30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

HAZİRAN CUMA SÖZ ÇİZGİNİN haberler TURHAN SELÇUK DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN POLİTİKA GÜNLÜĞÜ C 3 HİKMET ÇETİNKAYA ‘Düşünce’ Tımarhanede Biraz Tuhaf Değil mi? Türkçe Olimpiyatı Haziran Cumartesi günü öğle saat17 lerinde Beylerbeyi’nden Boğaziçi Köprüsü’ne çıktığımda uzun bir araç kuyruğu vardı. Üstü açık kamyonetler arka arkaya gidiyorlardı... O da ne? ‘‘Uluslararası Dördüncü Türkçe Olimpiyatı’’ yazılı araçlarda her renkten, ırktan, her dilden çocuk, ellerinde kameralarla Boğaz’ı çekiyorlardı... Durumu geç de olsa fark ettim... Hemen Mete Atay’ın bir hafta önce Cumhuriyet’in ikinci sayfasında çıkan yazısını anımsadım: ‘‘Türkçe Olimpiyatı...’’ Mete Atay, 35 yıldır Almanya’da yaşayan bir eğitimciydi. Üstelik ‘‘Almanya Türk Öğretmen Dernekleri Federasyonu’’ başkanıydı... Mete, benim kırk yıllık arkadaşımdır. Almanya’da ‘‘Türkçe’’ kitapları okullarda okutulur. Meğer Mete Atay, olayı biliyormuş. Ardında Fethullahçıların bulunduğu ‘‘Uluslararası Dil Öğretim Derneği’’, Türkiye’de ‘‘Dördüncü Uluslararası Türkçe Olimpiyatı’’ düzenlemiş. Bu olimpiyat üç yıldır yapılıyormuş. 83 ülkeden 355 öğrenci (1321 yaş) katılmış. Ülkesinde öğrenim gördüğü dilin dışında ikinci dil olarak ‘‘Türkçe’’yi seçenler, bu yarışma için elemelerden geçerek İstanbul’a gelmiş. Olimpiyatın yarışma bölümünün yarıfinali Kızılcahamam’da Asya Termal Tesisleri’nde yapılmış. Final ise İstanbul Kongre ve Gösteri Merkezi’nde... TBMM Başkanı Bülent Arınç, olimpiyat ateşini yaktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş akşam yemeği verdi. Sertab Erener de konser... Jüri nasıl bir değerlendirme yaptı bilmiyorum.... Olimpiyatın arkasında ‘‘Fethullahçılar’’ var. Onlar yapabiliyor böyle büyük düzenlemeyi... Fethullahçıların alışılagelmiş şovlarından birisi... Bazı siyasi parti liderleri gizli ve açık Fethullahçılarla bir araya gelip ‘‘hoşça vakit’’ geçirip Fethullah Gülen’e mesaj gönderiylorlar: ‘‘Seni çok özledik artık dön!’’ Mozambik’ten Belçika’ya, Uganda’dan Almanya’ya, Meksika’dan Vietnam’a, Tayland’dan İngiltere’ye, Yemen’den Afganistan’a, Çin’den İtalya’ya, Sudan’dan Senegal’e kadar 83 ülkeden 355 öğrenci ezberledikleri ‘‘Türkçe’’yi sonunda unutup gidecekler... Boğaz Köprüsü’nden geçerken kamyonetlere binmiş çocuklara bakıyordum... Mutluydular!.. Sonra gazeteye geldim ve Mete Atay’ın yazısını okumaya başladım... ??? Mete Atay, Almanya’da 616 yaş arasında okul çağında 500 binden fazla Türk öğrenci olduğunu belirtip şöyle diyordu: ‘‘Almanya’da ve öteki AB ülkelerinde on binlerce Türk çocuğu anadilini konuşamayıp kültürünü, benliğini, kişiliğini kaybetti. Zorunlu öğretimi bile tamamlayamayıp diplomasız, okuldan ayrıldı. Mesleksiz, umutsuz sokaklarda dolaşıp hapishaneleri doldurdu. Uyuşturucu batağına düştü. Almanya’da AB ülkelerinde Türk çocukları böyle sorunlar yaşarken İstanbul’da ‘Türkçe olimpiyat ateşi’ yakılacakmış. Hak, hukuk, vicdan neredesiniz?’’ Mete Atay haklı!.. Çünkü hak, hukuk ve vicdan Fethullahçıların dolar cüzdanlarında saklı!.. Almanya’da okullarda Türkçe konuşmak yasaklanıyor ama ne Başbakan Erdoğan ne de Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik umursuyor... Türkçe Almanya’da ders programlarından çıkarılıyor, Türk öğrenciler zorunlu öğretim içinde başarısız... Peki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ne yapıyor Almanya’da, AB ülkelerinde? Hiçbir şey! Türk çocuklar Almanya’da, AB ülkelerinde Türkçe yazmayı, okumayı, konuşmayı öğrenemezken FethullahhükümetAKP’li belediyeler Kara Afrika’dan getirdikleri 35 çocuğa ‘‘Türkçe’’ şiir okutmaya kalkıyor... Şu Fethullahçılar çok yaman!.. ‘‘CIA’’ kokulu bu oyunu sahneye koyup Vietnamlı, Mozambikli, Sudanlı, Çinli çocuklara şiir, şarkı okutarak sürdürmeye çalışıyor... Fethullahçıların cüzdanı şişkin!.. Yeşil dolarlar onlarda, siyasi erk onların denetiminde... Mete Atay’ın serzenişlerini duymaz onlar! On binlerce Türk çocuğuyla ilgilenmezler!.. Almanya Türk Öğretmen Dernekleri Federasyonu, Almanya Türk Veli Dernekleri Federasyonu ‘‘Türkçe’’ için kampanyalar açtı, seminerler düzenledi, afişler, posterler hazırladı... ??? Bu etkinliklere Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir kuruş bile vermedi ama, Fethullah Okulları’na her türlü desteği verdi... İstanbul’da yapılan ‘‘Uluslararası Dördüncü Türkçe Olimpiyatı’’na da başta Kültür Bakanlığı Ülker Grubu olmak üzere, pek çok Fethullahçı şirket, ‘‘maddi ve manevi’’ destekte bulundu... Eh para bunlarda!.. Tarikat şeyhlerine, din pazarlamacılarına teslim ettikleri TRT’de, dünyaca ünlü ‘‘Winnie The Pooh’’ adlı çizgi filmi ‘‘içinde domuz karakteri var’’ diye yayına koymak istemez... Korkarım bir süre sonra ‘‘Çankaya Kalesi’’ ele geçirilince biz bugünleri de çok ararız çok!.. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: +90 0212/ 343 72 69 C ANNES Madrid’e her gittiğimde, sektirmeden uğradığım bir müze var: ‘‘Muse del Hamon.’’ Kapısından içeri adım attığımda, Paris’te vaktinin büyük bölümünü ‘‘Galeries’’nin koridorlarında geçirenleri hatırlar, kahkahayı patlatırım. Beni de onlar gibi söz konusu mekâna çeken, sanat tutkum değildir. Çünkü ne Muse del Hamon gerçek bir müzedir ne de Galeries Laffayette bir sanat galerisi... Biri Madrid’in eşi bulunmaz özel jambonlar dükkânı, öbürü ise Paris’in içinde ne ararsan bulunur, ünlü büyük mağazasıdır. Ama birden çok, hatta birçok kez gittiğim gerçek müzeler de yok değildir. Bunların başında Paris’in sol yakasında Hotel Biron’daki Rodin Müzesi gelir. Rodin Müzesi’ni her fırsatta gezmemin iki nedeni var. Birincisi, 1964 yılında Floransa’da Mediciler’in mezarlarında gördüğüm, natamam yapıtlarla başlayan heykel hayranlığım, ikincisi ise müzenin bir tek sanatçının (daha doğrusu Camille Claudel’in resim ve yonutları da olduğuna göre iki) eserlerine yer vermesi, her nevi sürekli retrospektif sergi niteliğinde olmasındandır. Rodin ile aynı çağda yaşamış olan meslektaşı Antoine Bourdel ’in Montparnasse garı yakınında, artık kendi adını taşıyan sokaktaki atölye müzesi de öyledir. ??? Ülkemizin tümü değilse bile, hiç değilse İstanbul bir süredir sanat etkinlikleri açısından dünyanın başka bölgelerine kıyasla hiç de yoksul değil. Sinema günleri şöleninin yanı sıra, tiyatro şenliği, müzik festivalleriyle İstanbul bir kültür merkezi artık. Ama müzelerin içler acısı halleri, hele plastik sanatlarla ilgili olanların yok denecek mesabede olması, sergilerin azlığı, insanımızı oldukça şanssız kılıyor. Neyse ki birkaç yıldır üst üste açılan özel müzeler, bu alanda önemli bir boşluğu doldurmaya başladı. Salıpazarı rıhtımındaki Eczacıbaşı ailesinin kurduğu ‘‘İstanbul Modern’’ ile Sabancı ailesinin eskiden oturdukları Emirgân’daki ‘‘Atlı Köşk’’te kurulmuş olan Sakıp Sabancı Müzesi (SSM) bu alandaki boşluğu bir ölçüde dolduruyorlar. SSM’nin başarılı müdürü, çağdaş Türk kadınının mükemmel öncü örneklerinden biri olan, Londra’daki enfes ‘‘Türkler’’ sergisi ile adını dünyaya duyuran kadim dostum Nazan Ölçer, SSM’de gerçekleştirdiği Picasso İstanbul’da sergisinin ardından, hiç vakit yitirmeden şimdi de 13 Haziran’da başlayarak aynı mekânda Rodin ile tanıştırıyor vatandaşlarımızı. Nazan Ölçer için yazılacak her türlü kutlama ve övgü sözcüğü bu çok başarılı aydınımızın gerçekleştirdikleri yanında sönük kalacaktır. ??? Bu başarılı organizasyonu sayesinde, hemen bütün gazetelerin söz ettiği Rodin sergisinin büyük ilgi çekeceğini umuyorum. Bu sergi için ‘‘Atlı Köşk’’e adını veren at heykeli, geçici olarak kaldırılıp yerine Rodin’in ‘‘Öpüşme’’ ile birlikte en çok tanınan yapıtı ‘‘Düşünen Adam’’ konacak. Sevgili, Auguste Rodin’i eşsiz kılan, onun soyut kavramları, düşünceleri heykelle işlemesidir. Filiz Aygündüz, Milliyet’in Pazar Eki’ndeki yazısında Rodin’i ‘‘düşünceyi taşa işleyen adam’’ diye çok güzel tanımlıyordu. Gerçekten de öyledir. Nitekim yukarıda sözünü ettiğimiz, bizim ‘‘Düşünen Adam’’ diye adlandırdığımız heykelin orijinal adı ‘‘La Pensee’’dir (düşünce). Türkiye’ye dönüşümde mutlaka gezeceğim bu sergi sayesinde ilk kez vatandaşlarımız orijinal Rodin yapıtlarıyla tanışacaklar. Ama Rodin’in yukarıda sözünü ettiğim heykelinin bir kopyası ile uzun zamandır tanışıyor İstanbullular. Yolu Bakırköy’e düşenler, Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin bahçesindeki heykeli mutlaka görmüşlerdir. Bu kopyayı yapan, bir süre o hastanede yatmış olan heykeltıraş Kemal Künmat’tır, heykeli bitiren ise yine orada yatmış olan bir başka sanatçı Mehmet Pişdar. Bu konuyu konuşurken, bir dostum biraz da gülümseyerek, Düşünce heykelinin bir kopyasının ülkemizde tımarhanede olması biraz tuhaf değil mi? diye sordu. Ben de kendisine şu yanıtı verdim: Düşüncenin suç, ‘‘Düşün düşün b.ktur işin’’ tümcesinin bir deyiş olduğu ülkede, ‘‘Düşünce’’ yapıtının tımarhanede olmasında şaşılacak ne var ki? Sen ne dersin Sevgili?.. AFRİKALI BİZİMKİLER DÜNYA KUPASI’NDA AMA, BU TOP KARIN DOYURMUYOR Kİ.. IL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLERİ OKULLARDAN İCRADAN İSTENEN BİLGİLERİN ACİLEN VERİLMESİNİ İSTİYOR Borç tacizinin belgesi ZEYNEP ŞAHİN ANKARA Çocuklar üzerinden ebeveynlerine ait borçların takibinin yapılmasını sağlayan yazışmaların, ‘‘icra daireleriilçe milli eğitim müdürlükleriokullar’’ üçgeninde yapıldığı ortaya çıktı. Yazışmalarda, açık kimlik bilgileri sunulan öğrencilerin adres ve telefonunun ‘‘ivedilikle’’ bildirilmesi isteniyor. Cumhuriyet, ‘‘Çocuğa borç tacizi’’ başlığıyla gündeme taşıdığı konunun belgelerine ulaştı. Adres değişikliği nedeniyle borçlularına ulaşamayan icra daireleri, ilçe milli eğitim müdürlüklerine yazı göndererek, kimlik bilgilerini verdiği öğrencinin müdürlüğe bağlı herhangi bir okulda eğitim görüp görmediğini soruyor. İlçe milli eğitim müdürlükleri ise okullara öğrenci hakkındaki bilgileri veriyor ve eğer söz konusu kurumda eğitim görüyorsa adres ve telefonlarının bildirilmesini istiyor. Okullara gönderilen yazılarda, dosya numarası verilen icrai işlem dolayısıyla; ‘‘adı, soyadı, anne adı, baba adı, doğum tarihi, doğum yeri, TC kimlik numarası’’ gibi kişisel bilgilerin aktarıldığı öğrenciye ait kayıt bulunması durumunda, yanıtın bir an önce verilmesi gerektiği kaydediliyor. İcra daireleri ise çocuğun eğitim gördüğü okulun adının, ikametgâh adresinin ve telefon bilgilerinin kendilerine bildirilmesini talep ediyor. Okullara gönderilen yazılarda, bilgilerin hangi icra dairesinden kaç numaralı sayıyla istendiği de yer alıyor. ilan renkli
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle