30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

TEMMUZ CUMA SÖZ ÇİZGİNİN haberler TURHAN SELÇUK DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN POLİTİKA GÜNLÜĞÜ C 3 HİKMET ÇETİNKAYA Ey Sağduyu Ey Akıl Nerelerdesiniz! KANAL TÜRK’TE GÖSTERİLEN “GÜLEN” PROGRAMI NEDENİYLE, 4.9.2000’DE YAYINLANMIŞ KARİKATÜRÜMÜ TEKRARLIYORUM. T.S Toroslar’da Katliam P ARİS 20. yüzyıl birinci yarısı Fransız yazarlarından, ince mizahı ile tanınan Giraudoux’nun tanınan yapıtları arasında ‘‘Truva Savaşı Olmayacak’’ adlı piyesi de vardır. Bu oyunda, bilgelerin bir araya gelip, savaşı önlemeye çabalamaları anlatılır. Ama bildiğiniz gibi, savaş önlenememiştir. Filistin’de olanlara bakınca, söz konusu oyunu düşünmemek mümkün değil. Bölgede, çevreye de sıçrayabilecek çatışmaları önlemek, adım adım önce bir savaşmama haline, sonra da yavaş yavaş kalıcı bir barışa dönüşebilecek bir çözüme doğru yönelebilmek için yapılması gerekenlerin tam tersi yapılıyor. Hem Filistinliler hem de İsrailliler, kendilerini haksızlığa uğramış kurbanlar olarak algılıyorlar. Kimse kendisini karşısındakinin yerine koymak istemiyor, korkular ve endişeler üste çıkıyor, akıl ve sağduyu geride kalıyor, kaçırılmaması gereken fırsatlar heba ediliyor. Bu defa da öyle oldu. Hamas ile El Fetih’in aralarındaki vardıkları anlaşma, açıkça söylenmese bile İsrail’in koşulsuz olmamakla birlikte, zımni olarak tanınması anlamını taşıyordu. Olmert bu durumu yeterince değerlendirip, yeni bir açılıma gitmeyi yeğleyeceği yerde, Hamas’ın fanatik kanadının saldırılarına karşılık olarak, bombardıman yolunu tutunca, bu sefer ölen siviller yüzünden bir kez daha, Filistinliler akıl dışı davranışla, bir İsrailli askeri, Gilad Şalit’i kaçırdılar. ??? Bu davranışlarda akıl ve sağduyu aramak yanlıştır. İsrail, Filistinli yöneticilerin Mahmud Abbas’ın, hatta Hamas’ın bir bölümünün, hatta Başbakan İsmail Haniye’nin, sertleşmeye karşı olmakla birlikte, tabanı tümüyle kontrol edemediğini bilmiyor mu? Olmert kendi sertleşmesinin, Filistin’de diyalogdan yana olanları güçlendirmeyip zayıflatacağını düşünemiyor mu? Gilad Şalit’i kaçırıp, ona karşı İsrail hapishanelerinde bulunan militanların serbest bırakılmasını isteyenler, İsrail’in yıllardır bu tür pazarlıklara girmeyi ısrarla reddettiğinden habersizler mi? Nihayet, Hamas’ın en uzlaşmaz kişisi olan, son olayları provoke eden Halid Meşal’i kendi topraklarında barındıran Beşar Esat, İsrail karşısında tutunabilecek bir askeri gücü olmadığını, kendisini ‘‘terör ihraç eden ülke’’ olarak tanımlayan ABD’nin hedeflerinden biri olduğunun farkında değil mi? O zaman neden kimse bu gerçekleri göz önünde bulundurmuyor? Filistinlileri tümüyle denetim altında tutmak isteyen ve çözümü bu yolla bulacağı yanılgısına düşen İsrail, neden Gazze’ye karşı giriştiği saldırıda zaten ekonomik olarak yıkılmış olan bu bölgenin elektrik üretiminin yarısını sağlayan santralı yerle bir ediyor? Bu davranışın, kaçırılmış olan Gilad Şalit’i bulmaya ne katkısı olabilir ki? Filistinlileri biraz daha köşeye sıkıştırırken, biraz daha sertleştireceğini göremiyor mu İsrail? ??? Kâğıt üzerinde çözüm üretenler ile Filistinlileri dize getirerek çözüm bulmayı deneyenler ile destekçileri, Gazze’deki gerçeklerin farkında değiller mi? Daracık Gazze Şeridi’nde yaşayan 1 milyon 200 bin insanın 922 bini göçmen, sekiz kampta toplanmış durumdalar. Bu bölgedeki insanların yüzde 70’i yoksulluk sınırının altında yaşamakta. Çalışma yaşındaki nüfusun yüzde 44’ü işsiz. Gazze’deki Arap nüfusun yüzde 60’ı 18 yaşın altında. Bu koşullar altında yaşayan insanlar, bütün gelir kaynakları kesilince, yoğun bombardıman altında, neler düşünür, neler hissederler dersiniz? Bu koşullarda Zara santralının yok edilmesi sonucunda, artık her bölgeye günde yalnızca altı saat elektrik verilirse, bir yandan 8 hükümet, 20 parlamento üyesi rehin alınıp İsrail’e götürülürse, bu insanlar hangi uzlaşmayı, hangi barışı düşünebilirler ki? Hamas, bu ekonomik ve sosyal koşulların, bu umutsuzluğun iktidara taşıdığı bir kuruluştur. Bir zamanlar Yaser Arafat’ı zayıflatmak için Hamas’a kol kanat gererek bugünkü uzlaşmaz yapının sorumluluğunu taşıyanlar, şimdi bu koşulları yaratarak sorumluluklarına yeni sorumluluklar eklemiyorlar mı? Filistinlileri öylece uzaktan izleyen, ama koşullarını görmezden gelen dünya, oluşturduğu tablonun sorumluluğunun bilincinde mi? Olay yalnız Hamas da değil. Liberation gazetesine konuşan ‘‘bağımsız’’ bir Filistinli genç militan şunları söylüyordu: Hiçbir siyasi gruba bağlı değiliz. Silahlarımızı da kendi paramızla edindik. Ölümden ise korkmuyoruz, hatta ne kadar çabuk olursa, o kadar iyi olur diye düşünüyoruz. Bu tablodan uzlaşı ve barış çıkar mı? Ey sağduyu, ey akıl nerelerdesiniz!.. E “SABREDECEK, AÇIK VERMEYECEK,YARGI KADEMELERİNDE EN ÜST SEVİYELERE YÜKSELMEK İÇİN ÇALIŞACAKSINIZ..” FETHULLAH GÜLEN İSTANBUL MERKEZLİ RADYOLARIN PROGRAMLARI BEYİN YIKIYOR İrticacı radyolar FIRAT KOZOK ANKARA Şeriatçı radyoların yayınlarındaki saçmalıkların ardı arkası kesilmiyor. Her gün binlerce kişiye yayın yapan radyolarda, ‘‘Ata bakanın karakteri at gibi oynak olur’’, ‘‘Rabıta uydu anteni gibidir’’ gibi ifadeler kullanılıyor, Hıristiyanlar, ‘‘domuz karakterli’’ olmakla suçlanıyor. RTÜK’ün, Cumhuriyet tarafından gündeme getirilen şeriatçı radyolarla ilgili raporlarına her gün bir yenisi ekleniyor. Üst kurul, son olarak, İstanbul’dan yayın yapan Lale Gül FM’in 3 Nisan’da yayımlanan ‘‘Haftanın Sohbeti’’ ve Dolunay FM’in 1 Mayıs’ta yayımlanan dini sohbet programlarını mercek altına aldı. RTÜK üyesi Şaban Sevinç, ‘‘RTÜK olarak, özellikle İstanbul’da bazı radyoların sürekli şekilde irticai yayın yaptığını tespit etmiş bulunuyoruz. İstanbul Bölge Müdür lüğümüz, büyük bir özveriyle, bu yayınları tespit edip Ankara’ya gönderiyor ve biz de kurum olarak gereğini yapıyoruz’’ dedi. İrticai ve bölücü yayınlar, RTÜK yasasında, yayın lisansının iptal edilmesi nedenidir’’ diye konuştu. RTÜK raporuna göre, programlardaki şeriatçı söylemler şöyle: Kendi evlatlarımız yamuldu, kendi akraba larımızda zaten meymenet yok. Yanlarına gitmeye utanır hale geldiniz değil mi? Arabanıza alsanız yeğeninizi Bir defa açık hanım tabii kimillet yanlış anlayacak. Eskiden her taraf dindar insanlarla doluydu. Üretim o biçimdi. Kendi eşi örtülü, ibadet ehli insanlar, kendi halkının önüne çıkıp ikide bir poz veren, flaş patlatılan kendi karısını insanlara sosyal aktivite adına onunla bununla tokalaşan, İslamın öngörmediği şekilde sosyal olan varlıklar değiller. Bir insan kimi özlüyorsa, kimi hayal ediyorsa onun ahlakı ona bulaşır. Karakter sıçrayıcıdır. İnsandan insana bulaşır. Ata bakanın karakteri at gibi oynak olur. Hayvanın hareketleri insana bulaşır. Hıristiyan, Yahudi domuzla uğraşıyor, domuzun karakteri kıskanmamak olduğu için gerçekten de dönüp baktığımızda bu huyu genel olarak onlarda görebiliyoruz. Rabıta seni Resulullah’la karşı karşıya bırakan bir uydu anteni gibidir. ilan renkli ğridir Gölü kıyısındaki kaçak villalardan söz etmiştim dünkü yazımda... Beklenen haber geldi: ‘‘Eğridir Gölü kıyısındaki 178 kaçak yapıdan 50’sinin yıkımı, ev sahiplerinin Bölge İdare Mahkemesi’ne açtığı dava nedeniyle ertelendi...’’ Bu durumda kaçak villalar yargı süresince yıkılmayacak... Öteki kaçak villa sahipleri de dava açıp, yürütmenin yani yıkımın durdurulmasını isteyecek... Böylece yargı süreci uzayacak... Kimi siyasiler güç kullanacak, yargı üzerinde etki sağlamaya gidecek, sonunda ‘‘kaçak villa’’ olayı unutulacak... Türkiye’de göller, denizler, ırmaklar yıllardır kirlenmiyor mu?.. Van Gölü’nden Tuz Gölü’ne, Bafa Gölü’nden Manyas Gölü’ne dek kirlilik yaşanıyor... Gediz Deltası’nda, Manyas’ta kuş türleri yok oluyor, Kızılırmak, Fırat, Dicle, Aras eskisi gibi akmıyor... Peki dağlarımızda neler oluyor? ‘‘Kaz Dağları’’nda, Toroslar’daki orman yağması, Belek’teki ağaç kıyımı hâlâ sürüyor... Rantçılar, çıkarcılar, köşe dönücüler el ele verip, Maden Yasası’ndaki boşluktan yararlanıp, siyasi nüfuz kullanarak amaçlarına ulaşıyorlar. Kaz Dağları’nda, Toroslar’da maden aramaya gelen ‘‘avcılar’’ 3 binin üzerinde ‘‘maden arama’’ izni aldı... Bu konuyu geçen yıl da yazmıştım... ??? Maden Yasası’yla birlikte ormanlara yayılan ‘‘maden avcıları’’ Kaz Dağları’nı ve Toroslar’ı mesken tuttular... Ellerinde izin belgeleriyle katliam yapıyorlar ormanlarda... Antalya’nın Elmalı ilçesindeki orman katliamını Sabah gazetesinin Akdeniz ekinde Nihat Toklu’nun köşesinde okuyunca hiç şaşırmadım. Ozan Yayman’la Fethiye’den Kaş’a dönerken, yüzümüzü Elmalı’ya çevirdik ve olup bitenleri yöredeki yurttaşlardan dinledik... Elmalı’nın dünyaca tanınan koruma altındaki ‘‘Çığlıkkara Sedir ve Ardıç Ormanı’’na mermer ocağı kurulmuştu... On dönümlük alanda başlayan ‘‘mermer ocağı’’ bugün 64 dönüme yayılmış. ‘‘Mermer ocağı’’nı açan uyanıklar daha sonra burasını bir yabancı firmaya satıp büyük paralar kazanmışlar... Elmalı’da koruma altındaki ormanda sedir ve ardıçlar şimdilerde kesiliyor... Çevre ve Orman Bakanlığı bölgedeki sedir ve ardıç ağaçlarının kesimini 1999 yılında yayımladığı 5010 sayılı genelgeyle yasaklamamış mıydı? Evet!.. Yabancı firma bu yasağı çiğniyor, Bakan Osman Pepe ise bu katliama nedense ‘‘dur’’ demiyor... Orman mühendisleriyle kıyımı konuştuk, Ozan Yayman’la birlikte... Şöyle dediler: ‘‘Elmalı yöresindeki yabancı firmanın Türk danışmanları, Olağanüstü Şartlar ETA’sı denilen yönetmelikten yararlanıyorlar. Çığ, yangın, toprak kayması, kuruma gibi durumlarda ağaç kesiliyor. Ancak ormanda böyle bir durum yok. ??? Elmalı’da yasal kılıfa uydurulan bir orman katliamı yapılıyor... Kaz Dağları’nda da durum aynı... Biga Yarımadası’nda bu tehlike çanları çalmaya başladı. Kaz Dağları İkinci Uluslararası Sempozyumu’nda konuşan Salih Sönmezışık’ın sözlerine kulak verelim: ‘‘Kaz Dağları ikinci bir Bergama olma yolunda ilerliyor. 2001 yılı öncesi 10 milyon metrekare alan, 49 yıllığına, ne iş yapacağı bilinmeyen kişilere kiralanmıştı. Bu sayı 2006 itibarıyla 100 milyon metrekareyi buldu. 6 bin hektarında ise altın arama kazıları yapılıyor.’’ Kaz Dağları ve Toroslar... Yağma ve kıyım tüm hızıyla sürüyor... hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: +90 0212/ 343 72 69 asirmen?cumhuriyet.com.tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle