03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

KASIM CUMA diz BAŞLARKEN... AKP’nin 4 yıllık iktidarı, Atatürk’ün çağdaş Türkiyesi’nden neler götürdü? Öncelikli hedefi AB olan AKP, birliğe adımını içki yasağıyla gündeme gelen ‘‘kırmızı sokak’’ ile attı, bunu ‘‘helalharam gıda’’ standardı izledi. Protokole türbanı sokabilmek için her yolu deneyen başbakan ve bakanlar, yurtdışı gezilerinde eşleriyle türban şovu yaptı. Ürdün ve Suriye gibi ülkelere yapılan gezilerde ortaya çıkan fotoğraf ise ‘‘Laik olan ülke hangisi’’ sorusunu akıllara getirdi. Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir başbakanın eşinin yabancı bir başbakan tarafından öpülüp öpülmediği tartışıldı. Laik eğitim, dini safsatalarla yıpratılırken çocuklar AKP toplantılarında siyasete alet edildi. Genç beyinler, ‘‘Allah sizden razı olsun’’ diyen Pinokyo, güne ‘‘Hayırlı sabahlar’’ ile başlayan Mutlu Prens ve benzerleriyle yıkandı. Peki Türk halkı bunlara alıştı mı, kabullendi mi? AKP’li günlerde aydın Türkiye’yi daha neler bekliyor? Belki de bu soruların yanıtı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘‘Sabrediyoruz’’ ve TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın ‘‘Alışıyorum, alışırlar, alışacaklar’’ sözlerinde gizli... C 11 KASIM SEÇİMLERİNDEN SONRA AKP İKTİDARA GELDİ VE YAŞAMIN HER ALANINDA KENDİNİ HİSSETTİRMEYE BAŞLADI Kırmızı sokaktan helal gıdaya nin 4 yıllık iktidarı A KP’ döneminde halkın ilk kez tanıştığı kavramlardan biri ‘‘kırmızı sokaklar’’ oldu. Öncelikli hedefinin AB olduğunu dile getiren AKP hükümeti, birliğe ilk adımını, bazı Avrupa ülkelerinde uygulanan ve eğlence yerlerinin belirli bölgelerde toplandığı ‘‘kırmızı sokaklar’’ ile attı. Hükümet, Belediye Yasası’nda yaptığı bir değişiklikle eğlence yerlerini, kentlerin belirli merkezlerinde toplamak için belediyelere yetki verdi. İçişleri Bakanlığı’na ait olan içki ruhsatı verme yetkisi de kaşla göz arasında belediyelere devrediliverdi. Bu düzenlemelerin ardından AKP’li belediyelerde furya halinde içki yasağı ve ‘‘kırmızı sokak’’ uygulamaları başladı. Önce büyük kentlerde başlayan furya, hızla il, ilçe ve belde belediyelerini sardı. Ülkenin en önemli turistik merkezlerinde ‘‘kırmızı harita’’lar belirlenmeye başlandı. İlk olarak Bursa Orhangazi Belediyesi Başkanvekili Abdullah Karadağ, ‘‘Alkollü işletmeleri bir yere toplayacağız. Avrupa’daki gibi sadece içkili mekânların bulunduğu kırmızı sokaklar oluşturmak istiyoruz’’ açıklamasını yaptı. Karadağ’ın gerekçesi, vatandaşların içkili işletmelerden yakınması ve ailelerin bulunduğu yerlerde bu tür mekânların sakıncalı olmasıydı. ‘TRANSSEKSÜELLER GERİ Mİ DÖNSÜN’ Ankara Büyükşehir Belediyesi, içki yasağı furyasına katılmakta gecikmedi. Belediyeye bağlı parkların yanı sıra tesislerde alkollü içki yasağı getirildi. Bayındır Barajı’ndaki Mavi Göl Parkı, Gölbaşı’ndaki Mogan Gölü Parkı ve Eryaman Mahallesi’ndeki Göksu Parkı’nın girişine ‘‘Alkollü içki kulanmak kesinlikle yasaktır’’ yazıları asıldı. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, tepkiler üzerine, ‘‘Ankara’da transseksüeller, yoğun şekilde Cinnah Caddesi’nde bulunurdu. Emniyet güçlerince buradan gönderildiler. Şimdi bunlar, Eryaman’da Göksu Parkı civarına gitti. Bunları geri mi döndürelim?’’ diyerek uygulamasını savundu. Mamak Belediyesi, 24 saat içki satan işyerlerinin ruhsatlarını yenilerken, saat 23. 00’te kapanma koşulu getirdi. Belediye Başkani Gazi Şahin’in gerekçesi, ‘‘Saat 23.00’e kadar çalışma izni alan bazı esnaf, 24 saat izinli esnafı şikâyet etti. Biz de bu durumu düzenledik’’ oldu. Ankara’yı Antalya izledi. Antalya’nın en önemli turizm merkezlerine içki yasağı getirilmek istendi. Finike, Kemer, Demre ve Olypos’ta ‘‘kırmızı sokaklar’’ belirlendi. Ancak yoğun tepki ve eleştiriler üzerine Antalya İl Genel Meclisi, projeye onay vermedi. ÜSKÜDAR’A GİDER İKEN... Ankara, Antalya derken furya İstanbul’a da sıçradı. İstanbul Büyüksehir Belediyesi’nin sosyal tesislerinde, Tayyip Erdoğan’ın başkanlığı döneminde zaten yasak olan içki kullanımı, ilçe belediyelerine yansıdı. Üsküdar Belediye Meclisi, ‘‘İçki yasağı uygulanacak yerler’’ başlıklı planı kabul etti. Plana göre kırmızı sokakların krokisi belirlenirken, bu bölgelerdeki içkili mekânların el değistirmesi durumunda içki ruhsatı verilmemesi öngörülüyordu. Ancak bu proje de İstanbul Büyüksehir Belediyesi’ne takıldı. Belediye Başkanı Kadir Topbaş, tepkiler üzerine planı veto etti. Ancak belediye, planda ısrarını sürdürüyor. Bazı belediyeler, işi o kadar ileri götürdüler ki, açık alanlarda içki içenlere para cezası bile uygulanmaya başladı. Mersin’in merkeze bağlı Tepeköy beldesinin AKP’li belediyesi, açık alanlarda içki içenlere 250750 YTL arasında değişen oranlarda para cezası vermeye başladı. Belediye Helal gıda sertifikasıyla hayata sızan şeriat İ çki yasağıyla ilgili tartışmalar sürerken, Türk Standartları Enstitüsü, gıdalara ‘‘helalharam’’ standardı getirecek bir çalışma başlattı. Konu ilk kez Malezya’da düzenlenen İslam Konferansı Teşkilatı Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda gündeme geldi. Dışişleri Bakanlığı, TSE’ye ‘‘helal gıda’’ sertifikası verilmesi görüşünü iletti. TSE de bunun üzerine bir çalışma yaptı. Buna göre firmalara ürüne göre belirleyeceği bir ücret karşılığı, ‘‘helal gıda’’ sertifikası verecek. Uluslararası geçerliliği olacak bu sertifika, ürünün üzerine yapıştırılacak. Helal gıda denetimlerini ve belgelendirmesini yapacak ekipte, gıda mühendisleri ve uzmanların yanı sıra Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan bir din görevlisi yer alacak. Din adamları, kesim yerlerinin, ambalajlamanın, kullanılan katkı maddelerinin dini usullere uygun olup olmadığı konusunda görüş bildirecek. ALKOL VERGİ ŞAMPİYONU Türkiye, alkollü içkilere yüksek vergi uygulayan ülkelerin başında geliyor. 12 AB ülkesi, şarap üretiminden ÖTV almazken, 2 AB ülkesi ise 1 litre şaraptan yalnızca 3 cent (5 yeni kuruş) tutarında ÖTV alıyor. Türkiye ise şaraba AB ülkeleri ortalamasının yüzde 360 fazlası ÖTV uyguluyor. Euro olarak birada ÖTV, Türkiye’de 707.74 iken, Avrupa ortalaması 333.32. Yüksek alkollü içkide ise Türkiye’de 9.602 iken, Avrupa ortalaması 6.271 olarak gerçekleşiyor. Euro olarak endeksleme yapıldığında yüksek alkollü içkide ÖTV, Türkiye’de 9.60, İsveç’te 2.50, İrlanda’da 1.57, İngiltere’de 1.41, Portekiz’de 0.97, Yunanistan’da 0.88, Belçika ve Hollanda’da 0.86, Fransa’da 0.77, Almanya’da 0.68, Avusturya’da 0.48, İtalya’da 0.44 olduğu dikkat çekiyor. AKP’NİN YENİ PLANI Hükümet, hazırladığı tasarıyla alkollü içkilerin denetimini, kontrol edemediği Tütün ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurulu’ndan alarak Tarım Bakanlığı aracılığıyla il özel idarelerine devretmeyi planlıyor. Tasarıyla, kurulun tüm üyelerinin görevlerine son verilirken, alkol yasaklarının kapsamı da genişletiliyor. Bakanlık, içkinin ‘‘kullanım amacıyla elde bulundurulmasını’’ dahi denetleyebilecek. HAFTAYA: KARADA TÜRBAN, DENİZDE HAŞEMA... Başkanı Durcan Duru, ‘‘Alkol alacaklarına spor yapsınlar’’ önerisi getirdi. ‘MÜSLAMAN MAHALLESİNDE SALYANGOZ SATMAK’ Aydın’da mesire yerlerinde alkol kullanılmasını yasaklayan AKP’li Belediye Başkanı İlhami Ortekin, içki yasağını şu tümcelerle savundu: ‘‘Müslüman mahallesinde salyangoz satılmaz.’’ YABANCI KONUKLARA DA YASAK İçki yasağından, bir sempozyum için Türkiye’ye gelen yabancı bilim adamları da nasibini aldı. Atatürk Üniversitesi’nin düzenlediği bir sempozyumun sonunda konuklar için kokteyl verildi. Ancak kokteylin yapıldığı otelde içki servisi yapılmadı. Bir bilim adamı, içkinin yasak olduğunu öğrenince ‘‘Parasını cebimizden verelim’’ demek zorunda kaldı. Yasağın davete ev sahipliği yapan Erzurum Büyükşehir Belediyesi tarafından getirildiği ortaya çıkınca, Atatürk Üniversitesi yönetimi devreye girdi. Uzun bir uğraştan sonra içki servisi yapılabildi. Belediye Başkanı Ahmet Küçükler ise, ‘‘Yasak yok, sadece o an içki servisi düşünülmemiş, unutulmuş’’ diyerek kendini savundu. YASAK ÖĞRETMENEVLERİNDE Merkez Haber Ajansı’nın yaptığı araştırma, 62 ilde içki yasağı AKP’nin 4 yılı, Türkiye için toplumsal yaşamda geriye gidiş yılları oldu. AKP’li belediyeler her alanda gerici uygulamaların merkezi oldular. içki servisi yapılmadı. Parasını ödeyerek içki almak isteyenlere de izin verilmedi. Artvin Valisi Orhan Kırlı, ‘‘Öğrenci ve öğretmenlerin bir arada olduğu ortamda içki uygun olmazdı. Bence ortada şikâyet edilecek bir durum yok’’ diyerek yasağı savundu. ERDOĞAN, ‘KAMUSAL ALANI’ ANIMSADI Kamusal alanda türban yasağına her platformda karşı çıkan, yabancı ülkelerde kendi ülkesinden şikâyetçi olan Başbakan Erdoğan, içki yasağı konusunda birden ‘‘kamusal alanı’’ anımsayıverdi: ‘‘Belediyeler, devletin bir kurumudur ve anayasanın 58. maddesini belediyelerin yerine getirmesinden daha tabii bir şey olamaz, bunu bir defa iyi değerlendirmemiz lazım. Bir diğer konu, biz bugün trafikte en büyük kaza sebebini araştırdığımızda yüzde 80’inin alkollü araç kullanmaktan kaynaklandığını görüyoruz. Kaldı ki içki almak isteyenler, belediyenin dışındaki tesislerden de gidip alabilirler. Yani illa belediyede mi bunun olması lazım. Belediyenin bir devlet kuruluşu olarak hiçbir zaman kötü örnek olmamak gerekir. Anayasanın 58. maddesi, devlete gençleri her türlü kötü alışkanlıktan koruma yükümlülüğü getiriyor. Gençliğin alkol düşkünlüğünden tutun da uyuşturucu ve kötü alışkanlıklara karşı korumada biz devlete verilen olduğunu ortaya koydu. Belediyelerin uygulaması, bir süre sonra öğretmenevlerine de sıçradı. Yine Merkez Haber Ajansı’nın araştırmasına göre 52 ilde öğretmenevlerinde içki yasağı olduğu belirlendi. Bu iller şöyle: Adıyaman, Ağrı, Antalya (Demre, Elmalı, Finike, Gazipaşa, Korkuteli), Ardahan, Aydın, Balıkesir (Gönen), Batman (Merkez, Amasra), Bartın, Bingöl, Bitlis, Bursa (Merkez, Yenişehir), Çankırı, Çanakkale (Ayvacık), Denizli, Elazığ, Erzincan, Gaziantep, Giresun, Gümüşhane, Hatay, Hakkâri (Çukurca, Yüksekova), Iğdır, Isparta, İstanbul (Bahçelievler, Cankurtaran), İzmir (Kınık, Buca), Kahramanmaraş, Karabük, Karaman, Kars, Kastamonu, Kayseri, Kilis, Kırıkkale, Kütahya, Konya, Malatya, Mersin (İskenderun, Silifke, Mut), Muş, Nevşehir, Niğde, Sakarya, Samsun, Sinop, Siirt, Sivas, Şanlıurfa, Şırnak, Tokat, Trabzon, Van, Yozgat, Zonguldak (Devrek, Gökçebey). Artvin Milli Eğitim Müdürlüğü’nün Öğretmenler Günü nedeniyle öğretmenevinde verdiği yemekte görevi yapıyoruz. Kimse bu işi farklı yerlere çekmesin.’’ Bu uygulama, AKP içinde farklı görüşlere de neden oldu. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Erdoğan’dan farklı düşünüyordu: ‘‘Alkollü içkilerin nerelerde satılacağını zaten yasa düzenlemiş. Yeni kurallar getirmeye gerek yok. Doğru değil. Yasakçılık zaten doğru bir yol değil. ABD’de de zamanında içki yasağı anayasaya bile konmuştu. Ama yasaklarla bir yere varılmayacağı görüldü. Yasakçılık, çağdaş bir şey değildir. AB sürecinden bahsederken çağdaş dünyanın dilinin gerisine düşemeyiz. Bu tür yasaklar, AKP’nin de imajını zedeler. Yasak, insan haklarına da, özgürlüklere de uygun değil. Farklılıkları tanıyarak sevebiliriz. Düşünün ki, dünyada milyonlarca turist gideceği yeri farklılıklara bakarak, onları tanımak için gidiyor. Bugünün küreselleşme, globalleşme sürecine ters düşemeyiz.’’ AKP’de farklı görüş sergileyen bir başka isim Eskişehir Milletvekili Murat Mercan oldu. Mercan, ‘‘4. Murat bile içkiyi yasaklayamadı’’ derken, mesire yerindeki bir tesise içki ruhsatı verildiği için eleştirilen Denizli Çivril’in AKP’li Belediye Başkanı Ahmet Ateş, ‘‘Hangi çağda yaşıyoruz.. Bunlar faso fiso şeyler. İşletmeye içki ruhsatı vermesem 15 bin YTL’ye zor kiraya verirdim. Mesirelik alanda içilmez diye bir kanun mu var’’ diyerek tepkisini gösterdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle