02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

22 ADIM ADIM İSTANBUL Firavunun taşı Turgay Tuna sa’dan 1400 yıl kadar önceİ sine gidiyoruz. Mısır’ın güneyinde, bugünkü Assuan kenti yakınlarındaki granit ocaklarında, yüzlerce insan akıl almaz bir tempo içinde çalışıyor. Tanrının oğlu sayılan ulu firavun III. Tutmosis için büyük kayaların arasından çıkarttıkları ve birkaç yıldan beri yontup upuzun bir hale dönüştürdükleri tonlarca ağırlığındaki yekpare taşı, ağaç gövdeler üzerinde yuvarlayarak Nil kıyısındaki büyük sala doğru götürüyorlar. Salın rotası, kuzeyde; 900 kilometre kadar uzaklıktaki Heliopolis Tapınağı. Yine aylar süren hummalı bir çalışma sonunda, yukarıdan aşağıya dört yanı yontulup cilalanan 29 metre yüksekliğindeki hiyeroglif yazılarla süslü dikilitaş, tapınağın üçüncü avlusundaki yerine, firavunun da bulunduğu büyük bir törenle yerleştirilip dikiliyor. Aradan yüzyıllar geçip gidiyor, III. Tutmosis’in adı kalıyor yadigar. Ve bu olaydan 1400 yıl sonra, kurduğu imparatorluğun başkentine adını veren Büyük Konstantin egemenliği altındaki ülkelerin başındaki yöneticilere mektup yazarak, bir prestij nişanesi olarak başkente birer anıt göndermelerini istiyor. Mısır ülkesinin valisi de, Heliopolis’teki dikilitaşı yerinden söktürüp İskenderiye’ye taşıttırıyor. Taşıttırıyor ama tonlarca ağırlığındaki bu taş daha yollarda iken, Konstantin ölüp gidiyor. Yerine geçen oğlu Konstantinus, babasının vasiyetini yerine getirmek için kolları sıvıyor ama dikilitaş adeta diretiyor. İskenderiye’ye kadar getirebiliyorlar bu muhteşem anıtı. Ne var ki imparator Konstanius’un da ömrü yetmiyor bu anıtın İstanbul’a dikilişini görmeye. Yerine geçen ardılı Julianus, art arda mektup yazıp gönderiyor Mısır Valisi’ne. “Tez bana Firavun’un taşını gönderin” diyor. Uzun zamandan beri İskenderiye kumsalında boylu boyunca yatan dikilitaşı yerinden oynatmaya çalışıyorlar ama nafile... İşi kolaylaştırabilmek için dikilitaşın üçte birini kesip 19.5 metreye indiriyorlar boyunu. Özel bir gemi yapılıyor ancak Julianus da göremiyor bu görkemli anıtı. Ne zaman İmparator Teodosius oturuyor Bizans tahtına, dikilitaş yüzlerce kişi tarafından kaldırılıp, özel olarak yaptırılan büyük bir gemiye yükleniyor, ardından da Akdeniz’e yelken açıp ağır ağır kıyı şeridini takip ederek geliyor dünya başkentine... bu operasyon için. Hipodrom Meydanı’nın ortasına taşıdıkları tonlarca ağırlığındaki toprak ve çamuru yarım tepe şeklinde yığıp, dikilitaşı üzerinden kaydırarak, anıt kaidesinin tramvay yoluna bakan yüzünde de tasvir edildiği gibi manivelalarla çalışan vinç sistemiyle yerine oturtmayı başarıyorlar. Altı metre yüksekliğindeki beyaz mermer kaidenin dört bir köşesinde, imparatorluk locasında yerine almış Teodosius, yanında eşi, oğulları ve İmparatorluk Meclisi’nin ileri gelenleriyle birlikte hipodromda yapılan araba yarışlarını izliyor. Teodosius elinde tuttuğu defne dallarından tacı birinci gelecek yarışmacıya vermek için bekliyor; hemen önünde, orkestra eşliğinde dansözler gösteri yapıyorlar imparatorlarının şerefine. Anadolu’dan gelmiş, Bizans’ın egemenliği altında yaşayan bazı toplumların temsilcileri de, locanın önünde diz çökmüş ellerinde tuttukları hediyeleri imparator hazretlerine takdim ediyorlar... Bir zamanlar 60 bin kişilik Bizans Hipodromu’nun ortasındaki platformu süsleyen anıtların en eskisi ve de en görkemlisi olan firavun III. Tutmosis’in dikilitaşı yüzyıllar öncesinden günümüze İstanbul’un orta yerinde bu dünya kentinin vazgeçilmeyen süslerinden biri olmaya devam ediyor. Hem de Mısır sınırlarından çıkmış dünyaya varolan firavunlar döneminin beş büyük dikilitaşından biri olarak. Kendisi gibi büyük ve görkemli öteki dört benzeri de Roma, Paris, Londra ve New York’taki meydanları süslüyorlar. [email protected] Törenle dikiliyor Bizanslılar kıyılara hücum ediyorlar bu tılsımlı anıtı taşıyan gemiyi görebilmek için. Günler süren zorlu çalışmalar sonunda gemiden alınıp sahile çıkartılıyor, oradan da altına yerleştirilen tomruklarla Hipodrom Meydanı’ndaki yerine doğru taşınıyor... İsa’dan sonra 390 yılında, “Tiranlara karşı zafer kazanmış muzaffer İmparator Teodosius’a” nasip oluyor, atası büyük Konstantin’in vasiyetini yerine getirmek. Görkemli anıtın iki yanında yer alan Yunanca ve Latince yazıtlarda da okunduğu gibi tam bir ay sürüyor dikilitaşı kaidesi üzerine oturtup yerleştirmek... Bizanslılar eski Mısırlıların vazgeçilmeyen eski yöntemlerinden birini kullanıyorlar
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle