Katalog

Nr. 26 / 2007 29 JUNI 2007 Y9204 KURUCUSU: YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARI: NADİR NADİ (19451991) D: 2 Euro, A: 2.70 Euro, B: 2.70 Euro, NL: 2.70 Euro, F: 2.50 Euro, DK: 20 Dkr, CH: 4.20 Chf 22 Temmuz’da Ne Çözülecek? Seçime bir ay, daha başka deyişle dört hafta kaldı; partilerin propaganda etkinlikleri de hız kazandı. Hiç kuşkusuz iktidar partisi AKP bu alanda ötekilerden ayrı bir özellik taşıyor. Genel Başkanı marifetiyle de hedefini açıkça dile getiriyor. Bu hedef nedir? AKP seçmenin yüzde 25’inin, daha başka deyişle 4’te 1’inin oylarıyla 2002’de Meclis’in 3’te 2 çoğunluğunu ele geçirmişti. Bu büyük ve hak edilmemiş çoğunluğuna karşın seçim döneminin sonunu getiremedi; erken seçime gitmek zorunda kaldı. AKP şimdi halktan daha çok oy istiyor. Başbakan Erdoğan ‘Meclis’te 367 milletvekilinden fazlasını sağlarsa’ istediklerini yapabileceğini umuyor ve söylüyor. Amacına ulaşabilecek midir? ? AKP’nin amacı nedir? Zaten sorun bu soruda odaklanıyor. Dört yılı aşkın bir süre iktidarda kalan AKP’nin Türkiye’yi ABD’nin BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) tasarımında ‘Ilımlı İslam Devleti Modeli’ne oturtması olanağı kalmamıştır. En başta Başbakan Erdoğan ve Meclis Başkanı Arınç olmak üzere, AKP’nin artık kişilikleri iyice belirlenmiş üst kadrosunun bu gerçeği görmeleri, hem kendileri, hem ülke açısından saymakla bitmez yararlar sağlayacaktır. ? 22 Temmuz seçimlerinde varsayalım ki AKP (çok propagandası yapıldığı gibi) yüzde 40’lara varan bir oy çoğunluğuyla iktidara geçti. Bu durumda ülke tarifi zor bir bunalım içine düşecek, iktidara direnişler başka mecralara kayacaktır. Ya da AKP seçimde varlığını koruyacak, ama 2002 seçimlerinden daha düşük düzeyde oy alarak yüzde 30’un altında kalacaktır. Bu durumda da bunalımlar sürecek, AKP’nin hedeflerine ulaşması daha da zorlaşacaktır. Her iki durumda da ülkeyi bugünkü bunalıma sürekleyen siyasal rejim sorunu çözülmüş olmayacak, gündemin birinci maddesindeki yerini koruyacaktır. AKP takıyye partisi olmaktan çıkmak, ABD’nin Ortadoğu projesinin Anadolu ayağında bir araç niteliğinden uzaklaşmak zorundadır. Bu parti ülkede Amerika’dan ithal edilmiş bir bunalımın temsilcisi rolündedir. AKP, bu rolü açıkça reddetmeden Türkiye hep bıçak sırtında kalacaktır. ? Ortadoğu’da Irak ve Filistin, birbirinin ardından, önce içerde cepheleştiler, sonra iç güçler birbirine düşmanlaştığından parçalandılar. Aynı oyun Türkiye’de oynanıyor. Cepheleşmeyi, AKP özellikle sürdürüyor, hiçbir iç güçle müzakere, anlaşma, uzlaşmaya yanaşmıyor. AKP’nin Cumhurbaşkanı, YÖK, Üniversiteler, Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi, Ordu, vb. ile çatışması da oyunun bir parçasıdır. İktidar partisi 22 Temmuz seçimiyle ülke ve devlet çapında duruma tümüyle egemen olacağını sanıyor. Hayal kuruyor. ABD, Ortadoğu projesi kapsamında AKP ile oynuyor. Türkiye bu tuzağa düşmeyecektir. Almanya, ülkesindeki kilit sektörleri yabancılara karşı korumayı planlıyor Yabancı sermayeye önlem Yeşil sermaye mağduru yurttaş, iktidarın vaatlerini unuttuğunu söyledi: AKP’ye verilen oy intihar olur Yimpaş, Kombassan ve Endüstri holdinglere yatırdığı parasını alamayan yurttaşlardan yeşil sermaye mağduru Hanifi Doğan, gurbetçilerin kendilerini unutan AKP hükümetinden rahatsız olduğunu söyledi. Hükümetin yeşil sermaye mağdurları için hiçbir girişimde bulunmadığını söyleyen Doğan, yurtdışındaki Türk yurttaşlarına çağrıda bulunarak “Türkiye’deki yakınlarınızı uyarın, elinizden geleni yapın. Oylarını AKP’ye vermesinler. 5 yıldır verdikleri hiçbir sözü tutmadılar. 5 yıl daha bu partiye ehliyet vermek intihar olur” dedi. Kendi çevresinde intihar edenler olduğunu, binlerce yuvanın dağıldığını söyleyen Doğan, “İntihar edenlerin katili Milli Görüş’tür. AKP bunların ekmeğine yağ sürdü” diye konuştu. AKP’yi oluşturan kadroların yüzde 80’inin “Milli Görüş’ün kahramanları” olduğunu ifade eden Doğan, hükümetin gurbetçinin sorunları karşısında “duymayın, görmeyin, geçiştirelim” mantığıyla hareket ettiğini belirtti. Doğan, Başbakan’ın yolsuzlukla mücadele yönündeki sözlerinin de vaat olarak kaldığını vurguladı. Zeynep ŞAHİN’in haberi 6. Sayfada Küreselleşme gereği ülkelerin yabancı sermayeye açılmasını savunan görüş Almanya’dan ağır darbe yedi. Alman ekonomi ve güvenlik uzmanları, ellerinde büyük döviz rezervleri bulunan Çin, Rusya ve Ortadoğu’daki küçük fakat petrol zengini Arap ülkelerinin Almanya’nın kilit şirketlerini ele geçirebilecek bir güce ulaştığına, dolayısıyla bu tür girişimleri engelleyici bir daire kurulması gerektiğine dikkat çektiler. Osman ÇUTSAY’ın haberi 9. Sayfada Sıcak hava yurdu kavuruyor Afrika sıcaklarının yaktığı Türkiye, yeni bir sıcak hava dalgasıyla daha da ısınacak. Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin 46 derece üzerinde seyretmeye devam edeceği bildirildi. Sıcaklığın 50 derece olarak ölçüldüğü Bodrum, Fethiye ve Marmaris’te, sahiller ve havuzlar serinlemeye çalışanlarla doldu. Öğle saatlerinde ise aşırı sıcak nedeniyle yurttaşlar ev ve otellerden dışarı çıkamadılar. Sağlık Bakanlığı, yurdu kasıp kavuran sıcakların yaşamı felç etmesi üzerine kamu kurum ve kuruluşlarında mesai saatlerinin değiştirilmesi dahil çeşitli önlemleri değerlendirmeye başladı. Geçmişten bugüne bir özgürlük çizgisi Çalışmalarını Almanya ve Türkiye’de sürdüren yazar Yaşar Atan, kökleri Anadolu’da olan Avrupalı genç insanlarımızın, geçmişlerini ve içinden çıktıkları mitologyayı derinlemesine bilmeleri halinde, son derece önemli adımlar atabileceklerine dikkat çekti. Avrupa’daki Anadolu kökenli insanlarımızın mirasçısı oldukları o engin kültürden gereğince beslenirlerse Türkiye’nin de Batı’yla gerçek anlamda bir bütünleşme sürecine gireceğini savunan Yaşar Atan, bir süre önce yayımlanan son kitabı “Akdenizli Tanrılar” üzerine sorularımızı yanıtladı. Osman ÇUTSAY’ın röportajı 14. Sayfada KEİ’ye enerji gölgesi Rusya’nın Türkiye’yi bypass edecek anlaşmaları, İstanbul’da yapılan doruğa damgasını vurdu Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü’nün 15. kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen doruk toplantısında 12 asli ve 13 gözlemci ülkeden devlet ve hükümet temsilcileri İstanbul’da bir araya geldi. Rusya’nın Kazakistan ve Türkmenistan’la gaz ve petrol anlaşması yaptıktan sonra bir İtalyan şirketiyle “Güney Akım’’ anlaşmasına imza atarak Türkiye’yi bir kez daha bypass etmesi doruğa gölge düşürdü. Anlaşmayla SamsunCeyhan petrol boru hattı projesi gibi Orta Avrupa’ya gaz taşıyacak Nabucco projesinin geleceğinin de tehlikeye girdiği belirtiliyor. Anlaşmalar Türkiye’nin AB üyelik sürecinde önemli kozlarından biri olan “enerjide güvenli koridor” olma politikasına bir darbe olarak nitelendiriliyor. Mine ESEN / Merve ARKAL’ın haberi 4. Sayfada ‘Kimyasal Ali’ idam edilecek Irak’ta, ABD’nin işgalinin ardından eski rejim hakkındaki suçlamalara bakmak üzere kurulan mahkeme, Kürtlere soykırım suçlamasıyla ilgili görülen davada, aralarında Saddam Hüseyin’in kuzeni “Kimyasal Ali” lakaplı Hasan Ali el Mecid’in de bulunduğu 3 kişi hakkında idam kararı verdi. El Mecid soykırım, savaş suçları ve insanlığa karşı suç işlemekten asılarak ölüm cezasına çarptırıldı. Haberi 10. Sayfada C Komandoya sıkı eğitim Terörle mücadele için Isparta Eğirdir’deki Dağ Komando Okulu’nda eğitim alan birlikler basına tanıtıldı. Okul komutanı Tuğgeneral Ekizoğlu, personelin zor arazi koşulları ve her türlü iklim şartlarına göre eğitildiğini söyledi. Korgeneral Özel de eğitimin yetersiz olduğu iddialarını yalanlayarak kayıpların zorunlu ve hızlı görevler nedeniyle yaşandığına dikkat çekti. Haberi 18. Sayfada Jupp Derwall yaşamını yitirdi Türk futbolunun ve Galatasaray’ın gelişimine büyük katkısı olan Alman teknik adam Jupp Derwall yaşamını yitirdi. 80 yaşında ölen Derwall, gazetemiz okurlarının oylarıyla verilen “Sporda 2006’nın Yıldızları’’ organizasyonunda ödüle layık görülmüştü. Haberi 19. Sayfada Türk doktorun büyük başarısı Türkiye’de ilk kez bir öğretim üyesi hekimin kulak ve kafa tabanı mikrocerrahisi için tasarladığı aletler uluslararası bir Alman firması tarafından üretilerek hekimin kendi adıyla (Uluğ Çift Taraflı Kulak Mikrocerrahi Aletleri) dünyaya pazarlanacak. Haberi 13. Sayfada