04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

HAFTA C Gülin AKÖZ Redaksiyon/Redaktion: Starkenburg Str. 5, 64546 MörfeldenWalldorf. email:[email protected] Tel: 0610598174446 İmtiyaz Sahibi/Inhaber: İlhan Selçuk (Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş.’yi temsilen, Cumhuriyet Vakfı adına) Genel Yayın Yönetmeni/ Chefredakteur: İbrahim Yıldız Yazı İşleri Müdürü/ Redaktionsleiter: Osman Çutsay Editör/ Redakteur: Gonca Kanber Yayın Koordinatörü/ Koordinator: Hayri Arslan Reklam/Anzeigen: Ömer Aktaş Yayın Kurulu/Redaktionsbeirat: İlhan Selçuk (Başkan/ Vorsitzender), Prof. Dr. Emre Kongar (Berater), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara Baskı/Druck: Hürriyet A.Ş Zweigniederlassung Deutschland, An der Brücke 2022 D64546 MörfeldenWalldorf. Dağıtım/ Vertrieb: ASV Vertriebs GmbH (Der Verlag übernimmt keine Haftung für den Inhalt der erscheinenden Anzeigen) DESTEK MEKTUPLARI Allianoi için dünya ayakta Masallar diyarı kızıl kent: Marakeş Fas’ta mutlaka görülmesi gereken kent ne başkent Rabat, ne filmiyle ünlü Kazablanka, ne dini merkez Fez, ne de Cebelitarık Boğazı’ndaki liman Tanca’dır. Fas’ın kalbi, masallar diyarı Marakeş’tir. Marakeş, 1062’de Almoravidlerin başkenti olarak kurulmuş, yüzyıllarca da Saadi Krallığı’nın başkenti olarak kalmış ve gelişmiş. Fas, imparatorluk olarak en parlak tarihini 11 ile 14. yüzyılların ortalarındaki dönemde Berber hanedanları tarafından yönetilirken yaşamış. Berberiler yedinci yüzyılda İslam’ın yayılmasıyla Arapların gelmesinden çok önce, hatta neolitik çağdan beri Kuzey Afrika’da yaşıyorlarmış. Günümüzde Fas nüfusunun üçte biri olan Berberilerin en fazla bulunduğu şehir de Marakeş. hikaye anlatıcıları, kına yapan dövmeciler, falcılar, ateş yiyiciler, sokak bahisçileri, sucular, akrobatlar, diş çekicileri, hekimler, orta oyuncular, geleneksel dans gösterileri yapanlar var. Kobralar, bukalemun ve maymunlar da aynı sahneyi paylaşıyor. Mor, kırmızı, eflatun, mavi, sarı, canlı renkli çarşaflı kadınlar ortalıkta dolanıyor. Erkekler de cellabileriyle sokakları arşınlıyorlar. Motosiklet, bisiklet ve mopetler, petit taksiler bu keşmekeşi tamamlıyor. Meksika stili renkli şapkaları, arkalarında tulumları, önlerinden sarkan bakır tasları ile su satıcıları, su satmaktan çok resim çektirerek para kazanıyorlar. Yılan oynatıcıları turistleri korkutmak için ellerinden geleni yapıyorlar. ElFna’daki suk, yani çarşı, bizim kapalı çarşının Arap özellikleri taşıyanı. Bakır, pirinç, demir, seramik ve her tür eşya bulmak mümkün. Marangoz, derici ve terlikçiler dükkanlarında zanaatlarını sergilerler. Esnafın söylediğine göre deve derisinden yapılan terlikler terletmiyormuş ve Berberilerin Adidas’ı olarak kabul ediliyormuş. Yün pazarı, halı ve kilimciler de gözlere şenliktir, her fiyat ve boyda hediyelikler de. Ancak hiçbir şey pazarlık etmeden alınmamalı burada. Söylenen rakam normal fiyatının en azından ikiüç mislidir... Hava kararmak üzere meydanda bir cüce, omzundaki maymun ve bir topla gösteri yapıyor. Meydanın ortasına masalar kurulmaya başlıyor. Tahta tezgahlar yan yana sıralanıyor. Gaz lambaları yakılıyor. Bir süre sonra ise yiyeceklerin dumanı kaplıyor etrafı. Şiş kebap, geleneksel yemekleri kuskus ve körili bir sosla hazırlanan, ters çevrilmiş huni kapaklı yerel toprak kaplarda pişmiş sebzeler, tavuk veya etten oluşan Tajin... Humus, falafel veya “schawerma” denen bir nevi döneri deneyebilirsiniz. Salyangoz, turistlerden çok, yerlilerden ilgi gören yiyeceklerden. Salyangozun içinde piştiği su da çorba olarak içiliyor. ElFna, akşamları büyük bir açık hava lokantası ve gösteri sahnesine dönüşüyor. Burada bir yemek yemek benim için “mutlaka yapılması gereken” bir şeydir ama siz temkinli olun. mekan olmasına rağmen, Chez Ali oldukça başarılı. Misafirlerin konforu için çadırlarda klimaları var ama göze batmıyor. Uçan halının da iple çekildiği çok belli oluyor. Osmanlıların Kuzey Afrika’da ulaşamadığı tek yer olan Fas’ta her şehrin özel bir rengi var. Rabat’ın beyaz, Fez’in mavi, Meknes’in yeşil, Marakeş’in rengi kırmızıdır. Her şehirde üç büyük cadde bulunur. En büyüğü 5. Muhammed, ikincisi 2. Hasan, üçüncüsü 6. Muhammed Caddesi. Marakeş, şehir olarak iki bölüme ayrılır. Fransızların kolonizasyon döneminde inşa edilen, dolayısıyla modern görünümlü Ville Nouvelle ve eski şehir anlamına gelen Medina. Cema elFna ve diğer önemli yerler, eski şehirde bulunur. Medina, 12. yüzyılda inşa edilmiş 12 kilometrelik surlarla çevrili. Medina’nın 11 giriş kapısı bulunuyor. Bunların en güzellerinden biri Bab Agenau, diğeri 5. Muhammed Caddesi’nden girilen Bab Larissa kapısı. Marakeş’in sembolü olan Kutubiye Camisi 12. yüzyılda inşa edilmiş. 69 metre yüksekliğinde. Marakeş’in bahçeleri de ünlü. Majorelle, Menara, Aguedal bahçeleri gezilmesi gereken yerler arasında. Kubbe Almoravid’i görmelisiniz. İslam mimarisi örneği olan bu kubbe, aynı zamanda Marakeş’te Almarovidlerden kalan tek eser. Ben Yusuf Camisi, Bahai Sarayı, Saadi Mezar Kabartmaları, El Badi Sarayı’nı görmenizi tavsiye ederim. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Kültürel miras örgütleri olan Europa Nostra, Avrupa Arkeologlar Birliği ve ICOMOS Uluslararası Anıtlar ve Sit Alanları Kurumu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan Allianoi antik kentinin korunması için destek istedi. Allianoi Girişim Grubu Dönem Sözcüsü Dr. Oya Otyıldız, örgütlerin, İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun, geçen kasımda DSİ’nin önerdiği, kazıların durdurulması ve alanın su altında bırakılmasını içeren projeyi kabul etmesini kınadıklarını bildirdi. ORTAK BİR MİRAS Otyıldız, Allianoi’nin, insanlığın ortak mirası olduğunu belirterek su altında kalmaması için yurtiçinde olduğu gibi yurtdışındaki duyarlı kişi ve kurumların çeşitli girişimlerde bulunduğunu kaydetti. Örgütlerin Erdoğan’a “Türk hükümetine uluslararası çağrı” başlığıyla gönderdiği metinde, Allianoi’nin şimdiki ve gelecek nesiller için korunması isteminin yer aldığını vurgulayan Otyıldız, “Mektupta, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’ndan Allianoi’nin su altında bırakılmasının, kazı, belgeleme ve dokümantasyon süreçlerinin sonuna dek ertelenmesi istendi. Ancak kurul, kentin su altında bırakılmasından SİT alanının bir duvarla korunması veya arkeolojik alandaki en önemli yapıların nakledilmesini öneriyor” dedi. GÖSTERİ ŞATOSU CHEZ ALİ Chez Ali, Marakeş’te 1001 gece masallarının büyülü atmosferini yaşayabileceğiniz bir gösteri şatosu. Atlı şövalyeler, huriler, dev ve cüceler, sihirli aynalar... Otantik çadırlarda toprak kaplarla, yere bağdaş kurarak yenen yerel yemekler... Yemek sırasında Berberi kavimler şarkı söylüyor. Ardından gece çöl soğuğunda muhteşem bir şov; develer, tahtırevanda gelen dansözler, kubbeli bir çardağın altında rengarenk giysilerle dans eden kızlar, at üstünde gösteriler, cirit yarışmaları ve ateş dansı... Ve bir uçan halı! Turistik bir MARAKEŞ’İN KALBİ CEMA ELFNA Ovalardan, güneşin battığı yerden gelen Mağribiler, Sahra’dan gelen göçebeler, çölün ötesinde Sudan, Senegal ve eski krallık Timbuktu’dan gelen köleler, Müslümanlıkla birlikte gelen Araplar, sömürge döneminde gelen Fransızlar ve siyah Afrikalılar oluşturuyor Marakeş halkını. Giyeceklerinin renginden dolayı mavi insanlar olarak anılan Moorlar’a kimisi, Tuaregler diyor. Cema elFna Meydanı’nda yılan oynatıcıları, U luslararası bölümde süresi 45 dakikadan az 2 bin Avro’luk yapım ödülünü en iyi belgesel Oscar’ını da alan Ruby Yang’ın “The Blood of Yinghzou District”i kazandı. ilan renkli Selanik’te belgesel şöleni Uluslararası festivalde 140’ı yabancı, 96’sı yerli olmak üzere toplam 236 özgün çalışma izleyici ile buluştu Aslı SELÇUK 9. Selanik Uluslararası Belgesel Film Festivali: 21. Yüzyılın Görüntüleri etkinliğinin ulusal ve uluslararası ödülleri dağıtıldı. Ulusal TV kanalı ERT 3’ün karşıladığı 9 bin Avro’luk izleyici ödüllerini 2 yabancı, 2 yerli belgesel paylaştı. Uluslararası bölümde süresi 45 dakikadan az 2 bin Avro’luk yapım ödülünü en iyi belgesel Oscar’ını da alan Ruby Yang’ın “The Blood of Yinghzou District”i (ABDÇin), süresi 45 dakikayı aşan 3 bin Avro’luk ödülünü ise Stefan Haupt’un “A Song for Argyris”i (ABD) kazandı. Ulusal dalda süresi 45 dakikadan az 2 bin Avro’luk belgesel ödülünü Pavlos Tsiandos’un “Schoolwave”i, süresi 45 dakikayı aşan 3 bin Avro’luk ödülü Stavros Kaplanidis’in “Play It Again, Christos”u aldı. Uluslararası Sinema Eleştirmenleri En İyi Uluslararası Belgesel Ödülü’nü Shahar Cohen’le Halil Efrat’ın ortaklaşa yönettiği “Souvenirs”e (İsrail) verdi, Stavros Stangos’un “Secrets and Lies”ını en iyi ulusal yapım seçti. ödülü, etkinliğin İnsan Hakları bölümünde gösterilen Annie Sundberg’le Ricki Stern’in “The Trials of Darryl Hunt” (ABD) filminin oldu. WWF (Doğal Yaşamı Koruma Vakfı) Jürisi, Habitat bölümündeki Sjur Paulsen’in “Loop”unu (Norveç) en iyi çevreci belgesel seçti. EDN (Avrupa Belgesel Ağı) ödülü Svetlana ve Zoran Popovic’in oldu. 140 yabancı, 96 yerli toplam 236 özgün çalışmanın gösterildiği festivalde izleyici sayısı 35 bin 200’e ulaştı. 56 alıcının katıldığı belgesel pazarında 480 yapım vardı. 35 BİN İZLEYİCİ Amnesty International Jürisi’nin
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle