23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Nr. 12 / 2008 21 MÄRZ 2008 Y9204 KURUCUSU: YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARI: NADİR NADİ (19451991) D: 2 Euro, A: 2.70 Euro, B: 2.70 Euro, NL: 2.70 Euro, F: 2.50 Euro, DK: 20 Dkr, CH: 4.20 Chf İddianame... 21’inci yüzyıla ulaşmış dünyamızda İslam coğrafyası demokrasiden yoksun yaşıyor. Ancak bu coğrafyada çok partili rejimler eksik değil; sözgelimi bunlardan bir örnek Pakistan... Parti var.. Demokrasi yok.. Partilerin ancak şeriat yelpazesinde siyaset yapabildiği ve anayasasında İslamın vurgulandığı Müslüman devletler haritasında tek demokratik sayılabilecek ülke Türkiye’dir. Neden? Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasasında, değiştirilemez temel maddelerinden birini oluşturan laiklik ilkesidir. ? Ne var ki bu ilke artık ciddi bir tehdit altında bulunmaktadır. Tehdit nereden kaynaklanıyor?.. Türkiye’nin açmazını da zaten bu sorunun yanıtı oluşturuyor. İktidar partisinin liderler kadrosuna ve medyasına bakarsanız “tehdit ‘milli irade’den kaynaklanıyor” sanısına kapılabilirsiniz. Milli iradeyi son seçimde AKP’nin aldığı yüzde 46.5 oranında 16 buçuk milyon oya indirgeyen Başbakan Erdoğan, ülkenin anayasal düzenine ve yüksek yargıçlarına karşı bir savaşın tamtamlarını çalmaktadır. Çünkü Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, şeriat devleti amaçladığı savıyla AKP’nin kapatılmasını talep etmiştir. İddianamede ayrıca içinde Erdoğan ve Gül’ün de bulunduğu 71 AKP’li için siyaset yasağı öngörülmektedir. Başbakan Erdoğan yüzde 46.5 oranında oyu yüzde yüz milli irade sayarak, yürürlükteki hukuka ve yasalara bağlı devletin yüksek yargısına tüm gücüyle saldırmaktadır. ? Ancak dün ile bugün arasında artık çok önemli bir fark vardır. AKP, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve öteki sanıklar hakkında Cumhuriyet Devleti’nin Başsavcılığı’nca bir iddianame düzenlenmiştir. İddianame, Anayasa Mahkemesi’ne verilmiştir. Suçlamalar doğru mudur, değil midir? Bu sorunun yanıtını yüksek yargı verecektir. Bu soru artık gündemdedir. Dava sürecine girilmiştir. ? Sonuç ne olacaktır? Yüksek mahkemenin vereceği kararın ne olacağı elbette bilinemez; ancak Türkiye’nin laik Cumhuriyet olarak İslam dünyasındaki olumsuz gelişmeler karşısında ayakta kalabilmesini elbette yalnız hukukla ve davalarla sağlamak mümkün değildir. ? Üstelik Türkiye’nin adı çok yinelenen ‘Büyük Ortadoğu Projesi’ ve ‘Ilımlı İslam Devleti Modeli’ gibi dışardan beslenen ve desteklenen uluslararası tuzaklar kapsamında bulunduğu da biliniyor. Aydınlanma’nın anavatanı olan coğrafyadan Türkiye’ye bakışların içeriği şaşırtıcıdır. Türkiye ancak kendi kendisini kurtarabilir. İslam coğrafyasındaki tek laik ülkenin bugün büyük bir tehlike içinde bulunduğu açıktır. Başsavcının iddianamesi anayasal hukukumuza göre düzenlenmiş olsa da, bu tehlikenin çapını, derinliğini gösteren ve kanıtlarıyla sergileyen bir devlet belgesi olarak tarihimize yazılmış, mahkeme zabıtlarına geçmiş bulunmaktadır. Hukukçular: AKP’nin anayasa değişikliğine gitmesi yeni bir davaya daha kapı açabilir Davadan kaçmak zor ‘Savcı görevini yaptı’ Türkiye’nin AİHM eski avukatlarından Prof. Bakır Çağlar, AİHM’nin “siyasi partiler demokratik düzen için tehdit oluşturursa yasaklanabilir” kararını verdiğini anımsattı. Çağlar, Başsavcı Yalçınkaya’nın AKP’nin antilaik söylemleri dolayısıyla kapatma davası açmasının “hukuken zorunlu” olduğunu söyledi. Haberi 18. Sayfada Baykal DTP’yle vurdu AKP yöneticilerinin hukukçulara yüklenmesini eleştiren CHP lideri Baykal, AKP’lilerin DTP davasına yönelik sözlerini anımsattı. “Herkes hukuka saygı duysun. DTP’nin kapatılmasını en çok kendileri istiyor” denildiğine dikkat çeken Baykal, samimiyet çağrısında bulundu. Haberi 18. Sayfada AKP’nin, partinin temelli kapatılması istemiyle açılan davadan kurtulabilmek için giriştiği arayış, partiyi ek iddianame ile karşı karşıya bırakabilecek. Sabih Kanadoğlu, değişiklik girişiminin hukuk devleti ilkesine aykırı olduğunu, anayasa uyarınca partilerin hukuk devleti ilkesine aykırı eylemlerinin de ayrıca bir kapatma nedeni sayılabileceğini vurguladı. Prof. Ülkü Azrak da bu girişimin iddianameye eklenebileceğini söyledi. Azrak, ek iddianame için yasal değişiklik hazırlanmasının yeterli olacağını belirtirken “Hukuk devleti ilkesini açıkça çiğniyorlar. Başsavcının yerinde olsam ek bir iddianame hazırlar, bunu işin içine katarım. Olası değişiklikteki amaç partiyi kurtarmak” dedi. İlhan TAŞCI’nın haberi 18. Sayfada Türk kadınının diriliş öyküsü Turgut Özakman “Diriliş Çanakkale 1915” yapıtında “Türk kadın hareketi 19141918 arasında hızlanıp güçlenmiş, Cumhuriyetle zafere ulaşmıştır” diyor. Kadınımızın peçesini açıp Sultanahmet Camisi’ne çıplak gözle bakamadığı dönem, geride kalmış gibi görünüyor... Ama, Cumhuriyet Türkiye’si tesettürü daha aşamadı. Özakman’ın kaleminden kahraman kadınlarımız. Haberi 12. Sayfada ‘Tek asker göndermem’ NATO’nun Afganistan için Türkiye’den asker istemesine Genelkurmay Başkanı Büyükanıt, “Tek bir asker bile gönderilmeyeceği” yanıtını verdi. Büyükanıt “Afganistan’daki askerlerimiz ISAF kapsamında. ISAF görev tanımında terörle mücadele yok” dedi. Haberi 6. Sayfada “DEMOKRASİ AMAÇ DEĞİL, ARAÇTIR” AKP Greenspan, piyasalardaki dalgalanmanın daha da büyüyeceği uyarısında bulundu Kriz çok can yakacak Almanya’da türbana ret BERLİN (AA) Almanya’nın Mannheim kentindeki BadenWürttemberg Eyaleti İdare Mahkemesi, derslere başörtüyle girmek isteyen 68 yaşındaki Müslüman Alman kadın öğretmenin bu isteğini reddetti. Mahkeme, öğretmenin dini inancından dolayı başörtüsü taktığı için okullardaki tarafsızlık ilkesine aykırı hareket ettiğine karar verdi. Eyalet İdare Mahkemesi, bu kararla, daha önce Stuttgart İdare Mahkemesi’nin, eyaletteki rahibelerin de kendi kıyafetleriyle devlet okullarında çalışabildiğine işaret ederek, bu nedenle söz konusu öğretmene başörtüsüyle derslere girebilme izni veren kararını kaldırmış oldu. Bu kararla bir üst mahkemede temyize gidilmesine de izin vermeyen mahkeme, karara karşı Federal İdare Mahkemesi’nde şikâyette bulunulabileceğini açıkladı. ‘Küresel hale geldi’ ABD Merkez Bankası’nın eski Başkanı, finans sisteminin küresel ekonomiyi yönlendiren faktörlerin tamamını kapsayamayacak kadar basit olduğu için başarısız olduğunu belirtti. IMF Başkanı Kahn da ekonomik ortamın bozulmaya devam ettiğini, krizin yayılma riskinin yüksek olduğunu vurguladı. Kahn, krizin birkaç hafta öncesine göre daha küresel hale geldiğini söyledi. Haberi 18. Sayfada Yalçınkaya’nın dedesi şeyh AKP’nin kapatılması istemiyle iddianame hazırlayan Yargıtay Başsavcısı Yalçınkaya’nın dedesi Nakşibendi şeyhi Kürt Hacı Ali Efendi. Atalarının Kürtlük ve Nakşilikle ilgisine karşın Yalçınkaya’nın ailesi tipik bir Cumhuriyet ailesi olarak biliniyor. Mehmet FARAÇ’ın haberi 5. Sayfada C Şeşen’den ıslıkla dünya turu Protest müzikten Karadeniz havalarına, halk türkülerine kadar yorumları ve besteleriyle müzik dünyasının en üretken sanatçılarından Efkan Şeşen, ıslığını solist olarak kullandığı bir albüm çıkardı. Şeşen kendi yapım şirketinden yayımladığı “Renkler ve Islıklar” albümünde insanoğlunun akrabalığını anlatmak istemiş. Hatice TUNCER’in röportajı 7. Sayfada Türklerin girişim atağı Türkiye Araştırmalar Merkezi tarafından Türkçe olarak geçen günlerde yayımlanan yeni bir kitap, Avrupa Birliği bünyesindeki Türk çıkışının devam ettiğini ve özellikle merkezi bir niteliğe sahip Almanya’da kendi işini kuran Türk sayısının 70 bini geçtiğini gösteriyor. Prof. Dr. Faruk Şen yönetiminde, Türkiye Araştırmalar Merkezi (TAM) uzmanlarınca hazırlanan “Avrupa Birliği ve Almanya’da Türk Girişimcilerin Ekonomik Gücü” başlıklı kitap, TAM Direktörü Prof. Dr. Faruk Şen, TAM Uygulamalı Projeler Bölüm Başkanı Yunus Ulusoy ve TAM Basın Sözcüsü Cem Şentürk’ün imzasını taşıyor. Haberi 9. Sayfada AKP’nin hedefi şeriat devleti İddianamede, AKP yöneticilerinin, türban yasağını savunanların Mussolini gibi yargılanacakları yönündeki açıklamalarına dikkat çekilerek bunun, laikliği savunanları nasıl bir tehlikenin beklediğini gösterdiği belirtildi. İddianamede, aldığı oy oranının “cüretiyle” hareket ettiği ifade edilen AKP’nin projelerini, yeni anayasa ve türbanı gündeme getirerek gerçekleştirmeye başladığı öne sürüldü. AKP’lilerin şeriat devleti kurma amacına ulaşıncaya kadar takıyye yapacağını kendi ifadeleriyle açıkladığı öne sürülen iddianamede, tabandan gelen baskılara karşı sabır tavsiyelerinin bunun işareti olduğu savunuldu. İlhan TAŞCI’nın haberi 4. Sayfada Temoçin’e ödül TGC 2007 Yılı “Türkiye Gazetecilik Başarı Ödülleri”ni kazananlar belli oldu. Karikatür kategorisinde gazetemiz çizerlerinden Zafer Temoçin, “Siyasal Haber” dalında “Başbakanın Oğlu Gemi Aldı” başlıklı haberiyle Vatan’dan Tebernüş Kireçci ödül aldı. Haberi 6. Sayfada
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle