Haluk Özdalga, Genel Sekreter Selçuk Sönmez hakkındaki savlannı yanıtlarken "Eğer siyasette kendime mevki anyor olsaydnn, örnegin 'Rah- şan ve ben, seni kendimizden sonra yerimize hazırlamak istiyoruz' diyen Sayın Bülent Ecevit'in Uht teküfini kabul ederdim" dedi. özdalga, 1987 seçimlerinde gündeme gelen "SHP-DSP se- çün ^birögTne Rahşan Ecevit'in "Şimdi neden can duşmanımızı knrtaralım" diye karşı çıktığıru da anlattı. Özel bir gezi için gittiği Isveç*- ten DSP Genel Sekreteri Selçuk Sönmez'in yonelttiği suçlamala- n telefonla yanıtlayan özdalga şöyle konuştu: "Bugüne kadar binlerce DSPTinin üyeliği tamaraen keyfi bir şekilde inkâr edilmiş, üvelik kayıtlan ortadan kaldınlnuş, in- kâr edilemeyenler kitle halinde ihraç edilmiştir. Örneğin henttz bîrkaç hafta önce Bnrsa örgü- tiinden aralannda iki eski il baş- kanı, çok sayıda parti yönetici- si ve seçilmiş delegenin de bu- lunduğu DSP'liler sessizce par- tiden aülmışnr. Biitiin bn yapı- lanlar kamuoyuna, 'tabana da- yalı tutarh örgütlenme* diye gös- terilmek istenmektedir. O ba- lumdan Cumfauriyet gazetesin- de cıkan bir demedm nedeniy- le şimdi beni ihraç etmek istenK- leri DSP'deki tepeden inmeci ve keyfi yönetimin yeni bir örne- ğinden başka bir şey degildir. Ama ünlü bikâyedeki gibi kra- lın çıplak oldugunu gorenierin sayısı giderek artmaktadır." "DSP Genel Merked'nden yapılan açıklamada benhn özel İıayatımla ügfli olarak ileri sttrö- len iddiaiara cevap vennek ihti- yacuu dahi duymuyorum. Esa- sen bir parti genel nerkezinin böylesine seviyesiz iddialan ba- sına açıklama diye dağıtması, o genel merkezde yaşanan çürü- menin bizzat kendi ellerinden çıknuş en açık kanıtıdır" diyen Özdalga, Bülent Ecevit'in ken- dısine, "Rahşan ve ben, seni kendimizden sonra yerimize ha- zırlamak istiyoruz" önerisinde bulunduğunu anlattı. Özdalga, "Vicdanımın seani dinlemeyi ve DSP ust yönetiminin hiçbir sos- yal demokrat tarafından kabul edilemeyecek kadar tepeden in- meci yönetime karşı durmajı tercih ettim" dedi. DSP'de bugun danışman üye olarak bağlı bulunduğu Sosya- SHP ÇALIŞMA RAPORUNDAN 'Birlik sonuna kadar zorlanacak'ÜMtTASLANBAY ALİDOĞAN ANKARA — SHP, DSP ile birleşme girişiminden vazgeçmiyor. SHP'nin önü- tnuzdeki gunlerde parti meclisine sunulacak çalış- ma raponında sosyal de- mokratlann birliği uzerin- de özellikle durulacağı öğrenildi. "Taba- nın talebi" olarak değerlendirilen birleş- me için SHP'nin her türlü yöntemi dene- yeceği ve "birleşmenin önündeki engelleri" saptayacağı belirtiliyor. Bu amaçlailk aşamada, çalışma raporunda, DSP'nin yoğun bicimdeeleştirdiği "seçinı sisteminin" değiştirilmesinin gerekliljği vurgulanarak demokratik ve nispi bir se- çim yasası taslağı hazırlayacak bir "birimin" oluşturulduğuna yer verildiği bildirildi. Eski Genel Sekreter Deniz Bay- kal'a oluşturulacak gölge kabinede "gol- ge bakanlık" önerileceği öğrenildi. Halen SHP yönetimindeSHP-DSP bir- liğinin sağlanması konusundakı duşünce- ler şu noktalarda toplanıyor: "— Birleşme sosyal demokrat tabanın talebidir. SHP de bu talebi temsil etmeli- dir. Bu nedenle her türlü yöntem denen- melidir. —Birleşme denilince akla HP-SODEP birieşmesi gelmekledir. Ama bütiın- leşmelerin daha karmaşık bir yapısı olabi- lir. Bu nedenle daba varatıcı yöntemler ge- liştirilmelidir. — Bu konuda ilk hareket ve inisiyatif SHP'den bekienmektedir. Bu nedenle bir- leşmenin onunde duran engeller somut olarak saptanmalı ve bualarortaya konu- larak üzerine gidilmelidir. — 'Birleşelim' sozcuğıi ya da bu isteğin sadece ifadesi yelerli değildir. Birleşmenin önünde duran engeller ya da one surulen 'bahaneler' aşılmalıdır. Bu konuda çaba gösterilmelidir." DSP'nin SHP'yi "ortak olmakla suçladığı" Seçim Yasası için de çalışmara- porunda belirtildiği uzere hazırlıklann başlatıldığı bildirildi. Çalışma raporunda örgütün seçimlere hazırlanması vepropa- ganda teknikleri yanında Seçim Yasası için de hazırhk yapılması gereği vurgulandı. Alınan bilgilere göre SHP yönetimi, ANAP'ın Seçim Yasası için yeniden bir hazırlık içine girdiğini de göz önüne ala- rak buna karşı kendi görüşlerini hazır tutma anlayışında. Bu amaçla sosyal de- mokratların da birliği konusu dikkate alınarak "demokratik nispi bir seçim ya- sası taslağı'' hazırlanmasının düşunüldü- ğu belirtiliyor. Bu amaçla MYK'nın çalışma raporun- da, mevcut seçim sisteminin değişmesinin gerekliliği uzerinde durulacağı ve "de- mokratik ve nispi bir seçim yasası taslağı hazırlanmak üzere bir birim oluşturul- duğu" ifadelerine yer verıleceği öğrenildi. SHP, bu birim aracüığıylayasataslağını hazır ederek ANAP'ın getireceği taslağı tahlil edecek ve kendi görüşlerini kamuo- yuna sunacak. Aynı zamanda DSP'nin de şikâyet ettiği "Antidemokratik seçim ya- sasını destekliyorsunuz" eleştirilerine ya- nıt vermiş olacak. Buna ilişkin olarak bir SHP yöneticisi, "Sosyal demokratlann birliği talebi biiyiimeyedevam ederse bize de bu engelleri aşarak bunu sağlamak kalır" diye konuştu. BaykaTa gölge bakanlık önerisi öte yandan MYK'nın oncekı gunkü toplantısında Genel Başkan Erdal fnönü- nün inisiyatifine bırakılan gölge kabine için eski Genel Sekreter Deniz Baykal'ada "gölge bakanlık" önerileceği öğrenildi. Egebank'tan... YeniEgebank'a Yeni igebank, şfmdff?era/ancfa, her an/amda yen//e/?m/ş, Türkda/?kac///ğ/nda en /y/h/zmet/ç/n bi/enm/ş... Gerek//a/tyap/s/n/ ve üstyap/s/n/ kurmuş... 62y////kyepyen/b/rbanka. Yen/Egeöankbüyümek, çok yön/ü b/zmet vermek, u/us/araras/bankac///ktak/gerçekyer/n/a/mak/ç/'/ı fı/zmetyar/ş/nda ön s/rada o/maya karar//. Yen/yönet/m/, çağdaş h/zmetan/ay/ş/ ve b/'/g/sayardan b/7g/sayara /ş/em/er/y/e Yen/Egebank J /n yepyen/b/r nedeff var: H/zmetyar/ş/nda / numara o/mak H e d e 1 : H i z m e t t e 1 n u m a r a n list Enternasyonel'in ya da ulus- lararası sosyal demokrat hareke- tin benimseyebileceği en asgari parti içi demokrasi kurallanıun işletilmediğini savunan özdalga, "Uznn ydlar boyunca kurnlu- sanda, MKYK uyesi olarak ve genel başkan yardımcısı olarak emek verdigim DSFden padisah fennanı ile ihraç edilmem, sos- yal demokrasinıize musallat ol- muş bu ikiyuzliı ve sağuksız zih- niyetle bem kendi kamuoyumnz hem de ulusbrarası sosyal de- mokrat kamooyu önünde muca- dele etmeme hiçbir engei teşkO etmeyecektir" görüşünu dile ge- tirdi. Özdalga, bir soru üzerine SHP ile DSP arasında 1987 yı- lında gündeme gelen "seçim için tşbirlifi"ni şöyle anlattı: "Referandumu izleyen S eylül sah gunü yapılan DSP yönetid- leri toplantısuıda, SHP-DSP bir- leşme önerisinin Sayın Rahşan Ecevit'in karşı çıkması ve Sayın Bülent Ecevit tarafından geri almmasından sonra gündeme SHP ve DSP'nin seçimlerde iş- birtiği yapmaa konusu geML Se- çimlerde iki partinin işbirugi ko- nusunda ben önceden bazı ha- zırlıldar yapmıştım. Seçim Yasa- sı'nı, Siyasi Partiler Yasaa'nı in- celemiş ve bazı matematik he- saplar yapnuşüm. Seçimlerde is- biriiginin temel ilkesi yüz knsur seçim bölgesinden bir bölümün- de SHP'nin bir bölümünde de DSP'nin aday göstermemesi seklinde oiacaktı. Sonradan öğ- rendiğime göre diğer Gend Baş- kan Yardımcısı Sayın Murtaza Çelikel ile Erol Tuncer, Hasan Fehmi Güneş ve bazı SHPIUer de benzer düşünceter uzerinde çalışıyorlarmış." Böyle bir önerinin SHP ile DSP'nin daha fazla milletvekili cıkarmasına yönelik olduğunu, yüzde 10 barajı nedeniyle de DSP'nin daha çok işine yaraya- cağını belirten Özdalga, "SHP Genel Merkezi'nin böyle bir öneriyi nasıl karşüayacağı bilin- miyorda, ama reddetseier bile o durum da DSP'ye yarayacaktı. Çünkü sosyal demokratlann birleşmesine karşı çıktığı için 'bölücu" imajı DSP'ye yapışmış- tı. Seçimlerde işbiriiği önerisini Sayın Bülent Ecevit olunhı kar- şdadı ve destekledi" dedi. özdalga, söz konusu önerinin ilk aşamada kabul edilmeyişi konusunda da şunları söyledi: "Ama Sayın Rahşan Ecevit, SHP-DSP arasında yapdacak bir işbiriiği önerisine de katı bir şe- kiide karşı çıktı. Kendisi Sayın Bülent Ecevit'in ynsağı kalkıp DSP'ye genel başkan olunca SHP'nin bitip tükeneceğine ina- nıyordu. SHP'ye çok aşırı duy- gnlarla bakıyordu. 'Şimdi neden can düşmanımızı kurtaralım' di- ye işbiriiği önerisine karşı çıiu- yordu. Sayın Bülent Ecevit'in, Saym Çdikel'in ve benim ikna etme çabalanm fayda etmedi. Sayın Bülent Ecevit de bnnun üzerine 'İşbiriiği konusunu şim- dilik kapatahm' dedi. Saym Ece- vit, secimde işbiıiiğine karşı de- ğildi. Ama Sayın Rahşan Ecevit karşı olduğu için öneri kamuo- yona açıklanamıyordu. Aradan uzun süre geçtikten ve seçimle- re kısa bir süre kala, partilerin adaylan beUi olduktan sonra Sa- ym Ecevit, SHP-DSP işbiriiği konusunu kamuoyuna açıklaya- bileceğimizi söyledi. Anlaşıian Sayın Rahşan Ecevit ikna edil- mişti. O sırada genel sekreter olan Nuri Korkmaz öneriyi res- men SHP'ye götürdü. Ancak SHP reddetti." Uçok suikastı DGMSavcısı: Soruştıınna tıkanıyor ANKARA (AA) — Bombalı suikast sonucu öldürülen SHP PM üyesi Doç. Dr. Bahriye İ)çok ile ilgili soruşturmayı sür- düren DGM Savcısı Ülkü Coş- kun, "Bu işin nasıl olduğunu üç aşağı, beş yukan biliyoruz. Ama sanığa gjdemiyoruz, bu isi yapanlara gidemiyoruz. Orada tıkanıyor" dedi. DGM Savcısı Coşkun, polis Kriminal Laboratuvan'na gön- derilen materyallerin incelenme- sinin sürdürulduğünü belirte- rek, "Henüz sonuç çıkmadı. Kapsamlı bir inceleme yapdı- yor" diye konuştu. Coşkun, "Bombanın lüriı belli değil mi" şeklindeki bir soru uzerine, "Hayır, hayır. O konuda bir açıklama yapamayız. Aslında bildiğimiz bazı şeyler var ama, açıklayamayız. Açıklarsak, so- ruşturmayı sakatlanz" karşılı- ğını verdi. Coşkun, "Prof. Muammer Aksoy olayını da siz soruşturdu- nuz. O soruşturmanın birikimi sizin için yararlı oluyor mu" so- rusuna da, şu karşılığı verdi: "Ikisinin de soruştnrması bende. Devletin biitiin birimle- rini, soruşturmanın sonuca ulaştınlması konusunda çalıştı- nyoruz, talimat veriyoruz, yön- lendiriyonız. Ama şu ana kadar bir gelisme maalesef elde ede- medik."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear