Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET DERGİ F+ amaçla oynuyor. Izleyici, önce kötülerin iyilere uyguladığı şiddetle heyccanlanıyor ve gerilimle doluyor. Gerçek hayattaki durum (hoşuna gitmeyen kişi ler, sorunlar, engellenmeler vb.) filmdeki kötülere yansıtılıyor. Daha sonra iy iler, kötüleri cezalandınnca, izleyici rahatlıyor vc gerçek hayattaki olumsuz duygulanndan, tutkulanndan annıyor. Çok iş yapan fi lmlerin büyük kı smı, bu formülü titizlikle uygulayan yapımlardır. Bu açıdan, böyle filmlerin yararlı olduğu bile söy lenebi lir... Örneğin, tı raş ettiği müşterisinin gırtlağını usturayla kesmemek ıçin kendini güç tutan bir berber, sinemada veya TV'de izlediği bir 'slasher' (bircaninin bıçak veya baltayla insanları kestiği kanlı filmler) sayesinde rahatlayabilir... Ateş etmek için deli olan bir başkasi, bilgisayarda "Duke N 'ukem", "Redneck" veya"Die Hard" ('Zor ölüm'fılmlerinden)oyunlanndanbirinioynayıp, boyatabilir. (Etiketinden kan damlayan'Slash diyebirblucinmarkasınınolması, acaba bir çeşit sempati ve minnettarlık belirtisi mi?) Bazen bu şiddet oyunu 'entelektüel' birkılıfla sunulur. Iki veya üç manyak (bazen tek kişi), banşçıl insanları esir alır, dakikalarca işkence eder ve öykünün sonunda genellikle hepsini öldürür. Izleyicilerin çoğu, apaçıkbirsadizmürünü olan ve kötülerin cezalandınlmadığı bu türfilmlere pek ilgi göstermez. Ancak, bazılan filmi çok sever ve surata inen tokat, mideye yenen yumruk gibi benzetmelerle çevrelerine övmeye girişir. Tokatlanmak veyamidesine yumruk yemek sanki çok iyi bir şeymış gibi. Bu niyetle sinemaya gidenlerin sayısı fazla olmasa gerek. Veya, bilmediğimiz bir rahatlama yoluylakarşıkarşıyayız... ISicolas Cage, Yüz Yüze (Face/Off) rininmuhalifyönetmenleri,filmlerindebir punduna getirip mutlaka haçı veya haçı, olmazsakıliscyiçağnştıranbirnesneyigösterirlerdi. Hatırlarsınız,birkaçyıl önce, bızim gazetelerde bir "Sharon Emel" tefrikası vardı. Kadının biri, "Temel Içgüdü" (Basic Instinct, 1992) filmindc Sharon Stone'un canlandırdığıkatıleözenmış,kocasınıkaryolaya bağlamış, sonra dabıçaklamıştı. Herhaldebu,'sinemadanöğrenılenkötülük'konusuııda uç bir örnektir. Çünkü, böyle örneklerin pek fazla olmadığını biliyoruz. Ancak, şunudasormakgerekiyor: Hiçbir toplumsal kaygı taşımadan yapılan suç ve scrüvenfilmlerinde,cinayctbirifadearacı,bır kimlikedinmearacı olarak, hattabırbaşarı olarak gösteriliyor ve yüceltiliyor mu? Veya böyle bir 'yan etki 'den söz edebilir miyiz? Oliver ustanın başı ylne dertte... Evet, silah lobisinin desteklediği filmler, adeta'Bir silahaü'diycn filmler veheyecanlı görüntülerin arasına tanınmış markalan sokuşturan filmler derken.dördüncü birreklam biçimine ulaştık. Bu, insanlara bir şeyler telkinedenbir'reklam'çeşidi.Birfilmkişisının her fırsatta sigara paketine veya içki bardağınasanlması.bütünanlaşmazlıkları tekme tokatla, silahla çözmesi, hiçbir dramatik gereği olmadığı halde dinsel birsimgeyı Apocalypse Now... Şiddet aleyhtarı filmler de sUaktn kurbanı olmaktan kurtulamıyoriar... taşıması vb. gibi. Eski sosyalist blok ülkele KatllDoğanlar... Böylece, yazının başındaki konuya dönmüş olduk. Bizde de tanınan Oliver Stone, tam da bu soru üzerine kurulu bir ıddıanameyle yargılanıyor. Stone, Vietnam Savaşı'nakatılmiijvebuacıtccrübesinibazıfilmlcrinckonuedinmışABD'libirsinemaadamı. 1994yıhndaQuentinTarantino'nunbir senaryosundan çektiğı "Katıl Doğanlar" (Natural Born Killers) filmi yüzünden başı dertte. Filmde, balay ı gezisinde cinayetler işleyerek 'mutlu olan' genç bir kan kocanın medyatarafındankahramanlaştırılmasıanlatılıyordu. Gerçek hayatta, birçok kişiyı öldürmektenyargılananbirçiftin,mahkemede bu filmi örnek aldıklarını iddiaetmesi, sinematarihininenilginçdavalarındanbirini başlattı. Bir film, insanları suça veya kötü davranmayayöneltcbilirmi? llk ağızda haklı gibi görünen bir soru. Oliver Stone "Katil Doğanlar"da ABD toplumunun başarı anlay ışını ve sorumsuzca davranan mcdyay ı cleştırmck ısterkcn, ipın ucunu biraz kaçırmış olabilir (daha önce pek çok kezyaptığı gibi). Ancak, bu Stone'un 'cinayeteazmettirici'olarak mahkemeye çıkarılmasıiçinbirgerekçeolmamalıydı.Buolayda, savcı ve avukatların ünlü bir kis>iyi köi>cye sıkıştırıp, adlannı duyurma çabası var gibi. Aslınabakarsak, Oliver Stone'udava etmesi olsa olsa Türkiye'den beklenebilirdi. Sebep"Cîeceyarısı Hkspresi"gibibirfilmin senaryosunuyazmışolması Böyle bir davadan Ingıliz yönetmen Alan Parkcr vc Stone'un kurtulması doğrusu hemen hemen imkânsızdı...^ Tabanca güzel bir kadının elinde olunca daha mı cazip görüniiyor acaba?