Katalog

BUTAN 19 bana uyan Lamalara inanırım, öğretiyi kendime göre anlarım, benim meditasyon pratiğim kızlar ve şaraptır...” Bir keresinde boyun etrafına geçirilmesi gerekli kutsal ipi kendisine verdiklerinde penisi etrafına bağlamış. Belki de bu nedendir Butan’da çok sayıda evin dış yüzü kötü ruhları kovucu özelliği olduğuna inanılan uçuşan falluslarla süslü. Bazıları kordelalı. Bu süsleme dünyada yalnızca Butan’a özgü. Butan festivallerinde sirkteki palyaçolar gibi ortada gezinip, izleyicileri hareketlendiren sahne görevlileri atsara’ların ellerinde tuttukları çomaklar da fallus biçimli. Lama Kunley ayrıca hep köpeklerle dolaşırmış. Bu nedenle Butan’da ve Tibet’te köpekler kutsal. Butan’da özellikle havalimanının yeraldığı Paro, başkent Timbu, Punaka, Vangdi mutlaka gezilecek yerler arasında olmalı. Ayrıca Vahşi Doğu’ya, Traşigang’a, Pobcika Vadisi’ne gidilebilir, kuzey bölgelerinde trek yapılabilir. Paro Vadisi yakınlarındaki, vadiden 900 metre yükseklikteki Sümela Manastırı benzeri Takstang Manastırı’na yapılacak bir tırmanış unutulmaz izler bırakabilir. Butan’ın müthiş renkli festivallerini izlemek ise apayrı bir deney. Paro’da bulunan ve muhteşem Paro Dzong’una ait gözetleme kulesinde yeralan Ulusal Müze Butan’ın tarih öncesine ait önemli kalıntılarla, simgesel çizimler olan mandala örneklerini barındırıyor. Bu müzede ayrıca bir kısmı ipekten çok güzel bir pul koleksiyonu var. Butan’da en çok göreceğiniz “Dört Arkadaş” konulu bir resim. Dayanışmayı, takım arkadaşlığını, güçbirliğini işliyor. Bir fil, bir maymun, bir tavuskuşu, bir tavşan’ın öyküsü. Tavuskuşu bir tohum bulur ve onu eker. Tavşan sular, maymun gübreler, fil korur. Sonunda çok yüksek bir ağaç ve o yükseklikte meyveler oluşur. Meyveleri elde etmek için bir yükselti oluştururlar: En altta fil, üzerinde maymun, onun omzunda tavşan, onun sırtında da tavuskuşu. Böylece meyvelere ortaklaşa sahip olurlar. Paro’ya 14 kilometre uzaklıkta bulunan ve 1951’de kısmen yanan Drukgyel Manastırı gezisi de son derece ilginç. Drukgyel Dzong 1914 yılında National Geographic dergisini kapağını süslemiş. Butan festivalleri çok renkli. Bu festivaller (seçu) Çin ve Tibet etkili Butan takvimine göre saptanıp ilan ediliyor. Butan takvimi de ilginç. Astrologlar bazen sevmedikleri ve kötü olacağını varsaydıkları günleri takvimden atıyorlar, bazen de iyi günler ekliyorlar. Festivaller dzong (kalemanastır) avlularında çok sayıda izleyicinin katılımı ile gerçekleştiriliyor. Dans edenler genellikle rahipler, bazen de halktan kişiler katılıyor. Butan yeşil bir huzur ülkesi, dünyanın mutlu insanlar ülkesi. fest@festtravel.com miş. Onlar geliyor diye oteller yapılmış. Kral Vangçuk 1988’de bir düğünde dört kızkardeş ile aynı anda evlenmiş. Kralın tek kayınvalidesi, tek kayınpederi var. Dört kraliçe ayrı evlerde oturuyor, kral da hepsinden ayrı son derece mütevazi bir evde yaşıyor. Kral toplam beş prenses ile beş prensin babası. Butan’da kişi başına düşen gayrisafi milli hasılanın bin dolar civarında olduğu tahmin ediliyor. Ancak Butan’ın halk tarafından sevilen kralı “gayrisafi milli hasıla önemli değildir, önemli olan gayrisafi ulusal mutluluktur” diyor. Ülkenin tek karayolu ulaşımı güneyden, Hindistan’dan. Ilk havaalanı 1983’de açılıyor, 1990’da büyütülüyor. Havaalanı bir pist uzunluğuna sahip olabilen tek vadi Paro’da. 1200 metrelik piste yeni alınan iki adet 72 kişilik İngiliz jetleri iniyor. Butan başlangıçta turist sayısını ve günlük harcamayı sınırlıyor. 1975’de günde 130 dolar harcama zorunluluğu ile 200 turiste izin veriliyor. Daha sonra bu rakam yılda 6 bine kadar çıkarıldı. Bugüne kadar Türkiye’den ise 75 kişi Butan’ı gezdi. BUDİST TAPINAĞI PARO DZONG DUA BAYRAĞI Kaçık Kutsal Kişi Butan, 500 yıllık geleneği olan demir köprüleri ve her evin tepesinde ve doğada görebileceğiniz bir kısmı ince uzun dua bayrakları ile ünlü. Butan’da iki dinsel kişi çok önemli: Biri Budizm’i Butan’a taşıyan Guru Rimpoçe ki, her yerde heykeli ya da resmi var, diğeri Lama Drukpa Kunley. Lama Kunley, diğer adıyla “Kaçık Kutsal Kişi” 14551529 yılları arasında yaşamış. Aykırı örneklerle insanların ilgisini çekerek Budizmi öğretmeye çalışmış. Bir keresinde şöyle diyor: “Ben ancak FESTİVAL OYUNCUSU